10 sene önceki teknoloji olmasına rağmen özellikler canavar gibi valla! Şu konfigürasyonlar şimdiki laptop'larda bile orta üstü segment olarak kabul edilebilir. i7 işlemci + 8gb ram var sonuçta makinede. Mevcuttaki çözünürlüğü artırabileceğinizi sanmıyorum hocam. Benim eski laptop da sizinkiyle aynı çözünürlükteydi. Ekran kartı sürücüleri güncelse, zaten en yüksek olanını gösterir windows. Ondan daha da yükseği olmaz maalesef.

Sanırım elinizde deneyebileceğiniz bir monitör yok. Test etmek için bir tanıdığınızdan rica edebilirsiniz. Yeni almadan önce denenmiş olur kaça kadar çıkabileceği. 20"-23" arasındaki orta karar sıfır monitörler 700 liradan başlıyor şu anda. Çoğunluğu da 1920x1080 destekliyor.

Başlık biraz hatalı açılmış ama olsun o kadar artık. Haberi dün okuduktan sonra beni düşüncelere sevk eden hadisedir! 4 yıl önce başlamıştım tütüne. O zamanlar paketine 2 lira verip alıyordum. Çünkü kullandığım LM sigaranın paketi 7 lira falan olmuştu. Bir pakete vereceğim parayla 4 paket almış oluyordum. Adıyaman'la başlamıştım, sonrasında tekel tütüne döndüm. Malum, Adıyaman çok bozdu; ilk aldığın ikinci aldığından farklı çıkıyor. Ama tekel tütünlerde bir standart vardı.

Neyse en son geçen hafta aldığımda tekel paketi 7 liraydı. Evde kendim sarmak angarya geldiğinden hazır almayı seviyorum. Şimdi macburen kiloyla tütün almak gerekecek. Onun makaranoydu, sarma makinesiydi, sarmasıydı falan epey uğraştıracak gibi. Pazartesi günü toplu bir alış yapayım bari yasaklanmadan önce.
Marka sigaraya tekrar dönmeyi hiç düşünmüyorum!

@bobita'ya ben de katılıyorum. Aranma/araştırma sıklığına göre yatırım yapmayı değerlendirmek yanlış olacaktır! İçlerinde elbette potansiyeli olanlar vardır. Fakat bu listeyi aklımınız bir köşesinde tutsak da kendi insiyatifimizi kullanmamız lazım. Bounty/airdrop, çekiliş, duyuru, reklam gibi faaliyetler neticesinde google üzerindeki aranma trafiği doğal olarak artabiliyor. Buradaki ilgiyi ve derecelendirmeyi "yatırım yapma sıklığı" olarak algılamayalım. Bu sözlerim çoğunlukla piyasaya yeni giren arkadaşlar için.
Liste için teşekkürler @mandown. İlk 10 sıraya göz atacağım.

Başlık açmanız iyi olmuş hocam. Böyle bir sitenin adı duyulmalı zaten! Ben de diğer konudaki paylaşımınızdan (Norveç) sonra önerecektim bunu aslında, hızlı davranmışsınız. Oradaki cevap için de ayrıca teşekkürler.
Geziler, tatiller esnasında "bakmak" ile "görmek" arasında çok fark oluyor. Ben kendim için notlar alırdım eskiden. O ortamdayken ne düşündüm, ne hissettim, beni ne eğlendirdi, vs. gibi... Yazıya dökünce, fotoğraflarla birlikte daha bir ölümsüzleşiyor geziler.

İyi yazmalar ve bol kazançlar diliyorum ;)

Ben işimi sağlama almak için iptal ettikten birkaç gün sonra arayıp teyit ederdim hep. Bunların sağı solu belli olmuyor çünkü. Bankalar, operatörler, internet servisleri, vs. fark etmiyor!
"Başvurunuz işleme alınmamış" ya da "sistem arızası olmuş" diyerek ertesi aya ücret yansıtanları çok duydum etraftan. Gözden kaçıranlara yüklüyorlar borcu! Dikkat etmeme rağmen 1 kere de benim başıma gelmişti. Yıllık kart aidatı gelmeden birkaç ay önce kartı iptal etmiştim, ertesi ay borç yansıtmışlardı. O kadar da sormuştum ki borç yansımasın diye! Neyse sonra halledildi ama uğraşarak oldu.
Bakalım bu sistemle nasıl olacak bu işler, deneyip görelim artık...

Böyle güzel bir başlığa vesile olduğuma sevindim :)

Benim ilk cep telefonum Ericsson GA628'di. Ezbere bilirim halen modeli! Tek satır yeşil ekranı, uzun bir anteni ve renkli kapakları vardı. Üniversiteyi bitirdikten sonra Nokia 6110 almıştım kendime. Ekran halen renkli değildi ama 4 satırlıktı ve çok karizmatik bir tasarımı vardı. Kontör bitme noktasına geldiğinde, kız arkadaşımla çağrı atarak anlaşmaya çalışırdık. Bir çağrı "evden çıktım", iki çağrı "yoldayım", üç çağrı "geldim" :)

Faturalı hatlar pahalıya patlıyordu. O yüzden kontör kullanırdım, bittiğinde de her yerden alınamazdı öyle. Ertesi gün bayiiye falan gitmek gerekirdi. Gece vakti sms üzerinden tartışmak zengin işiydi!

Linkteki dial-up internet sesi de muhteşem ya... Tek seferde bağlanmak acayip zor olurdu; bekle de bekle :)

Donanımhaber'deki şu tespit de evlere şenlik yani. Düşününcü mantıklı gelmeye başlıyor!


Ekşi'de, hacker'ların başka bir açıklaması da paylaşılmış. Adamlar güya hayat dersi veriyor!


Böyle bir borsa olduğunu bile bilmiyordum. Özetle son durum: scam, ponzi, hack... Her şey var! Site de açılmıyor şu an zaten.

TRON'u çok seven ve takip eden büyük bir topluluk da var, bunun tamamen zıttı olarak nefret eden ve sürekli eleştiren de büyük bir kesim var. Ben halen aradayım ve ufak bir TRX yatırımımla gelişmeleri uzaktan izliyorum... Seven sevsin, sevmeyen de sevmesin.

Fiyatta şu anda bir kıpırdanma yok! 170-180 sat arasında gidip geliyor. Eğer pozitif bir atak olacaksa, 7 temmuz'dan bir hafta kadar önce başlayabilir. Gelecek bir boğada ise fiyatının katlanacağını düşünenlerdenim.

Yukarıda belirtilen kurallara, büyük marketler ve AVM'lerden başka uyan yok. Belki bazı banka şubeleri de uyuyordur. Geriye kalan hiçbir yerde ateş kontrolü ve dezenfektan görmüyorum. İlk zamanlar kısmen de olsa vardır ama şimdi yok. Bakkal Ahmet amcalarda zaten hiç yoktu, halen de yok! Orta büyüklükteki marketlerde de yok. Olanlar varsa da kendi insiyatifiyle koyan tedbirli esnaftır. Sırf ateş ölçmek için birini işe alması lazım esnafın. Bu da ağır bir maliyet sonuçta. 2-3 kişi çalışan yerler ne yapacaklar bu durumda bilemiyorum.
Tedbirler elbette güzel ama bunlara kimin ne kadar uyduğu da ayrı bir muamma!

Bu konunun zaten hep gündemde kalması lazım. Forum için demiyorum, genel olarak aklımızdan çıkmamalı ve tedbiri elden bırakmamalıyız. Maalesef çoğunlukla 5 şiddetinin üzerinden bir depremle karşılaştığımızda hatırlıyoruz "deprem gerçeğini". Bazı insanlar "benim başıma gelmez" diye de düşünebiliyor. Haberlerde izlediklerimizin film değil gerçek hayat olduğunu aklımızdan çıkartmayalım ve çevremizdekileri de uyarmaya devam edelim; vakit çok geç olmadan!

Daha önce de belki paylaşılmıştır ama şu linki de ekleyeyim: http://www.koeri.boun.edu.tr/scripts/lst9.asp
Kandilli Rasathanesinin tarafından sürekli güncellenen deprem listesi.
Şurada da haritalı versiyonu var: http://udim.koeri.boun.edu.tr/zeqmap/osmap.asp

Eğer gelen sms'te size isminizle hitap ediyorlarsa, numaralarla birlikte kişi adlarını da satın almışlardır. Bunların bir şekilde satıldıklarını ve piyasada elden ele dolaştırıldıklarını duymuştum.

Eğer sms'te isim yoksa -sadece genel bir hitap kullanılmışsa- rastgele numaralara yolluyorlardır. Zaten 532-533-534-535 ile başlayan numaraların full kullanıldığı biliniyor. Arkasına hangi rakamları koysalar, mutlaka aktif bir numara denk gelir.

Artık sms paketleri o kadar ucuzladı ki, binlerce adetlik gönderimler bedavaya yakın oldu! İzinsiz gönderim konusunda da yaptırımlar pek caydırıcı değil maalesef.

Haftasonları -özellikle de Cumartesi günlerinde- yükseliş olduğu benim de bazen dikkatimi çekiyor. Bu çok ufak (göze çarpmayan) yükselişler olabileceği gibi, nadiren büyük yükselişlere de denk gelebiliyor. Sanırım insanlar tatildeyken daha geniş bir zaman ayırıp trade yapıyorlar. Belki tesadüftür belki de değildir orasını bilemem. Haftaiçi düşmüş olan BTC, haftasonlarında yapılan alımlarla yükselişe geçebiliyor.

Herkesin psikolojisi bozuldu; gerginlikler de arttı bu dönem hocam, takma kafana. Bazen bizim üstümüzde terslik oluyor bazen de etrafımızdakilerde oluyor.
İçin rahat etsin diye bir sağlık ocağına gidebilirsin. Belki korkulacak bir durum yoktur. Hemen hastaneye gitmeni tavsiye etmem. Malum, oradaki ortamlara pek güven olmuyor. Sağlıklı girip hasta çıkmak da var! O yüzden çok zorda kalmadıkça hastaneye gitmemek lazım.
Not: Kaynanaya dikkat Hep onlar kızıştırıyor ortalığı!

Binance IEO'su ile piyasaya adım atmıştı geçen aylarda Cartesi. Al ya da alma tavsiyesi vermek çok sıkıntılı. Ne olacağı belli olmuyor çünkü bu piyasada. Kimse kimseyi zora sokmak istemez forumda.
Sirkülasyon miktarı şu an için düşük seviyelerde: 147 milyon! Fakat toplam adedinin 1 milyar olduğu gözlerden kaçmasın!
Yani düz mantıkla baktığımızda, sirkülasyona dahil edilecek her miktar, Cartesi'nin fiyatına olumsuz etki yapacaktır.
Elbette önümüzdeki süreçte çok iyi geliştirmeler yapıp/yapamayacağına göre de değişkenlik gösterebilir bu durum.
Alım yapmadan önce, 1 milyarlık adedin hangi dönemlerde sirkülasyona gireceğini araştırmanızı öneririm. Yukarıdaki yorumlarda 32 milyon adetlik kilidi açılacak token'den bahsediliyor mesela.

Not: Binance üzerinde hesap açmak çok basit. Kimliğe de gerek yok. Eğer 2 BTC üzerinde çekim yapacaksanız o zaman KYC isteniyor.
2FA güvenliği aktif etmeyi unutmayın! Bol kazançlar...

Telegram'ın kullanım amacı çoğunlukla gruplar ve kanallar üzerinden haberleşmeye dayanıyor. Whatsapp ya da Viber yerine kullanılabilecek bir uygulama değildi şimdiye kadar. Bu şekilde kullananlar da var elbette ama istisnalar kaideyi bozmaz diyelim! Son yapılan bazı güncellemelerden ve şimdi de görüntülü konuşma özelliğinden sonra Whatsapp yolunda gitmeye başladığını görüyorum. Bence yanlış yapıyorlar. Telegram'ın kripto ve ekonomi piyasasındaki yeri ayrı kalmalı. Bazı uygulamalar, kendi kitlesine has sınırlı özelliklerle yoluna devam etmeliler. O da olsun bu da olsun dendiği zaman çorbaya dönüyor. Grup yöneticileri için canlı yayın özelliği iyi olur mesela.

Sağlık sebepleriyle uzun zamandır alkol kullanmadığım için, gözüm artık hep alkolü dışlıyor :) Gazete okurken bile alkol kelimesini es geçecek duruma geldim! Her şey yolunda giderse, birkaç sene içinde sahalara geri dönmeyi planlıyorum. Elbetteki o zaman bile 2-3 günde bir yerine haftada bir kadehe düşürücem.
22'den sonra yasaksa elbet cezası olmalı ama bu kadarı da çok yüksek geldi bana!

Maddelerdeki şu kısma tamamen katılıyorum ama. Bu konudaki caydırıcılık en yüksek seviyede olmalı:

Sitenizdeki fotoğraflar çok güzel hocam, elinize sağlık. Alan adı 10 numara; içerikler de harika görünüyor! Norveç'te denize girilebilecek bir hava sıcaklığı olduğunu bilmiyordum. Yıl boyunca hep soğuk zannederdim.
Fotoğraflarda gayet de günlük güneşlik bir hava ve denize giren insanlar var :) Nadir günlerden biri sanırım. Norveç'i hep karlarla kaplı olarak hayal etmişimdir.
Aklıma gelmişken; kuzey ışıklarını izlemek için en uygun dönem ve ülke/şehir hangisidir sizce?

Kıymetini bilen ve doğru değerlendirebilenler için aslında çok bereketli bir ülkeyiz! Coğrafi konum + tarıma elverişli topraklar + kültürel miras + doğal madenler + genç iş gücü...
Eğitim ve hukuk alanında atılacak adımlarla ekonomi çıtasını yukarıya çıkartabiliriz. Elbette şimdiki yönetimle olmaz bu. Siyaset de dahil olmak üzere, demokrasi çizgisinden sapmadan pek çok alanda yeniden yapılandırmaya gitmek gerekiyor. Umarım güneşli güzel günler görürüz.

Oldukça faydalı bir konu olmasına rağmen arada kaynamış ve yeterli ilgiyi görmemiş sanırım burası. Oysaki günlük hayatımızın yorucu olan kısımlarından biri bu! Örnekler ve tavsiyelerle çeşitlendirebiliriz.
En az 2 sosyal medya hesabı kullanıyorsak, birkaç foruma üyeysek ve en az da 2 e-posta adresimiz varsa, bildirimler ve spamlar arasında kalabiliyoruz.

Mesela Facebook tarafındakileri saysak, en az 20 farklı bildirim çeşidi vardır. Bunların hepsini tek seferde de kapatabiliriz fakat aralarında işimize yarayacak şeyler olduğu için tek tek "bundan gelsin, bundan gelmesin" şeklinde ayar yapmak gerekebiliyor. Bu da bir süre sonra kafamızı karıştırabiliyor.

Spam mailler konusu da ayrı bir sorun. Silsek de engellesek de yenileri türüyor hep! Kesin bir kurtulma çözümü yok maalesef. Fakat Gmail'in algoritması oldukça kuvvetli. Pek çok spam maili, daha bize gelmeden imha ediyor. Hotmail ve Gmail'i kıyasladığımda; hotmail "günde" en az 5 spam alırken, gmail spamları "haftada" 1 adet noktasında! Bu nedenle Gmail ilk tercihimiz olmalıdır!

SMS'lerle ilgili geçen yıllarda çıkan bir yasa vardı ve izinsiz gönderim yapanlara ceza kesileceği söylenmişti. O dönem ilk aylarda izinsiz gönderimler tamamen durmasına rağmen, son zamanlarda kontrolden çıkmış görünüyor. Bazılarında "üyelikten ayrıl" linki bile koymaya tenezzül etmiyorlar.

Konuyu yeni gördüm ben de. Çözülmesine sevindim, geçmiş olsun :) Bithumb'ın bu kadar kısa sürede çözmesine şaşırdım valla.
Geçmişte de benzer vakalar okumuştum ve haftalar sürmüştü. Hatta sorunu çözülemeyen ya da hiç cevap bile alamayanlar olmuştu. Teknik ekibin dönemsel yoğunluğuna göre de değişebiliyor demek ki.
Coinler için yazılan açıklamalara çok dikkat etmek gerekir. Hele yüksek miktarlar söz konusuysa, çok ufak miktarlarla önce bir deneme yapmak lazım!