Paribu'dan şaşmamak lazım. En rahatı burası bence. Sorun yaşadığım olmadı hiç.
Kripto paraları elden alıp satanlar, genellikle banka takibine takılmak istemeyenlere hizmet veriyor. Nakit al/sat yapılıyor. Escrow kullananlar da var elbette. Döviz bürosu üzerinden yapanlar da var. Yine de tanıdık ya da güvenilir biri değilse, sıkıntı yaşanabilir. Zaten dogecoin miktarı fazla değilmiş. Birine bozum yaptırmaya gerek yok. Borsada halledilir.

Güzel bir listeymiş hocam. Paylaşmanız iyi olmuş gerçekten. İlk zamanlar Binance IEO'larına ilgi büyüktü. Ben hiç katılmadım ama son zamanlarda ilginin azaldığını düşünüyorum. Herkesin bildiği bir gerçek var; bu projeler ilk girdikleri anda ATH yapıyorlar ve sonrasında yere çakılıyorlar! Projenin içi dolu da olsa boşta olsa bu değişmiyor. O yüzden de borsaya ilk girdiği anda satabilen satıyor, satamayanlar da zarar ediyor. Her şey çok hızlı geliştiği için pastanın içinden pay kapabilmek oldukça zor. Bir de bunlara katılabilmek için bir sürü şart var. Binlerce dolarlık BNB bulundurmak gerekiyor. Hiç uğraşmaya değmez gözüyle bakıyorum artık. Piyasaya da yarardan çok zararı dokunuyor zaten.

İstikrarlı bir Firefox kullanıcısıyım. Chrome'u da kullanmama rağmen Firefox'u hep daha başarılı bulmuşumdur. Son zamanlarda Firefox oldukça fazla özellik ekledi ve hem tasarımını hem de güvenlik katmanlarını yeniledi.
Bir süredir kullandığım Firefox Monitor hizmetinden haberdar etmek istedim sizleri. Bu tarayıcıyı kullanmasanız bile şu siteye girerek e-posta adresinize ilişkin bir araştırma başlatabiliyorsunuz: https://monitor.firefox.com/

Geçmişte e-posta adresiniz ile üyelik açtığınız sitelerde bir sızıntı olup olmadığını listeliyor size. Herhangi bir şifre de girmiyorsunuz ekranda. Eğer sızıntı varsa, bu sızıntının boyutunu açıklıyor. Şifreniz, telefon numaranız ya da ip adresiniz mi ele geçirilmiş, 3. bir kuruluşa mı satılmış, vs... Bu doğrultuda size ne yapmanız gerektiğine ilişkin bilgi de veriyor. Eğer bu siteye mail adresinizi kayıt ederseniz, ihlaller olduğu anda size bilgi veriyor.

Araştırma için mail adresinizi vermek istemezseniz de son yıllardaki en büyük veri hırsızlıkları hakkındaki listeyi okuyabilirsiniz. Firma bazında kategorilere ayırmışlar. Buralarda üyeliğiniz varsa da haberdar olmuş olursunuz.

Sonunda bir başlangıç haberi alabildik. Şu ETH 2.0'ı neredeyse iki senedir bekliyorduk! Umarım stabil hale gelmesi çok uzun sürmez. Duraklamalar olduğunda insanların heyecanı da sönüyor ve yatırımcılar uzaklaşmaya başlıor. Şimdilik bir ateş yakıldı, bakalım bunun kıvılcımı ile BTC yarılanması kesiştiğinde neler göreceğiz.

Başlığı ilk okuduğumda, petrol alanlara üzerine bir de para verilecek şeklinde anladım. Düz mantıkla bakarsak sanırım anladığım doğruymuş. Olayın, vadeli sözleşme noktasında geçerliliği var elbette. PHI hocam gayet detaylı anlatmış. Biz küçük yatırımcıların faydalanabileceği bir durum yok maalesef. Yine zengini daha da zengin edecek bir depolama alanı vurgunu mevcut. Arz/talep dengesinin vardığı son noktayı görüyoruz. Bu durumda üretim durmuş olmalı ve önümüzdeki aylarda stoklar eritilmeye çalışılacak.

Binance borsasında bile son yakılan BNB sonrasında pek hareket olmazken, KuCoin'den hareket beklememek gerekir. Kıyaslamak içni değil de aslında piyasadaki tüm borsalar için geçerli bu durum. Borsaların büyüklükleri, hacimleri, güvenlik altyapıları, müşterilerine verdikleri hizmetler, vs... Bunların hepsi, borsanın değerini ve dolayısıyla da coini/tokeni etkiler. Fakat şu anki koşullarda BTC ve ETH'in hali de ortada. 1 ileri 2 geri modda takılıyorlar. O yüzden büyük sıçramalar beklememek lazım borsa coinleri için. Eğer boğa döneminde olsaydık o zaman bekleyebilirdik işte...

Bugün iş hayatıyla ilgili bir konu aklıma gelmişken, buraya da yazmak istedim. Eğer kendi işinizin patronu değilseniz, yani bir şirkette çalışıyorsanız; ne kadar çok iş yaparsanız yapın, ödül olarak daha fazla iş gelecektir! Terfi ya da zam beklemek ise hayalcilik olur. En fazla birkaç tatlı söz işitirsiniz, pohpohlanırsınız o kadar...

Bunu şimdiki olumsuz koşullar üzerinden yazmıyorum. Ekonominin iyi olduğu zamanlar için de geçerli. Şirketler sonuç olarak, 1000 lira vererek çalıştırabildikleri bir personele 1500 lira vermek istemezler. "Versem de yapacak, vermesem de yapacak!" mantığı hakimdir.

Her şey tıkırında gitsin diye uğraştığınızda, kimse sizin hangi sorunlarla boğuşarak o işleri hallettiğinizle ilgilenmez. Çünkü yaşadığınız sorunları bilmezler. Hatta sizin bir şey yapmadığınızı bile düşünebilirler! Böylelikle emekleriniz de boşa gider ve bir gün kapının önüne koyulabilirsiniz!

Yaptığınız işte iyiyseniz (tecrübe, eğitim ya da yetenek eksiğiniz yoksa); hak ettiğinizi almanın, vazgeçilmez olduğunuzu göstermenin ve saygınlık kazanmanın püf noktası şudur:

Eğer bilinçli olarak bir sorun çıkartırsanız ve şirket de bundan olumsuz olarak etkilenirse; işte o zaman size ihtiyaç duyulduğu anlaşılır. Yarattığınız sorunu çözer ve bunu da herkesin bilmesini sağlayabilirsiniz. Sorunun çözümü konusunda "görünür" olursunuz. Elbette ki sorunu aslında sizin çıkarttığınızı kimsenin bilmemesi lazım! "İyi ki lossnet varmış, hemen halletti sorunumuzu" derler.

Bunu geçmişte tecrübe etmiştim. 15 sene kadar önce orta ölçekli bir firmanın bilgi işlemine bakıyordum ve tek kişiydim. Hem program yazar hem de bilgisayarlardaki sorunları çözerdim. Yıllık izinlerimi bile kullanmazdım ki insanlar sorun yaşamasınlar... Hem zam yapılmazdı hem de mükafat görmezdim. Fazla iyi niyet zararlıdır! Bir gün canıma tak etti ve server üzerinden MRP, ERP, CRM; ne kadar yazılım varsa servis hizmetlerini durdurdum. ADSL modemi de kapattım. Oturdum bekliyorum masamda. Telefonlar, mailler durmadı hiç. En sonunda patron geldi telaşla... 2 dakikada çözeceğim sorunu 2 saatte çözdüm. Onu da ikna ettim problemin zorluğu hakkında! Neyse, birkaç ay sonra zam geldi. Sonrasında da yanıma yardımcı personel aldılar. Tüm bunlar için özel bir talepte bile bulunmadım! Sadece ilerleyen günlerde de şirket için gerekli biri olduğumu gösterdim.

Bazen bilgi ve tecrübelerinizi insanların yüzüne çarpmanız gerekebiliyor. Yaptığım şeyi her ne kadar doğru bulmasam da, patronların çalışanlarına hangi şartlarda değer verdiklerini göstermek açısından bir örnek niteliğinde paylaşmak istedim. Eğer işinizde iyiyseniz ve kendinize güveniyorsanız "gizli kalmayın", "görünür olun"!

Sizin de iş hayatınızda başınızdan geçen iyi/kötü tecrübeler varsa, burada paylaşın ;)

Son zamanlarda neredeyse hiç BTC almıyorum. Çünkü alacağım miktarlar çok küçük olacak ve 10x bile yapsa gelecek kar bir şeye yaramayacak! Onun yerine altlara yatırıp bekliyorum. Halvinge giderken; terste kalmamak için al-sat yapmayı da bıraktım. BTC'nin dump ve pump'ları da altları doğrudan ilgilendirdiğinden BTC takibini bırakmadım elbette. Halving öncesi ben de wolwoo gibi bir dump bekliyorum. Geçtiğimiz halvinglerde hep böyle olmuş. Tekrar olma olasılığı yüksek. Sonrasında ise bir durgunluk görebiliriz sene sonuna kadar. 2020 ekim-aralık aylarından çok daha ümitliyim.

Konu başında anlatılan hikayeyi daha önce duymuştum. Tekrar okumak iyi geldi. Ben de -aklımda kaldığı haliyle- benzer bir hikaye anlatmak istiyorum...

24 saat üretim yapan bir fabrikadaki en önemli makine arıza yapmış. İşçilerin büyük çoğunluğu çalışamadığından, üretim durmuş ve sevkiyatlar aksamış.
Fabrikanın patronu hemen servisi çağırmış. Gelen mühendis, makinenin her yerini inceledikten sonra eline bir çekiç alarak kuvvetli şekilde vurmuş.
Arızalanan makine hemen çalışmaya başlamış. Patron da işçiler de hızlı gelen bu çözümden memnun kalmışlar. Mühendis, yanında getirdiği faturayı doldurarak patrona uzatmış.
Hizmet bedeli 100 USD yazıyormuş. Patronun tepesi atmış:
- "Bir çekiç darbesi için 100 dolar mı istiyorsun yani? Bu hiç adil değil!" demiş.
Mühendis hemen hesabını yapmış:
- "Efendim, çekiçle vurmanın bedeli 1 dolar. Çekici nereye ve hangi kuvvetle vurmayı bilmenin bedeli ise 99 dolar."

Sanırım kademeli olarak artırılacak bu yasakların gün sayısı. 2 ile başladık, şimdi 4 oldu. Haftaya 6 diye devam edebilir... Umarım gecikmiş olmayız o zamana kadar. Geçen hafta cuma günkü market izdihamının ardından 10 gün geçti. Resmi verilere göre hayatını kaybedenlerin sayısında anormal bir artış olmamış!

@gospodin hocam, bunun forum içerisinde değiştirilebilir bir ayarı yok. Az önce inceledim. Şöyle bir durum var: Sayfa sayısı 25'e kadar olan konularda "All" seçeneği görünüyor. Sayfa sayısı eğer bundan daha fazlaysa; yüklenmesi uzun süreceğinden ve sunucuyu da çok meşgul edeceğinden "All" seçeneği eklenmemiş. Sitenin kilitlenmemesi için yazılım içerisinden verilen sabit bir sayı bu sanırım. Eğer 30-40 sayfanın üzerinde olup da "All" seçeneği olan bir konu görürseniz haber verin. Ben baktım göremedim. Global'deki bounty bölümünden test edilebilir. Orada yüzlerce sayfalık konular var ve hiçbirinde "All" seçeneği çıkmıyor: https://bitcointalk.org/index.php?board=238.0

Breaking Bad'i sevdiyseniz, Ozark'ı tavsiye ederim. Aynı ayarda olmasa da konusu çok benzer ve karakterler de çok sağlam. Bu ara yeni sezonu eklenmişti.
1 yıldan fazladır üyeyim. Netflix'in özelliklerine o kadar alışmışım ki; bazen diğer dizi sitelerine girdiğimde "jeneriği atla" tuşunu arıyor gözlerim :)

Onedio sitesini sık takip ederim. Bazen böyle güzel derlemeler yapıyorlar. İçlerinden birkaç tanesi dışında bildiğim çıkmadı. Akil hocanın 2 filmde birden oynarken vefat etmesi büyük talihsizlik olmuş. Demek ki Tosun Paşa'daki olay gerçekmiş. Kara tahtaya kaçış planını çizen arkadaşı da takdir ediyorum :) Bu sahne filmde yoktu sanırım, ilk kez gördüm.

Allah rahmet eylesin, toprağı bol olsun. Yeşilçam'ın emekçilerindedi. Severdim filmlerini; güzel tiplemeleri vardı. 2000'li yıllardaki "Yalanci Yarim" dizisindeki performansını da beğenmiştim. Sanki geçen yıl kaybetmişiz gibi geldi, 3 yıl geçmiş üstünden. Bu ustaların yerlerine geçebilecek yeni aktörler o kadar az ki, saysak bir elin parmaklarını geçmez!

Geçen ay bakmıştım buna ama konusu beni pek sarmadı. İlk bölümün sonuna zor geldim. Kızlar güzel elbette ama konu bildik şeyler. Tam bir yarışma formatı var; ekstra ilginç bir senaryo bulamadım. Elbette seveni de vardır bu türün. Belki sonraki bölümlerde ilginçleşiyor olabilir.


Listeme almıştım ben de bunu. Fragmanı çekici görünüyor. "Kayıp Evren Çocukları" bitince buna başlayacağım.

1-2 dolar yazacaktım, 1-2 yazmışım :) Yani 1 dolar bile önemlidir sonuçta ama burn etkisi eskisi gibi değil artık. Hatta etki ediyor mu onu bile anlamak zor oluyor! Çünkü ay içerisinde zaten burn ya da IEO yokken de birkaç dolarlık yükselişler yapıyor. Boğaya girmeden, BNB'den büyük ataklar gelmeyecek gibi görünüyor.

Facebook'un yapay zekaya ilişkin ileri düzeyli bir projesi vardı. Şu anda detaylarını hatırlamıyorum ama linkini bulursam eklerim.

Makinelerin birbirleri ile konuşabilmesi için bir dil geliştirmişler. Sonra bu dili; bilgisayarlara, küçük robotlara ve yazılımla çalışan bazı araçlara (otomobil/motosiklet gibi) yüklemişler. Test ortamını denetlemeden, bu araçları birkaç gün kendi hallerine bırakmışlar. Sonra dönüp baktıklarında, makinelerin bu yazılım dilini kendilerine göre değiştirip/geliştirdiklerini ve insanların anlamayacağı bir karmaşa içerisine soktuklarını görmüşler. İletişimleri yoğun bir şekilde devam ediyormuş ve ne yapmak istedikleri de anlaşılmamış! Bu nedenle de projeyi hemen durdurmuşlar. Olayların tehlikeli hale gelmesi, birkaç kişinin "olur" demesine ve bütçe vermesine bakar.

Tosuncuk Anadolu çocuğu. Ama helal süt emmemiş olanlarından! Sıla hasreti ağır basar ve yurt dışında yapamaz bu adam. Elbet ülkeye geri dönme hayali vardır günün birinde. Ne kadar para olursa olsun, bir yere kadar ihtiyaçları karşılar sonuçta. Olduğu yerde çok rahat ettiğini düşünmüyorum ben. Bunun mahkemesi yapılmadığı için cezası da belli değil. Dolayısıyla af kapsamında değil. Şu anda içeride olanlar içinmiş bu infaz-af yasası.

Şu siteden de yarılanma zamanı ve teknik ayrıntılar takip edilebilir: www.bitcoinblockhalf.com
Bugün güzel bir tırmanış yapmış. Zaten böyle kademeli yükselişler daha oturaklı oluyor. Geçen ayki düşüş ve yükselişlerde neredeyse 10 saniye içerisinde 500 dolar koparta koparta hareket etmişti.
7.300 dolara tırmanmışken, biraz daha zorlayabilir; belki 8.000'e kadar devam edebilir. Elbette geri çekilme gelecektir ardından. Ben yarılanma öncesinde halen büyük bir düşüş daha bekliyorum!

Mevcut duruma en hızlı adapte olanlar dolandırıcılar sanırım. Geçen aylarda kapı kapı evleri dolaşıp da "Corona virüs için ilaçlama yapacağız" diyen bir çete vardı. İnsanları bayıltıp, eşyalarını çalıp kaçıyorlardı. Meğer bu çete yurt dışındaki meslektaşlarından esinlenmiş!

Falanca terör örgütlerine üyeliğiniz var diye arayıp, şantaj yaparak para isteyen çeteler de vardı geçmişte. Şimdi de Corona virüs bulaştırmak üzerinden şantaj yapıyorlar demek ki! Böyle bir durumda kalsam "bende de Corona var" diyerek terslerdim sanırım. Ya da adres verip, "sıkıysa gel bulaştır" demek ve emniyeti olay yerine çağırmak lazım.