“Binance’de ne zaman listeleneceksiniz?” sorusu ICO sahiplerinin en çok duyduğu sorulardan bir tanesidir. Yatırımcılar bir sonraki aşamaya geçmek için ne kadar hevesli olsalar da büyük bir kripto para borsasında yer almak, oldukça büyük bir olaydır ve ayrıca ne kadar erken olursa da o kadar iyidir. Ancak proje ekipleri için borsalarda yer alma endişesi bir toplumu yönetmek, işe alımlar gerçekleştirmek ve merkeziyetsiz bir çözüm inşa etmekten daha az stresli bir iş. Aynı zamanda da en pahalısı.
Token Oluşturmak Kolay, Listelemek Zordur
Şu anda 250’den fazla küresel kripto para birimi borsası ile birlikte yeni ICO tokenlerini desteklemek için yeterli sayıda platform bulunmalıdır. Ancak bu projelerin çoğunun tespit ettiği üzere aşırı ücret ödemeden bir kripto para borsasında listelenme elde etmek neredeyse imkansız. ICO’lar genellikle düşük likiditeleri yüzünden borsaların gölgesinde kalma riskini göze almıyorlar. ICOrating.com tarafından yapılan son araştırmalar, projelerin saygın bir kripto para borsası içinde listelenmeleri ile karşılaştıkları zorlukları göstermektedir. Bu sorunlar sadece listelenme ücretleri ile sınırlı değil.
Bir projenin ilk etapta başarılı bir ICO’yu tamamlaması gerekiyor. Eğer tokenleri satılmıyorsa, elinde geri kalan tokenleri yanmış olsa bile ikincil piyasalardaki talep düşük olacak ve borsaların ilgisinin olması dahi mümkün olmayacak. ICOrating, bu yılın ilk çeyreğinde tamamlanmış olan ICO’ların yalnızca %22’sinin kripto para borsalarında listelenebildiğini bildirdi. Bu rakam, bir önceki çeyreğe kıyasla %10 düştü. Bu durum, bu yılın ilk çeyreğinde tüm ICO’ların yarısının 100.000 dolardan az para topladığı gerçeğini gözler önüne seriyor.
Listeleme Fiyatları Çok Değişiyor
Henüz daha hard caplerine ulaşamamış projeler, herhangi bir kripto para borsasında listelenmeyi ne yazık ki karşılayamıyorlar. En büyük ve en likit borsalar için 100.000 dolar ile 3 milyon dolar arasında değişen listeleme fiyatları çok fazla tutarsızlık gösteriyor. (Binance’ın bazı durumlarda 7 milyon dolara kadar çıkabildiği iddia ediliyor.) Kripto para borsalarında olan bu eşitsizlik yüzünden yeni bir tokenin borsalarda listelenmesi, tüccarların düşündüğü kadar basit bir iş değil.
Bir tokenin listelenmeden önce yapması gereken bir çok görev var. Bu görevlerden bir tanesi ve en önemlisi, dolandırıcılık olmaması için bir ispat sunulmalı. Çeşitli güvenlik kontrolleri ve diğer idari görevlerin yerine getirilmesi için gereken süreden dolayı bir tokenin ticarete başlaması uzun sürüyor. Bir ICO’nun tokeninin alım satıma başlaması ortalama 21 gün alıyor. Bazı borsalar ayrıca tokenlerin akıllı sözleşmesinin hataları kontrol etmek için denetlenmesinde ısrar ediyorlar. Bu da onların yaygınlığı ve potansiyel önem derecesine göre anlaşılabilir bir durum.
Borsalara Güven Olmaz
Bir kripto para borsasında listelendikten sonra bile ICO’lar için zorluklar devam ediyor. Herhangi bir uyarı yapılmadan tokenleri listelerinden çıkaran kripto para borsalarının örnekleri mevcut. ICO’ların kolay pumplanabilir veya dumplanabilir olması, henüz yeni birer proje oldukları için güvenlik açıklarının oldukça fazla olması ya da düşük piyasa hacimleri yüzünden kullanıcılar tarafından pek de talep görmemesi borsaların ICO’lara tereddüt ile yaklaşmasının en büyük sebeplerinden sadece bir kaç tanesi. Bu sebeplerden ötürü de tokenlerin borsa dışına haberli ya da habersiz bir şekilde itilmesi gayet mümkün.
Kaynak: bitcoin.com
Haber linki :
https://koinbulteni.com/neden-icolarin-pi-borsalarda-listelenmiyor-gelin-sebebini-birlikte-ogrenelim-21509.html