DAVRANIŞSAL FİNANS (Behavioural Finance)Klasik teorilerin aksine Davranışsal Finans yaklaşımını özellikle günümüzde her türlü -doğru veya yanlış- bilgiye anında ulaşabilme kabiliyeti sunan sosyal medya araçlarının -internet,tv,radyo vb. de dahil- insanların yatırım psikolojisine etki etme açısından çok önemli ve bir o kadar riskli buluyorum.Kaldı ki bu etkin araçlar kimi kurum veya kuruluşlar (bur bir hükümet olabilr,bir banka olabilir veya bir firma olabilir, adını siz koyun) tarafından kendi çıkarlarına hizmet etme doğrultusunda başkalarının -veya bizlerin- çıkarlarını bir kenara atarak yine etkin bir şekilde kullanılabilmektedir.Bu yazıda Davranışsal Finans yaklaşımını bir bütün halinde en ince ayrıntısına kadar anlatmam malum mümkün değil.Kendi çapımda ve dilim döndüğünce önem arz eden noktalarını -belki ileride bu yazıyı burada veya başka bir başlıkta güncelleyerek/ güncelleyecek şekilde- anlatmaya çalıştım/çalışacağım.Umuyorum faydası dokunacaktır.Şimdiden keyifli okumalar diliyorum.İki farklı disiplin olan psikoloji ve finansı bir araya getiren ve insanların, yatırım yaparken, para biriktirirken, para harcarken nasıl,
niçin mantıksız veya rasyonel olmayan kararları verdiklerini açıklamaya çalışan ikili disiplinler birliğidir.
Davranışsal Finansın aksine Klasik finansal yaklaşımında insanların finansal konularda oldukça mantıklı hareket ettikleri savunulur.Bunu klasik ekonomide de görürsünüz.Klasik anlayışa göre insan homoeconomicus'dur, faydasını(utility) maksimize ederek yaşar ve her zaman bu doğrultuda mantıklı hareket eder. Fakat bu yaklaşım gerçekte böyle midir?Yani insan her zaman faydasını maksimuma çıkarmak adına mantıklı mı hareket etmektedir?Tabii ki de hayır.Daha da ötesi insanların mantıktan sapmaları sistematik olduğu kadar olasılıklar da dahilindedir. Davranışsal Finans geçmişten gelen bu varsayımları gevşeterek gözlemlenebilir, sistematik ve mantığa aykırı davranışları bir araya getirerek bir standart model oluşturmaya çalışmaktır.
Bir başka ifadeyle ekonomik kararların daha iyi verilebilmesi ve verilen kararların pazar fiyatlarını, getirilerini nasıl etkilediğine dair insan psikolojisi üzerine yapılan bilimsel araştırmalara farklı bir bakış açısı sunan bir yaklaşımdır, Davranışsal Finans.
Davranışsal Finansın İnceleme Alanları & Yanıt Aradığı SorularYatırımcılar•Yatırımcılar hangi yatırım araçlarını neden alırlar?
•Aldıkları yatırım araçlarını ne zaman ve neye göre satarlar?
•Yatırımcıların duyguları ve bilişsel hatalarının yatırım kararındaki
etkisi nedir?
•Yatırımcı psikolojisi nedir?
Tüketiciler•İnsanlar neden alışveriş yapar?
•Alışveriş ve kredi kartı
•Kredi kartı sahipliği, kullanımı ve cinsiyet
•Harcama karar mekanizması
•Duygularla hareket
•Alışveriş dinamiği
Parasal Hatalar Neden Yapılır?• İnsan rasyonel değildir
• Ekonomik kararlarda psikoloji çok önemli bir etkendir.Rasyonaliteyi/mantıklı çıkarımları engelleyebilir.
• Ekonomik kararları psikolojik gözle incelemek gerekir.
• Bilgi eksikliği ya da kirliliği herkesi yanıltabilir.
• İlk gördüğünüz/duyduğunuz her zaman doğru/simetrik algılanır.Fakat öyle değildir.
Zihinsel Muhasebe Nedir?Para, kazanılma, saklanma ve harcanma biçimine göre farklı değerlerde algılanır ve öyle kategorize edilir.Bazı paralar, diğer bazı paralara göre daha az değerli olarak algılanır.
Para, genellikle kaynağına göre farklı değerlendirilir.Ve genelde büyük maliyetin yanındaki daha küçük maliyetler dikkate alınmaz.
Yeni Evli Çif & Las Vegas HayalleriZihinsel muhasebeyi çok iyi tasvir eden bir hikaye..."Hikayemiz ABD'de de Las Vegas'da geçiyor.Hikayedeki yeni evli çiftimiz büyük bir keyifle balayına çıkıyorlar ve "çok ucuza" kalacakları Las Vegas'daki otellerine geliyorlar.Elbette otele gelmeden önce birbirlerini "çok az kumar oynamak" hususunda tembihliyorlar.Geldikleri akşamüstü otelin hakla ilişkilerinden güzel bir bayan onları karşılar ve otelin yeni evli çiftlere olan güzel bir jestinden bahseder: otelin kumarhanesi yeni evli çiftlere 200$ değerinde kumarhane çipi hediye etmektedir.Çift buna çok sevinir ve akabinde 200$ çipi 200.000$ yapma hayaliyle kumarhaneye doğru eğlenerek yol alırlar.Balık ağdadır artık...
Çift önce kollu makinelerde şansını dener,ardından ruleti keşfeder.Rulet tüm arıları kendine çeken çiçek özü gibi güzel,heybetli ve çekicidir.Diğer oyunlardan farklıdır.Pek çok rakamın siyah veya kırmızı renkte yazılı olduğu bir masa ve aynı rakamların dairesel bir biçimde sıralandığı dönen bir çark ve kazananı belirleyen beyaz bir top: rulet.Masada bir renk,bir rakam üzerine bahis oynarsınız ve şansınızı denersiniz.Yalnız tek tek bir rakamı seçer ve o rakam gelirse yatırdığınızın 36 katını alırsınız!
İşte bizim çiçeği burnunda çiftimiz böyle hayaller kura kura aldıkları ücretsiz fişlerle kurulurlar masanın başına.Fakat sonuç hüsrandır, genelde herkese olduğu gibi.Mutsuzluk,karşılıklı suçlamalar ve kısmi hakaretler..Tam bir düş kırıklığı içerisinde odalarına dönerler.Balayı zehir olmuştur adeta.
Derken genç adam cebinde 5 dolarlık bir oyun fişi olduğunu görür.Fişi eline alır,dikkatlice bakar ve okuyamaz.Odadaki ışığa tutar ve çipin üzerinde 13 rakamını görür.Heyecanlanır.İşte bu ona göre Tanrı'nın bir işaretidir! Artık ona verilen bu ilahi şansı da denemelidir.Odada tekrar giyinir ve eşine bir sigara içme bahanesiyle dışarı çıktığını söyler.Adres bellidir.Genç adam koşar adım kumarhaneye gider ve rulete yönelir.Çok düşünecek bir şey yoktur.Fişi 13 rakamına yatırır.Dev çark döner.Veeeee 13!!
Evet şansı dönmüştür! Yatırdığı 5 dolara karşılık 36x5 = 175 dolar almıştır.Fakat bu daha başlangıçtır.Bütün parasını tekrardan 13 rakamına yatırır.Rulet döner...Ve... 13!!!Aman Allah'ım bu bir mucize olmalıdır. 175x5=6.300 doları vardır artık!
Şeytanın bacağını kırmıştır.Parası 6300 dolardır artık.Neyse hazır şansım yanımdayken oyuna devam edeyim der.Yine 13 rakamına yatırır.Top döner ve 13'e tekrar konar! Güm! Yine 13 rakamı! 6300x36=226.800 $ parası vardır artık.O an için emekli olmuştur artık.Kaybettikleri bir yana hayatı boyunca o kadar parayı bir arada görmemiştir bile.Fakat yetmeeez... 226.800x36=81.604.800 milyon $ hayallerini kurar.Neden olmasın! Bütün ilahlar onun yanında değil miydi ki!?...Ve o gün bu gündü!
Tüm parasını bir kez daha 13'e yatırır.Çark döner...döner..döner...ve...24 gelir.Derin bir sessizlik olur masada.Genç adam 5 dolarlık fiş dahil bütün parasını kaybetmiştir.Masaya öyle bakakalır..Ve çark yine kaldığı yerden dönmeye devam eder.Kumarhane yetkilisi genç adamı odasına bırakmayı teklif eder."Hayır" der genç adam biraz yürüyeceğim diye oradan hüzünle ayrılır.
Ardından sessizce eşinin odasına döner.Genç kadın sorar:
-Nerelerdeydin? Merak ettim.
-Hiç,biraz kumar oynadım.
-Sonuç ne oldu?
-Önemli değil, sadece 5 dolar kaybettim.
-....."
İşte
zihinsel muhasebe rasyonel hareket etmeyen insanın kafasında böyle işler.Yaşadığınız olayları -kazançları,kayıpları vs.- kafanızda böyle muhasebeleştirirsiniz.Sonuç; siz kaybedersiniz ve kasa her zaman kazanır.
Kredi KartıPlastik para(kredi kartı); zihinsel olarak devalüe edilmiş (zihinsel maliyeti düşürülmüş) paradır.Yani kredi kartıyla alacağınız 500tl değerinde bir ürün elinizde fiziksel olarak tutup gördüğünüz 10 adet 50tl'lik peşin/cash parayla alacağınız 500tl değerindeki aynı ürüne kıyasla size daha az acı yaşatır.Bankaların kredi kartlarına "harcadıkça kazan!" veya "Harcadıkça çip paranız,puanınız biriksin!" safsataları/reklam kampanyaları bu duruma birer örnektir.
•Para ödemek acı bir ilaçsa, kredi kartı tatlandırıcıdır.
•Ödeme tutarı ve zamanını erteleyerek satın almanın keyfini arttırır.
•Borç ve harcama arasındaki ilişkiyi koparır.
•İdeal ödeme sistemi ödeme ve tüketim arasındaki ilişkiyi koparandır.
•Ödeme, Satın almanın zevkini azaltmamalıdır.
•Ödemenin yaratacağı “acı” stoklanmamalıdır.
•Satın almanın verdiği mutluluk ve ödemenin verdiği hüzün bir aradadır.
•Bu durum, daha çok harcamayı engellediği için iyidir.
•Ama satın almanın verdiği mutluluğu azalttığı için kötüdür.
•Bir ürünü satın aldığınızda duyduğunuz keyif, ona ödeme yapmanın yarattığı psikolojik maliyet tarafından düşürülür.
(Dr.Prelec)
•Satıcılar ve pazarlamacılar fiyatlama ve ödeme sistemlerini değiştirebilirler ve “ödeme “konusunu unutturabilirlerse, alış-verişin/tüketimin verdiği dayanılmaz ağırlık hafifler.
•Pek çok tüketici sabit ücreti tercih eder. Ne kadar yararlanırlarsa yararlansınlar ne ödeyeceklerini bilirler.
Finansal kararlarda Kayıptan Kaçınmanın Yarattığı Kayıplar•Mutlak kaybı engellemek için daha büyük risk alma eğilimi doğar.
•Garantili bir mebla var ise, onu kaybetmemek için daha tutucu kararlar alınabiliyor.
•Kumar oynayanlar, kaybettikçe bahsi yükseltirler.
•Hisse senedi “oynayanlar”, ellerindek, hisse değer yitirdikçe daha düşük fiyattan daha çok hisse almaya başlarlar.
•Yatırımcılar zarar ettikçe, zararlarını kurtarmak için daha riskli yatırım araçlarını da portföylerine dahil etmeye başlarlar.
• Zararı realize etmek (muhasebeleştirmek) bazen gereklidir.
•Hep kazanan yatırımları değil, zarardakileri de satmak lazım.Kararsız Kalmak ve Statükoyu Sevmek
•Arasından seçilecek liste ne denli uzun ise, karar vermek güçleşiyor ve statükoyu korumak bazen klasik karar oluveriyor:
hiçbirini seçmek!
•
Mevcut durum rahattır, durumu değiştirmek ise çok zordur:
–Yeni Yatırım yapmak ya da yapmamak
–Yeni araba almak ya da almamak
–Evlenmek ya da evlenmemek
–İş değiştrmek ya da aynı işinize devam etmek
•Öte yandan sahip olduğunuz şey zaten çok değerlidir.(Statüko)
•Kararsız kalmak da bir karardır ve de maliyetlidir.
•Statükonun(mevcut durumun) devamının her zaman bir fırsat maliyeti vardır.
•Statüko noktasından karar vermeye başlamayın. Sıfır noktasında olduğunuzu düşünün.
Çapa Atma ve Onaylama Hataları•Çapa atmak: Aslında kararınızda etkili olmaması gereken bir bilgiyi aşırı önemsemektir.
•Onaylama hatası: önyargılarınızı ya da ilk görüşlerinizi destekleyen, onaylayan bilgileri aramak, onları görmek ve onlardan aşırı etkilenmek.
Çapa Atmak:•Alışveriş yapanların büyük bölümü ilk beğendikleri şeyi alırlar.
•Ayakkabı deniyorsanız, ilk denediğinizin şansı yüksektir.
•Sahip olduğunuz araba ile ilgili iyi haberleri atlamazsınız.Kötü haberleri ise es geçersiniz.
•Konut alımlarında başkalarının alım fiyatları kafanızdaki fiyatı sabitler/çapalar.
•Aldığınız hisseyi artacağı öngörüsüyle düşüğe satmak istemezseniz.
(Zarar stopunu kullanamayıp olası daha büyük zararlardan kaçınamamak.)
•İnsanlar duymak istediklerini duyarlar.
•İnançlarını destekleyen verileri ön plana çıkarırlar. Algıda seçicilik olur ve bu durum hata katsayısını arttırır.
Ego Tuzağı•Kendinizi tanıyınız.Zayıf yönleriniz,güçlü yönleriniz nelerdir, iyi analiz ediniz.
•Tahminlerinize çok güvenmeyin, biraz esnek olun.Her zaman yanılabileceğinizi göz önünde bulundurun.
•Önemli bir karar anında ikinci bir opsiyonunuz/planınız her zaman olsun.
Sürü Psikolojisi•“Herkes böyle diyor/düşünüyor!" diye bu böyledir ve olacaktır varsayımına inanmayın.Herkes haklıysa madem neden dünyanın yarı serveti bir avuç insanın elinde sorusunu sorun kendinize.
•Geçmiş performans her zaman geleceği doğru göstermeyebilir.Her çıkışın bir inişi/düzeltmesi, her inişin bir çıkışı/düzeltmesi vardır.
•Genel trende uymaya çalışın.Ona karşı durmayın trenin önünde durmaya çalışan biri gibi.
•Piyasayı tek başınıza alt edemeyeceğinizi unutmayın.
•İnsanlar, kendilerinden emin olmadıklarında başkalarını takip ederler.
•Ne yapacağınızı bilemiyorsunuz, kriz var: çoğunluk ne yapıyor?
•Sürü her zaman doğru yere gitmez
Yararlanılan Kaynaklar•Yatırım Psikolojisi (The Psychology of Investing) , John R. Nofsinger / Çeviri: Yrd.Doç.Dr. Sümeyra Gazel
•Davranışsal Finans,Yazar: Murat Kıyılar , Murat Akkaya
•Saçmalam:Bireysel Yatırımcıların Nasıl Davranacakları Belli Olmaz! - Dr. Hakan Özerol