Bitcoin Forum
November 04, 2024, 03:48:02 AM *
News: Latest Bitcoin Core release: 28.0 [Torrent]
 
   Home   Help Search Login Register More  
Pages: [1]
  Print  
Author Topic: Heisenberg'in belirsizlik ilkesi ve kriptolar  (Read 215 times)
wolwoo (OP)
Legendary
*
Offline Offline

Activity: 2128
Merit: 1148



View Profile
January 12, 2020, 02:56:47 PM
Last edit: January 12, 2020, 03:34:49 PM by wolwoo
Merited by LoyceV (4), trendcoin (2), lossnet (1), yslyv (1), Tom Bombadil (1), forumalacali (1)
 #1

Quote
Belirsizlik ilkesi, 1927 yılında Werner Heisenberg tarafından öne sürüldü.[1] Kuantum fiziğinde Heisenberg'in belirsizlik ilkesine göre, bir parçacığın momentumu ve konumu aynı anda tam doğrulukla ölçülemez (momentum değişimi = kütle değişimi x hız değişimi). Belirsizlik ilkesini daha da genellenmiş olarak anlatmak istersek şunları söyleyebiliriz. Kökleşik (klasik, deterministik) fizikten ayrı olarak Kuantum fiziğinde her fiziksel niceliğe denk gelen bir reel sayı değil, bir işlemci vardır. Bu işlemciler, kökleşik mekanikten ayrı olarak sayısal değerler ile değil matrisler ile temsil edilir. Dolayısıyla, kuantum mekaniğinde ölçülen fiziksel niceliğin ölçüm sırası önemlidir. Herhangi iki fiziksel niceliği (örneğin: konum ve momentum) ele alalım. Eğer bu fiziksel niceliklere denk gelen iki işlemci yer değiştiremiyorsa bu iki niceliğin (örneğin: momentum ve konum) aynı anda ölçülmesi olanaksızdır. Bu durumda kesin sonuçlardan değil, bir ortalama değer yakınlarında dalgalanan değerlerden söz edebiliriz. Belirsizlik ilkesi determinizmin "her şeyi kesin olarak belirleyebilme" önermesini tamamıyla yıkmıştır[kaynak belirtilmeli], ancak determinizmin temel aldığı nedensellik ilkesinin geri kalanı ayakta kalabilmiştir.

Aylardır yıllardır bir muhabbet dönüyor: Teknik, kriptolarda yarardı yaramazdı... Aklıma Heisenberg'in belirsizlik kuramı geldi.

Quote
Belirsizlik İlkesi, kuantum fiziğinin en temel ilkelerinden biridir. Kuantum fiziğinin ortaya çıkmasından 100 yıl önce Pierre-Siom Laplace bugün “Laplace’ın Şeytanı” olarak bilinen bir fikir ortaya atmıştır. Evren deterministik ise ve eğer birisi (şeytan) evrendeki her türlü cismin o anki konumunu, momentumunu ve üzerindeki kuvvetleri bilirse evrenin geçmişini ve geleceğini hesaplayabileceğini söyler. Ancak kuantum fiziği ile gelen belirsizlik ilkesi bize evrendeki her türlü cismin özelliğini hesaplayabilecek bir bilgisayarımız olsa bile bu özelliklerin asla tam bir kesinlik ile bilinemeyeceğini söyler.

Belirsizlik ilkesi kuantum fiziğinin oluşmasına büyük katkılar yapan Werner Heisenberg tarafından 1927’de ortaya atıldı. Aralarında belirsizlik ilişkisi olduğu en yaygın olarak bilinen çift momentum ve konumdur. Bu belirsizliği matematiksel olarak Earl Hesse Kenard ve 1 yıl sonra Hermann Weyl ortaya attı.

∆x=konumdaki belirsizlik,  ∆p=momentumdaki belirsizlik, ℏ=h/(2∙π)=indirgenmiş Planck sabiti: 1.05×10(-34) J∙s
∆x=konumdaki belirsizlik, ∆p=momentumdaki belirsizlik, ℏ=h/(2∙π)=indirgenmiş Planck sabiti: 1.05×10(-34) J∙s
Bu denkleme göre bir parçacığın momentumundaki belirsizlik ile konumundaki belirsizliğin çarpımı h/2’den büyük olmak zorundadır. Planck sabiti çok küçük olduğu için bu belirsizliği makroskobik dünyada gözlemleyemeyiz ancak atom altı ölçeğe indikçe belirsizlik gitgide önem kazanmaya başlar. Momentum – konum belirsizliği şunu söyler: Bir parçacığın konumu ne kadar az belirsiz ise momentumu o kadar fazla belirsiz olacaktır, aynı şekilde momentumu ne kadar az belirsiz ise konumu o kadar belirsiz olacaktır. Eğer momentum – konum belirsizliği olmasaydı atomlar ve dolayısıyla çevremizde gördüğümüz makroskobik dünya asla var olamazdı. Çünkü negatif yüklü elektronların pozitif yüklü çekirdeğe düşmemelerini belirsizlik ilkesi sağlar. Elektron çekirdeğe yaklaştıkça konumdaki belirsizlik azalır ve dolayısıyla momentumdaki belirsizlik artar. Momentumdaki belirsizliğin artması elektronun çekirdek etrafındaki dönme hızını etkilediği için elektron, çekirdeğe düşmeyecek şekilde hareketine devam edebilir.

Üstelik aralarında belirsizlik ilişkisi olan sadece momentum ve konum değildir. Belirsizlik ilişkisi olduğu bilinen başka bir çift de enerji ve zamandır.


∆t=zamandaki belirsizlik, ∆E=enerjideki belirsizlik, ℏ=h/(2∙π)=indirgenmiş Planck sabiti: 1.05×10(-34) J∙s
∆t=zamandaki belirsizlik, ∆E=enerjideki belirsizlik, ℏ=h/(2∙π)=indirgenmiş Planck sabiti: 1.05×10(-34) J∙s
Enerji – zaman belirsizliğinin muazzam sonuçları vardır. Boş uzayın bize aslında boş olmadığını gösterir. Uzayda “yoktan” parçacıklar meydana gelebilir ancak kısa bir süre sonra yok olmak şartıyla. Bunun yanı sıra parçacıkların, kısa süreliğine büyük enerji kazanmalarına sebep olabilir ve buna Kuantum Tünelleme denir. Örneğin yıldızların enerji üretip ışık yayması için çekirdekteki moleküllerin enerji potansiyelini aşıp füzyon tepkimeyle birleşmeleri gerekir. Tuhaf olan ise, araştırmaların da gösterdiği gibi, yıldızların çekirdeğindeki sıcaklık, moleküllerin enerji bariyerini aşması gerekenden biraz daha düşüktür. Yıldızlar, enerjileri yetmediği halde füzyon tepkime gerçekleştirebilmelerini enerji – zaman belirsizliğine borçlulardır.

Ancak bu çiftlerin yanı sıra aralarında belirsizlik ilişkisi olan başka çiftler de vardır. Bu çiftlere eşlenik değişkenler (conjugate variables) denir. Aşağıdaki eşlenik değişkenler p ve q operatörleri ile temsil edilir.

Bu değişkenlere;

Enerji – Zaman
Çizgisel Momentum – Konum
Açısal Momentum – Açısal Konum (Orientation)
Elektrik Potansiyel – Elektrik Yükü Yoğunluğu
Manyetik Potansiyel – Elektrik Akımı Yoğunluğu
Elektrik Alanı – Elektrik Polarizasyon Yoğunluğu
Manyetik İndüksiyon – Mıknatıslanma
örnek olarak gösterilebilir.

Heisenberg’in Mikroskobu
Belirsizlik İlkesi hakkında bilinen en büyük yanlış anlamalardan biri belirsizliğin ölçümden kaynaklanmasıdır. Ölçümden dolayı bir belirsizlik oluşur fakat bunun Kuantum Fiziği’ndeki Belirsizlik İlkesi ile hiçbir alakası yoktur. Heisenberg bu örneği Belirsizlik İlkesi’nin daha iyi anlaşılması için vermiştir.

Ölçümden dolayı kaynaklanan belirsizliği anlamak için bir parçacığı hayal edin. Diyelim ki siz bu parçacığın konumunu bir detektörle ölçmek istiyorsunuz. Bunu yapmanız için parçacığı foton yağmuruna tutmanız gerekir, parçacığa çarpan fotonlar detektöre gelecek ve bu şekilde parçacığın nerede olduğunu hesaplayabileceksiniz. Ancak gönderdiğiniz fotonlar, parçacığın momentumunu değiştirdiği için momentumu hakkında kesin bir şey söyleyemezsiniz. Fotonların momentumu şu şekilde gösterilir:

Bu denkleme göre eğer fotonun dalga boyunu arttırırsak göndereceğimiz fotonların momentumu düşer, dolayısıyla gözlediğimiz parçacığın momentumuna daha az etki ederler ve parçacığın momentumunu daha az belirsizlikle bilebiliriz. Fakat parçacığa çarpan elektronların saçılması dağınık olduğu için parçacığın konumu daha belirsiz olur.
Ölçümden kaynaklı belirsizlik her ne kadar geçerli olsa da bu yazının konusu olan Belirsizlik İlkesi ile hiçbir alakası yoktur. Momentum – konum belirsizliğinden örnek vermek gerekirse Belirsizlik ilkesi için “Momentumu ve konumu aynı anda bilemeyiz.” demek yerine “Bir parçacığın aynı anda kesin bir momentumu ve konumu olamaz.” der, yani bu belirsizlik evrenin kendi doğasından dolayıdır.
Konuyu harika bir şekilde anlatan bir Veritasium videosunu Türkçe altyazılı olarak aşağıdan izleyebilirsiniz:..
**

Şimdi mobilim tartışma konusu olsun diye açtım başlığı... Belirsizlik teorisi denince aklıma ilk gelen kripto paraların fiyatlandırması oluyor 😀sizce de böyle bir bağlantı olabilir mi?
Mesela ölçüm konusu, biz foton parçacığı göndermiyoruz ama sosyal medyada, forumda vs paylaşım yapıp sürece etki ediyoruz.
Çok ilginç bir konu bence🤔sadece doğru kelimeleri bulmak ve dizmek biraz zaman alabilir.


* https://www.wikizeroo.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci5tLndpa2lwZWRpYS5vcmcvd2lraS9CZWxpcnNpemxpa19pbGtlc2k

** https://www.google.com/amp/s/evrimagaci.org/belirsizlik-ilkesini-anlamak-werner-heisenberg-ve-digerleri-ne-dedi-4184/amp

"Küllü hâlin yezûlü" =>> Her hâl geçicidir
wolwoo (OP)
Legendary
*
Offline Offline

Activity: 2128
Merit: 1148



View Profile
January 12, 2020, 09:50:39 PM
Merited by Blacknavy (3), PHI1618 (2), lossnet (1), Lachrymose (1)
 #2



Quote
Karl Werner Heisenberg (5 Aralık 1901, Würzburg - 1 Şubat 1976, Münih), Alman fizikçi. Kendi ismiyle anılan Belirsizlik İlkesi'ni buldu. atom yapısı bilgisine katkılarından dolayı 1932 yılında Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü.

Münih Üniversitesi'nde Arnold Sommerfeld ile beraber araştırmalar yaptı. Daha sonra Max Born, David Hilbert ve Niels Bohr gibi meşhur fizikçilerle çalıştı. 1941 yılında atom bombası yapımında Almanya'ya destek olması için Bohr'u ikna etmeye çalıştı, ancak ahlaki nedenler yüzünden Bohr teklifi reddetti.

Heisenberg (1925'te) ve Erwin Schrödinger (1926'da) çok yakın zamanlarda birbirlerinden bağımsız olarak atomun kuantum (dalga) mekaniğini farklı olarak, fakat matematik yönünden eşit şekilde formüllendirdiler. Bu teoriler 1928 senesinde İngiliz teori fizikçisi Paul Dirac tarafından genişletilip geliştirildi. 1927'de Leipzig Üniversitesi fizik profesörlüğüne tayin edildi. Aynı yıl meşhur belirsizlik prensibini ortaya koydu.

1941 senesinde şimdiki Max Planck Enstitüsü'nün müdürü olan Heisenberg, 1952 senesinde Alman hükümeti adına CERN'ün kuruluş sözleşmesini imzaladı. 1961'e kadar Bilimsel Politika Komitesi üyesi ve 1963'e kadar konsey üyesi olarak CERN'e katkı vermeye devam etti.[1] 1958'de, atomun içindeki temel parçacıkların yapısını izah eden, birleşik alan teorisinin formülünü ortaya koydu.

Quote
Popüler Kültürde Heisenberg

Heisenberg'in hocası Bohr ile II. Dünya Savaşı sırasında ideolojik fikir ayrılığına düşmesi ve Heisenberg'in Bohr'u 1941 yılında Kopenhag'da ziyaretinde aralarında geçen konuşma birçok spekülasyona neden olmuş ve herhangi bir resmi kaydı olmadığı için aydınlatılamamıştır. İngiliz yazar Michael Frayn'ın 1998 sahnelenen Kopenhag adlı oyunu bu görüşmeyi anlatmaktadır.

Amerika'da AMC tarafından yayınlanan Breaking Bad dizisinin başrol karakteri Walter White, illegal uyuşturucu ticareti yaparken Heisenberg takma adını kullanmaya başlar. Daha sonraları bu isimle yerel uyuşturucu ticaretinde en nüfuzlu kişi olarak tanınmaya başlar.
https://www.wikizeroo.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvV2VybmVyX0hlaXNlbmJlcmc
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


İlk postta dikkatimi çeken cümleler:

"I- Kuantum fiziğinde Heisenberg'in belirsizlik ilkesine göre, bir parçacığın momentumu ve konumu aynı anda tam doğrulukla ölçülemez (momentum değişimi = kütle değişimi x hız değişimi).
II- Belirsizlik ilkesi determinizmin "her şeyi kesin olarak belirleyebilme" önermesini tamamıyla yıkmıştır, ancak determinizmin temel aldığı nedensellik ilkesinin geri kalanı ayakta kalabilmiştir.
III- Kuantum fiziğinin ortaya çıkmasından 100 yıl önce Pierre-Siom Laplace bugün “Laplace’ın Şeytanı” olarak bilinen bir fikir ortaya atmıştır. Evren deterministik ise ve eğer birisi (şeytan) evrendeki her türlü cismin o anki konumunu, momentumunu ve üzerindeki kuvvetleri bilirse evrenin geçmişini ve geleceğini hesaplayabileceğini söyler. Ancak kuantum fiziği ile gelen belirsizlik ilkesi bize evrendeki her türlü cismin özelliğini hesaplayabilecek bir bilgisayarımız olsa bile bu özelliklerin asla tam bir kesinlik ile bilinemeyeceğini söyler.
IV- Bir parçacığın konumu ne kadar az belirsiz ise momentumu o kadar fazla belirsiz olacaktır, aynı şekilde momentumu ne kadar az belirsiz ise konumu o kadar belirsiz olacaktır. Eğer momentum – konum belirsizliği olmasaydı atomlar ve dolayısıyla çevremizde gördüğümüz makroskobik dünya asla var olamazdı. Çünkü negatif yüklü elektronların pozitif yüklü çekirdeğe düşmemelerini belirsizlik ilkesi sağlar. Elektron çekirdeğe yaklaştıkça konumdaki belirsizlik azalır ve dolayısıyla momentumdaki belirsizlik artar. Momentumdaki belirsizliğin artması elektronun çekirdek etrafındaki dönme hızını etkilediği için elektron, çekirdeğe düşmeyecek şekilde hareketine devam edebilir.
V- Enerji – zaman belirsizliğinin muazzam sonuçları vardır. Boş uzayın bize aslında boş olmadığını gösterir. Uzayda “yoktan” parçacıklar meydana gelebilir ancak kısa bir süre sonra yok olmak şartıyla. Bunun yanı sıra parçacıkların, kısa süreliğine büyük enerji kazanmalarına sebep olabilir ve buna Kuantum Tünelleme denir. Örneğin yıldızların enerji üretip ışık yayması için çekirdekteki moleküllerin enerji potansiyelini aşıp füzyon tepkimeyle birleşmeleri gerekir. Tuhaf olan ise, araştırmaların da gösterdiği gibi, yıldızların çekirdeğindeki sıcaklık, moleküllerin enerji bariyerini aşması gerekenden biraz daha düşüktür. Yıldızlar, enerjileri yetmediği halde füzyon tepkime gerçekleştirebilmelerini enerji – zaman belirsizliğine borçlulardır.
VI- Belirsizlik İlkesi hakkında bilinen en büyük yanlış anlamalardan biri belirsizliğin ölçümden kaynaklanmasıdır. Ölçümden dolayı bir belirsizlik oluşur fakat bunun Kuantum Fiziği’ndeki Belirsizlik İlkesi ile hiçbir alakası yoktur. Heisenberg bu örneği Belirsizlik İlkesi’nin daha iyi anlaşılması için vermiştir.
Ölçümden dolayı kaynaklanan belirsizliği anlamak için bir parçacığı hayal edin. Diyelim ki siz bu parçacığın konumunu bir detektörle ölçmek istiyorsunuz. Bunu yapmanız için parçacığı foton yağmuruna tutmanız gerekir, parçacığa çarpan fotonlar detektöre gelecek ve bu şekilde parçacığın nerede olduğunu hesaplayabileceksiniz. Ancak gönderdiğiniz fotonlar, parçacığın momentumunu değiştirdiği için momentumu hakkında kesin bir şey söyleyemezsiniz."

Bunların kripto para ekosistemiyle korelasyonuna dair anımsattıkları:

I -
Ekosistemdeki her bir parçacık (token-coin-asset vs) tam olarak ölçülemiyor. hız-kütle ve yön tam olarak belirlenemdeiği için kripto paralar içerisinde de tam bir konumlandırma sağlanamıyor.

II- Piyasadaki hemen her şeye bir "neden=kulp" bulabiliyoruz ama aslında hiçbirşeyi de açıklayamıyoruz. Cheesy

III- Buradan da sürekli konuştuğumuz piyasanın "üst aklı" pozisyonundaki balinaların da aslında bir hiç olduğu sonucu çıkartılabilir.

IV- Piyasadaki anlamsız hareketlerin bir açıklaması gibi...En göz önündeki ve bilinen coin BTC, bir anda momentum kazanıp 20k'ya da çıkabiliyor, 3k'ya inip oradan 14k'ya yolculuk da yapabiliyor.

V- "uzayın bize aslında boş olmadığını göstermesi, kısa bir süre sonra yok olmak şartıyla Uzayda “yoktan” parçacıklar meydana gelebileceği, parçacıkların kısa süreliğine büyük enerji kazanmaları, Yıldızlar, enerjileri yetmediği halde füzyon tepkime gerçekleştirebilmelerini enerji – zaman belirsizliğine borçlular" gibi tanımlamalar altcoinleri fizik açısından tanımlayan cümleler gibi değil mi? Wink

VI- Buna ilk postta değinmiştim, ölçüm yapmaya çalışırken aslında doğrudan ya da dolaylı olarak az ve ya çok projeye etki ediyoruz. söylediğimiz her söz, yazdığımız her kelime, like-beğenme-retweet, teknik-temel analiz, grafik-yorum... bunların hepsi sisteme ve işleyişe müdahaledir.

Umarım kafamdakileri açıklayabilmişimdir. teşekkürler.........

"Küllü hâlin yezûlü" =>> Her hâl geçicidir
PHI1618
Legendary
*
Offline Offline

Activity: 1554
Merit: 1334



View Profile
January 13, 2020, 06:18:30 AM
Merited by wolwoo (1)
 #3


Bunların kripto para ekosistemiyle korelasyonuna dair anımsattıkları:

I -
Ekosistemdeki her bir parçacık (token-coin-asset vs) tam olarak ölçülemiyor. hız-kütle ve yön tam olarak belirlenemdeiği için kripto paralar içerisinde de tam bir konumlandırma sağlanamıyor.

II- Piyasadaki hemen her şeye bir "neden=kulp" bulabiliyoruz ama aslında hiçbirşeyi de açıklayamıyoruz. Cheesy

III- Buradan da sürekli konuştuğumuz piyasanın "üst aklı" pozisyonundaki balinaların da aslında bir hiç olduğu sonucu çıkartılabilir.

IV- Piyasadaki anlamsız hareketlerin bir açıklaması gibi...En göz önündeki ve bilinen coin BTC, bir anda momentum kazanıp 20k'ya da çıkabiliyor, 3k'ya inip oradan 14k'ya yolculuk da yapabiliyor.

V- "uzayın bize aslında boş olmadığını göstermesi, kısa bir süre sonra yok olmak şartıyla Uzayda “yoktan” parçacıklar meydana gelebileceği, parçacıkların kısa süreliğine büyük enerji kazanmaları, Yıldızlar, enerjileri yetmediği halde füzyon tepkime gerçekleştirebilmelerini enerji – zaman belirsizliğine borçlular" gibi tanımlamalar altcoinleri fizik açısından tanımlayan cümleler gibi değil mi? Wink

VI- Buna ilk postta değinmiştim, ölçüm yapmaya çalışırken aslında doğrudan ya da dolaylı olarak az ve ya çok projeye etki ediyoruz. söylediğimiz her söz, yazdığımız her kelime, like-beğenme-retweet, teknik-temel analiz, grafik-yorum... bunların hepsi sisteme ve işleyişe müdahaledir.

Umarım kafamdakileri açıklayabilmişimdir. teşekkürler.........

Özellikle bu korelasyon bölümündeki bağlamlara bayıldım Smiley
Özellikle 4. maddedeki korelasyon ilgi çekici. Çoğu grafik analizci der ki "grafik her zaman çalışır, olaylar ona göre şekillenir." Bana doğru bir düşünce gibi gelmiyor. Grafik yükselmesini söylüyor diye bir haber çıkıyor güya grafik yükseliyor. Ama tutmayan binlerce on binlerce grafiğin bir açıklamasını yapamıyorlar.
Kripto piyasalarında bir çok grafik bence de işe yaramıyor. Çok iyi analiz yapan kişiler ise bazen tutturuyorlar ve grafik doğrulanmış oluyor aslında.
Ya da şöyle demek lazım belki de. Küçük hareketlerde grafik çalışıyor ama büyük hareketleri grafik analiz çoğu kez tutturamıyor.

"Damnant quod non intelligunt." Anlamadıkları şeyi suçlarlar. BTC
trendcoin
Legendary
*
Offline Offline

Activity: 2366
Merit: 1140


DGbet.fun - Crypto Sportsbook


View Profile
January 13, 2020, 07:17:23 AM
Merited by wolwoo (1)
 #4

haysamperkin ne dediğine bakmadan önce, celalin Heisenberg hakkında ne dediğine bakmak gerekiyor. yok öyle bedava köfte!

ne demiş bakalım; hegele salak, marxa kafası çalışmıyor, wittgeinsteina balon, carl sagana şarlatan, macit gökbekin eserlerine saçmalık, telefondayken asker ararsa ayağa kalkarım, poh yimek eyidir...

yani gördün mü? Heisenberg hakkında bir şey söylememiş. o zaman Heisenberg boş kümedir.



hocam biraz olayın detayına girmek gerekirse, böyle aynştaynlı analojiler olayı anlamak için biraz ekstra ikna yöntemi gibi değerlendirilebilir. teknik analiz hakkında bir kaç kitap okuyun, sonra yine eleştiri getirin ama bu defa getirdiğiniz eleştiriler ta'nın içindeki yöntemlere olsun. bodoslama mantık hataları ile oluşan eleştiriler, herhangi bir okuma-dinleme yapmadığınızı ortaya koyuyor ve komşunun oğlu rıfat muhabbetine dönüşüyor.

bizim günlük diyaloglarımız/aktivitelerimiz piyasayı ne kadar etkiler ve bilinemez hale getirir mi?

bizim günlük kısıtlı etkilerimiz yönü değiştiremez. değiştirseydi, bugüne kadar amerikan sec onayladı süper coin olduk, ekip çoğhh çalişeyeeea, transfer çok hızlı, merkezsiz merkez borsa coin muhabbetleri iki yıllık ayı sezonunu tersine çevirirdi, çevirmedi.

bizim günlük diyaloglarımız sadece fraktalın boyuna etki eder. örnek olarak eline bir ağaç dalı aldığını ve onu gücünün 3/10'u ile toprağa vurduğunu düşün. o darbe ile toprakta bir çatlak oluşsun, sonra da gücünün 7/10'u ile yan tarafına bir kez daha vurduğunu düşün. her iki toprak çatlağı arasında oluşacak fark darbenin etki gücünden başka bir şey olmaz. hatta o çatlaklar dikkat edersen gayet grafiğe de benzer, atom altı parçacıktan daha etkili bir analoji oluşturduk! yes :)) bizim etkimiz sadece fraktalın boyuna etki eder, 20 k olmasaydı 18k olurdu, o da olmasa 15k olurdu ama yukarı hareket olurdu.

piyasada bolinger açıp üzerine osuran, hiç grafik çizmeden rakamları yuvarlayan, hayatında konu üzerine iki kitap okumamış bir sürü teneke adam var ve bu yüzden haklı olarak ta'ya ön yargı oluşuyor.

not: sunnilikten dininden kurtul abi, şizofren yan çara cevap verip onu besleme! eyvallah.

forumalacali
Full Member
***
Offline Offline

Activity: 294
Merit: 193



View Profile
January 13, 2020, 08:42:03 AM
 #5

rezerev sonra yorum yapacağım

sakin kafayla okumalık mis gibim
wolwoo (OP)
Legendary
*
Offline Offline

Activity: 2128
Merit: 1148



View Profile
January 13, 2020, 01:00:04 PM
 #6


Özellikle bu korelasyon bölümündeki bağlamlara bayıldım Smiley
Özellikle 4. maddedeki korelasyon ilgi çekici. Çoğu grafik analizci der ki "grafik her zaman çalışır, olaylar ona göre şekillenir." Bana doğru bir düşünce gibi gelmiyor. Grafik yükselmesini söylüyor diye bir haber çıkıyor güya grafik yükseliyor. Ama tutmayan binlerce on binlerce grafiğin bir açıklamasını yapamıyorlar.
Kripto piyasalarında bir çok grafik bence de işe yaramıyor. Çok iyi analiz yapan kişiler ise bazen tutturuyorlar ve grafik doğrulanmış oluyor aslında.
Ya da şöyle demek lazım belki de. Küçük hareketlerde grafik çalışıyor ama büyük hareketleri grafik analiz çoğu kez tutturamıyor.

yorumunuz için teşekkürler PHI hocam Smiley piyasada belirsizlikten de öte kaos ortamı hakim

haysamperkin ne dediğine bakmadan önce, celalin Heisenberg hakkında ne dediğine bakmak gerekiyor. yok öyle bedava köfte!

ne demiş bakalım; hegele salak, marxa kafası çalışmıyor, wittgeinsteina balon, carl sagana şarlatan, macit gökbekin eserlerine saçmalık, telefondayken asker ararsa ayağa kalkarım, poh yimek eyidir...

yani gördün mü? Heisenberg hakkında bir şey söylememiş. o zaman Heisenberg boş kümedir.



hocam biraz olayın detayına girmek gerekirse, böyle aynştaynlı analojiler olayı anlamak için biraz ekstra ikna yöntemi gibi değerlendirilebilir. teknik analiz hakkında bir kaç kitap okuyun, sonra yine eleştiri getirin ama bu defa getirdiğiniz eleştiriler ta'nın içindeki yöntemlere olsun. bodoslama mantık hataları ile oluşan eleştiriler, herhangi bir okuma-dinleme yapmadığınızı ortaya koyuyor ve komşunun oğlu rıfat muhabbetine dönüşüyor.

bizim günlük diyaloglarımız/aktivitelerimiz piyasayı ne kadar etkiler ve bilinemez hale getirir mi?

bizim günlük kısıtlı etkilerimiz yönü değiştiremez. değiştirseydi, bugüne kadar amerikan sec onayladı süper coin olduk, ekip çoğhh çalişeyeeea, transfer çok hızlı, merkezsiz merkez borsa coin muhabbetleri iki yıllık ayı sezonunu tersine çevirirdi, çevirmedi.

bizim günlük diyaloglarımız sadece fraktalın boyuna etki eder. örnek olarak eline bir ağaç dalı aldığını ve onu gücünün 3/10'u ile toprağa vurduğunu düşün. o darbe ile toprakta bir çatlak oluşsun, sonra da gücünün 7/10'u ile yan tarafına bir kez daha vurduğunu düşün. her iki toprak çatlağı arasında oluşacak fark darbenin etki gücünden başka bir şey olmaz. hatta o çatlaklar dikkat edersen gayet grafiğe de benzer, atom altı parçacıktan daha etkili bir analoji oluşturduk! yes Smiley) bizim etkimiz sadece fraktalın boyuna etki eder, 20 k olmasaydı 18k olurdu, o da olmasa 15k olurdu ama yukarı hareket olurdu.

piyasada bolinger açıp üzerine osuran, hiç grafik çizmeden rakamları yuvarlayan, hayatında konu üzerine iki kitap okumamış bir sürü teneke adam var ve bu yüzden haklı olarak ta'ya ön yargı oluşuyor.

not: sunnilikten dininden kurtul abi, şizofren yan çara cevap verip onu besleme! eyvallah.

ya trendcoin hocam alem adamsın, müthiş yazma becerin var  Cheesy aklımdakiler uçup gitmeden bir nebze de olsa belirsizlik kuramıyla kriptolar arasında benzerlik kurmaya çalıştım. bunlar "kesinlik ifade eden" cümleler değil..."zaman zaman, bazen ya da çoğu zaman" gibi kelimelerle daha uyumlu olur sanırım. etki etme konusunda da kelebek etkisi diye bir kavram var, ufak da olsa yaptığımız dokunuşlar büyüyerek kartopu haline gelebilir. örneğin bir başlık açtık alternatif kriptolar bölümünde yayınladık. ünlü br twitter fenomeni de denk geldi okudu, projeyi beğendi diyelim. 3 gün boyunca hesabında shillese ve 1000btc marketcaplı bir coine 20-30 btc'lik alım sağlasa bu bile çok büyük bir etki...başka bir coinde pozisyonlar bozulacak, yeni pozisyonlar alınacak, eski pozisyondaki balina mal toplamış olacağı için orda bir yükseliş olucak...

öteki konuda yani son cümlede haklısın ama bazen kendimi durduramıyorum Wink

rezerev sonra yorum yapacağım

sakin kafayla okumalık mis gibim

yorumunu merakla bekliyorum üstad Smiley

"Küllü hâlin yezûlü" =>> Her hâl geçicidir
otto_diesel
Hero Member
*****
Offline Offline

Activity: 1078
Merit: 696



View Profile
January 13, 2020, 06:25:54 PM
 #7

güzel bir konu olmuş wolwo eline sağlık. heisenberg fizikçilerin reisidir.
Pages: [1]
  Print  
 
Jump to:  

Powered by MySQL Powered by PHP Powered by SMF 1.1.19 | SMF © 2006-2009, Simple Machines Valid XHTML 1.0! Valid CSS!