Harari, kitaplarından birinde Newtonun hayatının hatası olarak gördüğü bu duruma kısaca değiniyordu, okuduğumda epey ilgimi çekmişti. Biraz daha detaylı okumak iyi geldi, paylaşım için teşekkürler, bu olaya benzer olarak Mississippi Balonu var, ilgililerin ona da göz atmasını tavsiye ederim. Onun dışında:
Zekanın türleri vardır. Ve yine bir insan ne kadar zeki olursa olsun, her şeyde aynı anda muhteşem olamaz. Kendi uzmanlık alanında harikalar yaratabilir(kendi alanında bile bocalayabilir) ama o alandan çıktığında epey feci çuvallayabilir. Bu konuyu özetleyen harika bir alıntı var:
Im no genius by any means, but Im smart in spots and I stay around those spots.
(Ben bir dâhi değilim ama, bazı alanlarda iyiyim ve o alanlardan ayrılmayacayak kadar da zeki.)
Bu söz dâhiler için bile geçerli çünkü dâhi dediğimiz insanlar şöhrete dönüşüp, spekülasyon ve abartıyla dâhi etiketine sahip oluyor. Dâhiler düşünüldüğünün aksine, hata yapmayan, yaptığı her şeyi mükemmel yapan, insanüstü varlıklar değillerdir. Haklarında söylenen çoğu şey abartı ve uydurmadan ibaret, zira şehir efsaneleri ve şaşalı hikâyeler olmadan bir dâhi yaratmak pek mümkün değil. Dâhiler en nihayetinde; sıradan ama tutkulu, çalışkan ve biraz da şanslı insanlardır, hepsi bu.
Tarih boyunca pek çok dâhi, iyi olduğu alandan ayrılmış ve şöyle şeyler söylemiştir:
https://evrimagaci.org/tesla-ve-einstein-4077"Einsteinın görelilik çalışmaları göz alıcı bir matematiksel kılıftan ibarettir. Bu kılıf, insanları büyüler, etkiler ve bir yandan da altında yatan hataları gizler. Einsteinın Teorisi, cahil insanların onu bir kral gibi görmesi için mor renkte giysiler giyen bir dilenci gibidir. Teorinin yandaşları, bilim insanı olmaktan ziyade metafizikçilerden ibarettir."
Nikola Tesla (The New York Times, 11 Temmuz 1935)
Aynı Tesla, 75. doğumgünü şerefine verilen galada, Einstein'ın "E=mc2" formülüyle ilgili şunları söylüyor:
"Ben bugüne kadar sayısız atomu birbiriyle çarpıştırdım, hiç de dikkate değer bir enerji açığa çıkmadı."
Newtonun durumdunda olan şey aslında basitçe bu, o da sıradan insanlar, küçük yatırımcılar gibi yatırımın psikolojik evrelerine kanıp, sürü psikolojisi + market psikolojisiyle kendini kaybetti, sonuç da bu oldu.
Son olarak, dikkat ederseniz, bütün kompeks yapılar tek bir faktörün üzerine inşa edilir: insan. Her ne kadar bu kompleks yapıların içine dalındığında tek gerçek faktör olan insan çoğunlukla unutulsa da, her şey insanlar üzerine kuruludur. O yüzden bunun gibi alanlarda(siyaset, ekonomi, girişimcilik vs.) başarılı olmanın yolu, her şeyin üzerine kurulu olduğu aktörü çok iyi tahlil etmekte ve çözümlemekte yatar.