Bitcoin Forum

ekonomi okumadım ama anladığım kadarı ile

kasadaki dövizin bitmesi döviz toplama amacı
paramızın değersizleşmesi ve belirli bönemlerde parayı piyasadan çekerek parayı değerlendirme
bankalardan kredi çekilirkenbankaların para kaybının yıllara göre önüne geçme.

ne işe yarıyor bu faiz arttırma

aklıma gelmişken şimdi devlet bugün faiz arttırmadı ancak dolar fırladı sebebi nedir

Olay bildiğim kadarıyla şundan ibaret. Bizim yok saydığımız bazı şirketler var kredi notumuzu düşürüyor filan. Bu şirketler bunu yaptığı zaman dünya bankası bakıyor ki bunların kredi notu sıkıntılı yolladığım para o kadar da güvenli değil faizi yüksek verin. Eli kolu bağlı merkez bankası da ister istemez yüksek faizli alıyor ve aradaki açığı kapatmak için kendisi de faiz arttırıyor ve bu faiz arttırımı sonucu halk daha zararlı iş yapıyor ve kazancı dışarı gidiyor ayrıca dışarıdan yatırımlar da kesilmeye başlıyor bunun sonucu da döviz kurları artıyor. Ekonomi sıkıntıya giriyor ve kredi notumuz düşüyor. Hepsi birbiri ile bağlantılı ve kısır döngü oluşturuyor.

1. Enflasyon devamlı yükseldiği için paramız değersizleşiyor ve bunu faiz ile tolere etmeye çalışıyor.
2. insanları ve yabancı sermayeyi dolardan tl'ye getirmeye çalışmak için (yıllar önce çin ve japonların bile yatırımları tr bankalarında faiz hesaplarındaydı çünkü kendi ülkelerinden çok daha yüksek bir faize sahipti aynı zamanda tl bu kadar değersiz değildi ve daha istikrarlıydı)
3. dışarıdan aldığımız krediler yüksek faizli ve aynı zamanda dolar şeklinde ve bankalar bunu satarken zarar etmemesi gerekiyor.
4. paraları yastık altında değil de yüksek faiz ile sistemde ve bankalarda tutmak için
5. yeterince dövizimiz yok zaten piyasaya döviz sürerek kur yükselişini engelleyemiyoruz onun yerine faizi arttırarak para girişini sağlamaya çalışıyoruz.


tabi bu üretim olmadığı zaman kısır bir döngüye giriyor. Enflasyon döviz artıyor faiz arttırılıyor biraz nefes alan piyasa yine dış borçlardan kaynaklı, ithalattan kaynaklı dolar ihtiyacı gidermeye çalışırken yine kur artıyor ve artan faiz ile enflasyon yine artmış oluyor ve yine faiz arttırılmak zorunda kalınıyor. sadece faiz arttırma silahıyla istediğimiz kadar faiz arttıralım bu ekonominin dengelenmesi imkansız.

Türk Lirası'nın döviz karşısında değer kaybını önlemek için artmakta olan enflasyona etki edebilmek adına faiz artırımına gidilme gibi bir davranış sergileniyor, yurtdışından para girişi sağlamak adına yapılan faiz artırımının geçici bir nefes alma olduğunu düşünürsek, faizin artırılmaması dövizin yükselmesine sebep olsa da doğru bir hareket bana göre.

faiz arttırımı bir taraftan dolara karşı tl'yi ayaktta tutmak için yapılsa da bütün ekonomik dengeleri altüst ediyor. İlk olarak enflasyon arttığı gibi yüksek faizli kredilerle üretim ve yeni işletmeler kurmak için kurulacak işletmeler çok fazla riske giriyor. Bu da üretimi etkiliyor. şu anda kredi çekerek bir şey kurmak akıl karı değil.

faiz arttırmadı faizi sabit tuttu ama bu da doların bir anda 4.75lerden 4.90 küsürler sıçaramasını engelleyemedi geçen ki faiz düzenlemesinde faizeri artırdı fakat bu da artışı engelleyemedi. ne yapması lazım peki?

Harcamaları ve büyümeyi yavaşlatmalı, ayağını yorganına göre uzatıp, diyanete, dış işleri (dolayısı ile eski AB bakanlığı vs), Aile sosyal bakanlığı gibi bakanlıkların ödeneği azaltılmalı, mültecilere harcanan paralar bir an evvel AB'den tahsil edilmeli, edilemiyorsa sınır kapılarını açarak hepsini avrupaya postalamalı, saraylar yapmayı durdurmalı (bunlara adalet sarayları emniyet sarayları dahil), yapılmak zorunda olan binalara aşırı lüks malzeme kullanılarak israf yapılmamalı, mümkünse yerli malzeme kullanılmalı, götümüz bu kadar sıkışık iken hava atmak veya natonun gözüne girmek için F35'ler filan alınmamalı, alınıp kullanılmayan cihazlar, araçlar satılmalı ya da çalıştırılarak para kazanılmalı, götü boklu belediye başkanın altına bile sıfır audi çekilmemeli, devletin malına hükmeden kim varsa cumhurun reisinden ilçedeki kaymakama kadar devletin malını kendi malı gibi görüp kanaatlice harcamalı. İnsanları çalışmaya teşvik edecek, işsizliği bitirecek adımlar atılmalı, genç zımba nüfustan faydalanılmalı, 3 tarafında denizi, tarıma elverişli toprağı, 4 mevsimi olan bu ülke her yönü ile düzgün değerlendirilmeli, bir an önce petrol rezervleri değerlendirilmeli.

Ekonomi kendi başında ayakta kalabiliyor olsaydı, dışa bu kadar bağımlı olmasaydı bu gün biz faizi konuşuyor olmazdık. Faiz sabit kalırdı zaten ve dolarda herhangi bir değişiklik olmazdı. bizim tüketimimizi üretimimiz karşılamıyor o yüzden gün geçtikçe daha fazla bağımlı hale geliyoruz. Ondan dolayı her geçen gün bu tip kararlardan daha çok etkileniyoruz.
tasarruf şarttır. borç batağındaki ülkelerin gösteriş için bina yapması aptallıktan başka bir şey değildir. ihtiyacımızın olmadığı şeylere yatırım yapılması açık ve net geri zekalılıktır ve bu kaynakların boşa akıtılmasından başka bir şey değildir.
sarayları mı dersin, mülteciler mi, ultra lüks otellerde konaklamalar mı, hepsinin altına çekilmiş son model arabalar mı, daha 10 yılını bile doldurmamış binaların yıkılıp tekrar yapılması mı, ihalelerin hepsine fesat karışması mı, el altından desteklenen bundan 20 yıl sonra karşımıza çıkacak yeni fetö oluşumları mı, işi bilmeyen insanların sırf belli gruplarla yakın ilişkileri olduğu için o koltukları işgal etmesi mi. Hangi birisini söyleyelim.

merkez son açıklamasında faiz artırmadı. dolar grafiğine bakın. hemen yükseldi. şimdi biraz daha durgun ama 5 liraya iyice yaklaştı.

şunu anlarım ben. seçimden önce dolar 5 lirayı aşmaması için faiz artırdı. şimdi artırmıyor. doların 6 liraya gitmesi için mi acaba bilmiyorum. önünü mü açtılar.

benim paramın değeri çok az bunun yanında ülkemizde hukuka ve adalete aynı zamanda güven ortamına maalesef yer yok ama ben iflas etmemek adına salakça yüksek faiz verip yatırımcı tutmak istiyorum demek.

yabancı büyük sermayelerde sadece bu faize güvenerek, adaletin olmadığı bir ülkeye gelip de yatırım yapmaz. Sadece faizle bu iş bitecek olsa şimdiye kadar  ülkeye hiç girmediği kadar sıcak para girerdi.

Faiz artırma kısaca, Merkez Bankası, ''insanlara, bankalara, yatırımcılara, yatırım yönetim şirketlerine dolar, euro almayın, aldıysanız da satın paranızı Tl'ye çevirin, ben size daha güzel kazanç sunuyorum'' demek istiyor. Yani herkesin parasının TL de durmasını sağlamak için bir nevi araç.

faiz artırsa bile etkisi çok zayıf. bunu herkes göremiyor ve dış mihraklara inanıyorlar. yabancı ekonomistleri bir dinleseler. merkez faiz artırmazsa eğer dolar 6 liraya gidecek. gerçi bunun da pek işe yaramadığını onlar biliyor.

Yatirimcilara sen gel parani Turk lirasina cevir ki ben bunun uzerine %17 !8 kazanc vereyim sana diyor. Bu kazanca ragmen yatirimci su anda guvenip Turk Lirasina parasini cevirmiyor. Cevirip iceriye doviz getirsin diye tesvik etmek amaci ile de artirim yapiliyor

Merkez bankası faizi arttırarak tl'nin daha fazla yatırım almasına çalışıyor. tl'nin talebi arttıkça değeri de artacaktır fakat sadece faiz arttırımı ile işler yürümüyor. Bu sefer de enflasyon başımıza bela oluyor.

Piyasada bol bulunan bir ürünün değeri az olur. Kıt olan bir şeyin değeri fazla olur. TCMB Faiz silahı ile faizi yükselterek, yükselen faiz ile tasarrufun artması sağlanıp bir nevi parayı piyasadan çekmeyi amaçlar. Böylece bol bulunan paranın balance(diğer değişkenler sabitken) sağlanmış olur.

ülkeden para çıkışını engelleyip dışarıdan daha çok para girişini sağlamaya çalışır faizi arttırarak. Aynı zamanda parayı bankalar aracılığıyla sisteme sokup çarkı döndürmeyi çalışır. Ha az daha yükseltirlerse en büyük ponziyi kurmuş olurlar. devamlı para basmak zorunda kalacaklar.

Amaç para babalarını dolar ve avrodan tl ye çekmek bunu da faizi arttırarak yapabiliyorsunuz, başka türlü dış yatırımcı ülkeye para sokmuyor. Yüksek faizde ülke içinde yatırımın azalmasına sebep oluyor.

Devlet faiz artırmak istemiyor aslında.Faizler artırıldığında para akışı bankalarda toplanıyor. Tabii vatandaş faizi cazip görüp yüklenince döviz otomatik olarak satışa geçtiğinden düşüyor. Buda dövizle ticaret yapan özelliklede ihracatçının işine gelmiyor. Bence bu dengelerin TL açısından kazançlı olabilmesi sanayi yatırımının gerçekleşmesi üertimin artmasıdır.Bu hem faizi,hemde döziz kurunu düşürür paramız değerlenir. Kendimiz üretmeliyizzzz vesselam.

Merkez Bankaları ülkelerin para politikalarını belirler. Hem ne kadar para basılacağına karar verir hem de bankalara verilen borç paraların faizleri belirlerler. Merkez'in bugünkü son kararına göre bankalara verilecek borç paralar için yüzde 16.5 faiz isteyecekler. İstenen faiz yükseldikçe bankalarda bunu müşterilerine yansıtır. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde faiz silahı ısınan ekonomiyi soğutmak için kullanılır. Faizler yukarı çıkınca ekonomik aktivite yavaşlar dolayısıyla enflasyonun gerilemesi beklenir. Yüksek faizler büyüme politikalarını da olumsuz etkiler.Sonuç olarak tüm sektörlerde fiyat artışına yol açar.

faiz artırınca yüksek faiz ile Türk lirasına para yatırmaya gelen yatırımcılar oluyor. tahvil, bono mu ne işte. türkiyeye sıcak para girişi oluyor ve diğer para birimleri karşısında yerel paranın değerlenmesi öngörülür. ama gelin görün ki faizi 1000 baz puanda artırsan bizimkinin değerlenmesi anlık, haftalık o kadar. sonra yükselişe devam ediyor.

Kısacası merkez bankasının faiz oranıyla ülkenin dolar rezevleri  arasında bir denge var ülkenin sahip olduğu dolar miktarı azalırsa faizi belirli ölçüde arttırmalılar arttırmazlarsa denklem bozulur ve ülke felakete sürüklenir .

Merkez bankası faiz arttırımını ısınan ekonomiyi soğutmak amacıyla uygular. Ama bunu belirli bir düzeyde tutmak gerekir. Yüksek faizler büyüme politikalarını olumsuz etkiler. Bu da istenilen bir sonuç değildir.

çok karışık işler bunlar.şu an faiz artırımı olursa döviz düşer ama bu sefer yatırım yapılamaz.faizler artırılmazsa piyasaya para akışı olur ama o paranın değeri olmaz.yani çok sıkışık bir durum..

Türkiye'nin ekonomisi bok gibi görünse bile kendisini rahatlıkla toplayabilecek seviyede. Her ülkenin bu şekilde çöküş dönemleri olmuştu ama arkasından üretime ve bilime önem vererek bu çöküşten kurtuldular. Bizim yöneticilerimiz de para çevirmek yerine bir gün bunu öğrenirler belki de.

halka size para yok demek.1 alırsan 10 ödersin demek.o yüzden borç almadan başka yöntemlere yönel ve öyle kazan demek..

en paranın faiz oranı %9'du ilk hesabı açtığım zaman. Kontrol etmiyordum bugün bir bakayım dedim günlük faiz oranı %13.5'e çıkmış. %50 arttırılmış tehlikeli bir yükseliş.

Öncelikli olarak ülkeye döviz girişini arttırmaya yarıyor. Yani dışardan faiziyle borç almak yerine onların ayağımıza gelmesini sağlıyoruz ama karşılığını da veriyoruz.

zamanında dalga dalga para girdi ülkemize bu parayı ne yaptılar da bundan sonraki damlayacak parayı bir şey yapacaklar. Şimdi çırpınsınlar bakalım para gelsin diye.

Merkez bankasının faiz arttırması demek ülkeye para girişi durdu yatırımcı çekemiyoruz faizi arttırarak para sokmaya çalışıyoruz demek. Faiz arttırımı iyi birşey olsaydı avrupa birliği ülkeleri ve abd japonya gibi ülkeler yapardı bunu.

faiz ülkeye para sokmak için, paranın ülkeden çıkışına engel olmak için bu paranın da tl'de kalmasını sağlamak için yapılıyor. dolardan tl'ye çevirerek kur baskısını ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.

Ülkeye para girişi durdu faizi arttırarak ülkeyi yabancılar için cazip hale getirmeye çalışıyoruz demek. Başka türlü yabancılar ülkemize gelmiyor yatırım yapmak istemiyor.

benim paramın değeri yerlerde olduğu için size yüksek faiz veriyrum demek.

Biz faiz arttırınca yabancı sermaye daha çok para kazanmak için parasını bizim ülkede değerlendirmek üzere ülkeye sokuyor. Böylelikle elimizdeki döviz artıyor piyasaya sıcak para giriyor.

Faiz arttırmak bence rüzgara karşı işemeye benziyor. Sen kısa vadede paranı değerli kılmak için faiz arttırıyorsun TL ye rağbet olsun diye ama çok fazla faiz vererek aynı anda uzun vadede değerinin daha da düşmesine neden oluyorsun.

mantık bu şekilde işlemesi gerekiyor ama diğer sebeplerden dolayı bu mantık tam olarak işe yaramıyor. geçtiğimiz yıla göre faiz neredeyse %70'e yakın arttırıldı yükseliş bir türlü dizginlenemedi. sadece anlık yükselişi durdurabildik.

Faizlerin artması ülkedeki üretimin önüne geçer. Şöyle bir örnekle basitleştirelim: İş adamı A'nın 100.000 TL si var. Eğer yatırım yaparsa yıllık 10 bin TL kazanacaktır. Ancak faiz oranı yıllık %8 ise 8 bin TL kazanacaktır. Faiz oranları yıllık % 12 'e çıkarsa 12 bin TL kazanacaktır. Bu durumda iş adamı A gider parasını yatırıma değil faize yatırır. Bu örnekte gösteriyorki Devlet faizlerin artmasını istemez. Çünkü yatırımlar artarsa ülke büyür aynı anda istihdam da artar. Hükümette hem ülke büyüdüğü için hemde istihdam arttığı için rahatlar.

diğer taraftan da yatırım yapmak isteyen ama yeterli nakiti olmayan adam bankadan kredi çekmeye kalsa 5 - 6 yılda neredeyse 2 katı kadar geri ödeyecek. o yüzden giremiyor hiç bir işe.

Tabi bunun da bir denge içinde kalması lazım yoksa durmadan döviz girişi olmasına karşın bizim de paramız değer kaybetmeye başlıyor ve bir süre sonra halkın elindeki para bir işe yaramaz hale geliyor.

İnsanların parasını dolara değil de faiz getirisi sebebiyle türk lirasında bırakmaya yarıyor.

Aslında faiz arttırımı sayesinde dövizini bozdurup faize yatıranların sayısı artsa dolar üzerinde düşüş olabilir ancak kimse güvenemiyor Türk Lirasına maalesef.

faiz artırma tek başına ekonominin çarklarını döndürmez. yangını alevlenmesini azaltır o kadar. biz kendi kafasına göre hareket eden hükümetten daha ziyade ortada duran endişeleri gerçek anlamda giderecek tavırlar istiyoruz.

Bu saatten sonra faiz arttırımı bir işe yaramaz gibi. Amaç insanlara faizlerin size daha fazla getirisi var deyip, dovizden uzaklaştırmak. Dövizi kısa vadede düşürmeye yarar sadece.

bugün botaş enerji santrallerine sattığı doğalgaza yüzde elli zam yaptı. Merkez bankasının faiz artırması her ürünün fiyatının artması resesyon işsizlik enflasyon dış açık olarak geriye döner, hepimizin tepesine musallat olur.

Faiz artışı istenmeyen önlemler arasında ilk sırada, faiz artınca enflasyon körüklenir. Eğitime sağlığa üretime ve teknolojiye yatırım yapmadan bu sarmaldan kurtulabilmenin yolunu bilen varsa bravo derim. Faiz artışını eleştirmeliyiz.

faiz artırımı aslında gerekli olsada bu sadece gunluk onlem oluyor. kaynayan suya buz atmış oluyorsunuz. suyu kaynatan ateş kesmek gerekli. onun icinde insaat ekonomisinden kurtulunması gerekiyor öncelikli olarak. ulke komple insaat alanı oldu. heryere daha iyisi daha yenisi yapılıyor ama ne kadar  gerekli sorusu sorulmuyor.
Mesela 3.havalimanı cok gereksiz ama hızlı tren hatları artırılmalı. avm bi 50 yıl daha yapılmasa yetecek sayıda var.  konut suan 5 yıl daha uretılmese eldeki stoklar bitmiyormus mesela...