|
April 18, 2021, 02:01:12 PM |
|
Ekonomik haberlerin en sık karşılaşılan üç olgusu. Öyle ki birbirlerine iç işe geçmiş adeta sarmal haline gelmiş bu objelerin birbirleriyle ilgisi nedir??
İktisatta fiyatları belirleyen temel etken arz ve talep dengesidir. Bir ürüne talep çok arz da talebi karşılayamıyor ise değerlenir ekonomik bir obje ise fiyatı artar. Tam tersinde ise değersizleşir ve fiyatı düşer. Talep ve arz aynı oranda artar ya da azalırsa ise sonuç nötrdür. Ekonomi içinde aynı kurallar geçerlidir. Mal ve hizmetler için aynı şeyleri ifade edebiliriz. Ancak burada şöyle bir durum söz konusu. Talep ve arz sabit kalsa dahi ürünün ham maddesindeki fiyat artışı maliyeti arttıracak ve ürünün satış fiyatı da haliyle artacaktır. Günümüzde teknolojiden, tarıma, sanayiden otomotive kadar hemen her ürün ya tamamen yada parça parça yurt dışından gelmekte ve satın alınırken döviz kurundan ödeme yapılmaktadır. O halde fiyatları sadece arz talep belirlememekte, dövizinde fiyatla üzerinde etkisi hissedilmektedir.
Peki Döviz Fiyatlarını Ne Şekillendiriyor? Burada iktisatın altın kuralı az-talep dengesi tekrar ortaya çıkmakta. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı piyasasında yaşanan ekonomik, siyasi gelişmeler sonucu yatırımcılar döviz alım satımı yapmaktadır. Olumsuz haberler, olaylar ve her türlü gelişmeler ile yatırımcılar yatırımlarını diğer yatırım araçlarından (hisse senedi, türk lirası, faiz vs.) çekerek döviz satın almakta bu da dövizin yerli para birimi karşısında aşırı değerlenmesine ve yerli para biriminin erimesine ve ekonomik olarak negatif yönde bir seyrin gelişmesine sebep olmaktadır. Böyle bir durumda hammaddesi yurtdışından gelen her ürün karşımıza ZAM olarak gelmekte.
Döviz Fiyatlarındaki artışa karşı devletlerin silahı nedir? Merkez Bankasının asli görevi ülke parasının değerini koruyarak ekonomik istikrarı sağlamaktır. Bunun için yaptığı en etkili adım ise döviz işlemleridir. Yani piyasaya yüklü bir miktarda döviz sürerek arzı arttırarak döviz talebi karşılanır ve dövizin yükselişi düşer. Ancak bu her zaman yeterli olmayabilir. Merkez Bankasının döviz rezervi yeterli olmayınca diğer silah olan Faiz devreye girer. Faiz arttırımına gidilerek Döviz sahibi yatırımcının dövizini bozarak Faize geçmesi hedeflenmektedir. Yani burada Faiz dövizi düşürerek yerli para biriminin değerini yükseltmek için silah olarak kullanılmaktadır.
Kısacası iyi yönde bir ekonomi için yerli para biriminin yabancı para birimleri karşısında değerli olması ve netice olarak da enflasyonunu düşük olması gerekir. Yoksa faiz arttırımı, yüksek döviz kuru, hatta develüasyon vs ile karşı karşıya kalabiliriz.
|