Bu sorunun teorik ve pratik cevapları birbirinden oldukça farklı ve tam olarak iki ucu boklu değnek.
Kendi görüşüm:
Teorik olarak: Asgari düzeyde hukuk düzenine sahip olan bir ülkede bile sokaktaki vatandaşın silaha ihtiyacı olmaz/olmamalıdır. Keza sineği bile öldürmeden odadan atmaya çalışan, avcılığı (zevkine olandan bahsediyorum) sapkınlık olarak gören ben, evime silah falan sokmam.
Pratikte: Asal görevlerinden birisi beni kollamak olan devleti yöneten hükümet ve kontrolündeki gri yapılanmaların saltanatları tehlikeye düşerse bu gücü bana (halka) karşı çekinmeden kullanacakları bariz, dolayısıyla değil tabanca, tank bile edinip gerektiğinde kullanabilirim.
Bkz: sadat, Bkz: Şimdi çıkarı çatışıyor gibi görünse de, her zaman bir elmanın iki yarısı olan fetullah piçleri, Bkz: Şimdi çıkarı çatışaşsa da, eskiden enseye tokat, göte parmak olan Youtuber Alaattin ve benzerleri, Bkz: Muhtelif isimlerdeki gençlik teşkilatları, dernekleri vb. adı altında silahlandırılan paramiliter yapılar, Bkz: Olası bir işgal girişimde halkın orduya destek olacak gerilla mücadelesi için oraya buraya saklanan kayıtsız silahları Ergenekon ayağına iç edip, kendi saflarına katan derin odaklar.
|