Bitcoin Forum

Videoyu iyice izleyin. Adam açık açığa depreme hazırlıklı değiliyor diyor 5,5 yıldır bakanlık cevap vermiyor diyor.

Adamlar gönderdiği yazının cevabını alamıyormuş.

allah belanızı versin.

Kim öldürdü milleti depremmi.

KAYNAK : https://www.haberler.com/3-sayfa/hatay-belediye-baskani-lutfu-savas-depremden-iki-15615655-haberi/

Bu süreçte en zorlanan il Hatay oldu. Birçok yakınım bu bölgede ve duyduklarımı duymak istemezsiniz. Şehir komple yerle bir, içine girilebilecek bir bina kalmadı. Herkes etkilendi, canını kurtaran malını düşünmeye başladı ve savunmasız bir şekilde sokaklarda kalıyor.
Göz göre göre şehirler yıkıldı, bu binaları kim denetledi? Nasıl izin verildi? Daha 5 yıllık bile olmayan, yerle bir olmuş yüzlerce bina var. Bunun sorumlusu kim? Kim ceza alacak?

O kadar öfkeliyim ki Feyyaz Yiğit’in dediği gibi “Duygularımı hapse girmeyecek şekilde ifade edemiyorum”

Evrensel hukuk kurallari dışında günahından korktuğum çok şeyi yapmak geçiyor içimden ama neyse, Allah enkaz altındakilere dayanma gücü, canla başla kurtarma çalışan kahramanlara da kolaylık versin, çok üzülüyorum yerinde duramiyorum, bu ülke insanına yediremiyorum bu yaşananları...

İzmir depreminden sonra oluşturulan kurullar tarafından merkezi yönetime imar ile ilgili bir çok öneri ve talep gitmesine rağmen merkezi yönetim geçen yıl imar yasasında değişiklik yapmıştı. Hatay belediye başkanının bu konuda 5,5 yıl boyunca cevap alamaması merkezi yönetimden beni şaşırtmadı. Merkezi yönetimin önceliği demek ki insan değil rantmış.

Bu ülkenin gündemi hiçbir zaman deprem olmadı. Yalandan ülke geneli hadi tatbikat yapalım demekle olmuyor bu işler. Şu an 17000 kaybımız var, herkes en baba çök kapan tutu yapsa 15000 olurdu ama denetimler düzgün yapılsa insan hayatına değer verilse belki 170 kaybımız bile olmayacaktı.

Bu akşam atv haberde Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu vardı. Ben instagramdan gördüm ve sonra videoyu izledim. Videonun altındaki yorumlardan en üsttekini buraya kopyalıyorum.

"Ne acı ki gerçekleri çekinmeden söyleyene şaşırır olmuşuz"

Videonun bahsettiğim bölümünden itibaren bağlantısı;

https://youtu.be/JrJnKIMXf0M?t=190

100 Profosör gitsin oraya, çalışmalarını göstersinler onlar için hiç bir şey ifade etmeyecek neden peki çünkü başımızdakiler kör cahil, kafaları sadece paraya çalıştığı için, insan hayatı önemsiz olduğu için umursamayacaklar, kendi para kaynaklarını kesmeyecekler.

Bu olaylar 1 ay sonra unutulacak herkes eski haline dönecek, 3-5 bir şey yapıcaz diyecekler ama olmayacak, hep böyle oldu böyle de olmaya devam edecek.

Yıllarca Mardin’de beraber çalıştığımız ve sonra hataya giden arkadaşımız bomba imha uzmanı Saffet ve ailesi hakka yürüdü mekanı cennet olsun bir çok arkadaşımız ve arkadaşlarımızın akrabaları vefat etti benim için tarifi imkansız bir acı var anlatmakla anlaşılacak bir şey değil bu ateş kor olup düştüğü yeri yakıyor Hatay bu konuda çok eksik kalan bir şehrimiz hala enkaz altında cesetler var ve kefen bulamıyorlar

Allah rahmet eylesin. Benim de tanıdıklarım vefat etti. Çok üzgünüm gerçekten o kadar kötü günlerden geçiyoruz ki.
Maraş'ı çok iyi bilirim. Resmen silindi güzelim şehir yok oldu. Bu deprem değilde de kıyamet, felaket... Yaramız o kadar büyük ki, sarması uzun zaman alacak. Şu an enkaz altında yatan o kadar çok insan var ki. Kelimeler, cümleler anlamsız ve kifayetsiz kalıyor ne yazık ki...

Allah rahmet eylesin mekanları cennet olsun. Çok zor zamanlardayız. Bu acıyı kelimelerle tarif etmek çok zor hatta mümkün değil.

Ülkede ne doğru düzgün denetleniyordu da bu yapı denetim firmaları doğru düzgün ev denetimi yaptı?
Müteahhitler insanların canını yoksayarak kendi alacağı paraya bakarak ev yaptı ve sonuç bu oldu ne yazık ki.
Denetimden geçtiyse de bir şekilde parayla hallettirdiler bu kadar basit.Ülkede parayla herşeyi halledebiliyorsun.
Hal böyle olunca malesef böyle manzaralar görüyoruz.Keşke denetimler daha sıkı olsaydı insanlar zengin olmak uğruna ev yapmasaydı ama olmadı.

Bu olaylar soğuduğunda incelenmesi gereken trilyon konudan bir tanesi ne yazık ki. O kadar olay var ki bir ucundan kötü kokular gelmesin. Tevekkülün anlamı elinden geleni yapıp, önlemlerini alıp sonra kaderinin iplerini Allaha bırakmaktır. Ancak doğal afet bu kader diyemezsin yani!

Sadece Hatay için değil ki tüm bölge için bu uyarılar farklı farklı mecralardan uyarıldı  ama rant uğruna kimsenin umurunda olmadı maalesef aynı İstanbul'da olmadı ve olmayacağı gibi.

uzun yıllardır hatay'ın başkanı olup, hataysporlu atsu'nun içinde olduğu binlerce insana mezar olan binanın müteahidi için "üzerine gidilmemeli, şartlara uygun yapmıştır." gibi açıklamalar yapan kişiden mi bahsediyorsunuz?

bunların hiçbirinin yatacak yeri yok.

Aynı Lütfü Savaş bir de çıkıp bir haber kanalına bağlanarak, sanıyorum Rönesans Rezidans idi, yıkılan bir projenin müteahhitini savunmaya geçiyor. Ben gerçekten artık kime güveneceğimi bilemiyorum. Bu işin A partisi B partisi falan da yok zaten çünkü her kesimden garip şeyler duyuyoruz ediyoruz. Gerçekten çok yazık böyle bir dönemde.

Bunun üzerine acaba Lütfü Savaş istifa eder mi, sanmam. En azından bu müteahhitin tutuklandığına dair bir haber okudum doğruysa o bari sevindirdi.

Anlatılanlar ile gözle gördüklerimiz arasında dağlar kadar fark var.
Hataydaki çoğu evde kullanışan malzemeler içler açısı. Deniz kumundan tutun köpüğe kadar kullanılmış. Üstüne üstlük denetimsizlik de olunca çoğu bina yıkıldı. İnşaat mühendisleri odası yıkılmıyorsa ve hatay erzin’de hayat normal bir şekilde devam ediyor ise bunu kadere bağlamak büyük saçmalık olur. Konunun kısaca özeti bu.

istanbuldaki binaların rahat %70 i depreme dayanıklı değil (ülke geneli daha da kötü oranda) bu 20 yıldır billinen bir gerçek. bilmeyenler varsa haberiniz olsun, sanmayın ki uzmanlar bilmiyor bildirmiyor.

Kapattığım işyerinin arkasına büyük bir göktölen misali bina yapıldıı bina temeli atılırken benim kirada kaldığım işyerinin sol tarafındaki binaların temelini kaydı ve binalara belediye boşaltma kararı verdi. Ne oldu biliyormusunuz o binalar öyle bırakıldı ve kullanılmaya devam edildi ortalama binalar 20cm'den fazla aşağı ve geri doğru gitti binaların altında kalan işyerlerinde zemin artık düz değil ve hala oturulmaya devam ediyor. Şimdi bugün yarın deprem olsa o binalar yıkılsa binanın boşaltma kararı var ama boşaltmadılar diye belediye kendini koruyacak.

Bilim denilen olgu, alanı ne olursa olsun insanoğlunun yaşamsal mücadelesinde her türlü kolayliklarin ve bunda devamlılığın anahtarını elinde bulundurur. Bizim yapacağımız sadece ve sadece onun ışığına sığınmak, birkaç gün önce Nihat Hatipoğlu hoca bir din adamı olarak benzer şeyleri ifade etti, ben inanan biri olarak, yaradana canını malını tevekkül etmenin, önce kul olarak yapabileceğim tüm tedbirleri aldıktan sonra anlam kazanacağına inanıyorum. Ama sen demirden şu kadar çalarak, cimentodan bu kadar azaltarak kar etmeyi düşündükten sonra o binaları Allah korusun dersen, kusura bakma ama işin zor, ve akabinde ölen evsiz kalan insanların vebalini de kader diye geçiştirmek de seni kurtarmaz, kurtarmamali...

Böyle bir açıklamayı gerçekten yapmış bu adam, duyduğum andan beri adama sövüyorum, nasıl savunabiliyorsunuz, duyduğum kadarıyla adam da kendini savunuyormuş, benim yanlış yaptığım bir şey yok, deprem yönetmeliğine ve diğer yönetmeliklere uygun yaptım binalarımı vicdanım çok rahat diye, doğruluk payı varsa bunu savunana da bu adama da yazıklar olsun,