YÖK'ten bedelli askerlik yapacak öğrenciler için karar


YÖK, bedelli askerlikle silah altına alınacak üniversite öğrencilerinin temel eğitimi aldıkları süre içinde idari izinli sayılmalarına karar verdi.


Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nca (YÖK), bedelli askerlikle silah altına alınacak üniversite öğrencilerinin temel eğitimi aldıkları süre içinde idari izinli sayılmalarına karar verildi.

YÖK'ten yapılan açıklamaya göre, Milli Savunma Bakanlığının "Bedelli Askerlik Uygulaması" konulu yazısı Yükseköğretim Yürütme Kurulu toplantısında görüşüldü.

Buna göre, geçici 55'inci madde kapsamında "21 günlük temel askerlik eğitimi" maksadıyla silah altına alınacak yükseköğretim öğrencileri temel eğitimi aldıkları süre içinde idari izinli sayılacak. Öğrencilere, aldıkları temel askerlik eğitiminin ara sınav, vize veya yıl sonu final sınavlarına rastlaması durumunda mazeret sınav hakkı verilecek.

Öte yandan, mağduriyet yaşanmaması için üniversitelerce gerekli tedbirlerin alınmasına kararlaştırıldı.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Milli Savunma Bakanlığı görevine atanan Hulusi Akar'ı tebrik etmek için ziyaret gerçekleştirmişti.

Saraç, ziyarette geçici 55'inci madde kapsamında, temel askerlik eğitim alacak yükseköğretim öğrencilerinin mağduriyet yaşamamaları için alınacak tedbirleri Bakan Akar'la müzakere ettiklerini açıklamıştı.

https://www.ntv.com.tr/egitim/son-dakika-yokten-bedelli-askerlik-yapacak-ogrenciler-icin-karar,wTjSmwFAt0KluZtkh4ev1Q?_ref=infinite

geçmişe dönebilecek olsa insanlar şu anda buradaki en kötü yatırımcının 1 milyon dolarlık sermayesi olurdu
Benimde bedelli parası dolardaydı uzun zamandır. 7 liraya çıktığı zaman arkadaşım geçecek misin tl'ye dedi dedim yok kasıma kadar beklerim. Ben zararı eth 1000$'da iken tamamen çıkmayarak yapmıştım zaten 

Bildiğiniz üzere son torba yasa ile kanal istanbul projesinin yap işlet devret ile yapılması konusunda kanun çıkartıldı. Yaklaşık 20 milyar $'a mal olacak bu proje kimisine göre Türkiye'nin ihtiyacı olan bir proje, büyük bir kazanç sağlayacak kimisine göre gereksiz bir yatırım. Üstüne doğayı katledecek ve İstanbul'un fay hatları üzerinde büyük sorunlar oluşturacak.

Anket koymayı beceremedim ama siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ne biliyorsunuz?

(anket koymayı bilen birisi varsa tarif ederse anketi de ekleyeyim. Sözlü olarak ifade etmeyen olursa anket üstünde işaretleyerek de fikir beyan edebilirler.)

Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, yabancı yatırımcılarla telekonferansla bir araya geldi. Albayrak "Bu dalgalanmalardan daha güçlü çıkacağız" mesajı verdi. "Bir IMF planı yok" diyen Albayrak, doğrudan yatırım çekmeye odaklandıklarını belirtti. Bakan Albayrak, Halkbank'a bir ceza beklemediklerini kaydetti. Toplantıya 6 binin üzerinde yatırımcı katıldı.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, yabancı yatırımcılarla telekonferansla bir araya geldi.

Albayrak yatırımcılara şu mesajları verdi:

"Bu dalgalanmalardan daha güçlü çıkacağız. Türk bankacılık sistemi sağlıklı ve güçlü. Bankacılık sektörüne destekten tereddüt etmeyiz. Şirketler kısa vadeli yükümlülükleri karşılayabilir.

"MALİ DİSİPLİNDEN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ"

Enflasyonu düşürmek en önemli önceliğimiz, mümkün olduğunca kısa sürede enflasyonu tek haneye indirmek istiyoruz.

Enflasyonla mücadelede Merkez Bankası'nın ihtiyaç duyduğu her türlü mali yaklaşımı sağlayacağız. Mali disiplinden asla taviz vermeyeceğiz.

"DAHA FAZLA MALİ SIKILAŞMAYI SAĞLAYACAĞIZ"

Daha fazla mali sıkılaşmayı sağlayacağız, yapısal reformlar önceliğimiz.

"SERMAYE KONTROLÜ HİÇ GÜNDEMDE OLMAYACAK"

Çerçeveler serbest piyasa doğrultusunda oluşacak, sermaye kontrolleri hiçbir zaman gündemimizde olmayacak.

"GÜVENİ ARTIRMAK İÇİN ADIM ATACAĞIZ"

Yatırımcılardan destek gördük, Türkiye ekonomisine güven devam ediyor. Güveni artırmak için her türlü adımı atacağız.

"BİR IMF PLANI YOK"

Türkiye, serbest piyasa yaklaşımından sapacak bir kriz döneminde değil.  Bir IMF planı yok. Doğrudan yatırım çekmeye odaklandık.

"ÇOK CİDDİ HARCAMA KISINTISINA GİDİLECEK"

Hükümet çok ciddi bir harcama kısıntısına gidecek, gelir tarafında da pozitif performans gözlemliyoruz.

Para politikası enflasyonla tek başına mücadele için yeterli değil. Para ve maliye politikasının koordineli ve dengeli olması gerekiyor. Yeni bakanlık ve para politikasının koordinesi önemli.

"HALKBANK'A CEZA BEKLEMİYORUZ"

Halkbank'a bir ceza beklemiyoruz. Kamu bankalarının yardıma ihtiyacı olursa hükümet onların yanında olacak

"EK FONLAMA KAYNAKLARI AÇIKLAYACAĞIZ"

Birkaç hafta içinde ek fonlama kaynakları açıklayacağız.

"DAHA ILIMLI BİR BÜYÜME BEKLİYORUZ"

Yeni makro ihtiyati tedbirler, sıkı makro ve mali politikalarla daha sürdürülebilir bir büyümeyi yakalayacağız. Daha ılımlı bir büyüme bekliyoruz.

ABD yaptırımları sorunu ile birçok ülke karşılaşıyor, koordine olmamız gerekli. "

6 BİNDEN FAZLA KATILIM

Toplantıya katılan yabancı yatırımcıların toplamı 6 binin üzerine çıktı.

https://www.ntv.com.tr/ekonomi/son-dakika-albayrak-dalgalanmalardan-daha-guclu-cikacagiz-imf-plani-yok,6xU7oulLQ0OAz7Z14rkb8w?_ref=infinite

Bu zamana kadar ÖTV'ye yüklenen petrol zamları artık pompaya yansıtılmaya başlandı.
Benzine 50 kuruş
Mazota 45 kuruş
LPG 30 kuruş zam geldi.

doların aşırı yükselmesinden dolayı ilk zam benzine ve mazota yapıldı.

Benzinde 46,
Motorinde 58 Kuruş/Litre

zam yine ötv den karşılanıyor.


son 1 ayda benzine 80 kuruş
mazota 72 kuruş zam yapıldı.

son bir ayda ötv'ye yüklenen zamların hazineye yükü günlük 36 milyon TL. daha önceki zamları saymadan bu şekilde bile aylık yükü 1 milyar liradan fazla.

kısaca diyor ki:
paramız daha da değersizleşecek bu aklınızın bir köşesinde olsun.
bizim hiç bir suçumuz yok, biz her şeyi en iyi şekilde yaptık ama bunlar 17-25 Aralık'ta, 15 temmuzda yapamadıklarını şimdi gerçekleştirmeye çalışacaklar.

hepsini tamam da 17-25 Aralıkta sıfırlanan onca milyonlara rağmen, milletine amına koyacak adamlara rağmen, kutucuklara rağmen hala mağdura yatıyorlar ya. Helal olsun bunu nasıl becerebiliyorlar.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de büyükelçilere yaptığı toplantıda önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle serbest piyasa ekonomisi kurallarından asla taviz verilmeyeceğinin altını çizen Erdoğan, döviz kurundaki gelişmelerin ekonomik temeli yok, saldırıların bir müddet daha süreceği açıktır, dedi.

Konuşmada öne çıkan açıklamalar:

Görünen köy kılavuz istemez. Türkiye diğer alanlarda olduğu gibi ekonomide de bir kuşatma ile karşı karşıya kalarak Gezi olayları ile başlayan 17-25 Aralık'la devam eden 15 Temmuz'la bir üst aşamaya taşınan saldırıların devam edeceği açıktır. Son yıllarda terörden ekonomik manipülasyonlara maruz kalmamızın sebebi milli menfaatler konusunda tavizsiz tutum takınmamızdır. Siyasetin yeniden vesayetin eline geçmesine izin vermedik. Terör örgütleri üzerinden kurulan oyunları deşifre edip önüne geçtik. Suriye'de etrafımızda oluşturulmaya çalışan terör koridoruna izin vermedik.Döviz kurundaki gelişmelerin ekonomik temelinin olmadığını, ülkemize saldırı niteliği taşıdığı herkesin tespitidir.Dünya Ticaret Örgütü var, atılan adımların bu örgütün umdeleriyle alakası var mı? Ben yaptım oldu diyemezsin. İstediğin kadar başkan ol. Akşam yatıp sabah kalkıp demir çeliğe şu kadar vergi koydum diyemezsin. Bir yandan stratejik ortak olacaksın, diğer yandan ayağına kurşun sıkacaksın. Böyle bir şey kabullenebilir mi? Bizim bunlara eyvallah dememiz mümkün değildir. Yaşadıklarımızın krizlerle ilgisi yoktur. Bambaşka bir durum ile karşı karşıyayız. Şu anda bizim bu olaylar karşısında temkinli şekilde attığımız adımlar var, atacağımız adımlar var, çeşitli planlarımız var.

Biz kur şöyle oldu, böyle oldu demek suretiyle battık, bittik böyle bir şey yok. Türkiye'nin ekonomik dinamikleri sağlamdır. Bu konuda rahat olun. Ülke olarak serbest piyasa ekonomisi kurallarından taviz vermedik. Sosyal medya üzerinden birçok ekonomik terör kişilikleri var. Bunlara karşı da yargımız tedbirlerini almıştır, üzerine gidiyor. Sen benim hafıza kayıtlarımı nereden okuyorsun? Neye göre bunu söylüyorsun? Bunlar ihanet şebekesi. Ama biz bunlara yüz vermeyeceğiz. Gereği neyse gereken bedeli ödeteceğiz. Bunların da inlerini başlarına geçireceğiz. Türkiye'yi milyonların umudu haline biz getirdik. Ülkemize yönelik artan saldırıların hedefi asla şahıslar, partiler, kurumlar değildir. Her alanda böylesine düşmanca tavır içine girilmesinin gerekçesi yoktur. Burada amaç bağcıyı dövmek, bağcının dişlerini dökmek, ciğerini sökmektir. Türkiye'nin hedeflerinden vazgeçirmektir. Hangi bahane ile yapılırsa yapılsın operasyonun gerçek hedefi budur. Bu saldırılardan alnımızın akıyla çıkmamız milletimizin desteğiyle mümkündür. Kalıpları aşmak, ezberleri bozmak zorundayız. Ya bir yol bulacağız, ya bir yol bulacağız. Bunun başka çıkışı yok. Bu oyunu hep birlikte bozacağız.

Hukuk namına hukuksuzlukları bize kimse dayatamaz. Bizim kırmızı çizgilerimiz bellidir. Gazi Mustafa Kemal'in ifadesiyle "Yurtta sulh cihanda sulh" temel prensibimizdir. Devletlerin başarısının sırrı savaşa hazır olmaktır. Biz hazırız, her şeyimizle hazırız.

Döviz kurundaki gelişmelerin ekonomik temeli yok, saldırıların bir müddet daha süreceği açıktır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Temkinli şekilde attığımız ve atacağımız adımlar var, kimsenin sistemi yavaşlatmasına müsaade edemeyiz. Türkiye'nin ekonomik dinamikleri sağlamdır. Döviz kurunun ekonomi içinde makul seviyesi ne ise en kısa zamanda oraya gelecek. Serbest piyasa ekonomisi kurallarından asla taviz vermeyeceğiz' dedi

kaynak: https://tr.investing.com/news/forex-news/cumhurbaskan-erdogan-saldrlarn-bir-muddet-daha-surecegi-acktr-531169

her zaman, her yerde öyle olmadı mı? baksana Osmanlı devleti güçlü olduğu dönemde Kanuni Fransaya bir mektupla Fransadaki dansları 100 yıllığına yasaklatmıştı. fransa o dönemde ha siktir lan sen kimsin de benim işime karışıyorsun deseydi belki askeri bir kuşatma olmazdı ama yine fazlasıyla darbe yerdi. Şimdi onlar güçlendi bizim bir şeyimiz kalmadı. Aynısı şimdi bizim başımıza geliyor.

Güçlenmeden kurtulmamızın imkanı yok.

onlar şu anda başkanlık rejiminin tam olarak ülkede oturmasını bekliyorlar. gör bak başkanlık rejimi tam oturunca türkiyenin ekonomisi nasıl şahlanacak. 

yoo öyle bir durum yok. Elhamdülillah ekonominin ne halde olduğunu büyümenin nasıl yapıldığının gayet farkındayım. Konu da haberin tamamen paylaşılması şeklinde yapılmıştır. Sadece başlıkta bir oynalama yaptım onda da başına Elhamdülillah koydum. Üstüne de zaten hiç bir yorum yapmadım.

Şu an Türkiye'de anlam veremediğim şeylerden birisi de bu partilerin ve seçilmiş vekillerin ne işe yaradığı. Meclisin tatilde olduğunu biliyorum 1 Ekime kadar tatildeler de ülke şu anda normal şartlar altında değil ki.

Hani doktorsun. Yıllık izindesin ve tatilde çok güzel gülüp eğleniyorsun. Bir anda denizde birisi boğuluyor işte can kurtaran sahile çıkarıyor gidip bakmaz mısın? Hatta insani duygularına göre gerekirse hastaneye kadar bile eşlik edersin.
Polissin yine yıllık izindesin. Karşında bir olay çıktı. Etrafta senden başka tek tük insan var. Bana ne a.ına koyim ben izindeyim gitsinler polisi mi arasınlar dersin yoksa müdahale etmeye mi çalışırsın.

Ya resmen ABD ile kavga ediyoruz şu anda heyetler gidip geliyor, telefon trafiği, bizden bir şeyler istiyorlar biz de onlardan, yok yaptırım yapılacak mı yapılmayacak mı ne kadar yapılacak, dolar daha ne kadar çıkacak, ülke bundan ne kadar etkilenecek hiç bi takmıyorlar bu partililer ve liderleri. Gördüğüm bir tek başkan var yanında damat. Arada da AKP'li bir yetkili bir açıklama yapıyor. Ee diğerleri?

Ulan meclise gidip oylamada bile uyuyorlar zaten ona bile sesimiz çıkmıyor artık. Mazbatayı aldıktan sonra meclise uğramış uğramamış kimse umursamıyor zaten.

biri diyor kurultay isteriz diğeri diyor olmaz 30 imza eksik kurultay murultay olmaz. yok kurultay isteyeni kovarım partiden falan (sanki babasının işyerinde çalışan elemanına laf söylüyor), biri diyor istifa ediyorum yok etmiyorum vazgeçtim geri dönüyorum.

Hani önceden soruyordum. Muhalefet, iktidar partileri hiç farketmez hangi milletvekili ne işe yaramış. Kaç tane milletvekili el kaldırmaktan başka bir şey yapmamış da artık bırak çalışmayı dükkana da uğramaz oldu bunlar.

Ya birisi de çıkıp desin ki tatilmiş matilmiş. sikerler bu tatili toplayın meclisi açın. Bilgi alalım abd ile ne durumdayız. Kafa yoralım nasıl bir şey yapabilir. Biz de bilgilenelim halkta bilgilensin. Meclisi açmıyorsanız bile abi ne durumdayız diye bir araştırmanın içine girsin bir açıklamaya çalışmanın içine girsin şu belirsizlikleri bir ortadan kaldırmaya çalışalım desin ama yok. Hepsi şu anda yatan maaşlarını sayıyorlar.

Aha yerel seçim geliyor. Bu şartlar altında yatan vekiller partililer kimden ne yüzle oy isteyecekler. Bu gün bile ses çıkarmayan, soru sormayan, çalışmayan, çözüm aramayan, ortaya bir şey koymaya çalışmayan insanlar kimden ne oyu isteyecek. Bunlar gibi partililer olduğu müddetçe Türkiye boktan kurtulmaz, bu iktidar da yerinden oynamaz.

ha belki bir şey yapamayacaklar, belki çalışmaları hiç bir işe yaramayacak ama hiç olmazsa Türkiye bunların derdiymiş, Türkiye için çaba harcıyorlar diye görelim. Seçtiğimiz vekiller Türkiye'yi dert etmişler bu problemi başarıyla çözemeseler bile yapar abi bunlar diyelim. Tamam başkanlıkmış yetkileri kısıtlanmış ama bu bahaneye ayak uydurup yatmaktan başka bir şey değildir.

Ha belki de ben yanılıyorumdur. Medya bunların sesini tamamen kesmiştir. Belki de çaba gösteriyorlardır da ben görmüyorumdur. Eğer öyle bir şey varsa gören duyan varsa bilgilendirirse sevinirim.

adamlar açık ve tehdit ediyor. Aslıda tehditte değil bu zamana kadar yaptıklarını fazlasıyla yapacaklarını söylüyorlar. Açık açık dile getiriyorlar adamlar. Bunlar bunu yaparken bizim yapabilecek karşı koyabilecek bir gücümüz var mı? problem burada.

Aklımızla dalga geçiyorlar artık. Hala başka bir yalana inandırmaya çalışıyorlar. Yok öyle bizim ekonomimizle oynayan güçler falan. Biz kendi kendimize bu hale getirdik ekonomiyi.

Pazartesi en az 7 lira ile açılır artık bu piyasa. Yıl başına 7 lira diye düşünürken yıl başına kadar 10 lirayı görürüz biz. Daha krizde olduğumuzu bile kabul etmiyorlar. Daha kabul edeceklerde çözüm bulacaklar üstüne uygulayacaklarda. Daha çok kaybedeceğiz çok.

Geçmiş krizlerde kurtarıcı insanlar oldu. O küfrettiğimiz IMF ile masaya oturdular sonra sağlıklı bir para politikası ile evet zor günler geçti ama krizden kurtulduk. Şu andaki hiç bir yetkili krizi durduracak veya çözüm üretecek bir yapıya sahip değil. bunlar bunu kabul etmedikçe daha derinlere giriyoruz.

Normalde oturup da böyle uzun uzun izlemem de ekonomi bu hale geldikten sonra bir izleyeyim dedim.
Konuşmalar dolar 6 eşliğinde başladı. Başkan yine uzun uzun gaza getirdi insanları. korkmayın bu oyunları tekrar bozacağız. türkiye güçlü ülkedir falan filan. bunlar eşliğinde dolar 6.30 liraya kadar ulaştı. Konuşmanın sonuna doğru biraz düştü herkes bakan albayrağın açıklamalarını bekliyordu bu sefer de.

Sonuna kadar izledim konuşmayı her maddeden sonra dolar yükseldi. Ha açıklama dersek? ne açıkladı ne konuştu? boş boş yarım saat boyunca ağzında laf geveledi. Bu sırada dolar ne oluyordu? yükselişine devam ediyordu.
Aranızda izleyen olmuştur. Abi konuştu ama şuna değindi çok güzel değindi diyebileceği bir yer var mı? veya bir cümle, sadece bir cümle bile yeter.

Arada bir de Trump'ın Türkiye ile aramız bozuk tweeti girince hızını daha da arttırdı. Şu anda ne oldu? 1 dolar 6.60 tl. sabahtan akşama kadar tl %10 daha değer kaybetti. Hele devleti ve maliyeyi yöneten insanların beklenen konuşmaları yaptığı bir günde tl %10 daha değer kaybetti.

Kriz içimize kadar girdi ne zaman kabul edecekler?

Dayanamıyor artık bu şirketler. doların bu yükselişiyle şirketlerin hepsi kredilerini yapılandırmaya çalışacaklar. Yapılandırdıkları krediyi de ödeyebilecek değiller. Bir tanesinin çöküşüyle domino etkisi yaratacak. şimdiden belli bunlar.

tatlı geliyor pumpların grafikleri insanlara. Sadece spekülasyonlarla ve grupların hareketleriyle yapılan pumplar cazip geliyor. belki tuttururum mantığıyla iddaa oynar gibi oynuyorlar.

Ulan ne uğraşıyor bunlar ya madem bu kadar girdiler bu işlere, kumarhane açsınlar kendileri işletsinler. Türkiyenin bir ilini vegas yapsınlar. tamamen devletin kumarhaneleri olsun. Ankaradaki gazinoları da kamulaştırsınlar. Hatta kadın ticaretine de girsinler.