Bitcoin Forum

Dostlar, burada gerçekten güvenilir olan, gönül rahatlığıyla bağış yapabileceğimiz yerleri birbirimizle paylaşacağımız bir alan olmasını istedim. Çorbada az, çok bizim de tuzumuz olsun. Yapılan bağışların akıbetini son zamanlarda çok fazla sorgular olduk. Karşımıza sürekli kötü örnekler çıkıyor. Denetlenebilirliğinin şeffaf ve yüksek olduğunu bildiğimiz, bağış sonrası iletişimde kalan yerleri paylaşırsak faydalı olabileceğini düşündüm. Aklıma gelen yerleri ekliyorum.

https://www.mehmetcik.org.tr (https://www.mehmetcik.org.tr)
https://www.darussafaka.org (https://www.darussafaka.org)
https://tegv.org (https://tegv.org)

Her gün sms atarak para isteyen kurumları birbirinden ayırmak gerek. En önemlisi de bu bağışların denetlenebilirliği. O kadar güvenilmez hal aldı ki bu bağışların nereye gittiği konusu, insanlar bir sanatçının yapmış olduğu destek hareketini daha çok destekliyor haklı olarak.

Yardım ediyoruz niyetimiz iyi paranın nereye gittiği önemli değil demek büyük yanlış. Sorgulamadığın iyilik sonuca ulaşmaz her zaman. Takip etmek gerek.

Genelde üniversitede zor durumda olan arkadaşlara yemek bursu gibi şeylerde fayda sağlıyoruz o yüzden bir kurum adı veremeyeceğim. Gördüğün bildiğin ya da yakınının bildiği kişilere yardım etmek daha güzel gibi.

Ramazan ayının sonlarına yaklaşmışken de verilen fitre zekatlar yerlerine ulaşır ibadetimiz kabul olur umarım.

En güzeli çevrende akraba es dost varsa onlar olabilir..onun dışında ben hiçbir kurum ya da kuruluşa bağış yapmam. Zaten yardımın amacı önce kendi çevrene olmalı.

Bahsettiğiniz kurumlar ne kadar güvenilir olsa da tam bir şeffaflık sağlamıyor gibi geliyor bana. O yüzden bağış yapacağım zaman kendi çevremdeki ihtiyaçı olan insanları belirleyip onlara yardım ettiğim zaman içim daha rahat oluyor. Şu zamana kadar hiç bir kurumada bağışta bulunmadım ama etrafımda ihtiyacı olan insanlara yardım etmektende hiç bir zaman çekinmedim. Öğrencilere burs sağlamak en iyisi oluyor aslında ülkemiz kalkınacaksa bu gençler sayesinde kalkınacak onlara destek olalım..

ben de daha önce sivil toplum kuruluşları adı altında bir başlık oluşturmuştum: https://bitcointalk.org/index.php?topic=5194394


o başlıkta sıraladığım stk'lar bunlardı. ülkede o kadar güvensizlik hakim ki kim iyi kim kötü kimse bilemiyor.

mehmetçik vakfı hariç hiç birine kuruş veresim yok maalesef.
sızılmamış, ele geçirilmemiş stk kalmadı neredeyse.

Bu devirde hiçbir yere güvenle bağış yapılmaz en iyisi bireysel olarak ihtiyaç sahibi ailelere yardım yapmak. Çoğu vakıfta paraların nasıl toplandığı, nereye harcandığı şeffaf şekilde belli değil. Büyük değişim gerçekleşse bile pislikleri temizlemek çok uzun sürecek o yüzden belli bir zamana kadar vakıflara yardımı aklımdan bile geçirmiyorum.

Buna Mehmetçik vakfı da dahil olabilir mi?Aslında benim de düşüncemde Mehmetçik vakfı ve Kızılay var ancak Kızılay konusunda çok şüpheli durumlar duyduğum için sadece Mehmetçik vakfına yöneliyorum.Bu kurban bayramında nasip olursa bağışlamayı düşünüyorum.

Bu kurumların bile güvenilir olduğundan şüphe eder olmaya başladım artık malesef. Eskiden böyle kurumlar birileri tarafından adeta "para söğüşlemek" için kullanılmıyorlardı ve insanlar gönül rahatlığıyla yardımlarını yapabiliyordu. Ama bir noktadan sonra işler ilginç bir noktaya doğru yol aldı. Buna benzer bazı kurumların aslında arkada neler neler döndürdüğünü ortaya çıkaran haberler gördükten sonra artık ister istemez güvenimizi yitirmeye başladık. Mesela Kızılay'ın bu kurumlardan birisi olduğunu düşünüyorum.

Mansur Yavaş'ın Ankara Belediyesi tabi ki.

Tabi ki, kendi çevremde ihtiyacı olan insanlara yardım yapmak, en güvenilir yöntem.

Gitcoin üzerinden ekosisteme yaptığınız bağış bile bunlardan daha iyidir.

Yurtların fotokopilerini işleten kişileri tanıyorsanız en güzel bağış yapılacak yerler arasındadır. Öğrencinin eksik parası mı çıktı tamam kardeşim bağıştan tamamlarız gibi şeyler söyleyebiliyor. Ya da tamam  bu kadar yeter diyip eksiği sizin verdiğiniz bağıştan tamamlıyor. Bu sık yaptığım bir yöntem direkt öğrenciye gidiyor mis gibi.

Yıllarca üniversitede fotokopi çektirdim ve bir kere bile bu dediğine denk gelmedim. Şehirden şehire, üniversiteden üniversiteye değişebiliyor. Uygulamanın ana fikrini beğendim. Böyle bir yerin de güvenilir olması şart. Bir fark olarakta askıda ekmek gibi güvenilir fırınlara ara sıra ekmek bağışında da bulunabilirsiniz.

Şu an 10 sayfadan sonra 50 ya da 45 kuruşa düşüyor fotokopi ücretleri ama tek sayfa fiyatı yerine göre 1 ya da 2 lira. İnanamıyorum bugün duydum okulda bu ücretleri. Öğrenciye yapılacak en iyi iyilikler fotokopi parası ve askıda yemek uygulamaları. Her ikisini de elimden geldiğince yapıyorum. Çünkü her aşamadan geçtim okulda ve öğrencinin yaşadığı her durumu biliyorum ve görüyorum.

Bir de otobüs kartlarına yükleme de yapabilirsiniz nereye gittiğini biliyorsunuz en azından.

Bağış, sadaka, zekat hepsi aynı noktaya varan ancak çok ince bir çizgiye sahip bir olgu. Tebessüm etmekte sadakadır der peygamber efendimiz (s.a.v). Herkesin gücü yettiğince çevresine hayırda bulunabileceği eylemlerde bağıştır, sadakadır, zekattır. Bazen sokakta top oynayan çocuklara gelin size birer çikolata ısmarlayayım gençler demekte, bir sokağın başına yaz aylarında bir kap su bir kap mama bırakmakta, yazın içinde su kalmış pet şişeyi çöpe atmayıp bir ağaca can suyu olsun diye dökmekte, bu çivi bir arabanın lastiğini patlatır ben bunu yoldan çekeyim demekte, milyonlar bağışlayarak okul yaptırmakta. Ancak bazen hayır işliyorum diyerek kötülüğe destekte olabiliyor insan bazı dernek, kuruluşlara ve oluşumlara yardım yaparak. Bunun vebali ağır olacağından hep kendi elimle yapmaya yöneliyorum...

Bu devirde vakıflara bağış yapmak mantıklı gelmiyor. Parayı ne şekilde "yiyecek"lerini tahmin etmek zor değil, yöneticilerine kiralanan üst düzey araçlar ya da lüks otellerde organizasyonlarla son bulan bir para dağılımı mevcut. Siz bir yetime destek olurum ya da bir öğrenci okuturum düşüncesi ile hareket ediyorsunuz ama perde arkasında fonlanan parayı bir güzel kullanıyorlar.

Bunun yerine bireysel bağışlar yapmak daha mantıklı ve işe yaradığını görebilmeniz açısından daha güzel. Özellikle ramazan ayında "zekat" adı altında dini sömürerek dilencilik yapanların sayısı çoğaldı. Geçen gün yürüyüş yaparken bir yabancı yanıma geldi, muhabbet etmek istiyor sanırım dedim kulaklığımı çıkarttım. "Zekat zekat" diyor, başka da bir kelime bilmiyor. Eli ayağı tutan çalışma çağındaki Suriyeli gelmiş benden para vermemi istiyor :)

Bazı belediyelerin başkasının faturalarını ödeme kampanyaları gibi şeyler de dahil olunabilir yardım kampanyaları ama onda da faturasını ödediğiniz kişinin kim olduğunu bilmiyorsunuz. Belki de kendini acındırmak için ya da bu durumu kullanan kişilerin faturasını ödemiş de olabilirsiniz.

En iyisi karşınızdaki kişiyi görün, ihtiyacı varsa ihtiyaçlarını karşılayın. Nakit paradan da makbul geçer, en azından savrulup giden bir yardım yapmamış olursunuz :)

Bence herkes kendi çevresine bakmalı çevremde varsa gariban yardım yapıyorum yoksa yurtlarda kalan çocuklara ufak bir kurban kestirip tanıdığım insanlara veriyorum en azından çocukların boğazından geçtiğine eminim bu derneklerin başındakiler sizin, benim aldığım maaştan kat kat fazlasını alıyor nereden geliyor bu değirmenin suyu.

Ben iyiyim diyenden kaçar olduk. Herkesin aklında bir hinlik yavaş yavaş açığa çıkıyor. Eski köklü kuruluşlar garip garip işlere karışıyor. Bunları görünce helal kazancımızı kimlerin eline verip heba ettiğimizi bilmediğimizden kendi bildiğim yakın çevremdeki bağış yapabildiğim yerleri tercih ediyorum. Yada bildiğim ihtiyaç sahiplerini.

Ben gönüllülerden oluşan bir dernek ile bugün LCW de çocuk giydirme etkinliğine katıldım. Toplam 85 fakir öğrenci giydirildi.
Mağazaya giriyoruz ve çocuk neyi beğenirse onu aldık ve çocuğu ailesine teslim ettik. ( Bir kişi 250 TL limiti vardı. Daha çok çocuğa ulaşmak için öyle karar alınmış. Ben yeni yeni dahil oldum. Sağolsun arkadaşlarım da maddi destek oldu ve 20 çocuğunu sevindirdik.
Allah herkesin yardımını kabul etsin inşallah. Bu Ramazan kendi adıma bereketli geçti diyebilirim. 100 kg civarında olan ağırlığım Ramazan ayını bitirmeye yakın 83 kg ye indim. Tabi sadece Ramazanda vermedim bu kiloyu yaklaşık 7-8 aydır yediklerime dikkat ediyorum.

Maalesef bu konuda hiçbir kuruma güvenemiyorum. Annemin bildiği belirli gruplar var bizzat evlere gidip durumlarını araştırıp hatta üstüne yakınlart vasıtasıyla devlet kurumlarından sorgulatıp öyle yardım ediyorlar. Ben onlara bile tam güvenemiyorum ne yalan söyleyeyim. Bilginiz olsun ayrıca şu dergi satıyoruz bağış vesaire diye dolananlara asla para vermeyin onun yerine üniversite öğrencisi birine 50 lira atın gidip 2 bira içsin daha verimli olur. Çünkü o satıcı bağışçılar net yalancı.

Hocam dediklerinize birebir katılıyorum. Geçmişte çok araştırıp yardım yaptığımız kişiler büyük sahtekar çıkmışlardı. O günden beri kimseye yardım edemiyoruz. Askıda fatura'ya bile çok güvenemiyorum, belediyeyi kandırmış olabilirler gibi geliyor. Dediğiniz gibi öğrenciye yardım etmek en mantıklısı gibi duruyor gerçekten. Bu zamanda durumu iyi olmayan öğrenciler nasıl okuyor gerçekten aklım almıyor zaten. Onlara yardım etmek en hayırlısı olacaktır. Sözde ihtiyacı olan kişilere yardım edip dolandırılmak çok iğrenç bir his, öğrenci sevindirmek bundan çok daha iyi cidden.

O dergi gibi şekillerde bağışlarda dergi başına 3-5 lira civarı gidiyor geri kalanı o size satmaya çalışana ve onların ağa babasına gidiyor. Ki çoğu ise kaçak olarak yapıyor bu işi ne bir bağlantı ne bir izin. Direk adamların ceplerine sizin manevi duygularınızla oynanarak doluşuyor paralar. Bira kısmına katılmasam da öğrencilere yardım etmek en garanti yollardan birisi şuanda hiç yoktan gençliğini yaşasın yani :D

Bir de bağış yapılmayacak yerler var, inanan biri olarak din eksenindeki hiçbir vakif kuruluş dernek vs. Bağış yapmam. Adak varsa gider gariban üç beş aile bulurum, sadaka vereceksem gözümle gördüğüm bildiğim ihtiyacı olana veririm, elimden geldiğince fitre zekat için de aynı düzlemde yaparım ibadetimi. Sebebine gelince dinin sermayesi olmamalı, diyanet işleri başkanlığınin ödeneğinin yeterli olduğunu düşünüyorum, özel vakıf dernek cemaatler ise kendi yağında kavrulsun bı zahmet.

Ben de güvenemiyorum. Keşke yaptığımız bağışlar direk gitse ama sanmıyorum. Böyle bir bağış yapacağıma gizlice ramazan kolisi hediye ederim kapı kapı dolaşıp daha fazla hayra girerim.

Ülkemizde birçok vakfın içi boşaltıldığı için ve bir çok derneğin de dolandırıcı çıkması üzerine genel olarak hepimizde bir güven problemi oluştu bu konuda. Tabi ki en iyi ve en güvenir olanı yakın çevrede bildiğimiz kişi ve çevrelere yardım etmek. Ama gerçekten böyle bir fırsat olmuyor her zaman. Ben bir zamanlar Ahbap gönüllüsü idim, oradaki tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki gerçekten güvenebilirsiniz. Gerçekten ülkemizde görmeye alışık olmadığımız derecede şeffaf ve açık bir yapıları var.

Bağış yapılacak adam akıllı kurum kalmadı. Hepsinde yolsuzluk olabilme ihtimali var. Bu yüzden ihtiyaç sahiplerini kendim bir şekilde bulmaya çalışıyorum. Size de tavsiyem mahalle muhtarıdır. Hiç bilmiyorsanız, mahalle muhtarını tanıyan birisiyle irtibata geçin ve muhtarın bildiği aileleri ziyarete gidin. Gördükleriniz ile ihtiyaça muhtaç izlenimi alırsanız yardımınızı yapın. Artık kurumlarda gözü aç insanlar paraları cepleme derdindeler.

Güzel paylaşım hocam. benim için en kritik kurumlardan birisi mehmetçik vakfıdır. oraya bağış yapılabilir. genelde de ünlü ve mirası paylaşacak yakınları olmayan insanlar o vakfı tercih ediyorlar. bu yardımlarla tsk daha iyi bir yer haline geliyor. benim bir bağışım olacak olursa özellikle mehmetçik vakfını seçerdim.

Burada yazılan hiçbir kuruma yardım yapmak içimden gelmiyor. Aklımda hep soru işareti kalacağına, yapmamayı tercih ediyorum. Bunlar yerine, birbirini tanıyan insanlardan oluşan 2 whatsapp grubuna dahilim. Genel olarak "gerçekten" fakir insanlara yerlerinde yardımı elden yapıyorlar. İçim rahat şekilde yardım yapabiliyorum. Hiç öyle gelişi güzel yardım da yapılmıyor. Örnek veriyorum; durumu kötü olan bir aileye direk para vermektense, yapabileceği bir iş varsa, o aletin 2. elini alıyorlar. (Dikiş makinesi vs.)

Bu gruplar max 50 kişiden oluşuyor. Bu sayı biraz artsa inanın burada da toplanacak meblağ büyüyeceği için kontrolsüzlük başlıyor. Bu şekilde imece usulü çok daha verimli oluyor. Bu tarz oluşumlardan binlerce var. İlla çevrenize sorun mutlaka birine ulaşırsınız, içiniz de rahat eder.

Dilenciye de asla para vermiyorum. Oraya vereceğim parayı; eve sipariş getiren, araba yıkayan bir şekilde zor şartlarda çalışan emekçi kardeşime vermek bana çok daha mantıklı geliyor.

İçinde bulunduğumuz ekonomik durum bu şekilde gitmeye devam ederse MALESEF yardıma muhtaç insan bulmakta pek de zorluk çekmeyeceğiz.  :-\

Bağış kabul eden vakıfların veya derneklerin tüm harcamaları şeffaf olmalı. Yıllardır bu vakıflara paralar toplanıyor yardımlar yapılıyor ama bir çok kişinin yaptığımız yardımlar yerine ulaşıyor mu diye içinde hep bir şüphe kalıyor bu sebeple çevrenizde illaki muhtaç insan bulabilirsiniz. Bir de son zamanlarda yardım yapıp fotoğraf çekenlerde var bende buna karşıyım. Geçen yıllarda bizede bir miktar yardım kolisi gelmişti ve teslim anında ürünleri koliden çıkarıp ailelerle fotoğraf çekmemizi istemişlerdi bana göre bu durum yanlış. Bir insan veya aile yardıma muhtaç olabilir yardım yaparken bu insanları incitmemekte çok önemli.

Üniversite çıkışlarında otostop çeken öğrencileri gideceği yere bırakın ve harçlık verin.

En azından öğrenciye veriyorsun üzülme, arkana bakma :)