Kasım 2023 Açlık ve Yoksulluk Sınırı

[Gencecikmen]

TÜRK-İŞ Araştırmasının 2023 Kasım ayı sonucuna göre; açlık sınırı 14.025 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 45.686 TL’ye yükseldi. Mutfak enflasyonu on bir aylık değişim oranı ise %72,50 olarak tespit edildi. Gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış bir önceki aya göre yüzde 2,49 oranında gerçekleşti. Bir ayda süt ortalama %8.5 zamlandı.

Asgari ücret ile açlık sınırının arasındaki açıldıkça açılmış durumda. Vay ki vay asgari ücretle geçinmeye çalışanların haline. 7500 TL emekli maaşı alan emeklileri söyleyemiyorum bile. Karı koca emekli bile olsa açlık sınırında oluyorlar. Gerçekten çok kötü. Ayrıca yine karı koca memur olsa maaşları 22.000 TL'den olsa yoksul bile olamıyorlar. Ülkenin geldiği durum gerçekten rezalet.

Kaynak: https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/turk-is-aclik-ve-yoksulluk-sinirini-acikladi-bekarin-yasama-maliyeti-2145688

Kaynak: https://www.haberturk.com/aclik-siniri-14-bin-tl-yi-asti-3640668-ekonomi

Kaynak: https://www.foreks.com/haber/detay/656585b4c9e77c0001da360d/PICNEWS/tr/aclik-siniri-14026-tl-ye-yoksulluk-siniri-45687-tl-ye-yukseldi/

[Pierre 2]

Çok süt tüketen biri olarak sütteki anormal zamma birinci elden şahidim. Artık süt almak için markete girip kredi kartını arkada bırakabilirsiniz eğer toptan alım yapıyorsanız. Ayrıca yoksulluk sınırının bir memur çiftin maaşları kadar olması da akıl almaz bir durum. Tahminen bizim ülkede yoksulluk %50 ve üzerinde bir seviyeye çıktı ama halk bunu önemsemiyor gibi. Arjantin ile yarışır seviyede olması gerek. Türkiye nin son 5 yılı cidden ziyan geçti.

[mandown]

Yani yeni zamlarla birlikte memur yine yoksul öylemibuncs yıl ülke yonet geldiğin noktada memurun yoksul kalsın.

Bu adamlar ekonominin e sini bunca yıl ogrenemedi ne olacak işin uzmanı yerine keyfe keder adam getirirsen sonuç başka ne olacak.

[verbakalim]

Ya arkadaş kasım geldi belki bu ay açlıktan ve yoksulluktan kurtuluruz dedim. Keşke demez olaydım ev halkı hep çalışsa yoksul olamıyoruz. Ne kafa bizdekide insan yoksul olmak için çalışırmı çalışırsan tabi yoksul olamazsın. Bak etrafına bir sürü örnek var ne yapacan yoksullukla uğraşıyor. Çağır bak burada pek çok arkadaş var. Hep birlikte bir mısır piramidi kuralım. Alta kalan piramidi alttan seyreder. Bak o zaman ne yoksulluk ne açlık sınırı. Gelsin çaylar simitler. Heyyarvrum hey. Aynı tas aynı hamam. Bu işi tüike bırakmalı bize kalırsa işler iyice karışıyor. Adamlar şak düzeltip sana bir sağlam rapor veriyorlar. Yoksulluk sınırı bu aralar 51k olmuş. Asgari ücretli için 4 aylık maş. Biriktir yoksul ol. Zaten açsın. Biraz daha aç gez.

[totti67]

Daha önce defalarca dediğim gibi -ki bazı ortamlarda bu yüzden afaroz bile edilmisligim var- planlanmış bir organizasyon içindeyiz bundan eminim, orta tabaka neredeyse yok edildi, onun yerine fakirlerin kendi içinde sınıflandırması yapılıyor artık, bu cepte de daha fenası, fakirlikte en dibe inildikçe cehalet de doğru orantılı olarak arttığından, kitlelerin seçim kabiliyetleri tamamen koreltilmis oluyor.
 Akşam haberlerde gördüm, çocuklarda kansızlık vakaları artiyormus, sebebi ne, tabii ki doğru ve yeterli beslenme eksikliği. Süt beyaz et kırmızı et balik ve sebze meyve, şu ekonomik koşullarda birçok eve düzenli göremiyor, bugünün yetersiz beslenen çocukları yarın ne durumda bir yetişkin olurlar, takdiri sizlere bırakıyorum.

[emrecemsan]

Açlık sınırının asgari ücretin üzerine çıkması o kadar hızlı bir şekilde gerçekleşiyor ki tablo gerçekten korkutucu. Artık zaten bekar ve çalışan bir bireyin yaşama maliyeti bile özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde yanlış hatırlamıyorsam 17-18 bin lira olmuştu. Sözün bittiği yerdeyiz. Şu belirtilen yoksulluk sınırının altında o kadar fazla aile var ki hatta açlık sınırı için de ne yazık ki durum aynı. Fakirin gitgide daha fakirleştiği sırada zenginler de servetlerini artırmaya devam ediyorlar.

[kriminall]

Yoksulluk sınırının 45 k seviyesinde olduğunu düşünürsek, ülkenin yoksul olmayan grubu neredeyse %3-4 falandır, geri kalan herkes ki buna ben de dahil yoksuluz, aylık 45 k üstünde maaş alan varsa da sevinebilir en azından yoksul seviyesinin üstünde kendisi

[halloweenn666]

7 bin lira alan emekli ne yapsın.Daha kötüsü 45 yaşında emekli olanlar var şuan çoğu çalışıyor ve emekli maaşı alıyor.

Hadi 45-50 yaşındasın bir yandan çalışıp mesai falan yaparak şirketten 20 bin alıp bir yandan da emekli olduğun için devletten 7 bin lira emekli maaşı 25-30 bin lirayı dogrultuyorsun yani sen iyisinde...  65 yaş üstü çalışmaya gücü yetmeyen emeklilere geçmiş olsun. Onlar bu sefer harbiden aç kaldı.

[totti67]

Normal şartlarda herhangi bir organizasyonda durum degerlendirmesi yapılıp şartlar iyilestirilmek üzere revize edilmeye başlandığında, baştan belirli başlı sıkıntılar mutlaka olur, hatta bu durum bir süre de devam edebilir ama en nihayetinde planlama doğru temeller üzerine yapıldıysa mutlaka bir yerden itibaren düzelme görülür. Yahu bizde ise ayar öyle bozulmuş ki, yukarıdakiler birşeyler yaptıkça alttakilerin rahatı daha da bozuluyor, hep birlikte günden güne daha da nasıl fakirlesiyoruz isimli filmi izliyoruz.

[ZekiBeyy]

Şöyle büyüdük ekonomimiz böyle iyi diyenlere çok güzel bir yanıt açlık sınırı yoksulluk sınırı ortada alınan maaşlara göre kıyaslamaınızı yapabilirsiniz sonuçta matematikçi yanılmaz. Gelinen nokta maalesef içler acısı 2002 yılındaki alım gücü ile bugünkü alım gücü arasında dağlar kadar fark var 20 küsür senede alım gücümüzü çok güzel çalmışlar.

[verbakalim]

Şöyle büyüdük ekonomimiz böyle iyi diyenlere çok güzel bir yanıt açlık sınırı yoksulluk sınırı ortada alınan maaşlara göre kıyaslamaınızı yapabilirsiniz sonuçta matematikçi yanılmaz. Gelinen nokta maalesef içler acısı 2002 yılındaki alım gücü ile bugünkü alım gücü arasında dağlar kadar fark var 20 küsür senede alım gücümüzü çok güzel çalmışlar.

@ZekiBeyy hocam şu an 20 yıl geriledik ama buraya son 3 yıl içinde geldik. 5 yıl önce başlayan yeni sorgusuz sistem kendi doğruları etrafında lupa girdi biz o luptan bir türlü çıkamiyoruz. Hani çamaşır makinesinin sıkması gibi. Evire çevire bizi soyuyor bu yeni sistem. Yakında son durulama zamanı gelince elimizdeki malvarlığımız olan taşınmazlarımızdan da kurtaracaklar. İşte o zaman kafamız rahatlayacak bu dünyada bize yük olan ne var ise mal mülk altın para hepsinden kurtulacağız.

[flyingcarpet]

Çok süt tüketen biri olarak sütteki anormal zamma birinci elden şahidim. Artık süt almak için markete girip kredi kartını arkada bırakabilirsiniz eğer toptan alım yapıyorsanız. Ayrıca yoksulluk sınırının bir memur çiftin maaşları kadar olması da akıl almaz bir durum. Tahminen bizim ülkede yoksulluk %50 ve üzerinde bir seviyeye çıktı ama halk bunu önemsemiyor gibi. Arjantin ile yarışır seviyede olması gerek. Türkiye nin son 5 yılı cidden ziyan geçti.

Uzun zamandır market alışverişini kendim yapmıyordum. Fiyatların arttığından hepimizin haberi vardı ama aynı ürünün fiyatının birbirlerinden çok farklı olması normal bir durum değil. Sütten örnek vermişsiniz ben de sütlerin marka olarak aralarındaki makasın bu kadar açık olmasına şaşırıyorum. Bu kadar çok kullanılan bir besinin fiyatının birbirinden bağımsız olması insanı korkutuyor. Hangi markanın sütü daha iyi ya da pahalıya satılan süt daha mı kaliteli. Sürekli tüketilen süt gibi bir üründe kalite olarak bir standart aranması gerekmiyor mu. Eğer bu standart aranıyorsa fiyatlarının arasındaki makas neden bu kadar açık.

Yoksulluk sınırı ile ilgili yorumunuz zaten durumu özetliyor. Üstüne bir şey eklemek istemedim.

[xzone]

Açlık sınırına bakınca ülkenin nerden baksan %30’unun aç gezdiğini herkes kabul etmiş oluyor. Ya sonsuz bir borç döngüsünde market alışverişini karşılayarak hayatta kalmaya çalışılıyor ya da ek gelir olsun diye kayıt dışı türlü türlü iş yapılıyor.
Yoksulluk sınırının üstüne çıkabilmek için iyi bit mühendis ya da doktor falan olmak lazım. Memurmuş, işçiymiş bunların yoksulluktan çıkma şansı yok. Evde bir de çocuk falan varsa zaten 30 bin kazanan kişi bile yoksulluk değil açlık sınırına doğru yol alıyor demektir

[verbakalim]

Çocukları okuyan çiftler çalışsalarda yine yetmiyor kazandıkları. İki kişi memur 30 + 30 alsalar 60k. Okul masrafları, çocuk yada çocukların beslenmeleri bunların servis ücretleri kesin olarak bir çalışanın maaşını götürüyordur. Bu durum ikinci maaş mutfask ve faturalara ve giyime ancak yeter. Tabi ev kira değilse. Eğer bir de kira ile uğraşıyorlarsa durum vahim olur.

Çalıştığım yerde arkadaşlardan birinin oğlu üniversite kazandı. Hepimiz sevindik tabi. Genç %25 burslu olarak bilgisayar mühendisliği kazandı. Yıllık ödeme 245k. Bu arkadaş burada şef olarak çalışıyor 32k maaşı var. Eş çalışıyor. Şimdilik çatır çatır ödüyorlar. Bu hazırlık sınıfı ve 4 yıl daha var. Bakalım ödemeler nereye kadar çıkacak.

[Mustang Shelby]

Çocukları okuyan çiftler çalışsalarda yine yetmiyor kazandıkları. İki kişi memur 30 + 30 alsalar 60k. Okul masrafları, çocuk yada çocukların beslenmeleri bunların servis ücretleri kesin olarak bir çalışanın maaşını götürüyordur. Bu durum ikinci maaş mutfask ve faturalara ve giyime ancak yeter. Tabi ev kira değilse. Eğer bir de kira ile uğraşıyorlarsa durum vahim olur.

Çalıştığım yerde arkadaşlardan birinin oğlu üniversite kazandı. Hepimiz sevindik tabi. Genç %25 burslu olarak bilgisayar mühendisliği kazandı. Yıllık ödeme 245k. Bu arkadaş burada şef olarak çalışıyor 32k maaşı var. Eş çalışıyor. Şimdilik çatır çatır ödüyorlar. Bu hazırlık sınıfı ve 4 yıl daha var. Bakalım ödemeler nereye kadar çıkacak.

Bu olay çok saçma. Devlet üniversitelerinde artık baraj diye bir şey kalmamış ve ücretsiz okuma imkanı varken saçma sapan bir üniversiteye sırf diploma için gidip yalandan adını soyadını yazana verdikleri %25 indirime kanıp senede 245 bin lirayı 32 bin liralık maaşla vermek mantıksızlık. Ben olsam kaydını yapmazdım bile. Bir sene hazırlansın gitsin başka yerde bir bilgisayar mühendisliği okusun artık maalesef bu meslek grubu da asgari ücretli tekliflere düşen grup içerisinde. Babası kabaca 5 sene için 1.5 milyon lira ödeyecek enflasyonu da hesaba katarsak. 5 sene sonunda iş bulursa maaş asgari ücret. Sanayide çıraklık yapsa usta olsa 5 sene köşe olur hem de sıfır masraf ile .

[Hvdv]

Çocukları okuyan çiftler çalışsalarda yine yetmiyor kazandıkları. İki kişi memur 30 + 30 alsalar 60k. Okul masrafları, çocuk yada çocukların beslenmeleri bunların servis ücretleri kesin olarak bir çalışanın maaşını götürüyordur. Bu durum ikinci maaş mutfask ve faturalara ve giyime ancak yeter. Tabi ev kira değilse. Eğer bir de kira ile uğraşıyorlarsa durum vahim olur.

Çalıştığım yerde arkadaşlardan birinin oğlu üniversite kazandı. Hepimiz sevindik tabi. Genç %25 burslu olarak bilgisayar mühendisliği kazandı. Yıllık ödeme 245k. Bu arkadaş burada şef olarak çalışıyor 32k maaşı var. Eş çalışıyor. Şimdilik çatır çatır ödüyorlar. Bu hazırlık sınıfı ve 4 yıl daha var. Bakalım ödemeler nereye kadar çıkacak.

Bu olay çok saçma. Devlet üniversitelerinde artık baraj diye bir şey kalmamış ve ücretsiz okuma imkanı varken saçma sapan bir üniversiteye sırf diploma için gidip yalandan adını soyadını yazana verdikleri %25 indirime kanıp senede 245 bin lirayı 32 bin liralık maaşla vermek mantıksızlık. Ben olsam kaydını yapmazdım bile. Bir sene hazırlansın gitsin başka yerde bir bilgisayar mühendisliği okusun artık maalesef bu meslek grubu da asgari ücretli tekliflere düşen grup içerisinde. Babası kabaca 5 sene için 1.5 milyon lira ödeyecek enflasyonu da hesaba katarsak. 5 sene sonunda iş bulursa maaş asgari ücret. Sanayide çıraklık yapsa usta olsa 5 sene köşe olur hem de sıfır masraf ile .

Size göre mantıksız olabilir ancak ailelere mantıklı gelebiliyor. Aile, İstanbul’a üniversite okumaya çocuğu gönderirse kiraya aylık 10 bin lira, yola aylık 3-4 bin lira, yemeğe aylık 3-4 bin lira vermektense aylık aynı parayı verip kendi şehrinde yanında okutmayı seçebiliyor. Kaldı ki çocuğunun il dışı da rezalet yaşaması onlara cazip gelmiyor olsa da öğrenci için tek başına il dışı üniversite seçeneği inanılmaz bir olgunluk katıyor.

[Silence Scream]

Artık Türkiye’de hala kötü ekonomik koşullar mevcut. 7500 liraya geçinmeye çalışan emekliler, 11 bin liraya geçinmeye çalışan asgari ücretliler hala var. Bu yüzden bu sınırların düşmesini sağlamak zorunda devlet veya alım gücünün arttırmasını sağlamakla. Maaşların artması işe yaramaz. Maaşlar arttıkça açlık ve yoksulluk sınırı da artar, enflasyon da artar, ev araba fiyatları da artar. Para basmak, parasal bolluğa geçmek her zaman bu değerleri yükselten bir gerçektir. Türkiye, Atatürk döneminden sonra başlayan enflasyon canavarı sistemine hala devam ediyor. Bir türlü kurtulamadık bu beladan. Artık bir dönem gelir de liyakatli yöneticiler başımızda olursa belki o dönemde bir şeyler bekleyebiliriz.

[verbakalim]

Çocukları okuyan çiftler çalışsalarda yine yetmiyor kazandıkları. İki kişi memur 30 + 30 alsalar 60k. Okul masrafları, çocuk yada çocukların beslenmeleri bunların servis ücretleri kesin olarak bir çalışanın maaşını götürüyordur. Bu durum ikinci maaş mutfask ve faturalara ve giyime ancak yeter. Tabi ev kira değilse. Eğer bir de kira ile uğraşıyorlarsa durum vahim olur.

Çalıştığım yerde arkadaşlardan birinin oğlu üniversite kazandı. Hepimiz sevindik tabi. Genç %25 burslu olarak bilgisayar mühendisliği kazandı. Yıllık ödeme 245k. Bu arkadaş burada şef olarak çalışıyor 32k maaşı var. Eş çalışıyor. Şimdilik çatır çatır ödüyorlar. Bu hazırlık sınıfı ve 4 yıl daha var. Bakalım ödemeler nereye kadar çıkacak.

Bu olay çok saçma. Devlet üniversitelerinde artık baraj diye bir şey kalmamış ve ücretsiz okuma imkanı varken saçma sapan bir üniversiteye sırf diploma için gidip yalandan adını soyadını yazana verdikleri %25 indirime kanıp senede 245 bin lirayı 32 bin liralık maaşla vermek mantıksızlık. Ben olsam kaydını yapmazdım bile. Bir sene hazırlansın gitsin başka yerde bir bilgisayar mühendisliği okusun artık maalesef bu meslek grubu da asgari ücretli tekliflere düşen grup içerisinde. Babası kabaca 5 sene için 1.5 milyon lira ödeyecek enflasyonu da hesaba katarsak. 5 sene sonunda iş bulursa maaş asgari ücret. Sanayide çıraklık yapsa usta olsa 5 sene köşe olur hem de sıfır masraf ile .

Size göre mantıksız olabilir ancak ailelere mantıklı gelebiliyor. Aile, İstanbul’a üniversite okumaya çocuğu gönderirse kiraya aylık 10 bin lira, yola aylık 3-4 bin lira, yemeğe aylık 3-4 bin lira vermektense aylık aynı parayı verip kendi şehrinde yanında okutmayı seçebiliyor. Kaldı ki çocuğunun il dışı da rezalet yaşaması onlara cazip gelmiyor olsa da öğrenci için tek başına il dışı üniversite seçeneği inanılmaz bir olgunluk katıyor.

Bu durumda olan bir kaç arkadaş daha var işyerinde. Bunlardan birine nazım geçiyordu dedimki. Senin çocuk ücretsiz dersane sınavları var onlara girsin durumunu daha iyi anlarsın. Hani seviye nerelerde diye. Aldığım cevap çocuk dershanede birinci. Tamam çocuk dershanede birinci ama o dershane diger öğrenciler ve diğer dershaneler ile kıyaslanıunca durumu nerelerde. İkl yıl çocuk bir üniversite tutturamadı. İkinci yıl yine tutturamadı.  Üçüncü yıl zorlama ile kara deniz teknik üniversitesini tuturdu. İlk iki yıl aldığı puanlar burayı kapsayacak puandı. Ama tercihlerde dah yüksek yerler isteyince boşa düşmüştü.

Şimdi de kazanamayan öğrenciler para zoru ile okuyorlar. Yapacak birşey yok durum bu. İster okuyup sonra pazarsını kazansın ( olursa ). Yada babası parayı biriktirebilir ise toptan çocuğa işyeri açsın.