Geçen hafta haberim olmuştu benim de. Aslında bu haliyle gayet iyiydi, gözümüz de alışmıştı senelerdir. Buna da alışırız artık bir şekilde. Bazı borsa uygulamaları sıfır atılmadanki haliyle de gösterirler bunu; kişinin seçimine bırakırlar artık. Alışma sürecinde faydası olur belki. 100k'yı devirdik diyorduk, şimdi 1k'yı devirdik demek çok minik kalıyor :)
Bari şu taban-tavan sınırını da %10'den %20'ye yükseltseler yine. Düşük fiyatlı hisseler azıcık kıprdadığında hemen tavan ya da taban yapıyorlar, işlemler duruyor.

Hem güzel düşünmüşsünüz hem de güzel yazmışsınız, tebrik ederim. Hayırlı uğurlu olsun :)

Yaklaşık 9 aydır ben de "haftalık olarak" yapıyorum bunu. Son zamanlarda 3 haftalığa dönmeye başladım. İmza kazancımdan gelenlerle alıyorum. BTC ve ETH dışındakileri topluyorum diyebilirim. Özellikle de 1 dolar ve altındakiler tercihim!

Hangi coin ya da token'den alacağımı, önceden araştırıp bir liste haline getirdim. Örneğin 30 tane kripto seçtim, bunu da bir excel dosyasına yazdım. Elime para geçtiği gün, bu 30 tane içerisinde hangisi en düşük fiyattaysa (yani çok düşmüşse) ondan alıyorum. Alım emrini girip beklemiyorum; doğrudan güncel fiyattan alıyorum. Yükseldiği zaman satıp, tekrar yerine koymaya da çalışmıyorum. Onu eskiden yapardım ve çok strese sokmuştu. Böyle kafam rahat. Size de uyarsa bu yöntemi deneyebilirsiniz.

Paribu ve Binance, bence de en doğru seçim!

Aşağıda linkklerini verdiğim 2 konuda epey tavsiye ve araştırmalara yer verilmişti; bunlara bir göz atabilirsiniz:
https://bitcointalk.org/index.php?topic=5264588.0
https://bitcointalk.org/index.php?topic=5258997.0

ICO'ların yoğun oldukları 2017 yılında piyasaya çok fazla amatör yatırımcı giriş yapmıştı. Aslında amatör ya da profesyonel fark etmeksizin; herkes için kripto piyasasında yeni bir oluşumdu ICO'lar! Birkaç tanesi tutunca da diğerlerine çılgınlar gibi saldırı oldu. Günümüzde yerlerde sürünen pek çok proje de o zamanlar hardcap yaptı. Örneğin Monetha! Ah Monetha ahhh...

Günümüze baktığımızda ise amatör yatırımcılar -o günkü yoğunluk kadar olmasa da- yine piyasaya giriyorlar. Fakat 2017'dekine nazaran en önemli farklardan biri (@dannybrown'ın da bahsettiği üzere) geçmişteki bu ICO çılgınlığını ve sonrasındaki çakılma sürecini tecrübe etmiş büyük bir kesim var! Bu kesim artık bilinçli ve yoğurdunu üfleyerek yiyor. Piyasaya yeni gelen amatörlere de yatırım konusunda edecek birkaç çift lafları var.

Ben DeFi projelerini daha içi dolu, daha elle tutulur görüyorum şimdilik. Devamında ne gelir bilemeyiz. ICO'lara yatırılan paralar hep birkaç sene sonrasında geliştirilecek "hayaller" üzerineydi. 1 dolara token satan, sonra da borsaya girdiğinde birkaç x yaptıktan sonra 1 cent'e düşen ve daha da doğrulamayan projeleri gördük! Haliyle ICO'dan coin/token almak da saçmalık olmaya başladı... DeFi'lerin bir kısmı faaliyette, bir kısmı da faaliyete girmek üzereler. Tamamına yakını da borsalarda listelenmiş haldeler. Bu bakımdan önleri daha açık görünüyor.

Geçen gün konuyu görünce aklıma geldi, bugün arayıp sordum bizim semte fiber gelmiş mi diye. "Gelince haber veriririz" dediler :) TTnet'in fiber sorgulama haritasından baktım, gelmiş görünüyor.

1. Mevcut 16 mbps adsl hizmeti bulunanların geçiş için ne yapması lazım? Bana "müdürlüğe gidin yardımcı olurlar" dediler. 16 mbps adsl kullananlar 24 mbps fibere geçiriliyormuş! Ama müdürlük uzakta olduğundan gözüm hiç yemiyor şimdilik gidip de sıra beklemeyi... Var mı aramızda adsl'den fiber'e geçenler? Benim kampanyamın bitmesine daha 1 sene var. 85 liraya Alo paket + İnternet kullanıyorum. Fiber modem ücretsiz diye bir şeyler dediler ama inanmadım. Doğrudan fiber alan yeni abonelere 8TL x 24 aylık fiyat yazıyor çünkü sitede. Fibere geçecek olan mevcut kampanyalı adsl abonelerine mi ücretsiz acaba modem?

2. Bu ara ZyXEL modem almayı düşünüyordum şu adsl+vdsl olanlardan. 225 TL'ye buldum mediamarkt'ta. TTnet'inki iyi midir? Eğer iyiyse hiç dışarıdan almayayım bari!

@gospodin yukarıda bahsedince aklıma geldi... Homeland'ın birkaç sezonunu izleyenler ya da 7 sezonunun tamamını bitirenler varsa, şuraya yorumlarını yazsınlar -spoiler vermeden- bir zahmet. Ne zamandır düşünüyorum başlamayı ama 7 sezon gözümü korkutuyor. Bazı dizilerde ilk bölümler kötüyken sonradan şahane bir kurguya dönüşebiliyor. Ya da tam tersi! O yüzden kararsız kaldım. Sezonlar 12 bölümlük, bölümler de 50 dk üzerindeymiş...
"Person of Interest" ayarında bir şey mi? Konusu sanki biraz onu çağrıştırdı bana.

Sikayetvar sitesi üzerinde binlerce şikayet toplanmış! Sanırım rekora doğru gidiyor. Tüketicilerin bu kadar memnuniyetsiz oldukları başka bir firma var mıdır bilemiyorum! Trendcoin yukarıdaki yorumunda, kılıfına uydurulduğundan bahsetmiş. Sanırım hukuksal mücade için ayırdıkları bütçeyi, kaliteli hizmet vermek için ayırsalardı çok daha iyi bir iş yapmış olurlardı. Paralar yine gitti bu şekilde, hem de pek çok gazete ve siteye olumsuz haber oldular. Borçlarını ödedikten sonra devam etmezler umarım ticarete! Hem kendilerine zarar hem de vatandaşa zarar... Vatandaş da uyansın artık bir zahmet :)

Son zamanlarda bir ERD çılgınlığı yaşanıyor desek yeridir yani! Daha geçtiğimiz mart ayında ATL yaptı bu proje: $0,000569
Haziran ayında şahlandı ve şu andaki fiyatı $0,024. Dün ise ATH yaparak $0,029'a ulaşmıştı. Hesaplayalım bakalım aradaki farkı: 0.029/0,000569= 50X
Ortada bir boğa yokken ya da sadece mini-boğadan bahsedildiği bu günlerde (4 ay içerisinde) 50 kat artarak rekor kırmış. Projede neler olduğunu bilmiyorum fakat @basicnecromancycr yukarıda şöyle yazmış:

Konu başında uzun uzun anlatırken bahsetmiş olduğum bu dörtlü karışımına, geçen gün kayısıyı da ekledim. Makine çok iyi sıktığı için hiç katı meyve parçası kalmıyor ve içimi de gayet yumuşak oluyor.
Kayısı, diğer katı meyvelere göre biraz daha yumuşak olduğu için sertlerinden ve büyüklerinden seçmenizi tavsiye ederim. Çok yumuşak olursa iyi sıkılamıyor ve çöpe gidiyor.

Hemen yukarıda @RaltcoinsB de muzdan bahsetmiş. Muzun en iyi dostu çilektir. Bu ikisi süt ile karıştırıldığında harika oluyor. Ben fazla tatlı olmasın diye bal yerine çok az miktarda nutella kullanıyorum.

Bir gün katı meyve bir gün de yumuşak meyve (muz+çilek) suyu içtiğinizde vücudunuza bol bol A,B,C,D,E vitaminleri girecektir. Afiyet olsun ;)

İnternet aleminde "kaliteli ve özgün içerik" her şeydir! İnsanların X kanal yerine Z kanalını tercih etmesi için 2 itici güç vardır. Bu Telegram için de geçerli, diğer sosyal mecralar için de...
1. Fayda göreceği yazıların olması!
2. Maddi kazanç beklentisinin olması!

İlk madde, daha uzun süreli ve organiktir. Kişi hem okur hem de aktif ve gönüllü olarak yorumlarıyla katılır. Eğer bu bir sitenin kanalıysa, site tasarımının iyi olması okunurluğu ve geçirilen süreyi artırır. Sadece Telegram tartışma kanalıysa, içeride 4-5 tane sağlam fikirleri olan yazarların/moderatörlerin olması lazımdır ki üyeleri hareketlendirsin.

İkinci madde ise zorunlu bir katılımdır. Para bittiğinde çıkar gider. Önemli olan kendi rızasıyla içeride kalmaya devam etmisini sağlatmaktır. İlk zamanlar post başına para verilse de; "artık parasız oldu" dendiği zaman bile kişinin o kanaldan ayrılmaması, kanal sahibi/yöneticisi için asıl başarıdır! Yani yine içerik, içerik, içerik...

Telegram sanırım henüz reklam almaya başlamadı; öyle biliyorum. Bu yüzden diğer sosyal medya sitelerinde reklam vererek Telegram kanalına yönlendirme yapılabilir. Facebook ve Instagram, kitle hedeflemesi açısından oldukça başarılıdır. Örneğin; "kripto paralar ve ekonomiyle ilgilenen 20-40 yaş arasını seç" denebiliyor. Ya da "x, y, z sitelerine ve/veya sayfalara girenleri hedefle" gibi... Çok daha spesifik örnekler de verilebilir elbette.

İyi bir hedefleme yapılabildiğinde, ufak bütçelerle bile binlerce "doğru" kişiye ulaşılabilir.

Şimdi böyle küresel bir soru gelince, haliyle bizim etimiz budumuz ne ki yanıt arayalım diye düşünüyor insan :) Koskoca profesörler de aslında çözüm yolunun çok basit olduğunu biliyorlar, anlatıyorlar; fakat siyasi noktadan geri dönüyor tüm öneriler. Bu dünyanın pek çok ülkesinde böyle maalesef...

Yine de soruya cevap veriyorum: Kapitalizmi terk ederek!

Bu elbette ki bir "ütopya" ve birinci dünya ülkelerinin işine gelmeyecektir. Tüketimin empoze edilmesinden ve savaşların çıkmasından hoşnut olan zengin ülkeler var. Savaş demek; bol silah, mermi, uçak ve gemi ihtiyacı demek!
Barış olan ülkelere ise mal yığıyorlar ve insanların aslında ihtiyacı olmayan şeyleri almasını sağlıyorlar. Tüm bunları da reklamlar, ünü kişiler, trendler üzerinden yapıyorlar. Sonuçta sosyal medya bugün öyle bir hale geldi ki; insanlar farklı olmak, farklı görünmek, özel hissetmek ve çok beğenilmek konusunda birbirleriyle yarışıyorlar. Bu uğurda da milyarlarca dolar akıtılıyor.

Fakir çok farkir, zengin çok zengin hale geliyor! Tüm dünyada bu düzen oturmuş. Bunun kaymağını yiyenler de, sorgulayanları ya yanlarına alıyorlar ya da gözlerden uzaklaştırıyorlar.
Gelirler eşit olmadığı için de insanların bir kısmı açlık sınırına bile ulaşamazken, bir kısmı da paralarını harcayacak yer bulamıyorlar.

Artık hazır giyim mağazaları da maske işine girdiler. Farklı farklı tasarımlarda kumaş maskeler var. Ben de son birkaç aydır bunlardan alıp hafta boyunca yıkayıp kullanıyorum, hafta sonunda da atıyorum. Sağlıklı diyen de var, eleştiren de var. Ama cerrahi maskelerin gün içerisinde kullanıldıktan sonra atılması şart. Fazla miktarlarda alamayan ve yıkayıp kullananlar hata ediyor onları. Ama işte sonuçta maddi imkansızlık var. Tek olarak alındığında 1 liradan düşük değil. Ancak toplu alımlarda 50 kuruşa kadar iniyor. Yine de insanlar için büyük bir külfet! İyi bir organizasyonla bedava dağıtıma geçilmesi lazım tekrardan.

OAX geçen günkü %50 yükselişinin ardından, başladığı noktaya geri dönmüş, vay be! Tam da al-sat yapmalık fırsatmış. Bu ara cesaret edemiyorum böyle atraksiyonlara. Bitcoin'in yükselişi kırmızıya boyadı ekranları... Son birkaç aydır güzel yükselişler yapan coinlerin çoğu şu anda düşük seviyedeler. Alım fırsatı olarak görülebilir. CHZ de yine geçen aylardaki gibi 90 sat altına doğru gidiyor.

Nasıl yani? Anlamadım ben hocam. Eklediğiniz hız testi sonuçlarında 12.93 mbps görünüyor. Böyle göründüğü halde 1 mbps mi indiriyor yani?
Ethernet kablosu + tel kablosu + splitter'ı değiştirip denediniz mi hiç? Benim eskiden 8-9 mbit falandı, kabloları ve spiltter'ı değiştirince 15 mbps'e çıkmıştı. Kullandığım paket de 16 mbps'lik zaten.
Oturduğum semt de merkezi olmasına rağmen fiber altyapısı yok maalesef! Mecburen adsl ile idare ediyorum. Onun da en yükseği 24 mbps olan paketler zaten.

Snowpiercer'ın sezonu bitti galiba, birkaç haftadır yeni bölüm eklemiyorlar. Devamı çekilecek mi acaba, bilgisi olan var mı?
"Broadchurch" dizisine sardım bu aralar. 3 sezonu da yayınlanmış. İlk sezon bitti ikinciye geçtim. Orta karar bir polisiye diyebiliriz. İzleyecek bir şey bulamayım da bu türe meraklı olanlar varsa bakabilirler.
Şöyle sağlam bir bilimkurgu da yok ki izleyeyim. Artık kışa gelir kısmetse... Stargate ve Startrek izlememiş birinin yerinde olmak isterdim. Aylarca idare ederdi valla!

Siyasi ve ekonomik belirsizlik ortamlarında değerli madenlerin fiyatlarında yükseliş olması gayet normaldir. Bunun içinde onlarca farklı alt-kırılım olmakla birlikte, genelde siyasidir. Corona sürecinde ekonomiler yara aldı, kaynaklar ekonomik istikrar yerine sağlık istikrarı için kullanıldı doğal olarak. Olması gereken de buydu elbette. Böyle durumlarda para basılması + krizler + ülkeler arasındaki anlaşmazlıklar tırmanışa geçer. Böylelikle de altın da FIAT paralara nazaran üstünlük sağlamış oldu. Virüsün yeni dalgaları ortaya çıkarsa, altındaki yükseliş de devam edecektir bence. Aynen savaş dönemlerinde olduğu gibi. Bu seferki savaşın taraflar ise çok farklı!

Geçen sene telefon alacağım zaman cimri.com ve akakce.com sitelerinden fiyat araştırması yapmıştım. Hangi ürünü aratırsam aratayım en ucuzu hep istanbulbilisim'de görünüyordu. "Yiğidim seni tanımak istiyorum" dedim içimden :) Sonra google'dan, ekşi'den falan biraz baktım şu firmaya. İstanbul içinden bile minimum 15 gün, maksimum 45 gün arasında teslim aldıklarını yazan insanlar vardı bol bol. Elbette zamanında teslim alanlar da vardır ama 45 gün nedir yahu! Bazıları da ürünlerin sorunlu geldiğini yazmıştı. Hem de firma adresi Şişli/İstanbul yani!
Böyle hizmet verirlerse, alıcısı da olmaz memnuniyet de kalmaz; sonu da konkordato olur tabii.

@gospodin yukarıdaki mesajında ne yapmak, nereye varmak istemektedir a dostlar :)

Konu başındaki "mini boğa" ifadesini sevdim. Günümüze gayet uyuyor. Globalde ve Telegram'da boğaya girdik/girmedik muhabbetleri sürerken, mini boğa demek çok daha mantıklı. Aslında dana-buzağı falan da deniyordu ama mini boğa olsun, bizim olsun...

OAX bugün baya hareketlendi, %50'den fazla yükseldi. Sirkülasyon adedinin düşük olmasından dolayı, hareket kabiliyeti çok yükseliyor yeşillenme zamanlarında.
ZIL, ZRX, BCD, ADA, CHZ... Ben bunların iyi fiyatlara gelebileceğini düşünüyorum. Özellikle ilk dördü, geçmiş boğadaki fiyatlarına yaklaşabilirler. CHZ ise tamamen sürpriz at.
YTD!

Demek ki gelir-gider dengelerini amorti edemiyorlar. Gelebilecek tepkilere rağmen böyle bir şeyi düşündüklerine göre zorda olmalılar.

Mesela Facebook böyle bir şeye girişmeyi düşünmez; çünkü arkasında whatsapp ve instagram'ın gücü var. Reklam kaynaklarını dağıtabiliyor ve hedeflemeyi çok sağlam yaparak iyi paralar kazanıyor. Twitter ise sadece Twitter'dan ibaret. Yıllık milyonlarca dolar gideri var sonuçta. Gelirleri azaldığı an her şey riske girmeye başlar!

Youtube ile kıyaslarsak; orası için böyle (ücretli) bir şey gerekliydi. Çünkü videoları izlerken araya giren reklamlar gerçekten çok can sıkıyor. Hadi alt banner olanlar bir şekilde idare edilir de; videoyu dondurup da 10 saniye boyunca insanlara tam ekran reklam izletmesi pek katlanılabilir değildi. O bakımdan premium modeli doğru oldu. Google'ın maddi olarak zorda kaldığını düşünemeyiz bu bakımdan! Konfor artırıcı bir hamle yaptı.

Fakat Twitter'daki reklamlar fazla rahatsız edici değil. Yani içeriği görmenizi engelleyecek boyutta değiller. O yüzden de ücretli modele geçmek istemelerini, kullanıcı konforundan ziyade maddi zorluk olduğunu düşünüyorum.

Hocam, klasik ensaflığın dışında görüyorum ben sizin girişimi. Hastanelerde, ilkokul-lise ayarındaki okullarda ve üniversite kampüslerinde bulunan kafeler; eğer ki fazla alternatifleri de yoksa iyi iş yapıyorlar! Sadece bu korona döneminde okulların tatil edilmesi işleri sekteye uğratmıştır. Böyle yerlerde kafe açmanın da şartları/koşulları baya fazladır. Hava parası gibi şeyler de ekstrası. Eğer durumunuzu ayarladıysanız, yeni öğretim yılı için hazırlıklarınız devam ettirin bence. Hangi şehir ve üniversite olduğunu da yazarsanız, daha iyi değerlendirebiliriz belki ;) Ne yapmaya karar verirseniz; hayırlı işler, bol kazançlar olsun.

2018 yılının nisan ayında 4000 sat seviyelerinden giriş yaptı borsaya. Ama girdikten 1 ay sonra (mayıs 2018) ise 16000 sat / 1,40 USD seviyesiyle ATH yaptı! CMC'den kontrol edilebilir...
Yani yukarıda dendiği gibi; 4000 satı değil, 16000'ı satoshiyi kıstas almak lazım, şimdiki fiyatıyla değerlendirmek için. Şu anda 120 satoshi olduğuna göre 130x değer kaybı yaşamış! Geçen aya göre 2x yapmış sadece. Bu hareketlilik, piyasa genelindeki pozitif kıpırdanmalardan da kaynaklı olabilir.