Bitcoin Forum

Arkadaşlar merhaba. Organik yoğurt yapma durumumuz var ama artık mandıralarda bile aldığımız sütün tadı iyice kaçık durumda. Sütü yoğurt yapıyoruz üstünde 1 litre su birikiyor. Bu da bir yerde okuduğuma göre içine eklenen sudan kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Şimdi sorum şu. Jersey sütleri falan varmış. Sizin tavsiyeniz hangi sütlerdir? Klasik inek sütü mü yoksa Jersey sütü mü? Ayrıca yoğurt sert kıvamda olsun diye doğal olarak hangi yöntemle yapıyorsunuz? Bizimki hem yumuşak hem de sulu oluyor. Sanırım mayalama olayında yanlış yapıyoruz. Tecrübesi olanlar paylaşabilir mi?

Hocam nispeten kırsalda yaşadığımız için bizim süt ve yoğurda ulaşım konusunda ciddi şanslı olduğumuzu düşünüyorum. komşularda veya yakın köylerde inek besleyen tanıdıklar olunca süt veya yoğurt hatta peynir temini bile kolaylaşıyor. Süt temininde ineğin cinsi ile ilgili bilgim olmamakla birlikte önceliğimiz temiz insanlardan almak. sonrasında zaten küçük yerlerde herkes birbirini tanıdığı için kimin ineğinin sütü yağlı, kiminkinin yoğurdu güzel oluyor bilmek kolay. Sütün kalitesini ineğin cinsinden daha çok beslenme koşullarının belirlediğini düşünüyorum ayrıca. İmkanınız varsa köylülerden temin edin haftalık olarak. 5 kiloluk süt aldığınızda mayasını da iyi yoğurttan seçerseniz lezzetli yoğurt elde etmeniz işten değil. Bu arada küçükken pazara köylü teyzeler bakır bakraçlarda mayalanmış yoğurt getirirdi, o bakır bakracın bile yoğurdun tadına etkisi olduğunu düşünüyorum.

Jersey sütleri ile ilgili internette çokça video görmüş izlemiştim, jersey sütü daha çok yağlı olduğu için kaymak ve yağ için tavsiye edildiğini biliyorum. Tanıdığınız bildiğiniz kişilerden süt alma imkanınız varsa ancak bu şekilde en doğal süte erişebilirsiniz unutmayın ineklerin cinsine beslenmesine göre bile süt kalitesi değişkenlik gösterebilir.
Mayalama konusuna gelince klasik olarak kalan yoğurtla karıştırıp mayalama yaparlar ama tereyağı ile mayalamanın daha lezzetli ve nispeten daha katı bir yoğurt olduğu söyleniyor eğer bu şekilde denemediyseniz denemenizi öneririm.

sütte su birikmesinin sebebi çok, kuru madde az olabilir (yağı tereyağı için çekildi belki ) yani süt kalitesizdir. süte su katılmıştır,içine sabun veya salyangoz atanlar oluyor türlü türlü pisliği var. kimse söylemez.

dışarıda satılan sütlerde sıklıkla ilaç-antibiyotik oluyor. hayvanlar hastalanınca ilaç vuruluyor .o zaman da yoğurt tutmuyor tutsada sümüksü kıvamda veya sulu oluyor.  bu ilaçlı sütün e satılmaması lazım ama kimin umrunda köy sütü diye bas gitsin vatandaşa. hem nasılsa insanlar da antibiyotik içmiyor mu ?

eskisi gibi samanla yayılmayla falan süt hayvancılığı yapılmıyor . bas süt yemini ver ilacı hayvan işer gibi şarıl şarıl süt versin . adına da teknolojik üretim de millet bişey sansın. sütün kalitesi ne alemde takip eden umursayan var mı ? köylünün kendi sattığı sütte 1 gram denetim yok. gerçi ülkedeki hiç bir şeyde denetim yok. insanlar zehirlenip kan kusarak ölmedikçe ne satarsan sat.

mesela bi inek edinin, onu eski usül samanla,yoncaya,baklayla falan besleyin öyle günde 20 kilo süt alamazsınız ama 10 numara kaliteli süt içersiniz. süt yemiyle iğneyle ilaçla anasını belliyorlar hayvanların.

dışarıdan süt alacaksanız antibiyotik ölçme kitleri var onlardan edinin. migrosda satılan prebiyotik yoğurt mayasından alın onu 10 saat kadar mayalayın yoğurdun suyunu azaltmakta yardımcı olur.

Ben genel kanının aksine burada konu edilen süt de dahil olmak üzere bir çok ürünü köy kaynaklı almamak, kullanmamak gerektiğini düşünüyorum. Çünkü köylü ya anama babam usülü bildiğinden şaşmadan yalan yanlış iş yapıyor, ya da (aslında yine aynı cehaletle) ilacı, antibiyotiği vb basıyor, üstelik hayvanları en ucuz, içeriği bok gibi yemle besliyor, hiçbir denetimin olmadığını da belirtmeme gerek yok sanırım.
Fabrika ürünleri ne olursa olsun daha fazla denetime tabi ve üretimde kısıtlamalar ve sınırlar var.
Mesela millet bayıla bayıla köy pekmezi alır ama o şekilde kaynatılan ürünlerde hmf oluşur, hmf de en hafifinden sindirim sorunlarına yol açar, kanser ile ilişkili olabileceğine dair de çalışmalar var. Ama millet, doğal diye alır.

Biz de eskiden yoğurdu kendimiz yapıyorduk ama artık uğraşmıyorum, Pınarîn organik yoğurdu bence tam bir fiyat/performans ürünü.

Hocam yoğurdun kıvamlı olması tamamen sütü kaynatma, mayalama tekniğiyle alakalı. Uzun zamandır Jersey süt ile yoğurt yapıyoruz ve başlarda kıvam tutturamıyorduk zamanla oda çözüldü. Öncelikle kaynatmayı iyi yapmalısınız ve kaynama başladığında kaşık, kepçe yardımıyla sütü havalandırmalısınız. Böylece kaynayan sütün buharı içerde kalmayacak. Kaynamanın durma noktası ise sütün eksilmesi bir parmağa kadar yaklaşınca olmalıdır.

Birde hacim olarak çok fazla kaynatmak isterseniz kıvamı tutturmak zor olabiliyor. Az yapınca daha iyi oluyor. :) Mayalanma sırasında sütün sıcaklığı parmağınızı süte değdirdiğiniz zaman on saniye kadar kalacak şekilde süt sıcaklığına dikkat edin. Birde en önemlisi mayalamayı sakın hazır yoğurtla yapmayın yoksa kıvam tutmuyor. Onun dışında Jersey sütler çok iyi yağ oranına sahip. Kaymak da seviyorsanız mutlaka kaymağını da ayırın. Aşırı iyi lezzeti oluyor.

Şehir hayatında süt konusu biraz sorunlu. 5 litrelik pet şişede gelen tam kaynağını bilmediğin süt eğer kullanacaksan öncelikli olarak bunu ciddi şekilde kaynatman gerekiyor. İkinci olarak ta kullanacağın yogurdun mayası. Hazır maya veren bazı süt firmaları süt ile birlikte verebiliyor bu mayayı. Bunu kullanabilirsin. Ayrıca komşularından alabilirsin. Kullandığın maya ne ise yoğurta o oluyor bunu unutma. Hep aynı mayayı kulansan bile belli bir süre sonra maya kocama yapıyor tadı bozuluyor. Maya için kullanacağın yoğurdu direk ayır içine temiz bir kaşıktan başka birşey sokma çok çabuk ekşir. Yogurdun suyu çok oluyorsa süte çok su katmışlardır bundan olur. Kaynadıktan sonra kullandığın sütün durumuna göre orta yada kısık ateşte suyunu uçuracak şekilde sütü taşırmadan kaynatmaya devam edersen yoğurdun sulanması azalır. Eğer mayayı kendin yapmak istersen interneti biraz araştır pek çok farklı yöntem bulacaksın örneğin nohuttan maya yapımı. Deneyebilirsin.

Yoğurt mayalama konusunda bazılarının sütü mayaladıktan sonra fırını ısıtıp fırının içinde mayalamaya bıraktıklarını gördüm değişik yöntemler var gördüğüm kadarıyla bu yöntemler ile taş gibi yoğurt mayalayanlar var. Birde küçük küçük kaplara mayalıyorlar mesela sütlaç kapları gibi böylece tüketeceği zaman bir kase alıp tüketiyorsun böylece yoğurdun çok sulanmasının önüne geçilebilir sulanması için başka faktör yoksa.

Küçük olarak 1 kiloluk geniş cam kavanozlar var bunları tavsiye ederim. Hem çok sulanmıyor hemde kısa sürede tüketilip diğer kilo yoğurda geçinde mayalanmış olan yoğurdun hepsi birden açılmamış oluyor. Fırın içinde maya canlı olduğundan dolayı belli bir oda sıcaklığında daha çabuk üreyip mayalanma işlemini daha çabuk yapıyor. Çok maya daha saglam daha set yoğurt.

Hocam köylüden temin derken, zaten mümkünse besleme şartlarını, sağım koşullarını ve sonrasında da süt veya yoğurt olarak nasıl hazırlandığını bildiğimiz insanlar doğru tercih. Bu benim gibi kırsala yakın özellikli yerlerde yaşayanlar için mümkün ama şehir merkezinde olup da yukarıda saydıklarıma zamanı olmayanların işi zor çünkü saydığınız noktalarda haklı olduğunuz yerler var. Biz süt veya yoğrut teminini istediğimizde hayvanı da, ahırını da hatta sağım aşamasını da görebileceğimiz yakınlıktaki insanlardan sağlıyoruz, ama buna imkanı olmayanlar için doğru yöntem sizin saydıklarınız olabilir.

Bizim de bir tanıdığımız var, bebekleri var ve evde yoğurt yapmaya başladılar yoğurt makinesi alıp. Bu Jersey sütten sürekli bahsediyorlar. Dışarıda yemek yiyorduk, yoğurt da vardı, bu yoğurt değil, siz bir de jersey sütten yapılmış yoğurdu görün falan filan. İnternette ben de videolara denk gelmiştim. Çok farklı olduğunu sürekli söylüyorlar. Valla merak da ediyorum artık gerçekten o kadar farklı olabilir mi. Muhtemelen kaliteli jersey sütü de çok pahalıdır şimdi. Ben de her gün yoğurt yemezsem duramıyorum. Ama bence küçük markaların güzel yoğurtları oluyor. Özellikle bazı migroslarda bir silivri yoğurdu var, ben böyle lezzet görmedim. Evde yapmayı gerekli görmüyorum ben.

Jersey türü harikadir bol yağlı olduğu için insanları hayran bırakır. İneği diğer türlere göre zayıftır kemikleri hissedilir şekilde görünür tabi bu yapisaldir uzun zaman farkında olmadan Jersey türünden süt ve ürünlerini tükettim.  Verim konusinda da çok iyidir. Hayvan sanki sadece aut için yaratılmış. Piyasada o kadar fiyatladigina bakmayın normalde fiyatları eşdeğerdir ama reklam ve bu guzellemeler sonrasında fiyatını sisirdikce sisirdiler.

Evde yaptığıniz yoğurdun karşılığında bir ürünü marketten bulamazsınız hayvanın yediği ot herşeyin tadını değiştiren ana üründür marketteki ürünlerin tamamen fabrikasyon gibi olmasının sebebide bu yedirdikleri otlardir.

Hocam jerseylerin süt kalitesi ile ilgili ben de birkaç makale vs okumuştum ama sadece ineğin cinsi üzerinden sütün veya yoğurdun kalitesini konuşmak hata olur bence. Doğru besleme, hijyenik ahır bakımı gibi detayların da optimum düzeyin üzerine çıkması lazım. Yoksa sadece cinsi iyi diye bir ineğin ortalamanın altında şartlarda bakımla yeterli litrede ve kalitede süt vermesi zor ihtimal. Ben tavuk konusunda epey iyiyimdir mesela, en yumurtacı ırkların hemen hemen hepsine baktım diyebilirim, bendeki 10 tavuktan günde ortalama 8 yumurta alırken, hemen yan bahçedeki amcamın kümesinde aynı ırk için bu sayı 5 bile olmuyordu.

Sanırım herkes jersey sütü kullanmaya başlamış. Yalan yok forumda bu konu hakkında kullanıyorum diyen çıkacağını pek tahmin etmezdim :D

Son zamanlarda sosyal medyanın da etkisiyle herkes jersey fanı oldu. Ben uzun zamandır bu konu hakkında çok araştırma yaptım, işin uygulama konusunda ise bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar deneme yapma fırsatım oldu. Eğer kaymak seviyorsanız şiddetle jersey sütü kullanmanızı öneririm. Zaten süt için ödediğiniz fiyatın büyük kısmını sadece elde ettiğiniz kaymak ile çıkartıyorsunuz. Uygulaması çok kolay, başta zor gibi geliyor ama çok fazla el oyalamıyor ve alıştıktan sonra mutfak batmadan çok güzel kaymak elde ediyorsunuz.

Eğer bütün kaymağını alacaksanız yaptığınız yoğurdun tadı çok iyi olmuyor. Biraz daha yağsız yoğurt kıvamına gelmiş oluyor, zaten kaymağı aldığınız için lezzet azalıyor ve kıvamını tutturmak biraz daha zor oluyor. Ama kaymağını almak için çabalamadan (kepçe ya da kevgirle havalandırma yapmadan) sadece üstte oluşan kaymağı alıp yoğurt yaparsanız rengi daha güzel ve lezzeti iyi bir yoğurt oluyor.

Tabi sadece yoğurt yapmak için bu sütü kullanmanızı önermem. Normal süte göre fiyatı çok daha yüksek. Bulunduğunuz şehre göre litresi 50-75 TL arasında değişiyor.

Yoğurt tecrübesinde en beğendiklerimden birisi yarısı jersey yarısı normal süt ile yapılan oldu. Bu şekilde denemenizi öneririm, tadı baya keyifli oluyor.
Eğer kıvamı tutmadı diyorsanız yoğurdu yaptığınız kavanozun kapağı açık bir şekilde 1 gün daha buzdolabında bekletin. O zaman yoğunluğu biraz daha artıyor ve sert bir kıvam oluyor.

Pastörize edilmemiş süt ile yapılacak her şeyin bir risk barındırdığını da unutmayın. Sağlıklı beslenelim derken sağlığınızdan olmayın :)

Çiğ süt eğer doğru şekilde saklanıp nakledilmez ise çok ciddi sorunlar doğurabilir. Burusella hastalığı bınlardan biri Çig süt ve süt ürünleri aracılığı ile hayvandan insana bulaşabilen ciddi bir rahatsızlık. Diğer rahatsızlıklarıda saymayalım. Sütü çüğ aldıysanız kaynatma konusunda özenli davranın. KEndinizi ve sevdiklerinizi tehlikeye atmayın.

Evde yoğurt yapılırken çiğ almayan kalmamıştır herhalde hocam. Sütün paketli olmaması da önemli bir detay. Yoğurdu alıp kaynayana kadar ısıtıp daha sonra soğuması gerekiyor. Burada bazı instagrama şekil şukul yapanlar 43 derece mi 47 derece mi ne bir yoğurt yapma derecesi belirlemiş. İçine sokuyorlar termometreyi dereceye bakıp mayalıyorlar. Bana pek mantıklı gelmiyor ebem dedem usulü en iyisi bence. Koy parmağını 10 a kadar sayabilecek kadar ılıksa mayalayabilirsin.

Eğer hayvanlara güveniyor ve herhangibir hastalık yok diyorsan. Bunun sonucunda başına gelecekleri de sineye çekerim diyorsan hayvanı direk sağdıktan sonra o sıcak sütü kullanabilirsin. Bunun sonucunda oluşan ürünlerin burusella ve diğer zararlı mikro organizaları taşıma olasılığı çok yüksek. Hayvan sağıldığı zamanki sütün sıcaklığı aslında ideal mayalanma sıcaklığı.

Sütünüzün tadının ve kıvamının istediğiniz gibi olmaması gerçekten hayal kırıklığı yaratabilir. Yoğurt yapımında kullanılan süt kalitesi önemli bir faktördür ve farklı süt türleri farklı sonuçlar verebilir. Klasik inek sütü genellikle yoğurt yapımı için yaygın olarak kullanılan bir seçenektir, ancak sütün kalitesi ve içeriği bölgeden bölgeye değişebilir. Jersey sütü gibi bazı özel süt türleri, daha yüksek yağ ve protein içeriğine sahip olabilir, bu da yoğurdun daha koyu ve kıvamlı olmasına yardımcı olabilir. Ancak, bu sütlerin bulunabilirliği ve maliyeti de dikkate alınmalıdır.
Yoğurdunuzun sulu olması genellikle mayalama süreciyle ilgilidir. Yoğurt yapımında kullanılan yoğurt mayası ve sıcaklık gibi faktörlerin yanı sıra mayalama süresi de sonucu etkiler. Mayalama süresi uzun olduğunda yoğurt daha sert olabilir. Ayrıca, yoğurdun sıcaklık kontrolü de önemlidir; ideal olarak, mayalama işlemi sıcak bir ortamda ve belirli bir süre boyunca tutulmalıdır.
Bununla birlikte, yoğurt yapımıyla ilgili daha fazla deneyim kazanmak için birkaç farklı yöntemi deneyebilirsiniz. Farklı yoğurt mayaları kullanmak, sıcaklık ve mayalama süresini ayarlamak gibi değişikliklerle sonuçları gözlemleyebilirsiniz. İyi şanslar ve lezzetli yoğurtlar yapmanızı umarım!

Anlamadım, önceden kaynatmadan sadece mayalama ısısına getirip öyle mi mayalıyorlar? Eğer doğru anladıysam hepsine şimdiden Allah rahmet eylesin  ;D

Nötre yakın pH değeri (taze inek sütünün pH değeri 6.5-6.7 arasındadır) ve %85 üzeri su oranıyla çiğ süt bakteriler için ideal bir beslenme alanıdır ve Brucella, Campylobacter, E. coli, Listeria ve Salmonella gibi ciddi sağlık riskleri oluşturabilecek ve hatta ölüme sebep olabilecek tehlikeli bakterileri taşıyabilir.

Köylerde sağımdan hemen sonra çig peynir ve çökelik için yapılan yöntem. İçine maya at direk mayalanmaya başlasın. Bu tarz olan ürünleri daha sonradan tuz içine koyarak tuzda bekletilip mikrobik olarak temizlenme olgunlaşma süreci içinde ortadan kalkması sağlanıyor. Ama bu süreç tam anlamıyla yapılmaz ise ne ararsan var olan bir ürün elinin altında. Seninde dediğin gibi allah rahmet eylesin.

jersey sütü ne ya ilk defa burda duydum
New jersey mi :D alıyoh işte sek, pınar, içim felan liqir liqir içiyoz. bazen canım çok süt istiyor kafaya dikiyom 1 litreyi bitiriyom

wolwoo hocam geçmişte aklı evvel bir arkadaş bana demiştiki bu ismi çok mu aramışlar diye. Bende ne ismini diye sormuştum.
Sek demişti. Ne olmuş dedim adam töbe töbe içkiyi çağrıştırıyor demişti.
Şimdi sende kafaya dikince aklıma geldi.
Demekki onun aklı böyle işiyormuş. Şimdi kendime güldüm.
Bu arada yarasın. Süt iyidir. ;D

jersey etlik olmayan ancak sütündeki yağ konusunda en verimli türlerden biridir ve bizim topraklara uygundur eğer yemine özenilmiş sadece samana mahkum edilmemişsse hayvanın sütü bile beyaz değil bildiğin sarı renktedir yağdan :D. Şans eseri yıllarca tükettim uzun bir süre sonra jersey olduğunu öğrendim  hazır ayran ve yoğurdun her seferinde sanki tek elden çıkmışcasına tad farkı olmadan satılan ürünler sözde yoğurttur gerçek yoğurt bam başka birşey kısa sürede ekşir ekşisinede güzel bir ayran yaparsın içemiyorsanda yoğurdu dökme peynir yap.

bu süt acayip bir ürün.

Süt kaynamaya başlayınca içindeki yağdan dolayı odaya hoş bir koku yayılır. Yağı alınmış olan sütte bu koku çok azalır hatta kaynayan kazanın yanonda bile almazsın bu kokuyu. Eskiden köye gidince köyün kendine has bir kokusu olurdu. Örnegin tezek ateşi ve külü kokusu, saman kokusu, süt kokusu, yağ kokusu, peynir kokusu. Tambiki olmazsa olmazı hayvan kokusu. Bunların içinde en çok insanı çeken ise sadece süt kokusudur.

millete yıllarca bunları kötü birşey gibi gösterdiler. hele tereyağı neydi bir dönem düşmandı resmen valla yıllarca köyden tereyağı alır yeri gelir ekmek bana bana yerim benim bildiğim en baba yağ tereyağıdır şimdi altın kadar değerli oldu şu inek çok bereketli bir hayvan ineği olan evin yoğurdu sütü peyniri yağı eksik olmuyor aslında eve sağlık getiriyor. hem bütçeye bile destek bu kadar bereketli birşey başka yok.

Ben en iyisi yatayım yarın sabah bol tereyağlı bir yumurta kırayım.

mandown hocam tereyağını tüketmen konusunda sıkıntı yok ama eğer ishal halin var ise bu aralar pek tüketme. Sonra senin rotavirüs rotasını değiştirip  cırcırına cırcır katar sonrasında tuvalette yatıya kalırsın. Geçmiş olsun.  ;D

Fındık aylarında Zonguldak'tan memlekete geldiğimizde rahmetli babaannem hemen en kralından tereyağını yapar, kuzine de ekmeği pişirir, o yağı arasına bir güzel sicakken sürerdi, yanına da mis gibi ayran eklenince hayatımdaki en güzel triolardan birine kavuşmuş olurdum.keza peyniri yoğurdu da unutmamak lazım, canını seveyim köy yerinin, şimdilerde o kadar büyük nimet ki, organik yumurta, peynir yoğurt, bahçende envayi çeşit sebze meyve, şükürler olsun ki eskiden sadece yazları yaşadığımız lüksün şimdi nispeten daha azı da olsa yine içindeyiz.

Sıkıntı yok dün kötüydüm ama bugün sağlığım yerinde abi sağlık yerindeyken yiyebildiğini yiyeceksin zamanı gelince zaten tüketemiyorsun.

hocam yuvarlak köyde yapılmış anne ekmeğini aynen ortadan yararsın ekmeği kırmayacaksın ama ortasına tereyağını sokacaksın en önemli konu tuzu unuttun :D offf off yeme yanında yat.
Köy bambaşka hocam köydeki tavuğun bile tadı bambaşkadır olsada bir köy tavuğu kesip yesek büyük ihtimalle artık kırmızı etle fiyatta yarışıyordur.

Köyün her yeri cennet arkadaş cenneti insanlar farklı yerlerde arıyor şimdi köyde dağ çileği zamanı minnacık tırnak kadar çileğin tadı bam başka oluyor. Burada sırgan deriz genelde ısırgan derler onun etli yemeği bile harika köy başka yav.

Haksızmıyım?

Ya mandown hocam sen düzelmişsin yadıklarını okuyunca bu seferde biz hastalandık. Neden hastalanmayalım köy ekmeği yok, köy tereyağı yok, köy tavuğu kalmamıştır. Şimdi aklımızda bunlar şehirdeki piliçlere bakmak garip oluyor. ;D

inan köy tavuğuna erişmem benim içinde çok zor pahalı oldu ama bir şekilde erişebiliyoruz.  Bu arada geçenki tereyağı konusunu hastalığım geçtiği sabah gerçekleştirdim dünde bir köye gidip stoğumuzu köy ürünleri ile doldurduk 2 haftaya yakın evden dışarı adım atamadım birine bulaştırsak ahı yeterdi.

Sorun şu ki her önüme gelen sütü tüketemiyorum laktoza karşıda sıkıntılarım varmış :D zor yollarla öğrendim o günden sonra direk süt ile erişimimi kısıtladım ama tereyağı vazgeçilmezim.

İyi kaliteli süt bulmak cidden mesele ama bir okadarda mayalama konusu önemli çeşit çeşit yöntemler var her birini deneyebilirsiniz. Daha öncede demiştim sanırım kimisi tereyağ ile mayalıyor kimisi ısıtılmış fırın içinde mayalanmaya bırakıyor kimiside küçük küçük kaplarda mayalama yapıyor tüketirden kolaylık oluyor çünkü büyük kapta mayalama yaptıktan sonra tüketmeye başlayınca kaptaki yoğurt sulanmaya başlar.

maya için öyle abuk subuk şeyler satın  almayın. 3-4 tane taze acı biberi süte koyun bekletin mis gibi maya oluyor.
sonra o maya ile yoğurdu yaparsınız.

Hocam daha önce pekçok farklı şeyin mayalanma için kullanıldığını okumuştum ama acı bibere rastlamamıştım. Bu biberin cinsi tam nedir. Birde biberi süt içine koymadan önce yıkamamk yada yıkamamak nasıl yapılıyor. Teşekkürler.

bildiğin acı cin biber

https://www.tiktok.com/search?q=biber%20ile%20yo%C4%9Furt%20mayalama&t=1716574275309
yani ben denedim maya oldu. yoğurt yapmaya fırsat olmadı.
 bazı salakcım lar biber ile sütü birleştirince bu yoğurt değil diyorlar. değil zaten bu maya. bunu sütü mayalamak için kullanacağız.

Link için teşekkürler hocam deneyeceğim. Nohuttan yapılan maya vardı onuda deneyeceğim.  Bakalım hangisi daha güzel olacak. Nohut ile yapılan mayalanma bir haftalık bir uğraş istiyor. Bu biberli olan mayalanma daha kolay görünüyor.

Yanlış hatırlamıyorsam yağmur damlası ile bile maya yapabiliyorsunuz doğada en çok bulunan bir baktari yada türevi neyse o zaten mayalamaya yarıyor o yüzden yağmur suyunun değdiği herşey maya yapabilir diye düşünüyorum.

Hep bir önceki seferki yoğurttan attığımız için pek sorun olmuyor ama bir kerede tamamen sıfırdan oluşturulmuş bir maya olsa fena olmazdı

Teşekkürler bir ara cidden deneyeceğim.