Polemik yaratmak değil amacım. Ama bir daha ayı gelmez diye düşüncesi çok yayılmaya başlamıştı. Hala da ayı gelmez diyenler var.
İşte beni korkutan bu. Büyük yatırımcı geldi deniyordu. Bir çok büyük yatırımcı 50k üstünden BTC aldı mesela. Hani, ne olacak şimdi o büyük yatırımcının parası? Satmadıkça kaybetmedi diyenler olcak şimdi.

Ayı geldi mi bilemem. Ama 4-5 yıl daha bir eziyet çekmemek için aç gözlü olmadan doğru yerde kaçmayı düşünün derim. Kar cebe yakışır. Sonra devam etmek için paranız varsa, ana paranızı çıktıysanız zaten sorun yok. 

Hitbtc'den 2018 yılında bir kere bounty tokeni için işlem yapmaya kalktım. Hayatımın en kötü deneyimlerinden biriydi. Alıp satmak iş değil de fee'ler, arayüzün bok gibi olması, çekim için kılı kırk yarmaları...
Shit exchange uzak durun. Artık zaten bunlara gerekte yok. Ben kullandığımda bu uniswap, pancake, sushi gibi yerler yoktu.
Kripto'da güvende olmak istiyorsanız mümkün olduğunca kendi cüzdanınızı kullanın. Çok acil olmadıkça fee'lerin düşük olduğu sırada ETH ağında swap yapabilirsiniz. Diğer ağlarda zaten işlem ücretleri çok düşük.

Aynen Tron ile başlayan macera eos, algo, sol'da devam ediyordu. Bitfinex usdt kullanımını tabana yaymaya çalışıyor. Tüm ağlarda mümkün kılmak daha fazla insanın usdt kullanmasına yol açıyor.
Coinbase'in de USDC varken USDT listelemesi sanırım USDT'nin liderliğini kabul etmek gibi bir durum oldu. Ama bu işi bilen herkesin DAI veya USDC yi daha güvenilir bulduğunu da eklemek zorundayım burada.

Bi de bu durum var.
Temmuz'a kim öle kim kala...

Yoruldum bu Coinlist ICO'ları ile uğraşmaktan.
Eyvallah güzel para kazandırdı bu yıl ama kayıt ol, bekle, ICO sırasına katıl bekle sonra alama... Uykusuz kaldığıma değmedi şimdiye kadar.
Sıra olayında da şansım yok. Zaten piyasanın dönme ihtimali de var. Yavaş yavaş uzaklaşmak lazım sanki gibi geliyor bana. Yine de bu satış da kazandırır alabilenlere eminim.

Hocam artık bu launchpad olayları da zengin işi. En son DUCK garanti satın alım hakkı için 100k token istiyor ki bu da en son yaklaşık 80-90cent'ti. Yani 80k para verip token satın alım hakkı alacağım

Bu ortamda KCS tutma şartı çok da yüksek sayılmaz bu nedenle.

Bu projelere cross chain denmesi beni üzüyor. ETH üzerine kurulu L2 çözümleri tam olarak cross chain mi emin değilim.

ETH-DOT-SOL-AVAX XChain üzerinde cross çalışırlarsa o zaman helal derim.

Bu konuyla ilgili her gün bir şeyler çıkıyor...
Ama sistem gücü, sistemin çalışma şekli ve sistemdeki yük bu şekilde devam ettikçe düşmesini beklemek biraz hayalperestlik.
Yani ya otobüs büyüyecek ya yolcu azalacak. Metro gelene kadar yöntem bu.

Abi yine aynı şey. Sonuç olarak bir şekilde uğraştırıcı da olsa para parayı çekiyor.
Param olsun ben oturur 20 cüzdan açarım.

Parayı veren düdüğü çalar mantığı işte.
Çok para koyan çok token satın alıyor. Yani FCFS dahil her sorunun sıkıntıları var. Yine de bence bu IFO yöntemi bence kabul edilebilir.

Hocam pancakeswap üzerinden CAKE-BNB liq ekleyip onu IFO açıldığında havuza ekliyorsunuz.
Süre bittiğinde sizin alım hakkınız kadarı size gelecek geri kalan likitide tokenlerinizi geri alacaksınız. Örneğin 1000$'lık likitide eklediniz ve 100k'lık havuza 1 milyon toplandı. Size 100$'lık satın alım yapılacak geri kalan 900$ lık CAKE-BNB likitide tokeni size iade edilecek. Ne kadar çok yüksek likitide eklerseniz o kadar çok token satın alabileceksiniz.


Sizden alınan likitideki cake tokenler genelde yakılıyor ki CAKE fiyatını yukarı pompalayan ana etmen bu bence.

Bu tarz verileri belirli sitelerden takip etmek her zaman size zaman kaybettirir. Birinin erken yakaladığını diğeri kaçırır. Proje bazlı takip daha mantıklı. Yani X projesini merak ediyorsanız onu mutlaka kendisini takip etmenizi öneririm.

10000 sınırı yakında geçilir. Çok sayıda proje geliyor. 2017'den hızlı çünkü o zaman sadece kendi blockchain ile girenler ve eth tokenleri vardı. Bugün artık BSC, AVAX, TOMO, XDAI, SOL vs bir sürü blockchain altında token çıkarılıyor.
İhtiyaç konusunda bir şey diyemem ama bu boğa ne olacak bilinmez de, gelecek ayı çok can yakar benden söylemesi.

Galatasaraylı olarak GS maçını izledim haliyle.
Bu sezon taraftarsız maçlar nedeniyle çok az sayıda maç izledim ve GS dahil takımların genel performansları hakkında fikir sahibi değilim. Ancak şunu söyleyebilirim ki son 15 yılda çok sayıda GS'nin kritik maçını izledim ve bugün izlediğim takımla alakası yoktu. Galatasaray bu tarz final maçlarını çok iyi oynardı her zaman.
Şöyle söyliyim benim bildiğim GS ruhu bu maçta 6-7 gol bulurken zorlanmamalıydı.

Diğer maçlar hakkında fikrim yok. Ama GS maçında Terim'in hataları çok barizdi. Arda ile başlaması, Mustafa'sız başlaması... Oyuna Emre Kılınç'ın erken aşamada dahil edilmemesi... Mesela Yedlin'in çıkışı. Şener gol attırdı eyvallah ama ben eğer Yedlin'i çıkarsam mutlaka hucumcu bir oyuncu alıp ve farkı arttırmayı denerdim. Neden bu riski o zaman almadı bilemiyorum. Oğulcan ile risk aldığında artık geç olmuştu.

Her ne olursa olsun, sezon boyunca çabası, başlangıçtaki sorunlarına rağmen şampiyonluğu kovalayan ve sonunda kazanan Beşiktaş'ı tebrik ederim.

Doğru kenevir kullanımının kanser dahil pek çok hastalığı önlediği, insandaki kanserli hücreleri baskıladığı yönünde okuduğum bir şeyler vardı.
İnsanlık kandırıldı demeyelim bugün halen bu konuda ilerleme sağlanabilir artık yeterli bilimsel veri olmasına rağmen halen bu konuda adım atılmıyor.

O zamana kadar halen büyük bir çoğunluk aşılanmamış olursa da vay ki vay halimize.
Yasaklar sıkıcı ve bunaltıcı ama bu bazı şeyler gibi içinde yaşadığımız toplumu yeterince eğitememiş olmamızın çilesi. İnsanların sosyal mesafe ye uymamakta ısrarı, gereksiz toplu hareketler, kurallara uyma değil uymama çabası...

Bu kadar eğitimsiz ve bana bişey olmazcı toplumda iyi bile dayandık.

Yapılan her eylemin birinin vebali olduğunu anlamamak için kör olmak lazım. Masken nerede diye sorduğunda bir elinde sigara, diğer elinde Iphone u sallayan adamın maske alacak param yoktu dediği ülkede yaşıyoruz. Eğitim şart!

valla bende senin yazdıklarından bir şey anlamadım hocam.

Olay sanırım tam olarak öyle değil. Ama zaten o dediğinize gerek yok. Şimdi yalan makinesi, bazı kimyasallarla falan sizi kuş gibi şakıtabiliyorlar.
Buradaki olay aslında yazmak istediğiniz şeyi makinenin PC'de kodlaması. Yani biraz tabir yanlış. Düşünceleri yazmıyor, yazmayı düşündüklerinizi yazıyor. Yani düşünceleri okumuyor alet. Siz yazmak istiyorsunuz ama fiziksel olarak bu mümkün değilse parmaklarınıza giden sinirlerden kodları alıp sizin yerinize pc ye aktarıyor bu buluş benim anladığım kadarıyla.

Bu konuda çok fazla muhalefet ve olumsuz görüşe rağmen bunu "ben yapabiliyorum" zihniyetinde ısrarla yapmak ne kadar doğru bilemiyorum. Sadece baraj yaparak suyu ıslah ettiğinizde dahi ekosistemi bozduğunuzu düşünürseniz, kanal istanbul çalışmasının ne kadar öngörülemez sonuçları olabileceğini kestirmek güç.

Sadece ekosistem değil, aynı zamanda "boğazlar" mevzusu içinde kilit bir süreç işlemiş olacak. İşallah sonra bir daha kapatalım bu kanalı gibi bir şeyle karşılaşmayız. Bazı şeyleri yapanlar unutulmaz... Bazen iyi anlamda olur bu dediğim, bazen de kötü anlamda... Hayırlısı olsun.

Yükseliş yaşayan arkadaşları tebrik ederim darısı başıma.
Uzun süredir bu rank da takılıp kaldım. Ya ben bir şeyleri yanlış yapıyorum ya da Türk bölümünde merit dağılımı sıkıntılı.