Konuyu sık sık takip ediyorum sıkı bir league of legends izleyicisiyim son zamanlarda bir güncelleme yapılmadığı için ben yapmak istedim umarım hakkını verebilirim.  Yılın en büyük organizasyonu olan Worlds2021'ye temsilcimiz Galatasaray ön eleme aşamasından başlayacak öncelikle size ön elemedeki format hakkında bilgi vermek istiyorum 10 takımın boy göstereceği ön eleme aşamasında her iki grubun birincisi adını direkt olarak gruplara yazdırmayı başaracak.Gruplarını 3. ve 4. sırada biteren takımlar çapraz eşleşme ile 5 maçlık bir seri oynayacaklar ve bu serinin kazananı gruplarını ikinci sırada bitiren takımlar ile tekrar bir seri oynayacak.Oynanacak bu serinin kazananı 2 takım da adını Worlds2021'e yazdırmayı başaracak.






A grubuna göre temsilcimizin bulunduğu B grubu biraz daha rahat bir grup ancak grubun favorisinin C9 olduğunu belirtmem gerekiyor bizim bu grupta bir süpriz yapıp ilk sırayı alma ihtimalimiz bana kalırsa hiç az değil ama en kötü ihtimal ilk 2 dışına çıkmamak gerekiyor.

Dolar 8,87 lira ile zirve gördü şu ana kadar. Piyasaların kapanma saatine de daha var. Merkez Bankası yine yaptı yapacağını desek yeridir. Başka hiçbir şey ile destek vermeden direkt olarak faiz düşürdüklerini açıkladılar ve bu da kura vurdu tabi direkt olarak. Merkez Bankası'nda kimler çalışıyor gerçekten merak ediyorum. Hoş tabi bankanın başkanı bile alakasız birisiydi diye hatırlıyorum. Önceden her adımın planlanması gerekir ki bir yandan kur iyice batmasın faiz indirecem derken. Bu şekilde faizi ben de indiririm yani, demek ki bu mantıkla hepimiz Merkez Bankası başkanlığına getirilebiliriz. 

Uzun zamandır ilk defa böyle bir duruma şahit oldum. Sadece 4 yedekle ne yapabilecekler ki? Sırf yorgun düşen oyuncuları değiştirmeye kalksalar haklarını bitirirler zaten. O yüzden zorlu bir maç Beşiktaş'ı bekliyor. Büyük ihtimalle son dakikalara kadar değişiklik yapmayı düşünmeyecekler. Yoksa sakatlık durumunda oyuna sürebilecekleri kimse kalmayacak. Eğer sakatlık bakımından şansları iyi giderse, her şeye rağmen bu maçı alabileceklerini düşünüyorum. Altay lige iyi başladı ama Fenerbahçe'ye sahasında 2-0 yenilmişti. Beşiktaş'ın mantıken hayli hayli maçı alması gerekir.

Büyüyle iksirle geçebilecek bir şey olsa keşke koronavirüs.    Böyle saçma sapan şeyler peşinde koşan insanları da anlamıyorum. Sözde koronavirüse etkili bir şey bulduğunu sanarken aynı virüse yakalanıp vefat etmek gerçekten manidar. Belirttiğiniz gibi bence de aşısını yaptırmamış bir bireydi. Yoksa özel bir hastalığı bulunmadığı sürece bu işin sonu böyle bitmezdi. Demek ki neymiş, aşının önemi büyükmüş.

Fenerbahçe Giresunspor'a karşı aşırı kolay bir maç oynayamadı fakat yine de bir şekilde 2-1 kazanmayı başardı. Daha 2. dakikada Ferdi Kadıoğlu'nun golü ile 1-0 öne geçerek rakiplerine erken bir şok yaşattılar. İlk yarının son dakikalarında Giresunspor bir penaltı kazandı fakat top direkte patladı. Eğer bu fırsatı gole çevirebilselerdi acaba maç sonucu nasıl olurdu diye de merak ediyorum. 60. dakikada Rossi'nin yerine oyuna giren Berisha, 64'te Mesut Özil'e asist yaparak durumun 2-0'a gelmesini sağladı. Bu golden sonra iyice rahatlamış oldular. Giresunspor'un 85. dakikada attığı golle fark 1'e inse de devamını getiremediler.

Görüşünüze katılıyorum. 10 milyon euro Pelkas gibi bir oyuncu için gerçekten iyi para. Umarım söylentiden öte bir haberdir. O halde Fenerbahçe bence Pereira'ya rağmen satmayı düşünebilir. Sonuçta reddemeyecekleri bir teklif olarak değerlendirdiklerinde yönetim araya girip kendi de halleder. Şimdi bu paraya satılmazsa bence bir daha aynı fırsatı bulmaları zor olur. Ben sanmıyorum ki Pelkas sürekli istikrarlı oynasın.

Aslında ben de sizin gibi düşünmek istiyorum aptallık konusunda. Ama gerçekten büyük cesaret ister bu kadar bol keseden atmak. 3 milyon Bitcoinim var diyor sonuçta. Tabi inanan adamda akıl mı olsun ki baksın ona diyeceksiniz belki de, onda da haklısınız.    Ama belki aralarında dur bir bakayım diyip 21 milyon arzı görüp geri adım atan da olmuştur belki. Ben cesurca falan diyorum ama tabi Çiftlik Bank örneğini de unutmamak lazım. Tosuncuk o kadar saçma vaatler verdi ki bunun üzerine Turcoin'e şaşırmamak lazım aslında.

Ayrıca evet, 2.5 yıl boyunca bariz bir scam projenin sahipleri için hala son kararın verilmediğini görmek garip. Mahkeme süreçleri birçok konuda uzun sürebiliyor. Mesela tüketici mahkemesine başvurduğunuzda da baya bekletiliyorsunuz gibi gibi.

Şu an Youtube Premium hesabım var ve bana da çıkmıştı sol altta bir şeyler ama hızlıca kapatmıştım bakmadan. Meğerse böyle güzel bir özellikten bahsediyormuş.    19 Ekim'e kadar denemeye açık olduğu yazıyor. Ayrıca Google Chrome, Opera ve Microsoft Edge tarayıcılarının son sürümlerinde mevcutmuş. Mozilla Firefox'ta bu desteğinin sunulmaması ilginçmiş. Bende bu tarayıcıların hepsi de yüklü şu an zaten de. Aktif bir Opera kullanıcısı olarak bunu deneyeceğim bakalım. Aslında Youtube gibi video deryası olan ve çok popüler bir mecraya çok daha önceden böyle bir özelliğin getirilmesini beklerdim. Sırf bu özellik yok diye kim bilir kaç kişi Youtube'dan video indirmek için çeşitli programlar kullanmışlardır. Umarım sıkıntısız bir şekilde özellik full sürüm olarak kullanıma sunulur. Kullanıcıların büyük bir kısmı bundan faydalanır şüphesiz.

Belki çok klasik bir söylem olacak ama İstanbul gerçekten çok harika bir şehir bana göre.    Ülkemizin insanını, sıkıntılarını vs. bir kenara bıraktığımızda ve sadece İstanbul'un kendisine baktığımızda aslında çok güzel bir şehir görüyoruz. Tabi ki güzel derken beton yığınından başka bir şeyin görünmediği yerlerini kastetmiyorum. Anadolu Yakası'nda hala yeşil kalan oldukça fazla yer var mesela. Belgrad Ormanı yolunu arada da olsa kullanmayı çok seviyorum. Ağaçların arasından tatlı virajlarda araba kullanmak o kadar huzurlu bir şey ki sanki insana farklı bir ülkedeymiş hissi veriyor. Anadolu Yakası'nda Polonezköy taraflarına gitmiştim ve çok beğendim açıkçası. İstanbul'un kafa dağıtmak için gidilebilecek yeşillikler içerisinde güzel yerleri var bu şekilde.

Bunun dışında tabi kim bilir kaç tane müzeye, tarihi mekana vs. de gitmişimdir. Fakat doğal güzellikler bana daha da çekici geliyor.

Tabi ki hiç olmasın demiyorum, böyle düşünmek çocukça olur. Sonuçta reklam gelirleri eminim ki Google için önemli bir paya sahiptir. Yoksa asla bu kadar üstüne düşmezlerdi. Sonuçta bin tane projeyi yarıda bırakan ya da eline yüzüne bulaştırma potansiyeli de olan bir firmadan bahsediyoruz (örneğin Stadia).    Ancak özellikle mobilde o kadar çok reklam çıkıyordu ki. Premium'u almamakta ben de inat ettim ve şansıma bir yerden 3 ay ücretsiz abonelik buldum onu kullanıyorum şu an kafam rahat. 

Valla bu konuda tabi ki particilik yapmanın hiçbir anlamı olmaz. Belediyenin başında kim varsa yaptığı faaliyetlere göre değerlendirilir. Eğer gerçekten böyle bir durum söz konusuysa, yani kalitesiz malzeme kullanımından dolayı arızalar ortaya çıkmışsa bir an önce düzeltilmeli. Sonuçta İmamoğlu seçildi diye körü körüne savunacak değilim. Belediyeciliğini ne kadar iyi tutarsa ben de o kadar takdir ederim.

Öte yandan da Tevfik Göksu gibi bir adamın açıklamaları söz konusu olduğunda günahımı bile vermeyeceğim bir adam olduğu için dinleyesim bile gelmiyor. Az çok daha önceden hal-hareketlerini ve konuşmalarını dinlemiş, izlemiş birisi ne demek istediğimi iyi anlar. Taylan Yıldız ile olan bir konuşması var resmen rezillik.

Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn, yaptığı toplantıda koronavirüs aşısı yaptırmak istemeyenler ile ilgili önemli kararlar almış. Bu kararlara göre, aşı yaptırmadan koronavirüse yakalanan kişilere rapor ücreti verilmeyecek. Sinema, tiyatro gibi etkinliklerde istenen PCR testi ücretleri de aşı yaptırmayan kişiler için daha pahalı olacak.Aşı olmayan çalışanlar da koronavirüse yakalandıktan sonraki karantina döneminde çalışmadıkları günlerdeki ücret kayıpları için devletten tazminat alamayacaklar. Ayrıca bahsettiğim gibi; sinema, tiyatro gibi etkinliklere katılmak isteyen ama aşı yaptırmak istemeyen kişiler PCR test ücretini de kendi cebinden verecek. Bunun sebebi de, aşı yaptıran kişilerin haklı olarak neden aşı yaptırmayan kişilerin test paralarını ödediklerini sorgulaması.

https://www.hurriyet.com.tr/dunya/almanyada-kovid-19-asisi-yaptirmak-istemeyenler-icin-hayat-pahalilasacak-41900711

Almanya bu konuda çok yerinde kararlar almış bana göre. Sağlık Bakanı'nın adil tavrını da takdir ettim. İnsanların bir şeyleri sorgulaması ve haklı oldukları takdirde gereğinin hemen yapılması, Türkiye'yi düşündüğümüzde hüzünlendirici bir şey. Çünkü burada kim ne kadar fazla haklı isyanda bulunursa bulunsun, bizleri umursayan yok.

Evet, sadece oyunlarda gördüğümüz bir durum değil bu artık. Youtube mesela direkt olarak reklam deryasına dönüştürüldü. Adblock ile anca kurtarıyoruz kendimizi ki bazen ilginç bir şekilde o bile işe yaramıyor. Reklam gelirleri önemli anlıyorum ama insanları çileden çıkaracak seviyeye getirmek de büyük bir saygısızlıktır bence. Youtube Premium'u aldırmak için her yolu deniyorlar desem yeridir. Belli ki Adsense gelirleri ciddi şekilde artırılmış.

Yurtdışında bunun güzel örneklerine şahit olmuştum. Fakat ne yazık ki ülkemizde teknik direktörlerimiz yeni bir meslektaşını yetiştirme konusunda yetersiz ya da isteksiz kalıyor. Kendi işimi yapayım başka da bir şey ile uğraşmayayım mantığı yerine yeni yetenekli teknik direktörlerin yetiştirilmesinde katkı sağlamaları gerekir. Bu sayede hem kariyerlerini daha da saygın bir noktaya taşıyabilirler hem de futbolumuzun gelişmesine yardımcı olurlar.

Faiz indirimi tabi ki halka biraz olsun nefes aldırabilecek bir haber olur. Çünkü genel faizin her artışında o kadar çok sektör etkileniyor ki bu da vatandaşlara fiyat artışı olarak yansıyor. Böyle böyle birçok şeyin fiyatı inanılmaz seviyelere ulaştı. Mesela evlerdeki faiz oranları gerçekten akıl almaz seviyede bir fiyat artışına sebep oluyor. Faiz indirimi o yüzden tabi yapılmalı da önemli olan nasıl yapılacağı. Çünkü dümdüz hadi ben indirdim yaparlarsa bu sefer de kurun önünü iyice alamaz hale gelecekler ve o çok konuşulan doların en az 10 TL'ye çıkma ihtimali gerçeğe dönüşecek. Ekonomik iyileştirmelerle desteklenen bir faiz indirimi her zaman daha hayırlıdır. Bunun dışında bir girişim ülkenin ve insanların sağlığı açısından kabul edilemez.

Caizcoin diye sözde bir proje gerçekten vardı ve hala reklam bile verebildiğine inanmak istemiyorum. Ama tabi önüne gelen reklam verebildiği için bir şey de diyemiyorsun o konuda. Sonuçta parayı veren düdüğü çalarmış. Kim bilir ne kadar para döktüler çekebilecekleri insan sayısını aşağı yukarı hesaplayıp. Böyle böyle ileriye yönelik planlar yapıyorlar işte sonra da milleti kafalayıp kayboluyorlar. Aslında belli bir seviyeye kadar bence de denetim gelmeli. Mesela ne idüğü belirsiz kripto para projelerinin reklam yapmasına izin verilmemeli gibi önlemler gerekiyor ki dolandırıcıların karşısında daha etkili bir şekilde durulabilsin.

BIST'te şu an kaç tane yatırımcı vardır gerçekten merak ediyorum. Bence kripto paralara ve altın gibi varlıklara yatırım yapan insanların sayısı çok daha fazladır. Olması gerekenin de bu olduğunu düşünüyorum açıkçası. BIST biraz daha sıkıntılı bir ortam gibi gelmiştir hep bana. Bir şirketin hissesini almak ve yükselmesi ummak. Bu sırada batan şirketlere bile denk gelinebilir. Tabi kripto paralarda da batma olasılığınız var ama bilinçli bir yatırımcı doğru yere yatırım yapmayı da iyi bilir. Altın zaten en güvenli yatırım araçlarından birisi.

BIST'e istedikleri kadar güncelleme getirseler de çok bir albenisi olmayacaktır bence.

Maçı izleyemedim ancak skoru ara ara canlı olarak takip ettim. İspanya'yı daha ilk anlardan darmadağın etmeye başladık ve 6-0 gibi ütopik bir skor ile kupaya uzanmayı başardık. Ben daha kafa kafaya bir mücadele olur diye düşünüyordum ama aşırı üstün oyunumuz beni şaşırttı diyebilirim. Millilerimizi tebrik ederim ve başarılarının da devamını dilerim. Umarım Avrupa Şampiyonası'nı domine etmeye devam ederiz.

Ayrıca mili takım teknik direktörü Osman Çakmak da maç sonu açıklaması ile önemli bir noktaya da değindi. Taraftarlar, takımları büyük oyuncular transfer ettiğinde nasıl havaalanında karşılıyorlarsa aynı şekilde bu şampiyonluğu kutlama amaçlı gelmeleri için çağrıda bulundu. Artık bilmiyorum ne kadar kişi gitmiştir ama umarım iyi bir destek ile karşılaşmışlardır.

https://www.youtube.com/watch?v=l7NPpV03QDo

Bu çok ilginç bir durum gerçekten. Zaten ekonomik şartlarımızın kötü olması yetmiyormuş gibi bir de bu durumu fırsata çevirmeye çalışan karaktersiz insanlar türedi. Mesela bir araç almak istiyorsunuz ve ikinci el almak istiyorsunuz diyelim. Tabi ikinci eller de o biçim fiyata ulaştı ama diyelim sıfırından uygun bir ikinci el araba alacaksınız. Hem şartlardan dolayı araç fiyatlarında yüksek fiyatlar oluyor hem de arabasını satışa koyan kişi fiyatı kafasına göre şişiriyor da şişiriyor. Sonra aynı marka arabaya sahip başka bir adam bunu görüp diyor ki, "Onun arabası şu kadar ediyorsa benimki daha fazla eder". Böyle böyle ikinci el araç fiyatları bile ulaşılmaz bir noktaya geliyor.

Yani sıkıntı sadece ekonomik şartlar değil, insanların çakallıkları yüzünden de bir sürü kişi mağdur hissediyor malesef.

Toplumun bir kesiminde gerçekten ben de böyle bir isteğin var olduğunu düşünüyorum. Yani ben parayı kısa yoldan hemen bulayım da hiç çalışmama gerek olmasın ya da birileri bana işimde alacağım parayı ödesin de ben rahatıma bakayım gibisinden düşünen insanlar. Aslında hepimiz isteriz mesela kripto paradan parayı bulalım ve ömrümüzün sonuna kadar bizi götürebilecek bir paraysa hiç çalışmayalım diye. Ancak bu bir bel bağlama şeklinde olmaz. Biz yine elimizdeki kripto parayı tutmaya bir yandan devam ederiz bir umut olarak ama diğer yandan da işimize gücümüze odaklanırız.

Tembellik yapmayı daha çok seven insanlar dışında bir de çalışma şartlarının kötülüğünden dolayı isyan edip çalışmaktan soğuyan insanlar da vardır. Bu insanlara kesinlikle hak veririm ki ülkemizde de malesef böyle çok insan var. Zaten çalışma şartları hep yasalara uygun şekilde işlese, şimdi çoğu insan mutlu bir yaşam sürüyor olurdu. Fakat dışardan bakıldığında bile mutsuzluğu yüzlerinden belli olan çok insan ile karşılaşıyoruz. Umuyorum ki, bizim de refah içindeki ülkeler gibi o güzel günleri göreceğimiz zamanlar olabildiğince yakındır.