Bitcoin Forum

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yapımı 2 yıldır duran Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro hattında çalışmalara başlanması için talimat vermişti. İnşaat, Alman Deutsche Bank’tan sağlanan 110 milyon Avro’luk kredi ile tekrar başladı. Tuzla-Pendik metro hattı için de Fransız Kalkınma Ajansı  (AFD) kredi vermişti.

https://www.gercekgundem.com/istanbul/137781/kamu-bankalari-ibbye-kredi-vermedi-ekrem-imamoglu-boyle-cozdu

Böyle rezillik olur mu! İleriye gideceğimize geriye doğru gidiyoruz. İBB'ye 110 Milyon Avro metro yapımı için kredi verme ama Demirören ailesine 675 Milyon Dolar Doğan medyayı satın alması için kredi ver. Devlet bankalarini da ozelleştirin.

Konuyla ilgili yazılabilecek o kadar çok şey var ki...
Ancak içerik her halükarda siyaset'e kayacak sonra benim anlattıklarımdan hangi tarafta olduğum anlaşılacak diğer tarafın trollerinden birisi ortaya çıkacak konu uzayıp tatsız bir hal alacak... Sonunda forum hiç bir şey kazanamayacak saçma muhabbetlerden başka. Bu nedenle yorum yapmayacağım.

Ama şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Ya devlet başa, ya kuzgun leşe!

Devlet bankaları kamusal yatırımlar için çok faydalı olabilirler. Ancak şuan ki gibi hükumet güdümde olduğu gibi değil. Devlet de şuan birçok kurum, sanki hükumetin kendisine aitmiş gibi özerkliğini kaybetti. BDDK, Merkez Bankası, Devlet Bankaları bunların atamaları devlet tarafından yapılmamalı. Profesyonel yöneticiler ile çalışmalılar zaten bugün gidip devlet bankalarının yönetimlerine bakın bir de açıp özel bankaların yönetimlerine bakın, şuan devlet bankalarından neden bir cacık olmayacağını çok net anlarsınız.

Bununla ilgili olarak nereye bakmanız gerektiğini biliyorsanız, konunun cevabını kolaylıkla bulursunuz.
Kamu bankaların yıllık açıkladıkları belli veriler vardır. Gelir, Gider ve Kar gibi. Ancak kamu bankalarında bunlara ek olarak "Görev Zararı" diye bir şey daha vardır. Yani piyasa faizi 1.25% iken 0.99%'dan kredi verildiğinde o kurum aradaki farkı görev zararı yazar. Bugüne kadar çok dikkat çekmedi çünkü kamu bankaları genel görünümde halen artıda. Yıl sonunda söz konusu miktarları ya ilgili kuruma ya da hazineye aktarıldığından, bu göze de batmıyor zaten. Ama görev zararlarının o bankaların personellerine dağıttığı temettü, prim gibi ek ödemeleri etkilediğini unutmamak lazım. Yani aslında bir miktarı o bankaların personellerinden alınmakta...

Konu ile ilgili bizzat şahit olduğum ve bildiğim o kadar şey varki, ama burada söylenmez. Kısaca şöyle söyliyim iktidara yakın bir iş adamıysanız satamadıgınız bir gayrimenkul yada ödeyemediğiniz yüksek faizli bir krediniz varsa, yada borcunuz var ama karsılıgında binalarınız var ama satılmıyorsa kamu bankaları bir superman gibi size yetişir. Siz 100 bin ev kredisi isteyin size 40 takla attırırlar.
Haber olarak çıkmışlardan Ali Ağaoğlu, Yıldırım Demirören borçlarını nasıl ödemiş araştırırsanız bulursunuz.

Bir bakıma daha iyi olduğunu söyleyebiliriz çünkü bankaların genel olarak büyük kredileri kullandırması şu şekilde olur. örneğin büyük bir firma 50milyon Euro kredi kullanacak bunu Türkiye'de bulunan bir bankadan talep ettiği zaman bankalar kendi kaynaklarından değil yurtdışı kaynaklarından kredi kullandırır çünkü çekilen para sigortalıdır. Sigorta sistemi gibi düşünürsek eğer A bankası avrupadaki B bankasından %1 ile kredi kullanır ve Türkiye'de bulunan C firmasına krediyi %1.5 oranında pay ile verir bu aradaki fark bankaların net kazancıdır. yine sigorta işlemlerine bakarsak eğer büyük bir elektronik aletlerin olduğu depoyu düşünün içersinde 1 milyar dolarlık bir emtia var sigorta aracı kurumu önce bunun için yurtdışından teklif alır ve müşteri onay verirse hiç suya sabuna dokunmadan direkt olarak arada komisyon kazanarak yabancı firmalardan sigorta yaptırır. bana kalırsa kullanılan bu kredi yurtdışından daha ucuza gelmiştir umarım bundan sonrası için yine aynı şekilde krediyi yurtdışı bankaları verir. bu işlemleri normal tüketicinin bilmesinin imkanı yok ama genel olarak yüksek oranlı kredilerde, sigortalarda yapılan işlemler genelde bunlardır.

Büyük rezalet ve çok üzücü. Devletin bankalarının yardım etmediği belediyeler yurtdışından borç alıyor ve yapacaklarını bununla yapıyor. Çıkıp diyorlar ki "kaynak yaratamayacaksan kredi bulamayacaksan neden belediye başkanı oldun". Kaybettikleri hiçbir belediyeye destek vermiyorlar ve işlerini zorlaştırmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Yönetimi size bıraktık siz de beceremediniz demek için ne gerekiyorsa yapacaklar
Ülkede görülmüş en büyük çifte standartlardan biri :D

kamu bankası kuruluşundaki amaca yönelik çalışsa çok faydalı olacak da malesef özerkliğini tüm devlet kurumları gibi yitirdi.