Projeyi bildiğimden yazmıyorum, sadece olasılık anlamında söylüyorum, ekip bunu yeniden doğuş olarak görebileceği gibi, exit scam için uygun şartları oluşturma hamlesi yapıyor da olabilir, ya da sırf fiyat yükselsin diye herhangi bir dayanağı olmayan supply azaltma yolunu seçmişlerdir ki, her durumda da "bana göre" ilk rüzgarda karını alıp kapıya yönelmek en iyisi, çünkü kısa süre sonrası muhtemel ki çöküş. Elindekinin üçte birini yok etmenin makul, mantıklı ve şeffaf bir sebebi olması lazım.

İşte Binance'in bu kadar büyümesini neden çok tehlikeli bulduğumu anlatan çok güzel bir örnek. Bir imza kampanyası var, çok talep görüyor, pozisyonu uygun olan hemen herkes katılım peşinde ve doğal olarak bu durum işin sahibinde GKS oluşmasına neden oluyor (Göt Kalkması Sendromu), nasıl ki coinler tokenlar Binance'e girme derdinde, çoğu üye de bu imzaya girme derdinde (bu durumla ilgili herhangi bir eleştirim yok, aman yanlış anlaşılmasın) ve yönetici de canı istediğinde kelle alıyor.

Yazmak istiyorsam zaten üşenmem yazarım, istemiyorsam da kasmam, yazmış olmak için yazmak aynen içeriğe yansıyor ve bunu istemiyorum. Elbette her yazdığımız Nirvana'nın sırrını vermiyor, bazen gayet sıradan, olmasa da olur dedirten şeyler de yazıyoruz normal olarak ama onları da yazmak istediğim için yazarım, adım geçsin diye değil.

Hepsi var

Hocam madem Ahmet Ümit ve polisiye seviyorsun bence tam senin için yazılımış bir kitap önereceğim, tarzı nasıl dersen Ahmet Ümit ile Dan Brown'u karıştır, işte öyle. Herkese de tavsiye ederim, ilk kitabı ve devam ederse sonraki kitapları beni şimdiden meraklandırıyor. Adam aslında mühendis ve gerçekten mühendis gibi kurgulamış hikayeyi, çok beğenerek okudum.
Arif Ergin - Tekvin

BBC Earth çok başarılı belgesellere imza atıyor, sadece doğa ve hayvan belgeselleri değil, hayata dair, sağlık gibi konularda da dikkat çekici yapımları var, favori kanallarımdandır.

Takdire şayan bir gelişme, Digilira'nın sektördeki diğer firmalara kıyasla daha inovatif olan yaklaşımını zaten beğeniyorum. Şimdiye kadar çok daha iyi yerlere gelinmesi gerekirdi ama takip edenler ne demek istediğimi anlayacaktır ki, en başta seçilen platform teknik olarak avantajlara sahip olmakla birlikte hacim/kullanım vb handikapları da barındırıyor. Sahaya, sokağa inmek bana göre cesurca ve iyi bir karar, e-bebek gibi büyük bir firmayla anlaşmak da işin ciddiyetini gösteriyor.
Kutlarım

1) Yeni nesil Türk gençliğinin dünyaya müjdesi olan o proje şaka değildi, iş basına yansıyıp tepki alınca kıvırdılar ve başarılı oldukları dezenformasyon hamlesine giriştiler, gerçekten sergilenen bir öğrenci projesiydi (arkadaşım Tübitak'ta çalışıyor, kaynağım içeriden),  sana bir önerim olacak, 2011 yılından beri Demirören grubunun elinde akp borazanı olan Milliyet gazetesini kaynak gösterirken bir daha düşün bence !
2) İlayda Şamlıgil şakası ise şu anda Cornell University öğrencisi, sadece eğitim almıyor, bir yandan da okul kanalıyla katılınan Nasa projelerinde falan çalışıyor. Uyduruk Cornell University neymiş dersen şuradan da ( https://www.urapcenter.org/cdn/storage/PDFs/vhKaHMN3xHTJiFjNT/original/vhKaHMN3xHTJiFjNT.pdf ) görülebileceği üzere dünya sıralamasında 23. durumda, bizden ODTÜ 532, Boğaziçi 699, Bilkent 840. sırada.

Bir de resmini ekleyelim, namı yürüsün:

Tübitakın kendi projesi değil, destekleyip sergiye değer bulduğu (ya da İlayda'nın gereksiz(!) projesi gibi sergiye değer bulmadığı) çalışmalar bunlar. 1 saatliğine interneti herkesin kullanımına açıyorum, kendin araştırabilirsin.

Evet, diyanet olmasa yasa dışı olarak nemalanacak olan bu gruplar şimdi diyanet, Tübitak ve akpli belediyeler sayesinde küplerini resmi musluklardan doldurup faaliyetlerine devam ediyorlar.
Üstelik bu yobaz takımı lafa gelince bütün batıya lağım kusar ama batının her türlü nimetinden, teknolojisinden yararlanmayı bilir. Bunun elbette bir bedeli vardır, kimse malını bedava yedirmez ama umurlarında değildir, Allahın işi der geçerler.
Bir tanesinin büzüğü yiyip de bu kadar imam parası yerine eğitime, teknolojiye, sağlığa harcayalım, dünya ile rekabet edelim der mi? Demez çünkü reis zaten açıkça ve kameralar önünde söylemiştir: Bize düşünen değil, inanan gençlik lazım.
Konu bir miktar sapacak ama şunları da paylaşayım:
2015 yılında İstanbul Özel MEF Lisesi 12. sınıf öğrencisi olan İlayda Şamilgil’in yaptığı “Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Bir Sistem” projesi Tübitak tarafından dereceye alınmadı. İlayda  aynı projeyle Polonya’da 80 ülkenin binlerce projesinin arasında birinci oldu ve NASA ekibine katıldı.  İlayda’nın projesini dereceye almayan Tübitak, “Bir selam da sizden selam size selamünaleyküm”, “Tillo evliyalarının kerametleri” projelerinden sonra çıtayı iyice yükseltti ve “Papaz eriğini imam eriğine çevirme” isimli projeyi yayınlandı.
İşte en büyük paranın diyanette olmasının faydaları !!!!

Onu biliyorum, quantum bilgisayar olayını da takip ediyorum hocam ama henüz uygulamada ciddi handikaplar var, "filancayı aştık" diye açıklama çok ama o açıklamayı destekleyici eylem genellikle ortada yok. İrili ufaklı bir çok sıkıntı var ama en büyük sorunlardan birisi işlem esnasında veri kaybı, yıllardır gerçek bir çözüm bulunamıyor, ama tabii ki belli olmaz, her şey bir anda çorap söküğü gibi gelişebilir.

Hüloğğ People: Ya şey, acaba bu yapılanlarda biraz, şey sanki....
Reyiz's Diyanet: Tekbiiiiiiirrrr
Hüloğğ People: Allaaahuekberrr
Dış Ses: Dağılabilirsiniz

Biraz yerine göre de değişiyor anladığım kadarıyla, ben pazarlardaki bağırtı, cayırtıyı sevmem, o nedenle çok nadir giderim ama şöyle bir durum var, Ankara'da yaşarken şunu görüyordum, pazarcıya "ben seçeyim" demekle, "senin ananı, avradını..." diye lafa girmek aşağı yukarı aynı etkiyi yapıyordu. İzmir'e taşındık, burada pazarlarda millet alacağını tezgahtan çatır çatır seçiyor, kimse de gıkını çıkartmıyor.

İşlem süreci takip edildiğinde aslında firmanın haksız olmadığı görünüyor, olaylar olduktan aylar sonra yanlış işlem yapmış bir kullanıcı var ve firmanın o işlemi geri alma veya düzeltme imkanı kalmamış, bunun nedenleri de izah edilmiş.
Ancak;
1) Kullanıcı (üstelik anladığımız kadarıyla cirosu yüksek ve daha da toleranslı davranılması gereken bir kullanıcı, yani "MÜŞTERİ") zaten hatalı işlem yaptığını kabul ediyor ve zararının tamamının telafisini talep etmiyor, bir ara çözüm talep ediyor,
2) Ara çözümü bile bir kenara koydum, bu kişinin zararının tamamen telafisi atla deve bir rakam etmez, kabaca 9K TL tutar ve bunu "aslında firmanın haklı olduğunu vurgulayarak, bir defaya mahsus" karşılamak hem müşteri memnuniyetini tavan yapar, hem son derece ürkek olan bu piyasada firmaya olan güveni 9K TLye alınamayacak seviyede yükseltir, hem de bu forum ve başka mecralarda ciddi bir prestij atlaması yapar, tanıtım faaliyetlerine büyük bir katkısı olur.
Fakat elbette bunları görüp uygulayabilmek için çok önemli bir ön şart var: Vizyon

Zaten en fazla 6-7 yıl sonra quantum bilgisayarlar fiilen hayatımıza girecek ve muhtemelen herhangi bir tanesi şu andaki tüm işlem gücünden daha yüksek kapasiteli olacak. Yani mevcut kriptolama yöntemleri ve seviyelerinin hepsi yalan olacak, o zaman geldiğinde elbette kriptolama teknikleri de bu duruma uyum sağlayacak ama donanım hala kullanılabilecek miı bilinmez.

Bunun kriteri nedir? Ya da başka bir şey sorayım, kaliteli bir exchange(!) üzerinden ieo yoluyla aldığım bir emtia 2 ay sonra elimde patlarsa kaliteli exchange yoluyla zararımı telafi edebiliyor muyum?
Daha da başka bir şey sorayım, regülasyonla ters orantılı bir korelasyona sahip olan votatilite düştüğü zaman kripto piyasası yatırımcı için hala cazip bir yer olacak mı?

O an teknik bir sıkıntı olduğu belli, zaten arkadaşlar da çok kısa bir süre sonra düzeldiğini yazmışlar, ancak bu durum şu gerçeği değiştirmiyor: Cmc verileri manipüle eder.
Bunu bir çok yoldan yapar, işine geldiği zaman hatalı supply yayınlar, proje ekiplerinin çabasına rağmen düzeltmez, borsaların verileriyle oynar, marketcapler ile oynar, dominance ile oynar. Yani coinmarketcap gri bölgeden her boka müdahale etmeye çalışan bir balinadır ve topluluğun bilgi almak için ilk baktığı yer olması işlevi devam ettiği müddetçe de bu durum sürecektir.

Bu tarz kanallar üyelerin saçma sapan yorumlarıyla hızla amaç dışına çıktığı için ilgimi çekmiyor açıkçası ama "Öyle iddialı falan da değilim, kendi çapımda zevkine uğraşıyorum" söylemini sevdim, burası mercimek kadar bilgisiyle ahkam kesmeye kalkanlarla doluyken, dürüst ve mantıklı olmuş.

Amerika'nın Kuklası Partisi  yeni kıble olarak "mecburen" Moskova'ya dönüyor, olan budur.

Hocam çok teşekkürler, önceki postta da yazdığım gibi Verisignden memnundum ama Claudflare ile hem gecikme az bir miktar olsa da düştü, hem internet hızı arttı, fast.com ile önce Verisgn, sonra ayarları değiştirip (20-30 saniye içinde, koşulların değişmiş olacağını zannetmiyorum) Cloudflare ile ayrıntılı test yaptım.