Bitcoin Forum

Türk bilimadamlarindan Caghan Kızıl in yaptığı x platformu paylaşımında, alzheimer ile mücadelede çok önemli gelişmeler olduğu, yaptıkları çalışmalarda alzheimer riskini yüzde 71 azaltan genetik değişimi tespit ettikleri yer alıyor. Annem de benzer bir rahatsızlık ile mücadele ettiği için sürekli takip ettiğim bir alan bu, umarım yakın zamanda çok daha iyi haberler alırız.
https://twitter.com/CaKizil/status/1778086948524974121?t=Rw5jIPUTJ6WykRm6eD1n4g&s=19
https://www.cuimc.columbia.edu/news/newly-found-genetic-variant-defends-against-alzheimers-disease

Geçmiş olsun hocam. Gerçekten can sıkıcı bir rahatsızlık bu. Yaşlılarımızın gözümüzün önünde içine girdikleri halleri kabullenmekte çok zor oluyor.
Benim annem de babam rahmetli olduktan sonra geceleri babamın çağrılarını duyduğunu söylemey başlamıştı. Ayrıca kısa bir sğre sonra yön şaşırma ve bulunduğu ortamı tanımama eklenmişti. Bir kaç tane ilaç verdiler bu durumları gerçekten yok etti gibi. Ama ilacın birini alan hastanın artık bir vasiye ihtiyacı oluyormuş onuda yeni öğrendim. Allah herkesin yardımıcısı olsun herkese acil şifalar dilerim.

Teşekkürler hocam, 3 erkek kardeş ve babam, yani 4 erkeğin yıllarca kahrını çekmiş bir kadın annem, tam hayatının son demlerinde bir eli yağda bir eli balda yaşatacağımız sırada maalesef bu hastalık geldi kapımıza. İnançlı biriyim kendimce, derdi de veren Allah, dermanı da. En zoru annenin gözünüzün önünde günden güne eriyor olması ama yapacak birşey yok, maalesef tedavisi olmayan bir hastalık bu.

@totti67 hocam geçmiş olsun. Alzheimer hem kişi hem de ailesi için uzun, çileli ve yorucu bir süreç. Bu süreçte ona bakım veren kişiler olarak kesinlikle profesyonel anlamda psikolojik destek alın. Ayrıca anneniz şu an kaçıncı evresinde bilmiyorum ama ileriki evrelerde karşılaşacağınız süreçler ve almanız gereken yardımlar konusunda umarım nörologunuz yada gerontologunuz bilgilendirmiştir.

Paylaştığınız makaleye baktığımda bir gen varyasyonunun Alzheimer için koruyucu olacağı üzerine bir çalışma. Evet dedikleri olabilirse koruyucu bir etki sağlar. Ama Alzheimer çok yapılı bir süreç. Daha önce de telomer tedavisi için yükselmişlerdi lakin Alzheimer'ın çoklu süreçleri karşısında başarısız olunmuştu. Umarım bu sefer olmaz ve insanlık olarak Alzheimer olma riskini azaltan ve koruyan bir gene sahip oluruz.

Öncelikle teşekkürler hocam, Allah kimsenin başına vermesin ama maalesef hastalık da bu işin içinde var.
Hocam bizimki direkt tam olarak alzheimer değil, beynin konuşma merkezine etki eden bir bunama türü olan afazi, sanırım şu an Bruce Willis de bu hastalıktan muzdarip. Doktorlar alzheimer da var diyor fakat baskın rahatsızlık afazi. Şu an 4. Senesi hastalığın, ilk dönemleri zordu gerçekten çünkü kendi başına hareket edebilen bir hastayı kontrol zor oluyordu ama şu aşamada kaslar hareketsiz kaldıkça gucsuzlestiginden kendisi sadece yatağında dogrulabiliyor. Bir de aylık sara krizleri var ki ona da alıştık, birkaç gün önceden mutlaka belirti veriyor, saatleri de hemen hemen aynı. El birliği ile olabildiğince iyi bakmaya çalışıyoruz, en azından ağrısı sancısı yok, haftada bir evde bakım ekipleri geliyor sagolsunlar.

Hocam geçmiş olsun. Alzheimer kişiyi fazla yıpratan, yoran bir nörolojik bir durum umarım en yakın zamanda acılarınız azalır ve anneniz şifalanır. Modern tıp üzerinde son yıllarda nörolojik rahatsızlıklarla ilgili çalışmalarda epey bir ilerleme olduğunu duyuyordum bende yeni gelişmelerin olmasına sevindim.

Yeni buldukları genetik varyant sayesinde sadece Alhzheimer hastaları değil bütün nörolojik rahatsızlık yaşayan hastaların dertlerine derman olabilirler umarımda olurlar en kısa zamanda. Tekrardan çok geçmiş olsun Allah herkese yardımcı olsun, şifa versin hastalarımıza.

Öncelikle geçmiş olsun. Hem ülkemizde hem dünyada bu hastalık ile baş etmeye çalışan milyonlarca kişi var. Genetik altyapımız biraz bu hastalığa uygun gibi, çevremde çok kişide aile üyelerinde bu rahatsızlığı duyuyorum.
Umarım gerçek anlamda gelişmeler olur ve bu hastalığa bir çare bulurlar. Yaşı ilerleyen çoğu kişi risk grubunda. Olabildiğince çok beynimizi çalıştıracak aktiviteler yapmamız gerekiyor

Hocam gördüğüm kadarıyla içe kapanık konuşmayı dert anlatmayı sevmeyen kişilerin ilerleyen yaşlarda bu hastalığa yakalanma oranı daha fazla, bilimsel bir veri değil tabii ki bu ama tanıdıklarimda bu durum ağırlıkta. Bizim için tedavi aşaması günden güne zorlasmakta ama bundan sonrası için en azından önleyici ve dahası tedavi edici gelişmeler olması tek temennim artık.

Öncelikle annenize sağlıklı yıllar dilerim. Alzheimer öldürmüyor diyorlar ama Alzheimer yakını olan bir arkadaşım vardı yemek yemeği bile unutup zayıflıktan anneannesini güçsüz görmüştü ve bir süre sonra kaybetmişti. Bu elbette çok çok ileri safhaları Allah annenize sağlık sıhhat versin.

Alzheimer için %71 harika bir oran bence. İyileşme adına güzel gelişmeler bunlar. Merak ettiğim ise bu genetik değişiklilerin her yaşta mı yoksa çocukken veya anne karnında mı yapılması gerektiği?

Hocam afazi, beyin travması, Alzheimer, Parkinson gibi çeşitli nörolojik rahatsızlıklardan sonra çıkan beynin konuşma bölümünü etkileyen hastalık adı. Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla Lewy cisimcikli demans veya ön Frontotemporal Demans olabilir. Özellikle de Frontotemporal Demans hastalarında afazi durumu çok sık rastlanan bir süreç maalesef ki.


Sosyal yaşama aktif katılım depresyon ve stresi azaltması sebebi ile ilerleyen yaşlarda alzheimer, demans gibi hastalıklara daha yakınılmasında etkendir. O yüzden biz yaşlılara kahveneye gidin, parka gidin veya en kötü komşularınızla oturmaya gidin deriz. Sosyallik önemli.


@Silence Scream hocam alzheimer öldürmez. Kişinin beyni alzheimer sonrası bir çok işlevi yapamaması sonrası organlar düzenli çalışmaz. Bu sebeple alzheimer hastaları organ yetmezliği, enfeksiyon veya başka çeşitli hastalıklardan hayatlarını kaybeder.

Hocam Allah şifa versin. Tam olarak çözülemeyen bir rahatsızlık bu. Özellikle yaşlıların ve yaşlısı olanların korkulu rüyası. Alzheimer’a çare bulunuyorsa ne güzel, bu çare bir Türk bilim insanından geliyorsa daha güzel. Allah bu hastalıkla uğraşan herkese sabır versin.

Yaşlıların artık belirli oranında bu rahatsızlık var ve belirli seviyeleri artık normal kabul edilebilir. Maalesef yediğimiz içtiğimiz her şey kimyasal içerdiği için bu gibi rahatsızlıkların gelecekte de çoğalacağını tahmin etmek zor değil. Alzheimerla mücadelede uzun yıllardır devam eden klinik çalışmalar var. Bu habere konu olan çalışmadaki oran beni şaşırttı ve sevindirdi.

Hocam iki sene önce npistanbul beyin hastanesi ile görüştük, hem pandemi hem de yoğun kar yağışı nedeniyle online görüşme yapıldı, annemin bütün tahlil tetkiklerinde yapılan incelemede Primer progresif afazi olduğu söylenmişti bize. Maalesef ilk başlarda çok sinsi ilerleyen bir hastalık, engelleyici hamleler olsa da kesin çözümü maalesef yok. Biz ev halkı olarak herşeye kendimizi hazırladık, ne kadar yaşar bilinmez tabi ama en azından hala bazılarımızi tanıyor, ara sıra gülüyor eğleniyor az da olsa, yemesi içmesi iyi, hayat bazen çok az şeylerle de yetinmeyi öğretiyor insana.

Allah acil şifalar versin. Babaannem bu hastalıkla çok uğraştı, hastalık Babaannemi uğraştırdı doğrusu...
Alzheimer başlangıcı sebebiyle devamında yaşlılığıyla ilgili sağlık problemleri devam etmeye başladı pandemi zamanındaysa kendisini kaybettik daha fazlasını kaldıramadı.
%71 oran oldukça iyi bir oran yakında zamanda gelişmeler sonuçlanır ve hastalar tedavilerini görüp eski sağlıklı yaşamlarına geri dönebilirler umarım.

öncelikle başınız sağolsun. Biz şükürler olsun birkaç ay dışında pek zorlanmadık, gerçi o dönem de birkaç seneye bedeldi ama yapacak birşey de yoktu ne yazık ki. Beyin çok enteresan bir organ, vücudun kumanda merkezi resmen. Orada meydana gelen herhangi bir sorun, direkt insanın hayat kalitesini alt üst edebiliyor. Allah benzer hastalıklarla boğuşan herkese kolaylık versin.

Geçmiş olsun. Alzheimer hastalığının erken teşhisinde kullanılmak üzere geliştirilen kan testi Avrupa’da onay almış. Kanda u-p53az pozitifliğine bakılan testte, alzheimer gelişmeden 5-6 yıl öncesinde de kanda pozitif olan bu anormal protein saptanabiliyormuş. Umarım yakın zamanda kalıcı çözümler ortaya çıkar.
Alzheimer için erken teşhis maalesef yaygın bir uygulama değil ama bu hastalıkta da erken teşhis bir çok hastalıkta olduğu gibi hayat kurtarıcı olabilir. Maalesef bu hastalığın yaygınlaşmaya başlaması üzücü bir durum. Çok yaşlı sayılmasa da 50’li 60’lı yaşlarda alzheimer belirtileri ortaya çıkıyor. Şimdilik kalıcı bir tedavisi olmasa da mutlaka beyni dinç tutmakta fayda var. Beyni koruyan besinleri sık sık tüketmek, beyin jimnastiği yapmak, matematik-geometri problemleri çözmek alzheimerın ortaya çıkışını engelleyebilir veya erteyeleyebilir. Tekrar geçmiş olsun.

Umarım orta uzun vadede alzheimer ve kanser gibi büyük hastalıklara çözüm bulunduğunu görürüz. Sanki görebiliriz gibi hissediyorum. Geçtiğimiz yıllarda bu yönde çokça haber çıktı, umarım tamamlandığını da görürüz. Benim de dedem 80lerinde demans ile mücadele etti ve yakın bir arkadaşımın babası genç yaşta alzheimer oldu. Arkadaşımın gözünün önünde babasını adeta yaşarken kaybettiğine tanık oldum. Her hastalık ve her ölüm tabi ki çok üzücü ama böyle hayattayken alzheimerdan adeta bir kişiyi kaybetmek çok ayrı üzüyor. Dediğim gibi umarım bu hastalıkların bittiği günleri de görür ve şimdi örneğin veremin olduğu gibi görülmeyen hastalık olmasına tanık oluruz.

Ben ortaokuldayken bizimle yaşayan anneannem yakalanmıştı bu hastalığa, gerçekten insanı insan olmaktan çıkartan lanet bir şey. Hem hastanın kendisini, hem de çevresini korkunç derecede yıpratıyor, şimdi geçmişi düşündüm de , neler neler yaşadık bu durumla ilgili.
Alzheimer hastası yakını olan herkese çok büyük sabır ve dayanma gücü diliyorum, ihtiyaçları var çünkü.

Dün tv de abd deki bir türk araştırmacı haberlere bağlanmıştı bu illet ile ilgili bilgi veriyordu. oturup dinledim.
İnsan hayatını belirleyen en önemli faktörün damar yapısının kalitesinin olduğunu biliyordum da beyni zararlı tortu ve kalıntılardan temizlemek için beynin yine bu sistemi kullandığını ve kalıntılar çoğaldıkça beynin bu işlevi yapamayacak duruma gelerek bu hastalığa teslim olmasının mekanigini anlattı. Bu mekanigi anlamak bile bu hastalığın önüne bir set çekebilir. Yeni gelişmeler ışığında bir kişinin yapılan testler sonucunda 15 yıl önceden bu hastalıkla karşılaşıp karşılaşmayacağını şimdiden söyleye bilecek bir bilgi düzeyine ulaşılmış. İnşallah yakında koruyucu ve tedavi edici birşeyler de geliştirirler.
Allah herkesin yardımcısı olsun.

Öncelikle acil şifalar diliyorum. Umarım anneniz bu rahatsızlığı yenebilir. Alzheimer gerçekten çok illet bir rahatsızlık. Yaşlı insanlarda çok daha fazla görülmekle birlikte artık gençlerde bile alzheimer başlangıcı görülebiliyor. Genç yaşta böyle bir unutkanlık hastalığına yakalanmak da ayrı üzen bir gelişme olur.  :( 

Daha önce ben de bu konuda birkaç bilimsel araştırma okumuştum ve bu rahatsızlıkla mücadelede gerçekten gittikçe daha yüksek başarı oranı yakalanmaya başlandı. Umarım teknoloji sayesinde günün birinde tedavisi olmayan hiçbir hastalık, rahatsızlık da kalmaz.

Teşekkürler hocam, beyin yapısı itibariyle çok karmaşık bir sistem, müdahale edilebilen yerleri olduğu gibi hiç müdahale edilemeyen yerleri de var ne yazık ki. Bizim validenin durumu ile alakalı biz de umutla bir ışık bekliyoruz tıp dünyasından ama velev ki bize yetişmese bile bizden sonrakiler için en azından çözümsüzlük ızdırabı yaşanmasın istiyoruz, çünkü hastayla ve hastalıkla uğraşmak çok meşakkatli bir iş.

Yukarda da yazmıştım. Tv de bir araştırmacının röportajını dinlemiştim. Yeni gelişmeler ışığında insan beyni kendini zararlı maddelerden temizlemek için kullandığı kan damarlarını kaybetmeye başlayınca bu rahatsızlık ortaya çıkıyormuş. Yeni bulunan bu hastalık mekanizması anlaşılınca bir şekilde tedavi de gelecektir. İnşallah bu dertten muzdarip olanlarında faydalanacağı kadar süratli bir şekilde geliştirilir.

Hocam dünya ilac sektörü çok büyük bir pastayı içeriyor. Birçok hastalığın birileri tarafından icad edilip, yine aynı kişiler tarafından da tamamen tedavi edilmeden ama hastayı da öldürmeden yaşayabileceği düzeyde ilaçlara bağımlı hale getirildiğini düşünüyorum bir süredir. tabi bu düşüncem bu konudan bağımsız ama diğer birçok sıkıntılı hastalıkta durum bence anlattığım gibi

İlaç sektörü gerçekte de söylediğine hizmet edecek şeyleri yapıyordur. Bir ilaç bir sistemi düzeltirken farklı bir sistemi bozuyor olabilir. Bunun içinde farklı bir ilaç. Sistem bu şeklide dönmesi istemesek  te sonucunda bize hizmet ediyor. Ama işin özü Allah dert verip derman aratmasın. İlaç geliştirenler de sonuçta bir ilaçtan kazandıklarını farklı bir ilaç araştırmasına gömüyor da olabilirler.

Dünyadaki en büyük endüstri silah endüstrisi, daha doğrusu bence savaş endüstrisi, düşünelim dünyada hiç savaş olmasa şu anda bu alandan milyarlarca dolar kazanan koca koca devletler iflas eder, ki savaşın olduğu yerde yaralı da olacağından bu iki sektör bence kardeştir belli yerlerde. İlaç sektörüne de bakalım yine aynı devletleri görmemiz işten bile değil.

Geçmiş olsun totti67. Bazen kendim için düşüyorum bu hastalığı. Kronik stres sahibiyim çünkü. İş yerimdeki problemler beni aşırı bi şekil yoruyor. Bazen zihnimin çok karışık olduğu dönemler yaşıyom. Aklıma bu gidişle yaşlılığımda daha bi kötü şeyler yaşayabileceğim geliyor. Stres yönetimi için de bişiler yapıyorum. Ama daha tam bi şekil faydasını göremedim. Yoga, meditasyon yapmanın faydaları var. Ama doktor kontrolleri daha bi önemli. Çünkü tıpta bi çözümü olmayan hastalık. Doktor kontrolleri erken teşhis için önemli. Çünkü günümüzde ilerlemeyi yavaşlatabiliyorlar yalnızca. Çağhan Beyin çalışması da önleyici bişi. Dilerim bi gün kesin tedavinin de bulunduğunu okuruz.