Bitcoin Forum

NBA'in 76. sezonu oynanıyor. Son dört sezonda farklı şampiyonlar çıktı. Bu dört takımdan üçü bu sezon şampiyonluk yarışında değil.
Doğuda Boston Celtics ve Milwaukee Bucks açık farkla önde, Batıda ise biraz daha rekabetçi bir yarış var. New Orleans Pelicans, Phoenix Suns ve Memphis Grizzlies öne çıkan takımlar.
Normal sezonun üçte birlik bölümü oynandı ama tartışma konumuz yok. Açmak yine bana düştü. :)

Lütfen maçları takip etmiyorsanız mesaj sayınızı artırmak için buraya anlamsız mesajlar yazmayın. Gerçekten NBA takip edenlerle kaliteli bir sohbet gerçekleştirelim.
Her zamanki gibi şampiyonluk anketimiz var. Oy vermeyi unutmayın.

Benim favorim yine Brooklyn Nets, Kyrie'nin dönmesi ve maçlara verdiği katkılar cidden çok iyi, Ben Simmons eski performansına hala yaklaşamadı, bu gidişle de zor gözüküyor bence.
KD için diyecek bir şey yok zaten.

Cleveland bu sene fark yarattı, şuan güzel gidiyorlar ama nereye kadar diye düşünüyorum.

Boston'a diyecek bir şey yok, izleyenler görüyordur zaten, 2. Şampiyonluk adayım Boston.

Benim tahminler genelde tutmuyor. NBA'de tutturabildiğim ve baya iddialı olduğum şey sayılarda alt üstü tutturmak. O yüzden şampiyon tahminim tutmasa bile alt üst oranlarını tutturmaya devam edeceğim :)

Fazla konuşulmuyor localde NBA o yüzden elinize sağlık konuyu açmışsınız. Elimden geldiğince izlediğim maçlarda yorum yaparım. Hatta bazen çok bariz oranlar veriliyor onları buraya eklerim.

Ben Simmons bir oynayabilse eski performansına yaklaşır, yine sakatlıklardan dolayı üst üste 4 maç kaçırdı. KD ve Kyrie iyi gidiyor ama şampiyonluk için yeterli bir kadroları yok. Doğunun çok güçlü olduğunu düşünürsek konferans finali yapmaları bile onlar için çok büyük bir başarı olur. Bence şampiyon doğudan çıkacak.
Bu sezon izlediğim kadarıyla Boston ve Milwaukee kaldığı yerden devam ediyor. Zirveyi bırakmayacaklardır.

Batıda ise işler gerçekten çok karmaşık. New Orleans üst üste 6 maç kazandı ve bu galibiyetlerden sonuncusu Phoenix karşısında alındı. Memphis de 5 maçlık galibiyet serisi yaparak bir anda ikinci sıraya yükseldi. Bunların dışında orta sıra takımları da çok dengeli görünüyor. San Antonio ve Houston dışında tüm takımların play-off yapma şansı var.

Katılıyorum, ben KD ve Kyrie'i sevdiğimden dolayı favorim diyorum Brooklyni ama gerçekçi olmak gerekirse dediğiniz gibi Doğudan çıkacak şampiyon Boston veya Milwaukee olacaktır.

Batı çok karışık, Sacramento süpriz yaptı bu sene orada, böyle giderlerse play-off oynarlar.


Bu geceye gelelim;

Indiana - Brookly maçında KD ve bir kaç kişi eksik, bu maçı Brooklyn kaybedebilir.
Washington Wizards - Los Angeles Clippers maçına bahis aldım, Clippers kazanr diye. Kawhi ve PG oynuyor bu gece, Washington'da Bredly Beal yok önemli eksiklerden.
Golden State - Boston gecenin en önemli maçı, bu maç izlenir, düşüncem Boston alıcak bu maçı.

Doğu için diyecek pek bir şey yok, playoff finali şimdiden belli gibi görünüyor. Batı ise gerçekten karışık ve benim bu sene batıdaki favorim Memphis Grizzlies. Aslında Phoenix de sezona çok iyi başlamıştı ama son maçlarda pek iyi oynamıyorlar (bunda tabi ki sezonun en iyi takımlarıyla yapacakları maçların üst üste gelmesi de etkili). Bu akşam New Orleans maçını alamazlarsa 4 maçlık mağlubiyet serisine girmiş olacaklar. Denver ve Jokic'i de çok beğeniyorum, üst düzey maç çıkarma konusunda çok iyiler.

Konudaki ilk mesaja sene sonunda tekrar bakmak için bir tahmin bırakayım :)

Doğu Konferansı Şampiyonu: Milwaukee Bucks
Batı Konferansı Şampiyonu: Memphis Grizzlies

Doğu konferasında Boston Celtics, Milwaukee Bucks çekişmesine dahil olacak başka bir takım olma olasılığı çok az benim favorim kesinlikle Milwaukee Bucks doğu tarafında şimdilik geriye düşmüş olsalar da önümüzdeki haftalarda liderliğe tekrardan geleceklerdir. Batı konferasında işler bir hayli karışmış vaziyette. New Orleans Pelicans son aldıkları galibiyetlerle dikkatimi çekiyor Detroit galibiyeti ardından
Phoenix Suns, batı içinse Pelicansları şampiyon yazıyım hadi.



https://www.youtube.com/watch?v=WYbiuhHhbeU

Phoenix, Pelicans maçını izleyen varsa, maç sonunda Zion Williamson 360 değirmen vurarak şovunu yaptı rakip takımı tam anlamıyla çıldırttı. Bitiriş, amacına ulaştı  ;D

Zion 36:44 dakika oyunda kalıp 35 sayı atıyor ve sonunda bu şovu yapıyor. Hak edilen şovu seyircinin tepkisinden anlıyoruz. Smaçtan önce spikerin "no, no, no" demesi de olacakları önceden haber vermiş resmen :D

Lakers'ın bu sezonki performansı da çok üzücü seviyede. Westbrook'un takımdan gidip gitmeyeceği merak konusuydu ve şu an hala Lakers ile yoluna devam ediyor. Açıkçası bu sezonki performansını da bir guarda göre yeterli bulmuyorum. Yer yer etkileyici performans gösterse de eski günlerinden çok uzak bir performans sergiliyor. Lebron'un takımın mevcut durumundan hiç memnun olmadığına dair şüphem yok.

Son haftalarda sanki bir çıkışa geçecek gibilerdi ama 3 maç üst üste kaybettiler. Şu an Batı Konferansı'nın en kötü takımlarından biri konumundalar ne yazık ki. Yer yer Davis'ten de ekstra performans görüyoruz ama yine Lakers istediği formu yakalayamıyor.

Son 11 saniye kalmış aradaki fark 9 ve sen 2 sayı için potaya gidiyorsun, 2 sayı için gidersen adamda dönüşte sana şovunu yapar kimse kusura bakmasın yani.
Çokta güzel bir 360 yaptı Zion, NBA bu sebeple izleniyor görsellik olmadıktan sonra Eurolegue izleyin abi o zaman.

Şuanki oynanan maçta durum 111-111 ama Pelicans bırakmayacak gibi.

Bu maçta o kadar çok eksik vardı ki oynamayanlardan bir takım kursak play-off yapar. Bütün iyi oyuncular dışarıdayken süre alamayanların kendini gösterebileceği bir fırsat oldu. İlk yarıda çok fazla sayı oldu. Bu kadar eksikli bir Brooklyn karşısında bu kadar çok sayı yiyen Indiana kendi ilk yarı sayı rekorunu kırsa da ikinci yarıda fena çuvalladı ve maçı kaybettiler. Cam Thomas kariyer maçını oynadı ve 33 sayı attı. Patty Mills takıma sahada liderlik yaptı. Hem KD hem KAI yokken böyle bir galibiyet Nets için gerçekten ekstra oldu.


Normalde fark açılmış ve kazanan belli olmuşken son toplar kullanılmaz. Bu yazılı olmayan bir kuraldır ve neredeyse bütün NBA maçlarında bunu görürüz. Ama burada Zion son topu smaçlamadan önce CP3 de turnikeye gidiyor, yani karşılıklı bir durum sözkonusu. Sonuç olarak yeni bir rekabet başlamış oldu. Bu tip olayları seven medya da olayı iyice köpürttü.


Bu gece batının iki favorisi New Orleans ve Phoenix oynarken çok çekişmeli bir maç sonu oluyor. Niye iki takım da zirvede olduğunu gösteriyor. New Orleans 6 maçtır kazanıyor, Phoenix de 3 maçtır yeniliyordu. Son bir dakikaya girdik bakalım neler olacak.

Maç boyunca çekişme devam etti. Dördüncü çeyreğin sonunda Pelicanların 2 saniyeden biraz fazla süresi vardı top Zion'a geldi iki sayılık bir deneme yaptı bu deneme başarısız olunca maç uzatmaya gitti. Uzatmalarda New Orleans çok az hata yaptı, Phonenixin direncini kırmayı başardılar dört çeyreğin sonunda uzatmalarda. Maç sonucu 129-124 New Orleans Pelicans kazandı, galibiyet serisini bir maç daha kazanarak yükseltmiş oldular. Willamson 42 dakikalık performansı oldukça başarılıydı 35 skor katkısıyla takımını kazanmasında en büyük rolü aldı.

Gümbür gümbür geliyor Pelicans. Phoenix Suns'ı yeniden yenerek tüm takımlara gözdağı verdiler. Zion Williamson iyice yanıyor, böyle katlanarak artan bir performans ile Batı Konferansı için iddialıyız mesajını herkese verdi. CJ McCollum ile birlikte çok iyi bir kimya yakaladılar. Daha bu takıma Brandon Ingram katılacak, onu unutmayalım.
Diğer tarafta Phoenix Suns iyice antipati toplamaya başladı. Sanki yıllarca ligi domine edip şampiyonluk kazanmış gibi bir havadalar. Bir an önce kendilerine gelmeleri lazım.

dünkü maçlardan sadece houston maçına biraz bakabildim, sanırım houston bu sezon ilk kez kendisinden çok daha iyi bir takıma maç boyunca direnebilerek kazandı, green resmen alev almış maçta, smith jr. savunmada çok iyiymiş, alperen de 8 sayı 8 ribaund ile 100 sayı barajının altında biten bir maç için iyi bir istatistik yakalamış. sene sonunda nerede olrular ligi nerede bitirirler bilmiyorum ama bu maçtaki dirençlerini devam ettirebilirseler konferans finalleri için küçük de olsa bir ışık yakabilirler...

Sezon başından şöyle bir görsel gördüm
https://i.imgur.com/6S5p1Ni.jpg

Sezon başından beri Türk oyuncuları takip etmeye çalışıyorum ama Cedi arada bir süre alabiliyor ve Furkan maalesef çok çok az süre alabiliyor. Önceki senelerde ikisi de daha çok oynayabiliyordu. Ömer Faruk da sakatlandı ameliyat oldu, sezonu kapattı diye hatırlıyorum. Eurobasket'e gitmediği için ağlıyordur diye tahmin ediyorum. Bunlardan başka tabi ki gururumuz 20 yaşındaki Alperen iyi ki var. Houston hakkında çok konuşabilriz, özellikle koçları çok ilginç kararlar alan bir adam. Ama Alperen ne yaptı etti ve fena süre almıyor, ilk 5 başlıyor. Süperstar olabileceğini umsam da pek sanmıyorum ancak 20 yaşında bu kadar iyi oynayan ya da potansiyelini gösterebilen çok az oyuncu oldu. Çok çalışırsa, şutunu ve fiziğini geliştirebilirse çok iyi yerlere gidebilir. Uyanınca sabah yaptığım ilk işlerden biri Alperen'in maçı varsa onun özetini izlemek oluyor. Umarım daha en az 13-15 sene izleyebiliriz.

Houston bu şekilde devam ederse 26 galibiyet civarı alıp sezonu son sırada bitirir. Tabi son maçlarda birçok takım dibe vurmaya çalışıyor, o sırada Spurs onlardan kötü sıra yapabilir. Bu sezonki draft çok iyi diye hatırlıyorum, eğer hatırladığım gibiyse son sıra mücadelesi ilginç olacaktır. Alperen iyi oynuyor, önümüzdeki sezonlarda adından söz ettirecektir.


Philly maçları koptuktan sonra Furkan figüran olarak oyuna giriyor. Ömer Faruk Yurtseven'i çoktan unutmuştuk. Geçen ay ameliyat olduktan sonra uzun bir süre daha oynayamayacağı belliydi. Cedi ve Alperen iyi süre alıyor. Seneye bunların yanına muhtemelen Şehmus Hazer katılacaktır. Geçen yaz Cleveland onu denemişti.

Ve gene beklenen oldu:

https://i.imgur.com/yPe4tje.jpg

Anthony Davis gene maalesef sakatlandı. Benim Lakers'a da AD'ye de özel bir sevgim yok ama ligin durumu ve seyir zevki için şu adam sakatlanmasın istiyorum artık. Los Angeles Lakers sezona 2 galibiyet ve 10 mağlubiyetle başlamıştı. “her şey bitti” denilirken son dönemdeki performansıyla durumu 13 galibiyet ve 16 mağlubiyete getirdi, ama Houston'dan hallice durumları yani. Lakers‘ta işler yoluna girmek üzereyken Anthony Davis’in sakatlığı her şeyin içine etti.  Davis’in en az 1 ay sahalardan uzak kalacağı açıklanmış. Ama dün gece de Wizards'a karşı güzel bir galibiyet aldıklarını görüyorum. Şimdi özeti de izleyeceğim, güzel maç olmuşa benziyor. Ben ne olursa olsun playofflarda Lakers'ı görmek istiyorum. Adamlar bir şekilde 40 senedir ligin tadını tuzunu arttırıyor. Umarım AD düzelir de en azından 8. olurlar.

Anthony Davis yokken Lakers'ın büyük takımlara karşı kazanması çok zor ama Wizards gibi alt sıra takımlara karşı kazanabilirler. LeBron çok iyi oynuyor, skor gerektiğinde bunu yapıyor. Üst üste 4 maçta 30 sayı üstüne çıktı. Westbrook ve Schröder daha stabil bir oyun ortaya koyabilseler Lakers için daha yüksek perdeden konuşabilirdik ama çok dengesizler. Bir maç iyi bir maç kötü oynayarak olmaz, zaten rotasyonları çok dar. Pivotta Thomas Bryant süre aldıkça kendini göstermeye başladı.

Şu anki durumda Lakers'ın play-in potasına girmesi bile zor ama takas dönemi bitmeden iyi bir ekleme yaparlarsa işler değişir. Bu geceki Phoenix maçında ne oynayacaklarını merak ediyorum. Normal şartlar altında Phoenix'in rahat kazanması gerekiyor.

76ers rahat bir galibiyet almasını bekliyordum. Maç uzatmalara kadar gitti ancak kazanabildiler. 3. Ceyrek sonuna kadar önde götürdü 76sixers. 4. Çeyrekte üstünlüğü almayı başsrdı toronto raptors tam üstünlük denemez raptors arayı açmak istese de 76ers izin vermedi maç uzatmaya gitti. 4. çeyreğin sonunda 76sixers beş saniyesi vardı maçı bitirmek için güzelde bir zamandı. Uzatmalarda 76sixers olayı bitirdi, evlerinde kaybetmemiş oldular, zor bir galibiyet oldu.

Bucks - Pelican maçı asıl konuşulması gereken gecenin maçıydı. Giannnis bu maçta gene devleşti, 42 sayı 10 rebound. Son çeyrekte daha fazla iş yaptı. Pelicanda Zion beni hayal kırıklığına uğrattı çok geç açıldı yeterince katkı veremedi bu maçta. Joe Ingles Bucks tarafında sakatlıktan dönen isimdi bu maçta 15 dakika süre alsa da skora katkısı olmadı.

New York Knicks 132 - 94 Golden State Warriors, bu sabah en çok bu skora şaşırdım, Goldenda Curry eksik ama bu kadar da fark yenmez, son 5 deplanmasın maçından sadece 1 galibiyet alabildiler.
Bu gece de bir mağlubiyet geliyor Golden için.

Gecenin en çekişmeli maçı Cleveland Cavaliers vs Milwaukee Bucks olacaktır, ikiside iyi oynuyor, Cavaliers ev sahibi olduğu için bir tık daha önde ama Milwaukee bu gece bu maçı bırakmaz diye düşünüyorum.

Son dönemi takip ediyorsanız bu maçı Golden State'in kaybetmesi de New York'un kazanması da sürpriz değildi. Bu sefer fark biraz fazla oldu ama New York maçı çok erken kopardığı için son çeyrekte Warriors yedekleri Knicks karşısında çok zayıf kaldığından fark açıldı. Curry varken de Warriors bu sezon pek parlak değildi, o yokken sadece Poole bir şeyler yapmaya çalışıyor bu da galibiyet almaya yetmiyor.
New York ise apayrı bir hikaye. Son 30 sezondaki en uzun 4. galibiyet serisini mi ne yaptılar. Takımda top çok iyi dağılıyor, bir yıldız takımı değiller. Herkes şut tehdidi oluşturuyor, herkes sayı atıyor. Bu maçta da öyle oldu. Neredeyse tüm rotasyon çift hanelere ulaştı. Knicks evinde üç maça daha çıkacak, üst sıraları daha da zorlayabilirler.

Gecenin en ilginç maçlarından biriydi bence de Cavs Bucks maçı. Giannis 45 sayı attı ama yetmedi çünkü takımın kalanından sadece 2 kişi çift haneli skor yapabildi. Cavs de beklemediğim kadar iyi oynadı. NBA'in en güzel yanlarından biri bu bence. 82 maçlık bir maraton olunca çok ilginç sonuçlar görebiliyoruz. Ben sevmesem de kağıt üzerinde Bucks daha iyi ama Giannis'e rağmen kötü oynadılar. Cavs'de de Kevin Love ya da Cedi azıcık bir katkı verebiliyorsa genelde yeniyorlar. Donovan Mitchell da süper bir oyuncu bence. Adam çoğu zaman şiir gibi oynuyor. Jazz'da da çok iyiydi ama Cleveland'da bu kadar hızlı şekilde iyi olabileceğini beklemiyordum.

Gecenin en bomba olayı ise 1 devrede 91 sayı oldu herhalde. Ben Nets'i sevemiyorum ama adamlar bazen iyi bazen çok kötü oynuyor. Bakalım play off durumları ne olacak.

Dün gece Zion Williamson ve Ingram olmadan Pelicans'ı izledik ve onlar olmadan da ne kadar etkili bir takım olduklarını gördük. CJ McCollum sazı eline aldı ve 40 sayı ile sezonun en iyi performanslarından birini ortaya koydu. Pelicans maçı baştan sona domine etti ancak son çeyreğin ortalarında bir ara fark eridi, o sırada yine McCollum ortaya çıktı ve önemli sayılar attı.
Pelicans Batıda zirveye çıktıktan sonra dört maçlık mağlubiyet serisiyle yine geriye düşmüştü. Batıda inanılmaz bir mücadele var. 6 takımın 19 galibiyeti bulunuyor. Liderlik sırayla el değiştiriyor. Bu gece Christmas öncesi son maçlar oynanacak, 14 maç var. Neredeyse tüm takımlar oynuyor. S Sport bir, NBA TV iki maç verecek.

Dün gece güzel iddaalar oynadım, kazandımda.
Brooklyn şuan gümbür gümbür geliyor, takım oturdu, herhangi bir sakatlık olmaz inşallah böyle devam ederler.
Şu NBA'de Kyrie Irving'den adam gibi bahsetmemeleri canımı sıkıyor cidden.

Maç öncesi tahminlerinde Dallas’ın ilk periyodu önde bitirmesinin aksi düşünülmüyordu. Fakat ilk periyot değil ilk iki periyotu geride bitirdiler. Bu biraz tahminleri yanlış çıkarttı. Anthony Davis’in olmaması büyük sorun olarak karşımıza çıkıyor. James’in iyi performansı yeterli olmuyor. İşleri her geçen gün daha da zorlaşıyor. Maç öncesinde Dallas 27 maçın 14’ünü kazandı, Lakers ise 26 maçın 12’sini kazanmıştı. Özellikle Lakers’ın maçlarını LeBron’dan dolayı takip ediyorum. Bu sezon elinden geleni yapmasına rağmen kötü gidişatı gördükçe biraz üzülmüyor değilim.

Birbirinden güzel beş maçı da izlediğimiz süper bir gece oldu. Her maçın ayrı bir hikayesi vardı ve çeşitli rekorlar kırıldı. Christmas günleri normal sezonda NBA'in zirvesi oluyor. O kadar keyifli bir geceydi ki NBA basketboluna doyduk. Yine de bu geceki maçların birkaçına bakabiliriz. :)

Geceden akılda kalanları toparlayacak olursak, önce Doğunun ağır topları karşılaştı. 35'er sayı atan Embiid vs. Randle mücadelesinden galip ayrılan Embiid oldu. Harden da eski günlerinden bir kesit sundu. Ardından ilk yarıda Lakers'ı ve üçüncü çeyrekte Mavericks'i izledik. Bir çeyrekte 51 sayı atarak maçı çevirdiler ve rekor kırdılar. Dončić 32-9-9'luk bir performans gösterdi ve yardımcı rolde Christian Wood öne çıktı. Sonrasında Doğu finalinin tekrarını ilk kez izleme fırsatı bulduk. Beraber yine 70 sayı barajına ulaşan Tatum-Brown ikilisi Giannis'i evine postaladı ve zirvenin sahibi olduklarını kanıtladı. Batıda Curry'siz Warriors birçok teknik faulün çalındığı maçta Poole ile kazandı. Poole çift teknik faulden son çeyreğin başında oyun dışı kalınca Klay sahneye çıktı. Brooks ile aralarındaki beef yeniden alevlendi. Grizzlies basit hatalar ve yanlış şut seçimleri yapınca maçı kaybetmekten kurtulamadı. Morant 6, Brooks 5 top kaybı birçok şeyi açıklıyor. Son maç ise artık sabah saatlerinde biten ve pastanın çileği diyebileceğimiz uzatmaya giden Nuggets - Suns maçıydı. Jokić 41-15-15 ile oynadı ama Murray ve Gordon maçı bitiren hamleleri yapan isimlerdi. Aaron Gordon yine smaç resitali sundu. En sonda yaptığı smaçsa yılın en iyileri arasına şimdiden girdi. Süper bir geceydi, bir daha böylesi All-Star zamanı bile gelmeyebilir.

Luka Doncic tarihi oyunuyla takımı Dallas Mavericks'e uzatmalarda galibiyeti getirdi. Doncic'in 60 sayı, 21 ribaunt, 10 asistle oynadığı maçta tarihi rekor kırdı, triple-double'la tarihe de geçti. Son çeyrekte potaya çarptırıp daha sonrasında iki sayılık basketi tamamlaması maçın kader anıydı böylelikle maç uzatmaya gitti uzatmalarda Dallas Mavericks-New York Knicks 126-121 yendi. Yaptığı inanılmaz performansla bütün herkesin büyük şaşırttı kimse bu kadarını beklemiyordu. Gerçekten tebrikler harika maçtı.

Alperen geçen gün süper bir performans gösterdi ve bunu Houston'ın kazandığı bir maçta yaptı. Bazen çok geri düştüklerinde ve maçı bıraktıklarında oynayıp güzel istatistik yapıyordu ama artık biraz daha fazla kazanmaya başladılar.

Alperen 26 Aralık'ta Chicago'ya karşı 32 dakika, 9/11 iki sayı, 1/1 üç sayı, 4/4 serbest atış, 25 sayı, 11 ribaund, 6 asist, 1 top çalma, 2 blok, 4 top kaybı, 3 faul, 24 (+/-) ile oynadı. https://youtu.be/iNTry9nT4tM

Ve gecenin en güzel 10 hareketlerine 4. sıradan asistiyle, 2. sıradan smaçıyla girdi. Bence bu da çok önemli bir şey. NBA Top 10 Plays of the Night https://youtu.be/vVsUZ714C0k

Ertesi gece 0 sayıda kaldı ki hiç olmuyordu, neyse bir kerelik olur. Adam temmuz 2002 doğumlu. Yaşına göre çok çok iyi gidiyor, umarım kendini geliştirmeye devam eder ve bir süperstarımız olur.

Son 20 yıldır Dallas Mavericks'in yaptığı geri dönüşü yapan bir takım Nba'de yok yani modern basketbol tarihinde bu yapılması imkansıza yakın bir geri dönüş.Burada Doncic'in bireysel performansının yanında Knicks takımının rehaveti de büyük pay oynadı.

Lakers'da Davis'in eksikliği hissediliyor Lakers zaman zaman farkı kapatmaya çalışsada yeterli olmadı. Lakers son 6 maçta 1 galibiyet gibi kötü bir tablo sergiliyor umarım çabuk toparlanır.  Miami'de ise T. Hero, Bam Adebayo güzel sayılar alarak farkı açtılar ve rahat kazandılar. Adetokunbo tek başına takımı sırtladı diyebiliriz 45 sayı 22 ribaund ve 7 asistle maçı tamamladı bence güzel bir performans sergiledi fakat uzatmalarda Bulls farkı açarak kazandı tabi Demar Derozan 42 sayı kaydederek galibiyete büyük payı olduğunu düşünüyorum.

Bu gece saat gece 4'te Denver vs Boston maçı var, vakti olanlar izleyebilirler, güzel maç olacaktır.

Dün gece Brooklyn yine kazandı son 16 maçta 15 galibiyetle devam ediyorlar, umarım sadece burada kalmaz bu başarıları ve play offlarda da görürüz kendilerini :)

Brooklyn de işler iyi gidiyor. Irving, Durent ikilisi alınan sonuçlarda önemli yer almaya devam ediyorlar. Şimdilik playoff için yeterli görünen bir Brooklyn var. Sıralamada Bucks'ı da geride bıraktılar.

Geçen gün oynanan Dallas - Spurs maçında Luka Doncic gene efsane bir maç oynadı. Maç içerisinde çok rahat hareket ediyor, sayı buluyor yaptıklarını yaparken çok rahat görünüyor. Yakın bir maçtı bir sayı farkla 126-125 Dallas bu maçı da kazandı.  Luka Doncic 51 sayı, 6 ribaund, 9 asistlik bir istatistik yakaladı.

Beklenen maçta Denver ilk periyottan maç sonuna kadar üstünlüğünü korudu. Nikola Jokic 30 sayıyla takımının en skorer oyuncusu oldu. Jokic’in ardında Bruce Brown 21, Porter Jr. 19 sayıyla takımına katkı sağladı. Boston’da jaylen Brown’un 30, Tatum’un 25 sayısı yeterli olmadı. 123.5 üst oynayanlar çıldırmıştır ama son dakikada doğru düzgün potaya gidilmedi. Konusunu da açmışken fair-play muhabbetine potaya gitmemelerini yıllardır saçma buluyorum. Geçen haftalardaki Zion’un 360’ı aklıma geldi. En iyi cevabı vermişti.

Ben de acayip saçma buluyorum. Bassın smacı ne olacak yani. Yenen takım hava atacaksa, gıcıklık yapacak trash talk yapacaksa her türlü yapar. Ayrıca The Last Dance'te görmüştük, maç sonu tokalaşmaları falan da önemliymiş, ben bunu da bilmiyordum. Avrupa'da da var ok ama yani bu kadar önemli bir şey mi? Denver - Boston maçının özetini izledim, güzel maç olmuş gerçekten. Konferans birincilerinin maçı adına yakışır bir maç olmuş. Jayson Tatum'ın bu sene şu anda sayı ortalaması 30.9'muş ve ligde 4. sırada. 1-2 sezondur bu patlamayı yapamamıştı, bu sene çok iyi. Süperstar gibi oynuyor sonunda diyebiliriz bence. Batıda işler daha belirgin ama doğuda playofflar fantastik olacak gibi duruyor. Boston çok iyi, Bucks Nets Cavs da fena değil, şansları var. Philly ve Miami de belli olmaz. Doğu playofflarını izlemek için sabırsızlanıyorum.

1 numara gerçekten hak ediyordu, bu arada Alperen hala bence tam kendini bulamadı, kendini bulduğunda NBA tarihinde en iyi olan Türk oyuncu olacak buna eminim, çok akıllı bir basketbolcu, özellikle asistleri mükemmel, yüzüyle fake atıyor, pasıyla asist yapıyor, takım arkadaşları  buna alışmış ki hemen pozisyon alıyorlar Alperen’e top geldiği zaman, üst düzey bir basketbolcu çıkardık bir kaç sene sonra bunu daha net göreceğiz,

Yakın zamanda Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu'nun başarılarını geçebilecek bir Türk oyuncu ortaya çıkacağını sanmıyorum. Alperen bir alt klasmanda iyiler arasında sayılabilir. Yani Mirsad Türkcan ve Cedi Osman seviyesi diyebiliriz.

---

Şu takımdan Jokic'i çıkarınca çok sıradan bir takım haline dönüşüyor ama o varken gerçekten çok iyiler. Murray yokken de iyi oynadılar. İşin ilginci Boston bu maçta çok çabuk pes etti. Olası bir NBA finalinin provasıydı bu maç. Tabi play-off zamanı herkes daha farklı oynayacak ancak bu sezon Denver'ın ne kadar güçlü bir aday olduğunu görmüş olduk. Bu arada maçta pota yamulduğu için son periyotta uzun süre oyun durdu. Tabi bunun sonuca etki ettiğini düşünmüyorum. Denver baştan sona önde oynadı.

Dün gece Brooklyn yine çoşturdu, Kyrie yine çık bir basketbol oynadı, çok güzel smaçları ve hareketleri vardı, NBA'de en çok keyif aldığım oyuncu kesinlikle Kyrie.

Bu gece Milwaukee vs Washington maçı var, iki maç daha da var da benim takip ettiğim maç bu, geçen maçı Washington kazanmıştı, Milwaukee tm kadro değildi sahada ama bu gece geçen gecenin intikamını alacaklardır diye düşünüyorum.

PSG yıldızları Hakimi ve Mbappe'nin de izlediği maçta Kyrie efsane oynadı ve All-Star maçıymış gibi hareketler yaptı ama geceye damga vuran asıl isim Cleveland'da 145 sayının 71'ini atan Donovan Mitchell oldu. :) Yanında 8 rebound ve 11 asistle neredeyse triple double performansı gösterdi. Öyle büyük bir performans ki bu karşı tarafta 44 atan DeMar DeRozan'ın gece boyu adı bile geçmedi. Yalnız skordan da anlaşılacağı gibi iki takım da savunma yönünden ne kadar zayıf olduğunu gösterdi.
S Sport'un verdiği maçta Sixers ile Pelicans'ı izledik. Embiid ve Harden harika oynadı. Pelicans'ta Zion Williamson sakatlandığı için erken oyundan ayrıldı. Hamstring sakatlıkları şakaya gelmez, belki birkaç maç kaçırabilir. Zion yokken skor yükü sadece C.J. McCollum'a kalıyor. O da hem oyun kurma hem skor taşıma işini tek başına yapamıyor. Ingram dönene kadar Zion da olmazsa Pelicans maç kaybedebilir.

Dün gece oynanan Milwaukee vs Washington maçında Milwaukee rövanşı aldı, çoğu kişi de bunu bekliyordu, eksiksiz Milwaukee iyi oynuyor.
Bu gece maç şöleni var, tam 12 maç, izleyebilirsem Chicago vs Brooklyn maçını izlerim.

Hocam çocuk temmuz 2002 doğumlu. Yaşına göre potansiyelinin ve oyun olgunluğunun yüksek olduğuna siz de katılırsınız diye düşünüyorum. 20 yaşında Doncic dışında bu kadar potansiyelli oyuncu çok azdı. 20 yaşındaki Giannis ya da Jokic'ten daha iyi durumda Alperen. İkinci sezonunda, 20 yaşında 14 sayı ortalama fena değil. Faul problemi, şut ve boy dezavantajı konularında sorunlarının üstüne gider ve kendini geliştirebilirse çok iyi bir oyuncu olabilir. All star belki biraz hayal olabilir ama belli de olmaz. Ve önemli olan bence Alperen'in kendini geliştirebilecek biri gibi gözükmesi. Mal sporcu tipinde değil. Biraz da Z kuşağı olmasının etkisiyle belki ben akıllı bir insan vibe'ı alıyorum. Ayrıca amerikalı sevgili de yapmış, ingilizcesini çok ilerletmiş. Helal olsun koçuma.

Bu arada NBA tüm lig olarak fantastik bir sezon geçiriyor bence. Sayı ortalamaları muhteşem. Şut yüzdeleri manyak. Üçlük yüzdeleri 20-30 sene önce hayal edilemeyecek noktalara geldi. Her gün mutlaka manyak bir maç oluyor. NBA'in olayı bu tamam ama gerçekten bu sezon sanki bir farklı bence. Pandeminin hayata etkileri geçtiği için midir nedir herkes ayrı bir coştu sanki.

Alperen'i ben de çok beğeniyorum ama Doncic konusunda söylediklerinize katılmıyorum draftta kaçıncı sıradan seçildiğine vs bakacak olursanız söylediklerime belki hak verirsiniz.Uzun olarak çok iyi yerlere geleceğini düşünüyorum ama hiçbir zaman All star seviyesinde olmayacaktır umarım ben yanılırım ayrıca siz de benimle bu konuda aynı fikirdesiniz ama bu yaşta Giannis ve Doncic'in o yaştaki performansından iyi bulmuşsunuz biraz çelişki yok mu  ???

Houston gibi ligin en zayıf takımında oynadığı için iyi süreler alıyor, bu yüzden yüksek istatistikler yapması doğal. Dün gece oynadıkları Utah maçını izledim. 20-14'lük iyi bir performans gösterdi. Gelişime açık bir oyuncu ve iyi yerlere geleceğini hep söylüyorum ama bahsettiğim en üst düzey Türk oyuncular arasına gelmesi kolay olmayacak. En büyük şansı Houston'da oynuyor olması, başka yerde olsa bu kadar fırsat bulamazdı. Fiziksel olarak biraz daha gelişmesi lazım.
Bu arada maçta 49 sayı atıp kariyer rekoru kıran Markkanen efsane oynadı. O da Finlandiya'dan çıkan en büyük basketbol yıldızı. :)

Bu sene NBA gerçekten çok iyi gidiyor. Gerçekten her gece maç izler hale geldim, son 3-4 yıldır NBA'i açıp bakasım gelmiyordu ama bu sene işler değişti. Allstar'dan ayrı gece kalkıp maça bakıyor olmak bence büyük bir zevk, izlediğimize değen oyunlar görüyoruz.
Brooklyn Nets çok iyi oynamasa da yine maçı kazanmayı başardı. 2 periyot boyunca kanser ettiler ve hep geriden geldiler, 3'te ise Durant direksiyonu ele aldı ve iyi bir çeyrek geçirdiler. Bu gece de Dallas ve Pelicans arasında bir maç var, eminim o da sonuna kadar çekişmeli olacak. Yine kalkıp izleyeceğim sanırım :)

Bu gecenin maçı açık ara Miami Heat vs Brooklyn Nets olacaktır, Brooklyn seriye devam etmek isteyecek, Miami dur diyebilir, iki tarafında sağlam kadroları var, bu maçı izleyebiliyorsanız izleyin derim gece.
Şuan için Brooklyn'de eksik yok, Miami için bazı kişiler belli değil.

New Orleans Pelicans bu gece aldığı mağlubiyetlerden sonra bir zafer aldı. Misafir olduğu Capital One Arena'da 20 sayı farkla zafer kazandılar. Zion Williamson hamstring sakatlanması nedeniyle üç hafta sahalardan uzak kaldığı için Pelicans maçlarda özellikle büyük rakiplere karşı üstünlük kurmakta fazlasıyla zorluk çekiyorlar. Hamstring sakatlanması 3 hafta sürecekse önemli değildir hafif derece de yırtılmadır diye tahmin ediyorum, bu sakatlanma onun geri döndüğünde oyununda ufak bir düşüş görebiliriz, fazla etki yaratmaz.

Doğu Konferansında Brooklyn Nets için kötü haber geldi. Kevin Durant son maçta yaşadığı sakatlıktan dolayı iki hafta kaçıracak. Bu süreçte birkaç maç kaybedebilirler. Kyrie Irving'in artan performansı ve Ben Simmons'ın geri dönmesiyle bu periyodu belki de daha az yara alarak kapatacaklar ama Durant olmadan zorlanacakları bir gerçek.
Benzer durum Lakers için geçerli. Hem Anthony Davis hem LeBron James olmayınca Lakers çok zorlanıyor. Gece Denver Nuggets onları çok rahat yendi. Gerçi Lakers'ın bu sezon çok fazla iddiası yok ama Batı yakasında takımlar o kadar dengeli ki play-off yapma ihtimali çok daha yüksek. 5. Kings ile 13. Thunder arasında sadece 3 galibiyet fark bulunuyor.

edit: imla

Alperen Şengün’den rekor geldi. NBA tarihinde triple-double yapan en genç pivot oldu.
İstatistikleri:
29 Dakika
10 Sayı
10 Ribaund
10 Asist
1 Top Çalma
5/9 FG
Sacramento karşısında ilk yarı 67-62’lik skorla, maç sonu 135-115 skorla yenilmelerine rağmen NBA tarihine geçmeyi başaran oyuncumuzu kutluyorum. Rekor galibiyetle gelseydi daha da güzel olurdu ama yapacak bir şey yok.

Valla Helal olsun, şuan NBA'in bence en iyi türk oyuncusu, Houstonda olması onun için biçilmiş bir kaftan, Houston değil başka bir takımda olmuş olsa bu kadar süre alamaz.

NBA tarihinde triple-double yapan en genç pivot
Houston Rockets tarihinde triple-double yapan en genç oyuncu.

Gurur.

Youtube'dan her maç performansını kaçırmadan izliyorum. Eksiklerini kapatabilirse 25 yaş gibi gerçekten çok önemli bir oyuncu olabilir ama çok çok çalışması lazım. Jordan ya da Kobe düzeyinde çalışması lazım. Çalışırsa süperstar olur demiyorum, the last dance'de hepimiz izledik, bu adamlar manyak düzeyde antrenman yapıyor da potansiyelleriyle birleşince goat düzeyinde oluyorlar. Bizimkinin de ölümüne çalışıp yıldız olması, zamanı gelince takımını taşımasını umuyoruz. Yazın gerçekten Türkiye tatili falan yapacağına Amerika'da kalsa hem çalışma hem tatil yapsa keşke (Bu arada geçen yaz İstanbul'da ağır antrenman yaptığını instagramda görmüştüm). Fiziksel olarak maçların ikinci yarısında bariz düşüyor. Zıplaması bile değişiyor bence. Şöyle shredded denen kaslı ve yağsız, fizik olarak şimdikinin üstünde olsa ve uzun mesafe şutunu geliştirse zamanı gelince büyük yıldız olabilir. Bundan 5 sene sonra 7 sene sonra falan kimler kimler emekli olacak. Post up'ı gerçekten gün geçtikçe gelişiyor. Bu konuda çalışmalarının meyvesini aldığını görebiliyoruz. Çalışkan olduğu ortada. Eksik yanlarını geliştirebilir, mental olarak bozulmaz ve sakatlık yaşamazsa gerçekten büyük yıldız potansiyeli var bence. Bu arada eskiden koça suç buluyordum ama zaman geçtikçe ona da hak veriyorum. Ama zaten her maç yeniliyorlar, bari oynasın da pişsin. Ayrıca Alperen faul yapacağına keşke bıraksa, zaten her maç fark yiyolar. Herkes Alperen'in itirazlarını bariz fark ediyor, gerek yok öyle dikkat çekmesine.

10-10-10 ile ucundan da olsa triple double yaparak tarihe geçti Alperen Şengün. Sayı ve rebound konusunda sorunu yoktu, hep double double yapıyordu ama bu sefer asist sayısını 10'a çıkartarak rekoru kırmış oldu. 20 yaş 170 günlükken gösterdiği performansla NBA tarihinde triple double yapan en genç pivot oldu.  Daha önce rekor Karl Anthony Towns'a aitti.
Ayrıca Houston Rockets'ta Hakeem Olajuwon'dan sonra triple double yapan ilk pivot oldu. Şöyle bir düşününce benim aklıma Houston'da başka dikkat çekici bir pivot gelmedi. Texas'ın ekmeğini yemeye devam. :)

NBA’de normal sezon mücadelesinde San Antonio Spurs, kendi evinde Golden State Warriors konuk etti. Golden State Warriors 144-113'lük skorla sahadan galip ayrıldı. Alamadome’da oynanan maçı 68323 seyirci izledi ve NBA’de normal sezonda bir maçtaki en yüksek izleyici rekoru kırıldı.

Böyle bir seyirci sayısına ulaşabilmek harika bir şey. Ortam, atmosfer her şeyiyle orada olanlar güzel bir gece yaşamış.

Görüntüleri izlemek isteyenler için Manu Ginobili'nin tweeti;

https://twitter.com/manuginobili/status/1614063131726155778?cxt=HHwWhMC8ubv3puYsAAAA

Bir de San Antonio Spurs twitter hesabından paylaşılan videoyu ekliyorum.

https://twitter.com/spurs/status/1614093726850363394

Bu amerikalılar gerçekten ayrı bir dünyadalar. Bu maçın özel bir anlamı var mıydı? Şehir ya da takım için belirli bir gün falan? San Antonio batıda sondan ikinci sırada, Houston'ın çok az üstünde. Bizde olsa kimse maçlarına gitmez ama işte nba ayrı bir dünya. Bu organizasyon işlerini çok ayrı bir boyutta yapıyorlar. Bizde olsa dedim bizle karşılaştırdım ama spora ve taraftarlığa bakış açısı tabi ki bizimkinden çok çok farklı. Herhangi bir nba maçına gidilmesi başlı başına çok güzel bir etkinlik.

Bu arada Philedelphia 76ers Furkan Korkmaz'ı takaslamak istiyormuş. Lüks vergisini aşmış durumda oldukları için Furkan Korkmaz ve Jaden Springer’ı gözden çıkardı demişler. Furkan bu sezon 5 milyon dolar, gelecek sezon da 5.4 m dolarlık kontrata sahipmiş. Geçtiğimiz senelerde daha çok süre bulabiliyordu, bazı maçlarda da güzel katkı vermişti ama bu sezon hiç tutmadığı ortada. Kendi için de güzel bir takıma gidebilirse çok iyi olur. Avrupa'ya dönmeden nba'de tutunmasını ben çok isterim. Bence aslında iyi bir oyuncu.

Miami Heat vs Milwaukee Bucks maçını az izleyebildim, güzel bir maçtı, Miami güzel oynadı ve galibiyeti aldı. Milwaukee de Giannis Antetokounmpo oynamadı, kaybetmelerinde eksikliğinin etkisi büyük oldu.

Şu anda ekşisözlükte denk geldiğim link ile houston - clippers maçını izliyorum. (https://eksisozluk.com/entry/147707267) Houston şaşırtıcı şekilde iyi oynuyor ama Clippers'ın da kötü olduğunu biliyoruz. Kenyon Martin Jr. hayvan gibi iyi oynuyor. Babasını da çok severdim, oğlu da deli gibi pota düşmanıymış gibi smaç basıyor. Ben bir şeyi itiraf etmek istiyorum. Alperen'in maçları özetten izleyince sanki çok faul yapıyor gibi gözüküyordu. Gene faul yapıyor ama çok zaman da bırakıp sayı olmasına izin veriyor. Houston defansının genel sorunuymuş bence, bu maçtan onu anladım.

Geçen seneki finallerin bu sezonki ikinci tekrarında Boston kazandı ve normal sezonda durum 1-1'e geldi. Son çeyrekte özellikle Tatum anlamsız top kayıpları yaptı ve maç uzadı ancak uzatmada bunu telafi etti. İki takım da maç boyunca bunlar nasıl final oynamış denecek basit hatalar yaptı. Jaylen Brown'ın geri dönmesi Boston için olumlu oldu. Tatum 7 top kaybına rağmen 34-19-6 ile iyi bir maç çıkardı. Zirvedeki Boston'ın galibiyet serisi sekiz maça çıktı. Golden State ise yeniden %50'nin altına düştü.

All Star'da takımlar hava atışından hemen önce kaptanlar tarafından seçilecekmiş. Yani bizim çocuklukta mahalle maçlarında olan aldım verdim olayı. Resmi olmayan yerde gördüğüme göre Lebron ve Giannis seçim yapacak gözüküyor. Bence böyle olaylar all star'ı daha zevkli yapmıyor. Oyunu güzelleştirecek bir etken değil bu takım seçimi.

https://pbs.twimg.com/media/EzxSqwXX0AIgR8p.jpg
Şöyle herkesin kendi formalarıyla bi beyaz bi koyu renkli takımlarla olan, t-mac'in kendine alley-oop yaptığı maçlardaki havayı anca o zamanki düzeni getirerek yakalayabilirler bence. Düz doğu-batı ve sadece oylara göre belirlenen takımlar yeter. Smaç yarışmasına büyük isimlerin katılmasını sağlasınlar asıl.

Houston ilk yarıyı 58-43 önde bitirmesine rağmen Washington’a 108-103 mağlup oldu. Günün güzel haberi yine Alperen Şengün’den geldi. Yine triple-double yaptı. Böyle bir maç geçirdi ama yine takımı kazanamadı bu biraz üzücü oldu.

İstatistikleri:
36 dakika
10/16 iki sayı
1/1 serbest atış
21 sayı
11 ribaund 6 off 5 def
10 asist
3 top çalma
2 blok
3 top kaybı
1 faul

Alperen Şengün her maça yaymaya başladı bu etkin performansını. 76ers'tan üst üste 6. galibiyetini aldı kazanmaya devam ediyorlar. Brooklyn Nets gibi zor bir takımada karşı da kazandılar bu gece. Nets tarafında Irving, Curry yüksek skor katkıları sağlasalar da galibiyet için yeterli olmadı. Ben Simmons 30 dakika oyun da kalarak 5-5 assist rebound ve 12 sayı katkısı, kayıp edilen maçın büyük etkenlerinden biride Simmons'un bu maçta yetersiz kalmasaydı.

Alperen biraz daha form grafiğini üst seviyelere taşırsa çok daha kalıcı ve etkili olacak, yaşı daha çok genç, verdiği asistler mesela akıllı hareketler, futbolda aklıyla oynayan Alex gibi oyuncuların basketbol versiyonunu anımsatıyor bana, tabi onun daha gidecek çok yolu var, asist denilince akla gelen jokic geliyor, belki Alperen onlardan birisi olabilir daha yolu uzun :)

Alperen gerçekten çok bambaşka oynamaya başladı son 1 aydır. Olay aslında sadece TD yapmasıda değil, yani o tamam güzel başarı ama hem çok verimli şut atıyor, hem oyun artık onun üzerinden oynanıyor. Zaten olay burada devreye giriyor, bir takım isterse tanking yapıyor olsun, eğer bir oyuncu üzerinden oynanıyorsa o artık yıldız bir oyuncudur veya olma yolundadır. Hedo mesela bir iki sezon tam böyleydi, Howard ile oynardı ama Howard pivot olduğundan oyun onun üzerinden başlamazdı, Hedo başlatırdı ve her pozisyon illa bi topa değerdi. Alperen daha 20 yaşında ulaştı bu seviyeye, bu çocuk eğer sakatlık yaşamazsa en az 15 sezon daha NBA'de top oynayacak ve daha 20 yaşından bu seviyelere geldiyse, 10 sene sonra ki halini falan kafamda canlandıramıyorum.

Şuan geriye tek bir şey kaldı, bir sebepten bi anda kötü oynamaya başlamaması veya sakatlanmaması için dua edicez. Yani Cedi ve Furkanda kötü gibi gözükmüyordu ama bu kadarda iyi değillerdi, fakat onlarda hiçbir gelişim olmadı hatta kötüye gittiler ve durum ortada, Furkan büyük ihtimalle döner yakında zaten, Cedide belki 3-4 sezon daha ama sanmıyorum NBA'den emekli olacağını. Alperende benzer bir çakılma olmazsa, all-star garanti, ve hatta eğer gelişmeye devam ederse MVP imkansız değil, şuan bile 20+ sayı ve 10+ rebound yakalıyor, 5+ asisti garanti, gelişirse 30a yakın sayı ve 10+ rebound ile 8+ asists olursa ki çokta uzak değil, neden olmasın? Takımıda toparlarsa tabii.

Alperen son zamanlarda gerçekten performansını iyice arttırdı ve adından oldukça söz ettirmeye başladı.Yavaş yavaş İngilizcesini de geliştirmeye başlamış artık tercümanı olmadan da röportaj verebiliyor bu da A.B.D'ye uyum sağlamaya başladığının en büyük göstergelerinden bir tanesi.

Birkaç gündür NBA Kyrie Irving'in takas istemesi ile çalkalanıyor. Brooklyn Nets, Kyrie’ye şampiyonluğa bağlı bir yeni sözleşme teklifi sunmuş ve Kyrie de bunu kendine bir hakaret olarak görmüş diye haberler var. 27 5 5 ortalamalarıyla oynuyormuş bu sezon, tamam güzel ama o kadar da değil bence. Nets de tam iyi gidiyordu, playofflarda biraz bir şeyler yapabilirlerdi. Bu olay Nets açısından pek iyi olmayacak gibi duruyor. Kyrie'nin kontratının son sezonu olduğu için de takasta çok iyi şeyler alamayacaklardır. Ben açıkçası böyle şeylere biraz gıcık oluyorum. Nba'in güzel yanlarından biri de franchise player olayı bence. Nowitzki, Kobe ve diğer birçok efsanenin takımıyla özdeşleşmesi bence güzel bir şey. Lebron da zaten zamanında "yeteneklerini south beach"e götürmüştü ve ne olaylar kopmuştu. Oyuncu mutlu değilse tabi ki hakkı ama Kyrie gibi elde tutulur başarısı az olan süperstarlar biraz daha takımlarına sadık olsalar daha iyi olabilir.

Transfer dönemi sona ermeden büyük değişiklikler gördük. Kyrie Irving Dallas'a gitti. Durant Phoenix'e gitti ve Brooklyn Nets süpertakımı dağılmış oldu. Westbrook Utah'a takas oldu. Birçok başka takas daha gerçekleşti ama en önemlileri bunlar diyebiliriz.
Bu takaslardan sonra gözler Dallas ve Phoenix'e çevrildi. Batıda dengelerin ne kadar değiştiğini görmek için birkaç maç daha beklememiz gerekecek.

Takaslarda en karlı çıkan takım Phoenix oldu, ondan sonra Dallas oldu, Bu sene şampiyon olma olasılığı en yüksek takım Durant'ın gitmesiyle Phoenix oldu.
Kyrie ve Doncic'i beraber izlemek güzel olur, bakalım  nerelere kadar gelebilecekler.

Westbrook dönemi bitti gibi bir şey benim için, gerçi Oklahomadayken tek adamdı onun ekmeğini yedi bolca.

Hocam kağıt üzerinde güçlü ama böyle trade'ler hemen sonuç vermez gibi geliyor bana. Durant süper bir oyuncu ama ne kadar çabuk uyum sağlayabilir bence muamma.

Haberlerde Gregg Popovich'in deprem bölgesine yardım hakkında açıklamalar yaptığı gördüm. Tamam helal olsun, duyarlı davranmış. Ama 'Bölgeyi biliyorum. 1 sene diyarbakır'da yaşadım, antep'e falan gittim' dediğini görünce bi an gözlerime inanamadım. Benim bildiğim 95 96'dan beri falan San Antonio'nun başında görüyorduk. Bir an diyarbakır ne alaka diye çok şaşırdım ama gençliğinde askermiş ve o yüzden yaşamış. Amerika'nın hava harp okulu mezunuymuş ve bir süre orduda çalışmış. Duyarlılığı için teşekkürler.

Bu hafta sonu All-Star var. Dün gece ilk iki sezonunu yaşayan gençlerin oynadığı maçlar vardı. Pau Gasol, Joakim Noah, Jason Terry ve Deron Williams'ın oluşturduğu dört takım oynadı ve 40 sayıya ilk ulaşan iki takım finale çıktı. Finalde 25 sayıya ulaşan takım turnuvayı kazandı. Pau Gasol'un takımı şampiyon olurken Jose Alvarado MVP seçildi. Maçlar fena değildi ama öyle akılda kalıcı çok özel hareketler olmadı.
Bugün daha eğlenceli yarışmalar var. Üç sayılık atış ve smaç yarışması gecenin en beklenen aktiviteleri. Yarın gece de asıl maç oynanacak. Uykusu olmayanlara duyurulur.

Son yıllarda izlediğimiz en keyifli smaç yarışmalarından biri oldu. Gordon katliamlarından sonra tatsız geçen yarışmaları sonunda unutturacak yeni bir yıldızımız var: Mac McClung!

Bildiğim kadarıyla G-League oyuncusuydu ve yeni kontrat imzalamıştı. Daha önce de kadrolarda yer bulmaya çalıştı ama oyun kalitesi yeterli değildi. Yine de muhteşem atletizmiyle şu anda karşımızda ve yıllar sonra gece uykudan kalkmaya değer bir şeyler izlememizi sağladı. Tekrar videoları olmasa neler yaptığını göremezdik bile.
Neyse gidip biraz smaç yarışması tekrarı izliyim bari :D

White men can’t jump, huh?

Dün Maçkolik'te basketbol skorlarına bakarken gördüm. Değişik bir yarışma olmuş. Herhalde bu sene ilk defa düzenlendi. Bazı efsanelerin artık sonu geldi yeni yetenekler ortaya çıkar.
LeBron James'in yaşı ilerledi. 2-3 yıl daha oynar ama sonrası zor

McClung gerçekten iyiydi ama diğerleri de biraz fazla kötüydü. Ben her şeye negatif yazıyorum gibi oluyor ama uyanık kalmadığım ya da uyanmadığım için oldukça mutlu oldum. Valla ben bu smaç yarışmasına katılan bazı oyuncuları anlayamıyorum. Milyonlarca kişi sizi izliyor. En azından bi sert smaç basabilir misiniz ya. Sanki katılmalarına zorlamışlar gibi böyle isteksiz hareketler. McClung güzel bastı ama allahtan ve havada kalma olayı boyu kısa olduğu için fazla olduğundan smaçları çok güzel oldu. Bence nba yönetiminin artık şu smaç yarışması sorununu çözmesi gerekiyor. Yeterince güzel bir format bulamadılar.

İyisiyle kötüsüyle bir All-Star haftasonunu daha geride bıraktık. Smaç yarışması son yıllara oranla iyiydi. Ana öğün olan maç ise her geçen sene daha kötü hale gelmeye başladı. Gördüğüm kadarıyla yorumlar hep olumsuz yönde yapılmış. Savunmanın olmaması, oyunun sadece üç sayılık atışa dönmesi, son çeyrekte süre yerine önde olan takımın skoru +25 sayı baremi konması genelde eleştirilen yönler. Ben de bu eleştirilere katılıyorum. Eğlenceli bir haftasonu olması bekleniyor ama insan biraz savunma biraz rekabet görmek istiyor. Güzel smaçların yerini sırayla yapılan orta sahadan atışlar aldı.

All star'ın kötü olduğunun konuşulduğu çok haber görüyoruz. Steph Curry bile nasıl düzeltilebilir diye konuşmuş, NBA'in yapması gerekenler var ama asıl olay oyuncularda demiş. Oyuncuların daha disiplinli olması gerektiğini söylemiş. Bence bu kadar gündem olduktan sonra toparlamak için bir şeyler yapacaktır NBA.

All star demişken Socrates dergisi deprem için yardım kampanyası düzenlemiş ve Doncic de imzalı All Star formasını vermiş. Açıkçası ben şaşırdım, helal olsun elemana. Şu anda en son teklif 80k TL gözüküyor, yani 4200 dolar civarı. Amerika'yı ve dünyayı düşünürsek sudan ucuz gibi geldi bana. Yurtdışında bu kampanya duyulursa fiyatı çok artacaktır.

https://twitter.com/SocratesDergi/status/1629478081122500611
https://twitter.com/SocratesDergi/status/1629489886658019329
https://socratessahada.com/

All-Star'ın düzelmesini istiyorlar önce ligi düzeltmeliler. Ligde kural diye bir şey yok, basketbol izlemiyoruz atletik vücutların ve saçma şutörlerin şut yüzdelerini izliyoruz. Ne bir set oyunu var ne de gerçekten savunma yapan takımlar.
All-Star'da 3 periyot eline alan şut atıyor ya da boş smaç basmaya gidiyor. 2000'li yıllarda canavar gibi top oynanırdı, bütün yıldızların toplandığı efsane kadrolar yeteneklerini gösterirdi. Smaç ve yetenek yarışmalarını saymıyorum bile, her sene daha da heyecanla kalkar izlerdik oyunları.

Ne zaman lokavt oldu, o zaman lig tamamen farklı bir boyut ile karşımıza çıkmaya başladı. Şu anda ticaretten başka bir şey izlemiyoruz, NBA dediğiniz şey artık sadece bir endüstri :)

Eskiler şu dönemi izlediklerinde biz ne izliyoruz acaba diyorlardır. Takımlarda en çok konuşulan ve sosyal medyanın peşinden gittiği şutörlere bu ilgi devam ederse söylediğiniz oyunları daha uzun bir süre izleyemeyiz. O belirttiğiniz canavar gibi oyunu izlemiş biri olarak şu an seyrettiğimiz şeyin onunla alakası olmadığını hemfikir olarak söyleyebilirim. Endüstri kısmını çok iyi yapıyorlar ona bir şey diyemiyorum çünkü ürünleri aşırı iyi ben o kısımla ilgileniyorum. Buradan da air fiyatlarına bir taş atmadan yorumu bitirmeyeyim.

Ömer Faruk Yurtseven'in sakatlığı geçmiş ve tekrar takım kadrosunda olacakmış. Atlanta maçında kadroya girebilecekmiş. 2 maç Miami'nin G-League takımında oynamıştı. Takip ettiğim NBA sayfalarında performans özetini izledim, sakatlığı gerçekten güzel iyileşmiş ve performansı iyiydi. Ben Yurtseven'in oldukça iyi bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Hücumda da savunmada da fena değil. Doğru bir takımda NBA'de kalıcı olabilir. Aynı şeyi örneğin Furkan için söyleyemiyorum maalesef, ki onun da iyi bir oyuncu olduğunu düşünüyorum ama kalıcı olması zor gözüküyor. O şu anda hiç oynamıyor.

Houston da diğer batı sonuncusu Spurs'ü iki maçtır yeniyor ve Alperen de biraz toparladı. Direkt alakası var mı bilmiyorum ama depremden beri iyi performans göstermiyordu. Koçu hatta baya süresini azaltmıştı. Bu iki maçta aktif ve istekli gözüktü. Umarım sezonun geri kalanında çok zaman bulabilir ve sonrasında ya koçtan ya da takımdan kurtulur.

Dün iki kupon yaptım, Denver ve Portland için ikiside 1 sayı ile yattı güzel oranlar yakalamıştım :)

Sacremonta kazanmaya devam ediyor, 5 serilik galibiyetleri vardı Minnetosaya takıldılar, dün yine New Orleans karşısında kazandılar.
Bence sezonun en süpriz takımlarından, Play offlarda bir şey yapabilirler mi orasını kestiremiyorum bir iki tur belki geçebilirler gibi geliyor.

Cleveland içinde aynı şekilde düşünüyorum, dün gece Bostonı uzatlamarda yendiler, güzel oynuyorlar ama nereye kadar.  ???

Normal sezonun bitmesine 16-20 maç kaldı ve sıralamalar yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Doğuda Bucks, Celtics ve Sixers farkı açarken Cavs, Knicks ve Nets de play-off potasında bulunuyor. Play-in içinse altı takım yarışıyor ve bunların sadece dördü içeride kalacak.
Batıda ise Nuggets ciddi bir farkla lider durumda. Kings son dönemde çıkış yaptı ve Grizzlies'in önüne geçti. Suns ise sakatlıklarla boğuşuyor. Durant'i kaybettiler ve muhtemelen normal sezonu kapattı. Batının alt sıralarında mücadele çok daha çetin geçiyor. Burada hangi takımların play-in yapacağı hiç belli değil. Spurs ve Rockets dışında tüm takımların şansı var. Hatta altıncı sıra bile oldukça yakın. Yani altıncı sıradan play-off yapacak takımla on üçüncü sırada kalıp sezonu bitirecek takım arasında sadece üç galibiyet fark var. Son maçlarda her şey olabilir.

Harcanıyor sanki Alperen ama NBA çok takip etmediğim için hangi takım türü ona daha iyi olur onu bilmiyorum genç olmasına rağmen NBA’de çok iyi başladı yaşından daha olgun son maçlarda futbolda Alex in oyun zekasını basketbolda yapıyor çok iyi asistleri ve feykleri var inşallah seneye daha iyi bir takımda olur

Durant’in sakatlığı Suns için felaket senaryosunun gerçekleşmesi anlamına geldi. Trade olduğu zaman da sakatlıklardan çekindiğini belirtmiştim, şimdi bileği burkuldu ve sezonu kapattı gözüyle bakıyoruz. Çubuk kraker gibi ince bilekleri ve bacakları bu yaşta ve bu agresiflikte bir oyuncuyu kurtaramıyor.
Playoff dönemine kadar toparlanırsa Phoenix belki bir şeyler yapabilir, yoksa yeni kadrosuyla pek şansı olacağını düşünmüyorum

Şuan olması gereken takımda Alperen, harcandığı falan yok hocam, daha yeni ve en ii forma şansı bu takımda bulabilir, diğer takımlara gitse  bu kadar çok forma şansı bulamayabilir, kendini burada ne kadar çok geliştirirse ileride onun için çok daha iyi olacaktır, yani iyi takımda şuan için.

Durant'ın en büyük genetik şanssızlığı, sahip olduğu ip ince bilekler. Aşırı ince olmaları büyük problem. Kronik sakatlıklar yaşamama imkanı yok yaş ilerledikçe tamamen oturur her yaptığı hareketlerde agresif hücumlarda hep bunu sorunu yaşayacak gerçeği onun adına üzüldüğüm bir durum. Sezonu bu şekilde kapatması Phoenix Suns takımını büyük çıkmaza soktu.

Oylamalarda;
Boston Celtics ve Milwaukee Bucks takımlarından başka oy alan takım olmamış. Doğu tarafında iki takım zirveyi paylaşıyor. Tahminler doğru oturmuş.

Favorim Milwaukee Bucks


Play-In başlangıç tarihi 11 Nisan # Playoffs başlangıç 15 Nisan

Sacramento Kings gümbür gümbür geliyor, Batı konferansında adamlar 3.sıradalar ama 2.sıraya yükselmek için Memphis ile rekabet içindiler.
Genel olarak ligin bitmesine son 2 maç kaldı çoğu takımın. Play off takımlarıda neredeyse belli oldu.

Demek ki çok fazla sürpriz olmamış. Sezon başındaki favori takımlar konferanslarını önde götürmüş. Bucks ve Celtics iyi bir sezon geçirdi, bunların yanında Sixers son galibiyet serisiyle aralarına girdi. Mitchell ve Garland ile Cavs da rüya gibi bir sezon yaşıyor. Doğuda ilk 4 az çok oturdu. Kendi aralarında sıraları değişebilir ama sezon sonu ilk dörtte kalacaklardır.
Triple double istatistikli Jokić ile Nuggets Batı liderliğini aldı diyebiliriz. Kings bu sezon çok ekstra bir oyun oynadı ve ikinci sırada bulunuyor. Normal sezonun sürprizi onlar. Televizyon çok fazla maçlarını vermiyor nedense. De'Aaron Fox ve Sabonis liderliğinde beklentilerin çok üzerinde galibiyet aldılar. Morantsız da kazanan Grizzlies üçüncü ama ondan sonrası tam anlamıyla kaos. Dördüncü Suns'ın bile play-off dışı kalma ihtimali var. Kimin nerede bitireceği hiç belli değil. Lig sonu çok heyecanlı geçecek.


Ligin bitmesine 10-12 maç var. Play-off ve play-in sıralamasında saydığım takımlar dışında her şey değişebilir. Doğuda ilk dört ve batıda ilk üç hariç takımlar birbirine çok yakın.

Her zaman değil ama çoğu zaman bir genç kadro oturtup onunla playoff yapan ve hatta yukarı sıralarda olan takımlar öyle hemen playoff başarısı göstermiyor, bu yüzden Kings çok büyük bir iş başaramaz gibi geliyor bana. Aynı şekilde bu Ja Morant olayları ne olacak nasıl olacak en ufak fikrim yok ama dönse bile Memphis bir şey başaramaz bu saatten sonra gibi geliyor bana. Emin olduğum tek şey bu sene şampiyon doğudan çıkar diye düşünüyorum, belli olmaz tabii batı ile doğu arasında sadece 1 seri oynanacak sonuçta, belki bi sakatlık olur bir şey olur ve değişir, ama doğu batıdan çok daha üstün şuan.

Ben maçkolikten baktımda öyle gözüküyordu, yanlış bilgilendirme için kusura bakmayın.

Bazı sıralamalar dediğiniz gibi çok yakınlar birbirlerine, galibiyet ve yenilgiye göre sıralamalar çok rahat değişebilir.
Son maçlara kadar kimlerin kesin çıkacağını kestirmek güç.

Normal sezonun bitmesine 7-8 maç kala Doğu Konferansında play-off resmi az çok belli oldu ancak Batıda müthiş bir mücadele var. Her maç sonunda sıralamalar değişiyor. Dördüncü Phoenix Suns ile play-in potasının dışındaki on birinci Dallas Mavericks arasında sadece üç galibiyet fark var. Son maçlarda hangi takım iyi bir galibiyet serisi yaparsa play-off biletini alacak.
Üst üste dört maç kaybeden Utah Jazz'ın artık şansı kalmadı diyebiliriz. Mavericks ise kötü serisini yeni noktaladı ve krizden çıkma sinyalleri verdi. Dončić'in 16. teknik faul sonrası alacağı ceza teknik faullerden birinin silinmesiyle iptal edildi. Bu yüzden NBA yönetiminin reytingleri düşünerek karar aldığı yorumları yapıldı. Üst üste beş maç kazanıp sekizinci sıraya yükselen Pelicans ve dört maç kazanıp doğrudan play-off potasında olan Timberwolves dengeleri bir hayli değiştirdi. LeBron'un yokluğunda maç kazanmaya devam eden Lakers da hala iddialı durumda. Son maçlar çok heyecanlı geçecek. Zaten All-Star sonrası dönemde maçlar oldukça mücadeleci geçiyor. İzleyiciler açısından keyifli bir döneme girdik.

29 Mart gecenin en iyi 10 hareketi videosunda Alperen 5. sıradan smacıyla girdi. (https://youtu.be/NRg9olGGlZU?t=88) Spiker Alperen hakkında güzel şeyler söylüyor. Behind the back no look pass beklerken falan smacı bastı diyor. Örneğin Cedi ya da Furkan'ın adı bile muhtemelen hatırlanmazken Alperen'in hakkında böyle denmesi bence gayet güzel. Böyle hatırlanıyor olması biliniyor olması çok iyi.

Yukarıda ingiltere hocamızın da dediği gibi playoff yarışı efsane gidiyor. İzlemesi çok zevkli. Sezon bitmese keşke dedirtiyor adeta.

Dün gece Doğu Konferansının zirvesini yakından ilgilendiren maçta Celtics Bucks'ı adeta ezdi geçti.Maçaa Celtics'in All-Star oyuncusu J.Tatum attığı 40 sayıyla damga vurdu.Bu tür maçların sıralama ile birlikte rakip üzerinde psikolojik bir üstünlük kurmak için önemli bir araç olduğunu düşünüyorum.Batı Konferansında ise ne olacağı hala belli değil uzun yıllardır böyle bir yarış hatırlamıyorum.

Nba'de play offlar başladı ve özellikle play-inden play-offlara katılan Miami Heats,Doğu Konferansı birincisi Milwauekee Bucks'ı elemek üzere.Peki Miami heat seride nasıl 3-1 öne geçti diyecek olursanız bu sorunun cevabını size sadece tek bir görselle vermek istiyorum:

https://i.ibb.co/N7Wx0NV/jb22.jpg (https://ibb.co/kMqKLDH)

Serinin özetlerini izleyebildim bu sefer hepsini canlı izleyemedim. Tek kişilik dev kadro olmuş resmen. Miami seriyi 4-1 kazandı. Jimmy Butler son maçta 42 sayıyla oynadı. 128-126 biten maçta Milwaukee son periyota 102-86 önde girmesine rağmen maçı verdi. Uzatmalara gittiğinde zaten kimin kazanacağı belliydi.

Milwauekee Bucks savunmasını yok eden Jimmy Butler değil mi ya bu  :D
Miami Heat's imkansızı başardı. Playofflara sekizinci sıradan girip doğu liderini seride 4-1 kazanıp evlerine gönderdiler.
Büyük şanssızlık 16 sayı öndeyken uzatmalara kalıp oradan kaybetmek. Miami tarihi bir playoff serisi kazandı.

Şanssızlıktan ziyade Butler’ın hırsı diyebiliriz bence, hiçbir zaman süperstar olmadı ama her zaman en istekli oyunculardan birisi oldu. Bu playoff serisinde de bunu göstermeye devam edeceğini düşünüyorum. Miami bu senenin devamında neler yapacak çok merak ediyorum, Bucks gerçekten güçlü sınıfına koyacağımız bir takımdı.
Playoffların en güzel yanı sürpriz takımlar ve oyuncuları görüyor olmamız :)

Bazen playofflara kadar yıldızlar getiriyor sonra ise takımdan birisi çıkıp o yıldızın sezon boyunca yaptığına destek oluyor. Bu şekilde devam eder artık bırakmaz. Özellikle son maçı çevirmeleri mesajı verdi. Playofflarda sürpriz takımlar ve oyuncuların ortaya çıkması maçları izlerken de seyir zevki katıyor. Bu durumun sürekli böyle olmasını tercih ederim.

2020 Bubble'daki playofflardan beri Miami'ye br sempati duyuyorum. Ama çok iyi performans gösterememişlerdi o playofflardan beri. Şimdi Jimmy Butler kelimenin tam anlamıyla hayvan gibi oynadı ve bu playoffların en sürpriz sonucuna imza attılar. Böyle benzetmeleri çok sevmem ama Butler'ın içine adeta Jordan kaçmış, manyak oynadı. NBA tarihinde 5 defa 8 numaralı seribaşı 1 numarayı elemiş ama en beklenmediklerinden biri bu oldu herhalde. Böyle şeyler playofflara zevk veriyor. Ama ayrıca ligin en dominant oyuncusu denen Giannis'in biraz etkisiz kalmasına da dikkat çekmek lazım. Ayrıca serbest atış yüzdesi de çok kötü. Orta mesafe şutunu geliştirdi ama serbest atış yüzdesi hala kötü.

Stephen Curry her zamanki gibi takımını sırtlamaya devam ediyor. Dün gece Sacramento ile serinin 7. maçını oynadılar ve 120-100 gibi bir skorla kazanarak seriyi 4-3 kazanmayı başardılar. Wiggins ve Thompson pek de iyi bir performans sergilemediler. Sayı denemelerinin sadece %30'u civarında bir başarı sağladı ikisi de. Kevon Looney'i de bu seride çabasından dolayı çok takdir ettim. Adeta bir ribaund canavarı gibi oynayarak bence galibiyette önemli rol oynayanlardan birisiydi.

Konferans yarı finalleri çok çekişmeli ve kaliteli basketbol ile geçiyor. Hepsinde en az 6 maçı gördük. Denver, Kevin Durant'lı Suns'ı 6 maçta geçti ve konferans finallerine yükselen ilk takım oldu. Durant gene erken elenmiş oldu. Philadelphia - Boston serisi de 3-3 ve harika bir seri oldu. Açıkçası ben Phily Boston'a karşı bu kadar iyi oynayamaz diye bekliyordum ama Harden bazı yerlerde şaşırtıcı şekilde ağırlığını koydu. Serinin 7. maçı pazartesi sabaha karşı olacak yanlış görmediysem, kesin izlemek lazım. Bunlar dışında bu sezon Russell Westbrook olayları vs. derken zar zor playoff yapan Lakers gene şaşırtıcı şekilde etkili oldu. 3-2 öndeler ve belki bu gece işi bitirecekler. Bu sezonki hikayesi en ilginç olan takım bence Lakers'tı. Konferans finaline çıkabilirlerse Denver karşısında ne yapacaklar çok merak ediyorum.

Denver Nuggets Batı Konferansı lideri olarak finallere çıkan ilk takım oldu. Onlardan bu performansı bekliyorduk. Nikola Jokić liderliğinde Jamal Murray, Aaron Gordon, Michael Porter Jr. ve Kentavious Caldwell-Pope ile çok iyi bir iskelet kadro oluşturmuşlardı, bunun meyvesini bu sezon topladılar. Bruce Brown'dan Christian Braun'a, Jeff Green'den Reggie Jackson'a kadar rotasyonun derinliği ile ciddi bir şampiyonluk adayı takım havasındalar.
İlk turda KAT'lı Twolves'u ikinci turda da Durant, Booker, CP3 ve Ayton'lı Suns'ı geçtiler. Suns konusunda beklentiler daha yüksekti ama Nuggets onlara hiç şans tanımadı. Konferans Finallerinde Lakers da gelse Warriors da gelse Nuggets'ın en geç altıncı maçta turu geçmesini ve finallere kalmasını bekliyorum. Nuggets - Celtics NBA Finali efsanevi olabilir.

Playoffların da yavaş yavaş sonuna geliyoruz. Lakers seride 3-0 geri duruma düştü ve bildiğim kadarıyla 3-0'dan geri dönebilen bir takım yok. Zaten oyuncu performanslarına bakınca da LeBron ve arkadaşlarının şansının ne kadar az olduğunu görebiliyoruz. Limitleri zorlasa da artık yaşı gerçekten fazla ve bu seride her maç basit hatalar yaptığı pozisyonlar olduğunu gördük.
Murray beni şaşırtacak kadar iyi oynadı. Jokic'e gerek bile kalmadı diyebiliriz. Finalin adını muhtemelen sıradaki maç ile koyacağız, Miami ve Denver arasında güzel bir mücadele izleriz umarım :)

Jamal Murray gerçekten bazen süper oynuyor ve harika hareketler yapıyor. Denver sonunda çok iyi bir playoff geçirdi. Takım artık güzel bir şekilde oturduğu ve artık olgunluk dönemine geldiği için takır takır oynuyor. Jokic zaten Jokic. Batıda Lakers dışında şaşırtıcı performans göremedik sanki ama doğuda neredeyse herkes Miami'ye şaşırmıştır herhalde diye düşünüyorum. Boston'a 2-0 başlamak cidden takdir edilesi. Jimmy Butler çok akıllı oynuyor. Basit hareketler yapıyor gibi gözükse de çok etkili oynuyor ve sayıyı buluyor. Maç sonunu da iyi oynuyor. Bu maçı Boston alabilir çünkü seri 3-0 olmasın diye ölümüne asılacaklardır ama Miami şimdiki performansına göre konferans şampiyonluğunu alacak gibi gözüküyor. Miami maçlarını iple çektiğim bir playoff oldu şimdiye kadar.

Kral artık gerçekten yaşlandı ve sahada yetemiyor. Bugün sabaha karşı 4. maç oynanacak ama yine şansları yok gibi. LeBron'u izlemenin de sonuna geldik diyebiliriz. Şaşırmayı istiyorum ama maçlara baktığımda çok zor ihtimal. Son maçlarında Jamal Murray 37 sayıyla oynadı ve söylediğiniz gibi Nikola Jokic'e gerek kalmadı.

Miami son maçta 26 farkla kazandı Boston erken havlu attı. Yine beklentiler olmadı 3. maçı Miami büyük farkla kazandı. Seride maçların yakın geçmemesi finalde tahmin yapmayı zorlaştırıyor. O yüzden final için emin bir şekilde şu takım kazanacak diyemiyorum.

Ja Morant sosyal medya üzerinden saçma sapan şeyler paylaşmış. Annesini ve kızını sevdiğini yazdığı fotoğraflar, NBA forması üzerindeyken bye yazısı gibi fotoğrafları story atmış. Doğal olarak herkes de intihar edeceğini düşünmüş ve arkadaşları evine polisi yönlendirmiş.
Yapılan açıklamada sadece sosyal medya kullanımına bir süre ara vereceğini söylemiş ama bana pek mantıklı gelmedi. Yaptığı paylaşımlar bence korkunç, belki alkol etkisi gibi bir şey ile yapmıştır ama umarım intihar düşüncesi gerçek değildir.
Daha önce de silah çekmek gibi olayları olan birisi olduğu için insan pek güvenemiyor

Paylaşımlarını gördüm, bence de korkunç ve hiç sosyal medyaya ara verme mesajına benzemiyor. Annesine niye veda etsin öyle. Ama bu biraz kafayı yemeye başladı bence. İlgi çekmek için de bazen insanlar böyle şeyler yapabiliyor. Umarım hem psikolojisi düzel hem de basketbola yeterince önem vererek kendini tam geliştirir ve iyi performansını devam ettirir.

Bu gece Miami işi bitirebilir bence. 7 tane undrafted oyuncuyu aktif olarak oynatarak, bu kadar sorumluluk vererek finale çıkacaklar gibi duruyor. Çok ilginç bir playoff geçiriyorlar.

Dün gece Boston Celtics - Miami Heat maçı vardı, dün gece bana kalırsa Boston Celtics maçı domine etti ve rahat bir galibiyet alarak seriyi 3-2 yaptı.
Yarın gece 6. Maç var, benim tahminim Boston Celtics sanki bu maçı da kazanacak gibi duruyor, eğer kazanırlarsa büyük ihtimalle bu yakaladıkları seri ile finale çıkarlar.
Şuan için tek handikapları Bostonın, Miami Heat deplasmanına gidecek olması.
Yarın gece maçı izleyeceğim bakalım nasıl bir maç olacak.

Denver Nuggets'ın rakibi yarın mı belli olacak yoksa bir sonraki maça mı kalacak.

Şöylede şöyleyim, Denver Nuggets bu sene şampiyon, Bostonda gelse Miami'de gelse kupayı alırlar.

Bilmeyenler için Denver Nuggets ilk defa finale çıkıyor, bu fırsatı asla kaçırmazlar.

Bu sezon Batı Konferansını domine eden Denver Nuggets finale çok rahat çıktı. En büyük rakipleri Memphis Grizzlies çeşitli sorunlarla boğuşup daha ilk turdan Lakers'a elenince Nuggets'ın işi çok daha kolay oldu. Önce ilk turda Timberwolves'u 5 maçta geçtiler, ardından Suns'ı 6 maçta elediler. Lakers karşısında hiç zorlanmadılar ve Konferans Finalinde onları rahatça süpürdüler. Şimdi 10 günlük bir dinlenme sürecinde rakiplerini bekliyorlar. Rakipleri onlardan en az 3 maç fazla oynamış ve ekstra yorulmuş olacak. Bu da tarihinde ilk kez finale çıkan Nuggets'ı avantajlı yapıyor.

Dinlenmeleri falan baya avantaj sağlıyorlar katılıyorum size.
Benim favorim kesinlikle Denver Nuggets ve bu kupayı alacaklarını düşünüyorum, bu fırsat bir kere geldi bu takıma ve geri çevirmeyeceklerdir, ayrıca Denver Nuggets'ın kadrosu bence hem Boston'dan hemde Miami Heat'den daha iyi, onlar için çok zor olmayacak bu iki takımı yenmek.

Gece 3:30'da Miami Heat vs Boston Celtics maçı var, maçı izleyeceğim, içimden geçen Boston'ın kazanacağı ve seriyi 7. maça götürecekleri.

İlk kez finale çıkmışken yenilmeyecekler gibi sanki ama yine de bilemiyorum. Gidişatları iyi görünüyor ama maç sonucu hakkında yorum yapmaktan kaçınıyorum. Artı dinlenme konusu çok önemli ve avantaj sağlıyor. Bunu iyi değerlendirecekler. Favori söylemem gerekirse Denver derim ama yine temkinli yaklaşıyorum. Finallerde yanılma payı her zaman vardır diye aklımı kurcalıyor. Tamam dinlenme avantajı, finale ilk defa çıkmanın verdiği moral diyoruz ama diğer tarafta da bir finalist var. Ne olacağı hakkında yorum yapamıyorum ama maçın ilk periyotunda bir tahminim çıkar.

Dün gece maçı izleyenler varsa görmüştürler çok keyifli bir maç izledik.

Boston Celtics maça çok iyi başladı ama bir türlü farkı açamadı. Jayson Tatum ikinci yarı nerdeyse sayı bulamadı.
2.Yarı çok hatalar yaptı Boston Celtics ve bu hataları Miami Heat fırsata çevirdi.
Miami Heatte ilk başlarda Jimmy Butler ve Bam Adebayo yoktu gibi bir şey, Jimmy son çeyrekte açıldı ve son 3 saniye kala 3 sayı atışı kazandı maç skoru 100-102 Boston öndeydi.
3 serbest atışta da hata yapmadı Jimmy Butler ve 103-102 öne geçtiler. Boston Celtics için sadece 3 saniye kalmıştı ve ya tamam diyip evlereni gideceklerdi yada devam diyeceklerdi.
Derrick White yandan topu oyuna soktu ve Marcus Smart 3lük çizgisinin gerisinden topu potaya yolladı ama top potaya girdi çıktı, çıkan topu Derrick White potaya doğru bıraktı ve maç bitti.
Hakemler topun elden süre bitiminde mi yoksa süre bitmeden mi çıktığını izlemek için ekrana gittiler ve süre bitimine 0,1 mili saniye kala Derrick White topu elinden çıkarmış ve Boston Celtics maçı 104-103 kazandı.
Boston'ın bu galibiyetiyle seride 7.maça çıkılacak yarın gece. Kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim.

Maçın adamı bence Jaylen Brown, dün gece çok iyi bir performans gösterdi.
Maçı kazandıran adam Derrick White,  çok yoktu maçta ama bir sonraki maç için bileti aldıran adam oldu.

Hikayeleştirmişim biraz yazdıklarımı okuyunca :D

Ve bu sezon da bitti. Nuggets ilk maçtan bence seriyi kazanacağını belli etmişti. Miami bu sezon süper işler yaptı ama Nuggets size olarak da oyun olarak da üstündü ve bence kolay bir seri oynadı. Jokic de uzun süredir mvp kalitesindeki oyununu yüzük ve final mvp'liği ile taçlandırdı. Efsaneler arasına girdi. Adamı takdir etmemek elde değil. Ayrıca çok da alçak gönüllü. İlginç bir insan.

Bu sezona ise en çok ilginçliği katan bence Miami'ydi. 2 önemli oyuncusu playoff başında sakatlandıktan sonra kimse onların finale çıkacağını düşünmemiştir. Hatta tam kadroyken bile bence onlara şans veren çok azdı. Draft edilmemiş oyuncularından muazzam katkı aldılar ve finale kadar süper oynadılar ama finalde güçleri yetmedi.

Gerçekten bu Jokic başka bir şey olmuş ya, şut desen üçlüğe kadar durduralamaz bir atış tarzıyla bir menzili var, pick and roll bir oynuyorlar aklı çıkıyor savunmanın, Murray mi tutayım Jokic mi tutayım, aman savunma kapansın desen dışarıdan diğer elemanların şutlarını mı tutayım napayım derken bi bakmışsın sayıyı yemişsin. Savunmaları asıl zafiyetleri olur dedim ama çok güzel bir takım savunmasıyla birbirlerine yardım ettiler ve harbiden başarılı oldular. Bu saatten sonra odaklanmaları gereken bu durumu tutmak, o kadarda kolay değil çünkü cidden adamlarda muazzam bir gelişme var seneden seneye ve sanırım eğer birileri takımdan gitmezse bu şekilde ligi domine edebilirler gibi duruyor.

Nuggets adına çok kolay bir seri oldu diyebiliriz. Butler'ın yeterince iyi oynamaması sayesinde Nuggets seriyi 4-1 gibi ezici bir skorla kazanarak tarihindeki ilk NBA şampiyonluğunu kazanmış oldu. Butler'ın performansındaki bu düşüşe gerçekten anlam veremedim. Final serisinden önce terör estiriyordu. Ofansif anlamda çok etkili performansı sayesinde final serisine kadar yükseldiler zaten. Yoksa kimse normal sezonu 7. sırada bitiren bir takımdan şampiyonluğa oynamasını beklememiştir.

Jokic ise her türlü övgüyü hak ediyor. En başından beri harika işler çıkardı ve final serisinin de en iyi oyuncusu oldu. Bu efor kesinlikle şampiyonluğu hak ediyordu. Önünde uzun yıllar oynayabileceği bir dönem var o yüzden bakalım daha başka rekorlar kırabilecek mi.

Nuggets’ın performansı alkışı hak ediyor. Tarihlerindeki ilk NBA şampiyonluğunu kazandılar. Final serisi tek taraflı geçti. Durum 1-1 olduğunda acaba mı dedim ama Nuggets izin vermedi. Butler aynen söylediğiniz gibi yokları oynadı. Buraya kadar bile gelmeleri büyük sürprizdi aslında. Zaten bunu final serisinde de gördük.

Jokic’e ayrı bir paragraf açmışsınız. Ben de ayrı bir paragraftan Jokic’i övmem lazım. Final serisinin en iyi oyuncusu olacağı belliydi. Çok farklı bir konsantrasyonu var. Bu başarı tekrarlanır mı acaba. Jokic bu şekilde devam ederse tekrarlanır.

İlk şampiyonluklar her zaman çok özeldir. Ancak devamlılığı sağlamak hiç de kolay bir iş değildir. Hele ki bu kadar sayıda rekabetçi takım varken. Jokic aynı bu sezon olduğu gibi önümüzdeki sezonda da bu kadar tutarlı ve sağlam bir performans gösterebilir mi ben de merak içerisindeyim. Bu sezon onun için bambaşkaydı.

Triple-double ve double-double ondan bol bol gördüğümüz hareketlerdi. Fazlasıyla maçlarda skora yaptığı ekstra katkıyla da takımına çokça maç kazandırdı. 40+ ve 50+ sayı attığı maçları hatırlıyorum. Bence Jokic yine hırslı oynar ama takım arkadaşlarından daha çok destek alması lazım. Jamal Murray eğer gelecek sezon biraz daha etkili ve tutarlı bir performans sergileyebilirse Nuggets'ı durdurmak yine kolay olmaz. Murray umarım tekrar uzun dönem bir sakatlık geçirmez.

Seri çabuk bitti, aslında beklenen oldu ama biraz daha uzasa iyi olabilirdi. Jokic beğenseniz de beğenmeseniz de ne kadar üst düzey bir oyuncu olduğunu bu sene de gösterdi. Kimsenin yapamadığı kadar yüksek istatistiklerden birini yaptı ve şampiyonluğun en büyük mimari oldu.
Sezonu böylece bitirdik ve tatil moduna girebiliriz. Nuggets bu senenin parlayan yıldızı olmayı başardı :)

Son yıllarda Nba'i Avrupalı oyuncuların domine etmesinden oldukça mutluyum.Amerikalıların egoları son yıllarda gereksiz şişmişti.Doncic'den sonra Jokic'in böyle bir performans sergilemesi gerçekten inanılmaz.Jokic 6-7 yıl daha bu performansını sürdürebilirse tarihin en iyileri arasında yerini rahatlıkla alacaktır.