Hatırladığım en eski anım evde buzdolabını açıp tadını güzel bulduğum bir şurubu içtiğimi hatırlıyorum. İlerleyen yaşlarda da kullandım bu şurubu ama hatırlamıyorum ismini. Birde nedense aklımda yer etmiş bu şurup bir değişikti. aslında cam şişede toz halinde satılıyor bunun üzerine su ilave edip şurup yapıyorsun.
aynı şey bendede vardı supraydn junior diye bi haptı çilekliydi balık sevmezdim hala da sevmem ama balık yağı varmış o hapta
|
|
|
J5'i geçen patrona almıştık gayet hoş bir telefon ama çift sim kart destekliyormu bilmiyorum .
|
|
|
benim bildiğim yatak odasında hırsızı öldürürsen suçlu duruma düşmüyorsun onun dışında öldüremezsin
bir hukuk sitesinden alıntı : Bu konu, başlı başına ülkem dertlerinden biridir.Önce; bu konuda basında çıkan hatırladığım haberi/haberleri aktarayım:Kişi kuyumcudur.Soyulur ve soyguncuyu kaçarken vurur,öldürür.Ceza:beraat.Kişi evine giren hırsızı son anda farkeder ve balkondayken kaçmaya çalışan hırsızı vurur ve öldürür.Ceza:beraat. Aslında olması gereken de odur.Niye mi? Anayasa bize; Can ve mal güvenliği konusunda devlet garantisi veriyor mu?Evet.Nereden belli?Polis ve Jandarma ne günler için vardır?Herhalde turşu kurmak için değil.Üstelik Anayasa "Mülkiyet Hakkı" ve "Mülkiyete müdahalenin ancak kanun ile mümkün" olduğunu da taahhüt ediyor mu?Evet.Peki benim "Mülkiyet"ime -Hırsızlık durumunda- "kanunsuz müdahale"nin önüne devlet geçebilmiş midir?Hayır. O zaman?O zaman ben devlet olmalı ve gereğini yapmalıyım,devlet adına!... Kanun yapıcılar; bu tür problemlerle pek karşılaşmayacaklarını var sayarak, ona göre kanun yapıyorlar.Verilecek cezalar -Tabii ki verilirse- "Aferin, yine yap." tarzındadır.Bu yüzden bu ülkede cana da, mala da ve de ırza da yönelik suçlara verilen cezalar -Hııı, rica ederim bir daha yapmamaya dikkât et!- cinsindendir. Can,mal ve ırz konusunda ceza öyle olmalıdır ki; yapana verilen ceza, diğer adayları caydırmalıdır."Kışı aç ve açıkta geçirmemek için hırsızlık yaptım." cümlesi, hiç de yabancısı olmadığınız bir cümledir. Ağır -yani insanın aklından geçirmeye bile korkacağı derecede- ceza, kamu malına verilen zarar için de geçerli olmalıdır. Şimdilik bu kadar. İyi günler... Nefsi müdafa kısmında ki örnekler gayet mantıklı. Onun dışında, suç işleyene karşı kanunlarımız maalesef caydırılıcıktan çok uzak maalesef. Adamların düşüncesi ben yakalanırsam ne olur değil ; yakalanırsam 3-5yıl yatar çıkarım olduğu için önüne geçilmiyor.Dışarıda herşey para içeride ekmek elden su gölden resmen İçeride devlet bedava yatırmıyor diye biliyorum. Kalınan süre zarfında temel ihtiyaçlar gereği bir masraf çıkarılıyor diye kalmış aklımda. Yanlış biliyor da olabilirim tabi. yanlışın yok hocam şimdi bende baktım şöyle birşey gmördüm : CEZAEVLERİNDE GÜNLÜK YEMEK BEDELİ 4 TL! Çanakkale'de Mustafa Durmuş isimli bir vatandaşın kalp ameliyatı olmak için bilerek suç işleyip cezaevine girme planları yapması cezaevlerinde her şeyin ücretsiz olduğu algısına yol açıyor. Oysa cezaevlerinde ekmek elden su gölden değil. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, 2009 yılı fiyatlarına göre mahkûm başına 4 TL yemek parası tahsil ediyor. Ayrıca mahkûmlardan koğuş ya da odalarda tüketilen elektrik kişi başına bölünerek yine tutuklu ve hükümlüden alınıyor. Adalet Bakanlığı, alacağının da peşini bırakmıyor. Yemek ücreti 6 ayda bir tutuklu ve hükümlüye ya da vasisine tebliğ edilerek alınıyor. Ödenmeyen alacaklar ise illerdeki cumhuriyet başsavcılığı kanalı ile defterdarlık ya da mal müdürlükleri vasıtasıyla takip ediliyor. İster tahliye olsun ister olmasın hükümlü ve tutuklunun borcu asla silinmiyor. Borçların tahsili için zaman zaman kamu kuruluşları kişinin yeni mal varlıklarını soruşturuyor. Fakirlik ilmühaberi alınsa bile 6 ayda bir soruşturma yapılması şartıyla kişinin borcu şahsi dosyasında bekletiliyor. "CEZAEVİNE YERİNE YEŞİL KART ALMAK DAHA AKLILICA OLUR" Uzun yıllar cezaevinde kalan ve 2 sene önce tahliye olan eski hükümlülerden T.Y., günlük işlerde çalışarak hala yemek borcu ödemeye çalıştığını belirtiyor. Tedavi olmak için bilerek suç işleyip cezaevine girmenin mantıklı olmadığını ifade eden T.Y., günde 4 TL küçük bir ücret gibi görünse bile toplamda büyük bir yekun teşkil ettiğini kaydetti. Bir sene cezaevinde kalan bir insan elektrik parası hariç sadece yemek için bin 500 TL ödemesi gerektiğini vurgulayan T.Y. "Çalışmayan cezaevinde olan kişi bu parayı nasıl öder. Tutuklu ve hükümlü için 1 TL bile çok kıymetli. İçerideki birçok kişi yemek parasını bile ödeyemiyor. Borcun yakınlarından tahsili de ayrıca bir üzüntü kaynağı oluyor.
|
|
|
benim bildiğim yatak odasında hırsızı öldürürsen suçlu duruma düşmüyorsun onun dışında öldüremezsin
bir hukuk sitesinden alıntı : Bu konu, başlı başına ülkem dertlerinden biridir.Önce; bu konuda basında çıkan hatırladığım haberi/haberleri aktarayım:Kişi kuyumcudur.Soyulur ve soyguncuyu kaçarken vurur,öldürür.Ceza:beraat.Kişi evine giren hırsızı son anda farkeder ve balkondayken kaçmaya çalışan hırsızı vurur ve öldürür.Ceza:beraat. Aslında olması gereken de odur.Niye mi? Anayasa bize; Can ve mal güvenliği konusunda devlet garantisi veriyor mu?Evet.Nereden belli?Polis ve Jandarma ne günler için vardır?Herhalde turşu kurmak için değil.Üstelik Anayasa "Mülkiyet Hakkı" ve "Mülkiyete müdahalenin ancak kanun ile mümkün" olduğunu da taahhüt ediyor mu?Evet.Peki benim "Mülkiyet"ime -Hırsızlık durumunda- "kanunsuz müdahale"nin önüne devlet geçebilmiş midir?Hayır. O zaman?O zaman ben devlet olmalı ve gereğini yapmalıyım,devlet adına!... Kanun yapıcılar; bu tür problemlerle pek karşılaşmayacaklarını var sayarak, ona göre kanun yapıyorlar.Verilecek cezalar -Tabii ki verilirse- "Aferin, yine yap." tarzındadır.Bu yüzden bu ülkede cana da, mala da ve de ırza da yönelik suçlara verilen cezalar -Hııı, rica ederim bir daha yapmamaya dikkât et!- cinsindendir. Can,mal ve ırz konusunda ceza öyle olmalıdır ki; yapana verilen ceza, diğer adayları caydırmalıdır."Kışı aç ve açıkta geçirmemek için hırsızlık yaptım." cümlesi, hiç de yabancısı olmadığınız bir cümledir. Ağır -yani insanın aklından geçirmeye bile korkacağı derecede- ceza, kamu malına verilen zarar için de geçerli olmalıdır. Şimdilik bu kadar. İyi günler... Nefsi müdafa kısmında ki örnekler gayet mantıklı. Onun dışında, suç işleyene karşı kanunlarımız maalesef caydırılıcıktan çok uzak maalesef. Adamların düşüncesi ben yakalanırsam ne olur değil ; yakalanırsam 3-5yıl yatar çıkarım olduğu için önüne geçilmiyor.Dışarıda herşey para içeride ekmek elden su gölden resmen
|
|
|
ve mac berabere .yarın bjk yenerse olay bıter D:
Tüm ümitlerimiz o yönde Adamlar bir maç eksikliğinin baskısını üstlerinden atamadılar
|
|
|
istatistiklere bakınca fenerin alması gerekiyor ama istatistikler doğruyu göstermez hiç bir zaman osmanlı gol atarsa şaşmam
|
|
|
benim bildiğim yatak odasında hırsızı öldürürsen suçlu duruma düşmüyorsun onun dışında öldüremezsin
bir hukuk sitesinden alıntı : Bu konu, başlı başına ülkem dertlerinden biridir.Önce; bu konuda basında çıkan hatırladığım haberi/haberleri aktarayım:Kişi kuyumcudur.Soyulur ve soyguncuyu kaçarken vurur,öldürür.Ceza:beraat.Kişi evine giren hırsızı son anda farkeder ve balkondayken kaçmaya çalışan hırsızı vurur ve öldürür.Ceza:beraat. Aslında olması gereken de odur.Niye mi? Anayasa bize; Can ve mal güvenliği konusunda devlet garantisi veriyor mu?Evet.Nereden belli?Polis ve Jandarma ne günler için vardır?Herhalde turşu kurmak için değil.Üstelik Anayasa "Mülkiyet Hakkı" ve "Mülkiyete müdahalenin ancak kanun ile mümkün" olduğunu da taahhüt ediyor mu?Evet.Peki benim "Mülkiyet"ime -Hırsızlık durumunda- "kanunsuz müdahale"nin önüne devlet geçebilmiş midir?Hayır. O zaman?O zaman ben devlet olmalı ve gereğini yapmalıyım,devlet adına!... Kanun yapıcılar; bu tür problemlerle pek karşılaşmayacaklarını var sayarak, ona göre kanun yapıyorlar.Verilecek cezalar -Tabii ki verilirse- "Aferin, yine yap." tarzındadır.Bu yüzden bu ülkede cana da, mala da ve de ırza da yönelik suçlara verilen cezalar -Hııı, rica ederim bir daha yapmamaya dikkât et!- cinsindendir. Can,mal ve ırz konusunda ceza öyle olmalıdır ki; yapana verilen ceza, diğer adayları caydırmalıdır."Kışı aç ve açıkta geçirmemek için hırsızlık yaptım." cümlesi, hiç de yabancısı olmadığınız bir cümledir. Ağır -yani insanın aklından geçirmeye bile korkacağı derecede- ceza, kamu malına verilen zarar için de geçerli olmalıdır. Şimdilik bu kadar. İyi günler...
|
|
|
Zorlu bir maç olacak fb-osmanlı .Fenerin maç eksikliği üstünde baskı oluşturacak kaybedecek olması halinde o yüzden fener almak zorunda ama osmanlıda teslim olmaz .
|
|
|
Hırsızı destekliyorsa iyi olmuş umarım tekrar girerler.
Hocam g....n mi okudun derler insana
|
|
|
3-4 yaslarinda abimin sırt çantasını sırtlanıp -tabi sırtımda durmuyor yerlerde sürünüyor- ben okula gidicem deyip kimseye görünmeden okulun yolunu tutmuş olmam. e küçük kasaba tabi, sokaktan çıkamadan mahalle bakkalına yakalanıp maceranın son bulması. ironiye bakın ki küçükken bu kadar okul heveslisi olan ben üniyi terk eder Eğitim sistemiyle okuldan soğutuyorlar bizleri acı gerçek
|
|
|
mülkiyet hakkı, konut dokunulmazlığı en kutsal şeylerden biri, giren hırsız olmayabilir, tecavüzcü de olabilir, katil de.
Konut dokunulmazlığını ihlal eden kişiye şiddet göstermek suç olmamalı
Adalet m ne arar ülkemiz de bir doğru yapıyorlarsa 10 yanlışla bunu suistimal ediyorlar ülkemizde .Konut dokunulmazlığını ihlal edene nefsi müdafa suç sayılmamalı
|
|
|
İlk sigara deneyiminden sonra 20 sene ara verdik yeniden başlamak için. Ama asıl mesele dolu samanlığın içinde elinde kibrit iki çocuğun yangın çıkarmamış olması. Oha yaa ben o yaşlarda üşüyorum diye evi yakıyordum siz samanlıkta sigara keyfi yapın ortalığı yakmadan Bu da senin en eski anın olmalı kardeşim Yok en eski ilk başta yazdığım gibi tuvalete musluğun başlığını düşürmem Ondan sonrası annemle bahçedeydik annem şalvarından kuru pasta çıkartıp vermişti . Çocukluk aklı şalvardan hep kuru pasta çıkacağını sanıp sürekli şalvarın cebine bakıyordum
|
|
|
İlk sigara deneyiminden sonra 20 sene ara verdik yeniden başlamak için. Ama asıl mesele dolu samanlığın içinde elinde kibrit iki çocuğun yangın çıkarmamış olması. Oha yaa ben o yaşlarda üşüyorum diye evi yakıyordum siz samanlıkta sigara keyfi yapın ortalığı yakmadan
|
|
|
Evet hafızanızı zorlayın bakalım en eski hangi anınızı hatırlayacaksınız ?
Ben başlayayım 2-2,5 yaşımdaki bir anımı hatırlıyorum.Lavabodaydım musluğu açmak isterken musluğun başlığını tuvalete düştüğünü hatırlıyorum .
|
|
|
Ben daha fark açılır diyordum Şaka bir yana Galatasaray pafla çıksa böyle olmazdı
|
|
|
haftaya fenere kaybederler kesınlıkle Kesinlikle demeyelim de her güzel şeyin bi sonu var ama kaybetmesse süper olur .
|
|
|
Tam benim konum! İsteyene güzel anime önerilerinde bulunabilirim... Gönlümde yatan aslan One Piece tabi... Ne bileyim bir türlü ısınamadım one piece o kadar arkadaşım süper süper diyor ama ısınamadım . Ama crossover bölümleri süperdi malum ondada db karakterleri olduğu içünn Bence kesinlikle başla, inanılmaz bir seri, müthiş genişlikte bir dünya... Bir sürü bilinmeyen durum var şu anda ve 700 küsur bölümde... Bir ara tekrar başlamayı denerim Dash Kappei yi izleyebilirsin sende dostum zamanında türkiye de yayınlanmıştı ama rtük nasıl izin verdi ona aklım kesmiyor hala .
|
|
|
Tam benim konum! İsteyene güzel anime önerilerinde bulunabilirim... Gönlümde yatan aslan One Piece tabi... Ne bileyim bir türlü ısınamadım one piece o kadar arkadaşım süper süper diyor ama ısınamadım . Ama crossover bölümleri süperdi malum ondada db karakterleri olduğu içünn
|
|
|
All I want a deserted island. No human no problem
|
|
|
|