Yaklaşık olarak 3 yıldır saçımı kendim kesiyorum. Özellikle tepesi seyrelmiş olanlar için tavsiye ederim kendi kesmelerini. Sonuçta sadece yanları ve arkaları almak gerekiyor. Bunun için de berbere gidip de 30-50 lira aralığında bir para vermeye gerek yok! Berberler de zaten makineyle kesiyorlar. Bazen -fazla bir iş yaptıklarını göstermek için- makas kullanarak cambazlık yaptıkları da oluyor elbette :)

Öncelikle saç-sakal tıraş eden makinelerle, yüz tıraşı yapan makineleri ayrı değerlendirmek lazım. Bunların hepsinin bir arada olduğu modeller de var ama performans açısından mükemmel olmuyorlar. Elbette hepsini süper yapan modeller de vardır ama onların da fiyatları çok yüksek maalesef!

Ben 2 makine kullanıyorum. Birisi saç-sakal olan, diğeri de yüz için olan. Eğer uzun süre dayansın istiyorsanız Braun ve Philips modellerinden şaşmamak lazım. 50-100 TL aralığında da bazı dandik markalar var. Onların ya şarjları çabuk bitiyor ya bıçakları çabuk köreliyor ya da gövde kaplamaları dökülüyor.

Özellikle saç-sakal için olanlarda aksesuarlar çok önemli. Sıfırdan 24 numaraya kadar çıkan kesim yüksekliğine sahip modeller var mesela. Yanlar 4 numara olsun, üstler de 24 numara olsun istediğinizde komple bir saç kesimi yapmak mümkün oluyor. Kulak-burun aparatı da çok kullanışlı. Tek sıkıntı enseyi tıraş edebilmek. Bunun için de birinden yardım almak gerekebilir.

Ben şunu kullanıyorum mesela: https://www.hepsiburada.com/braun-mgk3020-sakal-kesme-ve-sekillendirme-makinesi-p-HBV00000A3BPB
Şu andaki fiyatı 180 TL görünüyor. Bu ürünün biraz daha kapsamlı olanları var; yanında daha fazla aksesuar geliyor. Onlar da ortalama 300 TL civarında.

Haydi hayırlı tıraşlar ;)

Geçen sene, halving sonrası durum analizlerinde çoğu kişi fiyatta yükseliş olacağını söylüyordu. Bu zaten bilinen bir gerçek. Fakat işin içine dahil edilmeyen (öngörülemeyen) tek faktör Corona virüsün dünyayı nasıl etkileyeceği noktasındaydı. Çünkü o zamanlar böyle bir olağanüstü gelişme yoktu. Bu yüzden analizler ve tahminler şu günlerde virüs ekseninde tekrar güncellenmeye başlandı.

Amerika'daki olağanüstü hal kararları, borsaların sert düşüşleri ve merkez bankasının -gerektiğinde-para basacağını söylemesi; tabloyu farklı bir noktaya götürdü. Doların yıl sonuna kadar güç kaybetmesi muhtemel görünüyor. TL eksenindeki bir güç kaybı değil elbette! Bu nedenle üçüncü ya da dördüncü çeyrekte, BTC ve beraberinde ilk 100'deki kripto paralada, merkezi piyasalardan pozitif ayrışmalar görebiliriz. Yarılanmaya 49 gün kaldı ve belirsizlikler devam edecek şimdilik. Belki sert düşüşler bile görebiliriz tekrardan. Fakat sonraki dönemde -yeni yıla yaklaştığımızda- olumlu bir tablo bekliyorum.

"The Platform" adındaki 2019 yapımı filmi herkese tavsiye ediyorum arkadaşlar. Birkaç gündür Netflix önerilerinde karşıma çıkıyordu. Dün akşam izledim ve çok beğendim. Zengin-fakir arasındaki sınıf ayrımı ve kapitalist öğeler; çok gerçekçi ve acımasızca sahnelerle işlenmiş.

Spoiler vermeden kısaca filmden bahsedeyim: Bir deney olarak kurgulanan, hapishane benzeri bir yapı var. Buraya hem mahkumları hem de gönüllüleri koyuyorlar. Yüzlerce kattan oluşan bu yapının her hücresinde bir boşluk bulunuyor. Günün belli saatlerinde bu boşluktan bir platform aracılığıyla -her katta birkaç dakika duracak şekilde- büyük bir ziyafet sofrası indiriliyor. Üst kattakiler güzel yemekleri yerken, daha alt kattakiler de onların artıklarını yemek zorunda kalıyorlar; hatta bazıları hiç yiyemiyorlar bile... Merak edener bir baksınlar bu filme ;)

Son 10 gündür yaşananlar, BİST şirketlerini de etkileyeme devam ediyor. Spor hisseleri başta olmak üzere; bankalar ve büyük holdinglerde geçtiğimiz hafta büyük düşüşler göze çarptı. Liglerin ertelenmesi + halkın sokağa çıkmaması yönünde tavsiyeler arttıkça düşüşler de devam etti. Pek çok sektördeki işletmeler -halk sağlığı gözetilerek- yayınlanan kararlar doğrultusunda kepenk kapattı.

Hem cuma hem de pazartesi günü büyük düşüşleri izledik borsada. Endeks de uzun bir aranın ardından 80k seviyelerine yaklaştı. Taban ve tavan fiyatlardaki %20 oranı, %10'a indirildi; böylelikle hisselerin gün içerisinde daha fazla değer kaybetmeleri önlenmeye çalışıldı.

Kan kaybı devam edecek mi diye düşünülürken, bugün pozitif yönde oldukça hareketli bir seans vardı. Pek çok hisse tavan yaparak yeşil ışıkları yaktılar. Buraların şimdilik alım seviyesi için uygun olduğu görülüyor. Peki düşüşler sizce daha devam edecek mi? BİST'in geçici süreyle kapanma ihtimali var mı? Yorumları alalım...

STEEM fiyatı birkaç gündür baya gerilemiş görünüyor. Yükselişe başladığı noktaya geri gelmiş artık. Hardfork haberi yeterince fiyatlanmış oldu. Yükseliş stabil hale gelemedi, beklentiler yine boğa dönemine ötelendi... Hive'in performansını merak ediyorum, bakalım neler yapacak. CMC'ye ne zaman alınır acaba, bilen var mı? Takip edilecek başka bir yer var mı?
Edit: Sadece şurada görebildim: https://www.probit.kr/app/exchange/HIVE-USDT
Fiyatı şimdilik 0.178 USD civarında.

Şu virüs belasından kurtulduktan sonra başlayacak asıl tartışmalar. Şimdi bile kazanlar kaynıyor zaten; fakat tüm devletler güçlerini sağlık hizmetlerine aktardıkları için, işin çıkış sebebiyle daha sonra uğraşmayı tercih ediyorlar.

Kim, kime, nasıl ve ne amaçla bulaştırdı? Yani kasıtlı bir durum (biyolojik saldırı) var mıydı, yoksa her şey doğa ananın katkılarıyla mı şekillendi... Bu tartışmalar yıllar boyu sürecek ve üzerine çok fazla film ve belgesel çekilecek gibi görünüyor.

Eğer kabak Çin'e patarlarsa (ki öyle görünüyor), baya bi olaylar çıkacak. Ağır yaptırımlar uygulanabilir ve devleti yönetenler savaş mahkemelerinde yargılanabilirler. Giden canları elbette geri getirmeyecek bu!

Yukarıda yazdığım mesajımın ilk maddesinde Çin'i elediğimi, çünkü salgına müdahale edemediklerini yazmıştım. Kafam yine karıştı, çünkü salgını bitirdiklerini iddia ediyorlar şimdi.

Sosyal medyada da sıkça paylaşıldı. Haberi ilk okuduğumda çok duygulanmıştım. Gerçek olmasını çok isterdim. Fakat duyduğum kadarıyla böyle bir durum yokmuş. Yukarıda da bahsedildiği üzere; 1 ya da 2 milyon kit gelecekmiş ve 50 bin adetlik kısmı hibe edilmiş... Ama Atatürk'un kurdurduğu Hıfzıssıhha Merkezi'nin, geçmişte Çin'deki salgın nedeniyle aşı gönderdiği kısmı doğru diye biliyorum. Belki Çin Hükümeti bunun karşılığını çok daha önce başka bir jestle yapmıştır.

Ünlülerin, virüse yakalandıklarını açık seçik toplumla paylaşmasını çok doğru buluyorum. Yapılan bir araştırmaya göre; insanlar, tanımadıkları diğer insanların ölümlerine ve hastalanmalarına daha az tepki verirken ya da oralı olmazken, ünlü kişilerin başına gelenlere daha fazla tepki gösteriyorlar. Buradaki "tepki" kelimesini aslında farkındalık ve dikkat kesilmek durumunu anlatmak için kullandım. Ünlü birinin başına bir olay geldiğinde, "vay be bu da hastalanabiliyorsa kim bilir bize neler olur!" diye düşünen ve daha dikkatli olanların sayısında artış olacaktır. Farkındalığı artırmak için virüslü ya da virüssüz tüm ünlülerin halka mesaj vermesi lazım.

Bu gidişatı anlatmaya ekonomi terimleri yetersiz kalacak sanırım. Ben yine de denemek istiyorum... Enflasyonun ileri aşamalarında, slumpflasyon adında bir kavram var. Buna gidişat şöyle oluyor:

- Enflasyon sonrasında önce stagflasyon görülür; yani enflasyon + sıfır büyüme + işsizlik artışı.
- Sonrasında resesyon görülür; yani enflasyon + 2 çeyrek üst üste küçülme. (stagflasyon ve resesyon kelimelerinin ikisi de İngilizce'deki recession ve stagnation kelimelerinden gelmektedir ve karşılığı "durgunluk" olarak geçer.)
- Daha sonrasında ise slumpflasyon görülür; yani yüksek enflasyon + küçülme. (bazıları buna eksi büyüme de diyor)
- Slumpflasyon'un bir seneden daha fazla devam ettiği durumlar ise depresyon olarak adlandırılıyor; yani yüksek enflasyon + işsizlik artışı + sürekli küçülme.

Emin olmamakla birlikte, biz şu anda stagflasyon yaşıyor olabiliriz ve doğrudan slumpflasyon'a geçme ihtimalimiz var. Elbette ki şahsi yorumumdur, kimseyi karamsar bir tabloya yönlendirmek istemem.

Böyle durumlarda bir sektörün küçülüp, başka bir sektörün büyüdüğü pek görülmez. Tüm sektörlerde daralma, yüksek enflasyon ve yüksek işsizlik artarak devam eder. Küçülme ise "süreklilik" şeklinde devam eder. Umarım en kötüsünü yaşamayız.

Kumar bir bağımlılıktır ve sınırı yoktur. Ayarı kaçmış bir kumarbaz, her şeyle ilgili bahsi oynayabilir; yenilmemek uğruna elindeki her şeyi de feda edebilir... Bununla ilgili izlediğim en iyi film Will Smith'in oynadığı Focus'du. Orada efsane bir bahis sahnesi vardı ki akıllara zarar :) Merak edenler için fragmanı paylaşıyorum. O sahnenin olduğu kısım da fragman içerisinde var: https://www.youtube.com/watch?v=8pNm4OpHhj0

Ekipman maliyetine ek olarak en fazla yük elektrik kullanımından kaynaklanıyor. Zaten ekipmanlar da USD artışına paralel olarak arttığı için, ölü sezonda bile alınsa yine de önceki seneye göre pahalı olmuş olacak.

Kişisel bilgisayarıyla madencilik yapmayı deneyen bazı amatörler de yeterli soğutma kullanmadığı için işlemciyi ya da ekran kartını yakabiliyorlar. En iyi ihtimalle cihazların ömürlerini azaltmış olacaklar.

O yüzden ufak sermayeyle illa bu işe girecek olanlar için; bir veri merkezindeki sunucuyu kiralamak ya da güvenilir bir cloud mining şirketinin başlangıç düzeyindeki paketlerini denemek faydalı olabilir. En azından neyin ne olduğunu öğrenmiş olurlar.

Yarılanmaya doğru giderken BTC tarafında düşüşlerin olacağı bekleniyordu zaten. Bu düşüşlerin de domino etkisi yaratarak altocinleri de etkileyeceği bilinen bir gerçek. Yarılanmaya ortalama 52 kalmış. Bu sürede yeni bir düşüş dalgası daha görmemiz mümkün. Fakat öyle altların yıkılacağı, yok olacağı falan hiç gerçekçi değil. Böyle büyük laflar ederek dikkat çekmeye çalışan bazı ünlüler ve analistler var. Standart bir şeyler söyleseler, biliyorlar ki etkili olmayacak. Bunlar da abartıyorlar işte. Ünlü sosis yiyici John Mcaffe geldi yine aklıma! :)

Yasak gayet iyi olmuş bence. Metro ve otobüsler hep yaşlı doluydu birkaç gündür. Ücretsiz seyahat kartlarını iptal eden şehirler de var. İstanbul da katılır yarın buna... Twitter'daki yorumları okudum, çoğu kişi önlemi yetersiz bulmuş. Elbette yetersiz fakat riskli olan grubu güvenceye almak açısından (yani hiç yasak olmmasına göre) yine de iyi sayılır. Evdeki gençler de yaşlılarla teması sonlandırırsa vaka sayısında düşüş olabilir.

Bu yasakla ilgili tek anlamadığım kısım, nasıl kontrol edecekleri noktasında. Polisler ya da bekçiler, yaşlı gördüklerini çevirip kimlik mi soracak mesela? Adli ve para cezası varmış!

Öğrendiğime göre böbrekle ilgili bir rahatsızlığı varmış. Hiç yurt dışına çıkmamış. Geçen hafta yüksek ateşle gittiği hastanede (neresi olduğu söylenmedi bana) test yapılarak tanı konmuş. Tedavi için de yoğun bakıma almışlar. Bünyesi zayıf düşmüş... Akciğer, böbrek ve kalp hastaları; hangi yaşta olurlarsa olsunlar risk grubundalar. Sadece 65+ için geçerli değil yani, her yaştaki hastaları kapsıyor bence.

Bilgilendirici bir özet başlık olmuş. Hatta benzerlerini de gördüm sayfada. Magazinsel kripto haberlerinden ziyade bu şekilde paylaşımlar olması bence daha faydalı. Elbette gün içerisinde çok sık başlık açarsanız moderatör silmek zorunda kalabilir.

Ben de ZRX'le ilgili fiyat bilgilerini ekleyeyim buraya:

Borsalara giriş tarihi Ağustos/2017.
Giriş fiyatı: 0.10 USD (16.08.2017)
ATH fiyatı: 2.53 USD (09.01.2018)
Sirkülasyon: 641.639.028 ZRX
Toplam adet: 1.000.000.000 ZRX

Geçen ekim ayında Yobit'in imzası vardı burada. Senior ve üstü rütbeleri kabul etmişlerdi. Ben o zaman full olduğum için girememiştim. Post başında 12k sattan başlayan ücreti vardı. Baya kişi katıldı bizim forumdan ve 4 ay kadar sürdü. Öyle almamazlık falan yapmadılar ama kısa yazan ya da spam yapanları elemişlerdi sonradan. Belki bu yıl da düzenlenir öyle bir şey. Benim Bitvest imzasına katılmak kolay ama verilen ücretler çok düşük. Bol şanslar olsun...

Herkes halving sonrasını bekliyor doğal olarak. Bir de ETH 2.0 süreci var. Bu ikisi de sonuçlandıktan sonra piyasaya olası etkilerini yıl sonuna gelmeden göreceğimizi düşünüyorum. Her şey yolunda gider ve pozitif bir ivme yakanabilirse, tüm piyasaya moral olacaktır. Böylelikle merkezi piyasalardan ayrışma gözlemlenebilir. Elbette devamındaki fiyat istikrarı da önemli. Geçen 2 senedeki katıpların telafisi için uzun dönemli bir boğa beklentisi var.

Gizleniyor mu gizlenmiyor mu bilmiyorum ama; ilk kez kendi çevremden birinin vefat haberini aldım. Kardeşimin iş yerinden arkadaşının babası (65 yaşında) Corona virüs tanısı konduktan sonra dün vefat etmiş. Dünkü açıklanan ölüm sayısının içerisinde miydi yoksa bu akşamki sayıya mı dahil olacak bilemiyorum. Gerçekten çok üzücü bir durum. O açıklanan tüm sayılar bir hayat. Ölen kişinin çevresindeki en az 100 kişiyi etkiliyor bunun üzüntüsü. Herkes dikkatli olsun; önlemini alsın!

6,50 uzun zamandır psikolojik sınır olarak görülüyordu. Bugün 6,55 seviyesi de aşıldığına göre gözümüzü ilk etapta 7 TL'ye çevirebiliriz. İyimser gelişmeler olmadıkça tırmanış devam edecek gibi görünüyor. Tüm dünyada devlet bütçelerinin önemli bir kısmı sağlık hizmetlerine ayrılıyor. Küresel yardımlar ise belli merkezlerde USD ve EURO cinsinden toplanıyor. Dolayısıyla sirkülasyon hareketliliği USD ve EURO'ya yarayacak.
Ayrıca virüs krizini iyi yönetebilen ülkelerin para birimlerinde de pozitif etki olması muhtemel. Örneğin virüsün ilk çıktığı zamanlar Çin Yuan'ı TL karşısında düşüşteydi. Son haftada toparlandığı görülüyor.

Virüse karşı bir aşı bulunana kadar merkezi piyasalarda düşüşler devam edecektir. Hatta bu süreçte yatırımları korumak adına borsaların kapatılması da mümkün. Sonuçta bir savaş yaşanıyor ve olağanüstü bir durum var. Zaten bazı ülkelerde OHAL ilan edildi. Bizim kripto piyasası tarafından bakarsak, ben şu anda iyimserim. Yaşadığımız düşüşlerin elbette virüsle de ilgisi var fakat artı olarak, bunun halving öncesinde beklenen düşüşler olması da söz konusu. Bu yüzden halving sonrasındaki gidişatı görmemiz lazım.