işte tam olarak bu ve benzeri olaylar yüzünden sınırlı devlet anlayışını savunuyorum; ileri sıçratmacılık yapan 250w'lık floresan yutmuş ışıklamacalı toplumların, şaman büyücü kırması ilerlemeci çizgisel tarih anlayışlarında böyle çarpıklıkların olmadığını iddia edenler ise spak kardeşimizin kaptan köşküne çıkarak gayet net bir şekilde aksini görebilir çünkü temellendirmesi kolay ya da pek mümkün olmayan özcü anlayışlarda aksi pozisyonlara eleştiri getirmek çok kolay olabiliyor ama kıraathane ortamı dışında bir olayı olmuyor maalesef...
Kıraathane değil de fildişi kuleler deseydin belki bir esprisi olurdu bu mesajının bro,
@trendcoin felsefesi: "herşeyi eleştirelim ama lütfen gerici yobazların cahil kalmış halkın dini duygularına yönelik siyaset yaparak Atatürk cumhuriyetinin içine sıçtığı gerçeğinden bahsetmeyelim" bu görüşün yasak ve tabu olduğu toplumlar var zaten, Suudi Arabistan mesela, senin için daha uygun bir medeniyet olabilir...
Bu arada bu analizi de ben yapmıyorum, CIA raporları itiraf ediyor, kahvehaneden çıkıp Türkiye'nin tarihi gelişimini inceleyen örneğin ABD ve İngiliz devlet arşivlerini hayatında 1 gün incelersen, bu taktiklerin birçok ülkeyi geri bırakmak için çok rutin olarak kullanıldığını, çok da şaşılacak olaylar olmadığını zaten sen bile görüceksin...
Siyasal İslam'ın bulaştığı ülkelerin 100%'ünün ortaçağa geri dönmesi, laik devletlerinse savaşta yerle bir edilmesine rağmen yeniden ilk 10'a ilk 5'e ilk 3'e - hem de yarım yüzyıldan daha kısa bir zamanda - yükselebilmesi meselesini de belki başka bir konuda inceleriz...