15 euro nasıl bir formüldür yahu? Biz niye bir köprüden geçerken TL değil de Euro veriyoruz. Daha doğrusu şöyle diyim. Büyük ihtimalle geçilen gün Euro kaçsa onun karşılığı olan TL miktarı otomatik kesilecek. İyi de yine de sonuçta neden Euro yani? Zaten bu özel bir şekilde yaptırılan köprüler, yollar vs. söz konusu olunca dünyanın parası alındığı yetmiyormuş gibi bir de üzerine geçiş ücreti Euro olarak hesaplanan köprü yaptılar iyi mi. İnsanlar bunun için mi vergi veriyor gerçekten. Bizim vergilerimizle köprüler, yollar onlar bunlar yapılıyor ama bir de geçerken bir ton para ödüyoruz.

WELCOME TO TURKEY! 

Bence bu fotoğrafta anlatılmak istenen özet konu şu ki; kripto paralara yapılan yatırımların aynı zamanda tehlikesi hakkında da farkındalığa sahip olmak. Orada dolar gibi varlıklar da var mesela evet ama onunla tam olarak bağlantıyı kuramadım. Çünkü merkezsiz finansa bir gönderme görüyorum çoğunlukla. Ayrıca makalenin içeriğini de merak etmedim değil şimdi. Koskoca The Economist gazetesinden bahsediyoruz bir yerde.

Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim hocam. Europa Universalis IV oyununu daha önce Twitch platformunda Jahrein'den çokça kez izlemiştim ve izlemesi bile bir hayli sarıyordu. Oynamaya hiç niyetlenmemiştim şimdiye kadar ama sayenizde bu oyunu kütüphaneme ekleyip oynayacağım bakalım.    Ama sanki tek başına bir yerden sonra sıkar gibi duruyor. Benim arkadaşlara bir söylerim daha iyi olur multiplayer oynamak. Uzun zamandır bir strateji oyunu da oynamıyordum iyi geldi bu.

Gitgide fakirleştik ne yazık ki. Ekonomiye hiçbir şekilde olumlu bir müdahelede bulunulmadığı için kur yükseliyor, her şeye zam geliyor. Neden her şeye geliyor? Çünkü ülkede doğru düzgün bir üretim yok ve ithal etmediğimiz ürün kalmadı neredeyse. İnsanlar hak ettiği zammı ya da maaşı alamıyor ama bir yandan hayat pahalılığı uçup gidiyor. Enflasyon oranı yüzde 18-19larda açıklansa da gerçek enflasyon yüzde 50'nin üzerinde tabi ki. Enflasyonun çok altında alınan zamlar yüzünden de insanların maaşı hızla eriyor ve alım gücü de hızla düşüyor. Geldiğimiz son nokta da ortada.

Twitch'te takip ettiğim bir yayıncı sayesinde kendilerinden halihazırda ne kadar vergi alındığını öğrenmiştim. %25 gelir vergisi + %18 KDV alınıyormuş. Bir de üzerine şimdi "bu ortamlardaki herkesten kazanç sağlama vergisi" diye de nitelendirebileceğimiz ek %15'lik bir vergi daha çıktı ortaya. İnsanlardan daha neylerini istiyorlar gerçekten anlamıyorum. Dünyanın vergisini alıyorlar ve doymuyorlar daha da.

Önce Prof. Dr. Zafer Kurugöl ortaya büyük bir iddia attı ve bunu hem de sakin bir şekilde programda söyledi. Hatta daha yeni bir bebeğin testlerinin gerçekleştirildiğinden falan bahsetti. Bu söylemler tabi ki olay oldu ki olmalı da. İnsanların bebekleri birer denek değildir. Böyle bir şeyin teklif bile edilmeden gerçekleştirilmesi korkunç bir şey. Şimdi aileler bunu yapanları bir bir mahkemeye verseler haklılar.

Bu örnekte de hata yapıldığı gibi bir izlenim bırakılmış ama belki de hata yapmadılar ve bir tür deney yaptılar belli mi olur. Son zamanlarda bu gibi haberlerden çok şüphelenmeye başladım. Sağlık şakaya gelmez. Ya bu bebekler denek olmayla kalmayıp bir de Hepatit B aşılarını olmadıkları için bu virüse yakalanıp ölselerdi? Bunun hesabını nasıl vereceklerdi?

Bu listede en çok dikkatimi çeken tabi ki Çin ve Rusya oluyor. Çin daha şimdiden dünyanın en güçlü ülkelerinden biri konumunda. Ancak hala ABD'nin bir adım önlerinde olduğunu düşünüyorum. Tabi bu durum uzak gelecekte çok değişebilir. Çin Asya ülkeleri arasında yüksek ihtimalle en güçlü ülke konumuna gelecektir. Rusya da bu ikiliyi arkadan izleyen ülkelerden birisi. Ama onların önünde çok daha uzun bir yolu var.

Yasalara uygunsuz bir şekilde kafası ne eserse onu yapan da çok ev sahibi var. Bu açıklamanın ben bir şey değiştireceğini düşünmüyorum. Çünkü denetim mekanizması yeterince iyi bir seviyede değil. Tabi herkesi nerede denetleyecekler o da var. Sonuçta kiracının kendi hakkını savunabilmesi lazım. Mahkemeler düzgün işlediği sürece kiracılar haksızlıktan kurtulabilirler. Yine de günümüzün en büyük problemlerinden birisi de konut ve kira fiyatlarındaki enflasyon.

Kurda gerçekleşen bu kadar büyük bir artış devam ederse yakın zamanda yeni zamlarla karşılaşabiliriz bence de. Çok üzücü bir durumun içerisindeyiz uzun bir süredir. Erdoğan bundan 1 ay kadar önce faiz düşürmeyi dillendirip duruyordu ama yeni aksiyon alındı. Normal şartlarda olsa faiz düşürmeyi olumlu bulurdum. Fakat normal şartlarda değiliz. Çünkü ekonomik reform göremiyorum ben ortada. Dolayısıyla da faizin düşürülmesi = kurdaki yüksek artış oluyor.

Merkez Bankası'ndan faiz indirimi kararı resmileşince USD/TRY kuru buna okkalı bir cevap verdi. Öncesinde 8,65 liradan işlem görürken hızlı bir şekilde artışa geçerek 8,89 liraya kadar tırmandı. Bu haftalık piyasalar kapanmış olsa da önümüzdeki haftayı 9 lira ile açıp açmayacağını merak ediyorum. Belki hafta sonunda durumu biraz toparlayacak küçük hamleler yapılırsa yeniden 8,5-8,6 lira bandına çekilebilir.

İşin özeti aslında bu ülkede paran bolsa krallar gibi yaşayabiliyorsun. Eğer aksi söz konusu ise, sıkıntılı zamanlardan kurtuluşun yok. Çünkü hayat pahalılığı her geçen gün daha da büyüyor. Hastaneye önemli bir hastalığınızdan dolayı randevu almak istiyorsunuz, en yakın randevuyu fi tarihine atıyor. Klasik GSS hiçbir işe yaramıyor o yüzden. Anca özel sağlık sigortanız olacak ki istediğiniz hizmeti alabilesiniz. Ama bu sigortanın ödemelerini gerçekleştirebilecek güce sahip değil herkes de. Anca işyerinizin bu sigortadan yapması gerekir ki rahatça işinizi görebilesiniz. Öğrenci olma konusuna gelseniz orası ayrı bir dert. Eğitim sisteminin rezilliği ortada. Son zamanlarda da yurtların pahalılığından dolayı gençler isyan etti, sonuçta verilen KYK ücreti yetmiyor haklı olarak.

Yani genel olarak bu ülkede yaşamak bir ızdırap haline gelecek böyle giderse.

Faiz indirimi çağrısı karşılık buldu bulmasına da Merkez Bankası işleri iyice batırdı. İlla 40 kere söylememiz gerekiyor diyeceğim ama yine de anlamıyorlar. Ne bir yol haritası var ne bir şey. Körü körüne faizi düşürüyorlar ama ekonomi tarafında durumu dengeleyebilmek için bir hamle var mı bu sırada? Tabi ki yok. Olsa zaten dolar bugünü 8,89 TL ile kapatmazdı. İş bilmez insanlar yüzünden bu ülke bu hale geldi zaten ama zamanı gelince bu beceriksizliklerin hepsinin hesabı sorulacak.

İllegal bir şey olmadığını düşünmekte haklısınız çünkü gerçekten de kripto para madenciliğine hükümetimiz herhangi bir kısıtlama getirmedi. Henüz Çin gibi bir radikal karar almadık yani.    Bu olayın sebebi yüksek ihtimalle madencilik amaçlı getirilen bu ekran kartlarının kaçak bir şekilde ülkeye getirilmesidir. Normalde yurtdışından bir şeyler getirme sınırının üzerinde bir ekran kartı sayısına sahiplerse bir kısmını kaçak olarak getirmişlerdir diye tahmin ediyorum.

Ben son zamanlarda gerçekten Beşiktaş kadar şanssız bir takım görmedim desem yalan olmaz. Çünkü zaten 18 kişilik bir kafile ile Altay maçı için İzmir'e geldiler. O da yetmedi, maç sırasında en önemli oyuncularından birisi olan Pjanic'in de sakatlandığına şahit oldular. Umarım ciddi bir sakatlık değildir de sahalara çabucak geri dönebilir. Bu kadar dar bir rotasyona rağmen yine de maçta Pjanic'in yerine oyuna giren Güven Yalçın'ın golüyle 1-0 öne geçebildiler. Fakat Altay 57 ve 88. dakikalarda bulduğu gollerle maçta geri dönüş sağladı ve maçı da 2-1 kazandı. Böylece ligin yeni lideri Beşiktaş'ın 1 puan önünde Altay olmuş oldu.

Bitcoin fiyatı bir türlü belini doğrultmayı beceremiyor. Bu sabah 11 sularında Bitcoin fiyatı 45 bin dolar direncini kırmayı başardı. Bunun sonrasında olumlu düşüncelere sahip olmaya başlamaya zaman bile vermeden aynı gün içerisinde önemli bir düşüş gerçekleşti. 40900 dolar bandına kadar ciddi bir gerileme oldu ve bunun sebebi balinalar olabilir mi acaba diye merak ediyorum. Çünkü geçenlerde fiyat 40 bin doların altını da gördü ve belki de oradan alıp 45 binde satmış olabilirler. Şu an fiyat 42 bin dolardan işlem görüyor.

Şöyle bir baktığımız zaman Türk futbolunda büyük bir emeği olan birçok teknik direktöre sahip olduğumuzu görüyoruz. Fakat bu teknik direktörlerden hiçbiri yerine yeni birisini yetiştirme çabası içerisine girmiyor. Sadece kendi kariyerlerini sürdürmeye devam edip iyi bir şekilde noktalamak istiyorlar. Tabi belki emekli olduktan sonra böyle bir işe zaman ayırmayı düşünenler de vardır aralarında. Ancak şimdiden bu düşünce içerisinde girişimlerin olduğunu görsek ne mutlu edici olurdu. Türk futbolu gittikçe daha da güç kaybediyor. Eskiden Süper Lig en iyi 10 lig arasındaydı ancak şu an alakasız bir yerde.

Lightning Network'ün bu sisteme entegre edilecek olması beni heyecanlandıran noktalardan birisi. Lightning Network ile yapılan Bitcoin işlemleri normalden çok daha hızlı ve ucuz bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. Zaten Twitter gibi bir sosyal medya devinin içerisinde böyle bir uygulama başlatmaya hazırlanan Bitcoin için hız ve maliyet azlığı en önemli konular. Yaşadığımız çağ itibariyle hız çok önemli ve insanlar sırf bir kripto para transferi için uzun bir süre boyunca beklemek istemiyor. Başarılı olursa Bitcoin'in çok daha büyük kesimler tarafından benimsenmesi sağlanmış olacak.

İster istemez birçoğumuz böyle programlar ya da uzantılar ile işimizi halletmeye çalışıyoruz. Bu bizim millete özel bir durum değil sonuçta, herkes için geçerli bir durum. Youtube'da herhangi bir videoda o kadar çok reklam ile karşılaşıyorum ki, insanı bir şey izlediğine izleyeceğine pişman ediyor. Kim o kadar sabırlı durup videodan çok reklam izlemek ister ki sonuçta. Bazen 2-3 reklam çıkıyor her biri en az 1 dakika uzunluğunda. 

Ülkemizin şehirlerinin büyük bir kısmını gezip görme imkanım olmadı henüz. Fakat hem gezip gördüğüm şehirler hem de internetten oradan buradan gördüklerim kadarıyla ülkemiz kesinlikle çok harika güzelliklere sahip. Ülkenin direkt olarak kendisine, doğaya, tarihi mekanlarına vs. baktığınızda içiniz huzurla doluyor. Gittiğim şehirlerde her zaman önceliğim güzel bir doğaya sahip olup olmadığını kontrol etmek ve ne gibi kıymetli eserlere sahip olduğunu araştırmak oluyor.

Aslında şu anki şartlarda tam tersi bir durum var gibi bir şey. Çünkü faizler başka hiçbir şey umurlarında olmadan düşürüldü. Yani o kadar hazırlıksız ve kafalarına göre hareket ettiler ki, kurlar yine kötü şekilde etkilendi. Doların mesela hemen fırladığını gördük.

Faizlerin düşürülmesi normalde olumlu bir olaydır fakat bunu yaparken ekonomik düzeyinizi de geliştirmeniz gerekir ki en az hasarla ya da sıfır hasarla durumu kurtarabilesiniz. Diğer türlü faiz düşürmek, yine dolaylı olarak bir şeylerin daha da pahalanmasına yol açacaktır.