Syriza hükümeti 14 havaalanını 40 yıllığına Alman Fraport şirketine devretti ve bu devir hükümetin ilk geldiğinde bu durumu engellemişti. Hükümetin bu kadar önemli bir sözleşmeye imza atıp ardından istifa etmesini garipsiyorum. Almanyanın yardım paketinde koşul olarak sunulmuş olsada istifa öncesi bu kadar ciddi bir karar alınması mantıksızdır.
2008 krizi sonrasında bugünlerin geleceği belliydi. Almanlar o dönemden Yunan varlıklarına göz koymuşlardı. 2008'den günümüze gelinen süreçte olan vakıa şudur: Yunanlıların özel sektöre olan borçları Avrupa Merkez Bankası ve IMF üzerinden takas edildi. Yani peyderpey borçlar büyük kurumlara ve devletlere devredildi. Bu sayede özel kuruluşlar borçlarının bir şekilde karşılığını aldı ve batma riskinden de korunmuş oldu. Diğer taraftan da borcu veren devletler/uluslararası kurumlar borcun geri ödenmeyeceğini daha verirken bildiklerinden, o günlerden beri yaptıkları el koyma hesaplarını faaliyete geçirmiş oldular. İster Çipras ister başka biri, kimse bu ortamda farklı bir hareket yapamazdı. İstifanın zamanlaması tartışılabilir ama bu borçla yapacak hiç bir şey yok.
Bitcoin'in Yunanistan'da kullanılmasını düşünmek şu aşamada hayalden öte bir şey değil. Adamların derdi bir şekilde finansman sağlamak. BTC bu noktada adamlara bir fayda sağlamıyor. Greek Coin gibi bir coin çıkartılır, %100 premine olur (ya da %70 ve üstü) sağlam da PR yaparlar, kullanıcı dostu sistemler geliştirirler , bakkalda bile olacak şekilde sistemleri bedava dağıtırlar. İşte o zaman hem kendi coinleri hem de coinlerin atası BTC ihya olur. Diğer türlü bir
BTC ye bir etkisi olmaz.
Kişisel görüşümdür. YTD.
