ben kararı çok ağır buldum, aynısı fransa'da oynayan bir faslı futbolcuya yapılmıştı (yusuf atal, yanlış hatırlamıyorsam), bence o da ağır bir karardı. israil apaçık bir soykırım yaparken israilli olduğu için israil'i destekleyebilir, buna bir eleştirim yok ama futbol sadece spora hizmet etmeli, aksi takdirde saçma şeyler yaşanır. suudi arabistan'daki olay da bu yüzden saçmaydı ve araplar haklıydı (yine ilkelerle hareket ediyorum, malum kesim ile aramdaki fark bu).

fransa'da da yusuf atal ülkeden ihraç edilecekti, sonra paylaşımını geri çekti ve olaylar yatıştı vs. diye hatırlıyorum.

ayrıca, bence sportmen kimlikle alakalı olmayan bir davranışın cezası sportif hayatı etkileyen bir şey olmamalı. bu futbolculara maç cezası ya da kadro cezası vermek bence doğru değil. bence olsa olsa yalnızca para cezası ile karşılaşmalılar.


edit: haber linkini buldum, adam cezayirliymiş.

https://ajansspor.com/haber/filistin-paylasimi-atan-futbolcu-teroru-ovmek-suclamasindan-gozaltina-alindi-650424#google_vignette

edit 2:


osman öcalan'ın tekrar trt'ye çıkma ihtimali olsaydı size bazı hakikatleri tekrar hatırlatırdı:

kişisel ıslak hikayelerin dışında ilgi çekebilecek bir şey yok mu meser? çünkü, bu anlatıların benzerlerini fötr takan bir amca bana daha önce anlatmıştı ve ben ona anlatılarının çok inandırıcı olmadığını söylemiştim. ayrıca, anlattığın hikayeler doğrudan arap olmayı ilgilendiren şeyler değil çünkü bu gibi şeyleri arap olanlar da arap olmayanlar da pek ala yapabilir ve yapıyor da...

ben sezon başından beri galatasaray'ı birkaç adım önde görüyordum ama son maçlarda alınan skorlar ve daha önemlisi transfer dönemindeki isabetli tercihleri nedeniyle fenerbahçe'yi birkaç adım önde görmeye başladım...

valla çok harika transferler de yok aslında, yaşını başını almış iyi futbolcuları harika bir şekilde kullanarak şampiyonluğa yürüyen bir teknik direktör var karşımızda... benim görüşüm öyle ki ismail kartal galatasaray'ın başında olsaydı açık ara lider bir galatasaray izleyebilirdik veya beşiktaş'ın başında olsaydı şampiyonluk yarışının ucundan kıyısından tutunmuş bir beşiktaş izleyebilirdik...

fenerbahçe'nin bugünkü başarısı kuşkusuz ortak bir çalışma ama aslan payı ismail hocanın...

kim milyoner olmak ister isimli yarışmada doğal olmayan sarışın bir ablaya çıkmış bir soruydu bu: https://www.sabah.com.tr/video/yasam/kim-milyoner-olmak-istere-damga-vuran-isvicre-ve-satilik-cocuklar-sorusu-yarismaciyi-soke-eden-dogru-cevap


devlet serbest piyasaya karışırsa ne olur sorusunun cevabı olmuş bu konu. ben devletin benim çocuğumun zihnini abudik gubidik şeylerle doldurmasına bile tahammül edemiyorken onu alıp bir çiftlikte zorla çalıştırmasına asla tahammül edemezdim. eğitim sistemi de ekonomi de tekel olarak faaliyet gösteren yapılara bırakılmamalıdır. aksi takdirde böyle şeylerin veya daha kötü şeylerin yaşanılması kaçınılmazdır ne yazık ki...

ben sergen'in gelmemesinden memnun olanlardanım, hatta o kadar memnunum ki lucescu'ya bile razı gelirdim, her şeyden önce sergen geldiği an futbolcular üzerinde sıradaki adam şenol mu sorusu oluşurdu, bu da haliyle futbolcuları sahanın patronu yapardı, bu kısır döngüden çıkmak ve takımı yeni bir yüze emanet etmek çok önemliydi ve bunu fernando santos ile yaptık (başkası da olabilirdi)...

açıkçası, fb'nin ve gs'nin heyvan gibi süper kadrolara sahip olduğu bir sezonu kaçırmak beni üzmüyor, rakiplerimizin daha kötü olduğu sezonlarda daha kolay şampiyonluklar yakalamak bizim için daha akıllıca olur. kabul etmeliyiz ki bu sezon yarışmak için yeterli olmadığımız gibi zorlu rekabet koşullarına sahip olması nedeniyle yarışmak için de iyi bir sezon değil.

https://zeytinburnu.istanbul/wp-content/uploads/2022/12/Durali-Konusmalar-BSK-tumu.pdf

aşağıya doğru birkaç satırdan ibaret kısa ve öz bir açıklama...


türkiye'de malum bir kesim var, herkes onların kim olduğunu biliyor, olağanca islamofobik söylemlerine rağmen bugün ortam müsait olmadığı için veya ortam kuzey kore seviyesinde olmadığı için hınçlarını araplardan çıkarıyorlar. :)

biliyorum, şimdi frenk mukalliti olan birileri beni arap sevici olmakla suçlayacak. arapları neden seveyim? bugün esad'a baktığımda onların kapkaranlık tarihlerinin bir yansımasını görüyorum ve esad'dan nefret ediyorum. ona keza selman denilen çakma martin luther king'den nefret ediyorum, saymakla bitiremeyeceğim kadar sevmediğim arap var ama malum kesimin arap nefretini genelleme sebebini çok iyi bildiğim için (bu konuda teoman duralı'ya %100 katılıyorum) bu çabalarını komik buluyorum.


not: bu konu kuzey kore sevdalılarının kendilerini rahat hissettikleri alışılagelmiş self moderated konulardan biri değildir. sapına kadar herkese açık bir konudur.

genel seçimde imamoğlu ile mansur'un halkın aklıyla dalga geçer gibi kazanıyoruz videosu çekmesi aklıma geldi... kılıçdaroğlu'nun bunların ikisini bir masaya oturtturup kendisine sayın cumhurbaşkanım dedirtmesi aklıma geldi...

yani, şimdi bu adamlar park ve bahçe yönetsin tabii ama kalkıp da ciddi şeylerle iştigalmişler gibi gözükme çabasına girmesinler be kardeşim! her şeyin asgari seviyede olsa bile bir ciddiyeti var. adama sen koskoca mustafa kemal atatürk'ün partisini sirk partisine çevirmeye mi çalışıyorsun?" derler...

bir itirazım da anket saçmalıklarına olacak. ula anketçiler! her seçim cahape %60 alacak diyorsunuz, milleti kerevizliyorsunuz, sonra internet kafesinde 60 tane hesap açan adam bu saçmalıklarınıza güvenip gerçekleri söyleyen benim gibi insanları ölümle tehdit ediyor, hani ben kendimden geçtim, her türlü soytarılığa karşı aşılıyım da kerevizlediğiniz insanlardan da hiç utanmıyor musunuz? kitleniz müsait diye mi bunu yapıyorsunuz? allah'tan, kuldan utanmaz herifler sizi! :)

kendini açıkça pkk'nın siyasi uzantısı olmakla damgalayan bir yapı var, bir de onların siyasi arenada müttefiki olan fötrlü işbirlikçileri var, herkes teröristlerin de onların siyasi müttefiklerinin de kim olduğunu çok iyi biliyor...

bu ülke bağımsızlığını her anlamda kazanmış olan bir ülke olmadığı için, bu ülke küresel teröristlerin yerli işbirlikçilerinin tepesine bindiğinde ekonomi dahil her alanda örselendiği için 5. kol faaliyetleri dahil her türlü alçaklığa bugün biraz sessiz kalmak zorunda ama tarih kimin ne olduğunu sapına kadar yazıyor, bu tarihin z raporu çıkaracağı günleri de göreceğiz mutlaka...

- kilise sahibi adamların "arabalar italya'da üretiliyor, türkiye'de fabrika yok" minvalindeki yazıları ile tc nefretinin ne alakası var?
- yıllar boyunca yalnızca tunç heykel oymuş adamlar tarafından gerici ilan edilen insanların elektrikli otomobil ve insansız hava aracı yapmış olması gerçeğinin tc nefreti ile ne alakası var?
- kilise sahibi adamlara eleştiri getirmek ile cumhuriyet düşmanlığının arasında ne alaka var bobita?

rövanş almak için çabalamıyorsan ve kayda değer bir cevap verebileceğini düşünüyorsan lütfen cevapla...

senin postunun üzerine attığım post nedeniyle bunu yazdıysan; tamamen denk geldiğini söyleyebilirim, ben seni veya bir başkasını hedef almak istediğimde bunu alıntılayarak yaparım, nitekim ölüm tehditlerine ve ban zorbalığına rağmen zaten yapıyorum (siz bunların hangisine maruz kalıyorsunuz?) çünkü kaçak güreşmek benim hamurumda yok... yok, kilise sahibi insanların bu forumda da defalarca yankılanmış olan dezenformasyonlarına giydirdiğim için bana kızgınsan sana diyebileceğim hiçbir şey yok çünkü o zaman ciddiye alınmaması gereken kişi sen olursun (belki burada değil ama normal şartlar altında)...

bu arada, benim için tc nefreti ibaresi "pkk'nın siyasi uzantısı olmakla övünen yapılara" ve "onlarla açık işbirliği yapan malum kesime" yakışan bir şey; ben bunlardan beriyim çok şükür... yani, uzun lafın kısası, yok öyle bir gün fötr takmak, bir gün kalpak takmak, bir gün yargıç olmak ve insanları muz cumhuriyetine zorlamak... bunlar kapkaranlık günlerin esiri olmuş eski türkiye'de kaldı.

---

kişisel meselenin dışına çıkıp konuya bir yorum eklemek gerekirse; ya düne kadar fabrikası yok diyenler bugün çamurluğunu beğenmedim diyor, allah aşkına ciddiye alınacak bir kitle mi var? bu ülkeye zerre kadar faydası olmamış bir gruptan bahsediyoruz; milleti aşağılamaktan başka bir şey yapmamış, halka her türlü zulmü reva görmüş salon cumhuriyetçilerini togg heykeli yapılmadıkça kimse memnun edemez (tunçtan olması şart), araba-maraba boş iş, isterseniz uçan araba yapın malum kesimin kafasında hiçbir şeyi değiştiremeyeceksiniz, patolojik bir vaka olmanın cumhuriyeti olsaydı içinde krallık kurarlardı.

bu adamları memnun edemezsiniz, bu adamlar zamanında bir şeylere tepeden inmiş, tepeden inerek bir şeylerin sahibi olmuş, bugün de hiçbir şey yapmamalarına rağmen istiyorlar ki her şey onlarla anılsın, her şeyin isminde onlardan bir parça geçsin... ee tabii, hiçbir şey yapmayınca yerinde saymış oluyorsun, sonra gerici dediğin adamlar bile gelip seni geçiyor... bugün "bir şeyler yapayım ben de onları geçeyim" demek yerine yapılan işlere çamur atarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. neymiş efendim? fabrikası yokmuş. bak güzel kardeşim, sana soruyorum, o fabrikanın arazisini bu adamların gözüne soksan ne değişir? hiç düşünme, ben sana söyleyeyim: zorlamanın anlamı yok, hiçbir şey değişmez.

ocak ayında sivas deplasmanı... ne desem bilemedim, allah düşmanımın başına vermesin, ayrıca gs'de bu maç öncesinde önemli eksikler vardı ama fb'nin acayip skorlar aldığı haftalarda puan kaybı yaşamak gs için gerçekten de talihsiz bir durum olsa gerek...

yabancı kuralındaki değişim hakkında bir yorumum yok, bugün böyle ama yarın ne olur belli değil, işin garip olan kısmı bugün serbest olsun diyen kulüpler yarın kısıtlama talebinde bulunuyor, bugün sınırlama talebinde bulunan kulüpler yarın serbest olsun diyebiliyor, bu konuda kulüpler de dengesiz bir durumda bulunuyor. keşke yabancı futbolculara milli takım şartı getirilse ama öyle bir şey olsa neredeyse bir tane bile yabancı futbolcu transferi yapamayacağımızı da biliyoruz...

almanya'daki mezarlık hakkında bir şey diyemeyeceğim ama diğer iki mezarlığın güney amerika'da olması bana garip gelmedi. maalesef güney amerika bu gibi konularda hindistan ile yarışabilecek kadar ilginç bir kıta...

bir dönem bülbülderesi mezarlığını araştırma fırsatı bulmuştum, araştırdıkça şaşırmış ve bazı konulara olan bakış açımı değiştirmiştim, bence mezarlar insanoğlunun bu dünyadaki son durakları ve bu nedenle onu önemli kılmak için ellerinden geleni yapıyorlar. bu sebeple, bu içerikteki taraftar mezarlıkları bizim kültürümüze göre biraz garipmiş gibi olsa da aslında son derece normal şeyler...

bitcoin artık finansal piyasalarda daha meşru bir yatırım aracı haline geldi. ben bugünü venezuela'nın bitcoin'i yasal ödeme aracı olarak kabul ettiği güne benzetiyorum ve değerli buluyorum. ayrıca, teknoloji özürlüsü olduğu için bitcoin'de şansını deneyemeyen insanlar da bu sayede kriptoparalara yakınlaşacak... bence her yönüyle olumlu ve güzel bir haber... bugün gerçekten fiyattan daha çok bunun konuşulmasının gerektiğini düşünüyorum ve bu ana şahitlik ettiğim için kendimi şanslı görüyorum.

sergen'den şenol'a, şenol'dan sergen'e kısır bir döngüye girmiştik, sergen olmadığı için mutluyum ben, hatta neredeyse yatalak durumda olan lucescu'ya ve hatta onun sürekli olarak tavsiye ettiği oğlu razvan'a da razıydım yani... :)

kadro kalitesi konusunda getirdiğiniz eleştirilerin hepsine katılıyorum, nerede emekli piyangosu arayan bir futbolcu varsa veya ömrünün geri kalanını tekerlekli sandalyede geçirmek zorunda kalan bir futbolcu varsa hepsini transfer ettik. bu kadroyu ne pep ne de klopp adam edemez, bu sezon ve muhtemelen önümüzdeki sezon akıbetimiz belli... bu yüzden, genç ve gelecek vaat eden veya bize kim min-jae gibi isimleri kazandırabilecek vitor pereira gibi isimleri görmeyi tercih ederdim şahsen...

yeni hoca sonunda belli oldu, bu sezon o kadar çok hoca değiştirdik ki bu kaçıncı oldu inanın sayamadım, umarım fernando santos sezon sonuna kadar takımın başında kalır ve iyi veya kötü diyebileceğimiz bir istikrar yakalarız. gerçekten, bir beşiktaş tarafarı olarak birkaç günde bir teknik direktör değişikliğine gidilmesi beni inanılmaz yordu...

ayrıca, bu kadar kötü bir performansı bu sezon gösterdiğimiz için çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum aslında... fenerbahçe ve galatasaray'ın dışında ligdeki seviye de çok düşük olduğu için biraz iyi sonuçlar alsak ligi üçüncü sırada tamamlayabiliriz ve yıllar sonra bu sezona bakıldığında üçüncülük bir başarı olarak bile görülebilir. :)

sec sonunda daha fazla direnemedi ve spot bitcoin etf onayını verdi, bugün fiyat şuymuş buymuş hiç konuşasım yok, bugün bitcoin'in emtia olarak kabul edildiği gün, bugün fiyattan bağımsız bir gün... venezuella bitcoin'i yasal ödeme aracı olarak kabul ettiğinde ne yaşadıysak aynı şeyi yaşıyoruz. bitcoin dünyanın en büyük yatırım şirketlerinin fonları arasında yer alacak ve yatırımcılara sunulacak... bence tarihi bir ana şahitlik ediyoruz ve bunun tadını çıkarmalıyız.

aslında her şey para ama her şey de para değil yani... :)

adamın ronaldo'yu kestiği maçlarda portekiz 6-7 gol attı ama öte yandan ronaldo da kesilecek bir adam değildi... ronaldo gibi futbolculara sahip olmak zor gerçekten, fernando santos kolay bir iş yapmamış.

açıkçası, beşiktaş'ta başarılı olabileceğini sanmıyorum, yaşı ve idealleri onu türkiye gibi bir ülkede mücadele içinde tutmaya yetmeyebilir (yetmez), burada bir başarı kazanması çok zor ama daha önemlisi burada kazanacağı bir başarının kariyerinde hiçbir önemi olmayacak, bence saygı duyulması gereken bir isim ama keşke daha genç ve başarıya aç biri ile anlaşma sağlansaydı...

bir şeyi değerli kılan niceliği değildir, niteliğidir. senin sabahtan akşama kadar günde 100 bin kere kaldıraçlı işlem yapman kaldıraçlı işlemlerin tanımını zerre kadar değiştirmez. yaptığın tanımın literal anlamda hiçbir karşılığı yok, haybeden konuşup ahkam kesiyorsun.

kaldıraçlı piyasada tasfiye edilen işlemlerin oranlarını verebilirsin, haybeden salladıklarını istatistiksel açıdan desteklemiş olursun, buna hepimiz katılırız ve sonra sana yeni eleştirilerde bulunuruz ama bu foruma gelip kahvehane köşesinde askerlik anılarını anlatan yaşlı dayılar gibi konuştuğunda kimse seni ciddiye almaz, kimse demeyeyim de en azından aklı başında olan kimse ciddiye almaz...

https://iskra.world/games

mevcut oyunlar ve ileride gelecek bazı oyunlar tanıtılmış ama benim ilgimi pek çekmediler... artık yaşlanıyorum sanırım, şu kriptopara uzayındaki p2e oyunlardan birini bile sevemedim, yani demem o ki ben bulamasam da listeye baktığında hoşuna gidecek oyunlar bulan insanlar olacaktır mutlaka (sayfayı da bu yüzden paylaştım)... rpg, idle, middle, bilmem ne tarzı bir sürü oyun var. boş vakti olan ve eğlenmek için bu tür oyunlara saran insanlar varsa şanslarını deneyebilirler.

100 yıllık cumhuriyetsin ama cumhuriyet kavramını anlamı dışında abudik gubudik şeylerde o kadar çok kullanmışsın ki söz konusu olan şey kendi otomobilini üretmek olduğunda eller aya giderken sen anca yeni yeni dört teker yapabilmişsin...

sen anca 100 sene sonra dört teker yapabilmişsin ama o da ne? kilise sahibi adamlar "otomobil fabrikası aslında yok, otomobiller italya'dan geliyor" minvalinde yazılar yazmaya başlamış... sen anca 100 sene sonra dört teker yapabilmişsin ama o da ne? malum bir kesim civatasından tut kapı koluna kadar her şeyi için eleştiri hazırlamış... sen anca 100 sene sonra dört teker yapabilmişsin ama o da ne? tek işi tunç bloklardan heykel yapmak olan adamlar çamura yatmış...

gerçekten bazı şeylerin bu ülkeye fazla olduğunu düşünüyorum. bu kafaya hiçbir şey yapılmaz. yani samimiyetle söylüyorum ki ben olsam yapmazdım (serbest piyasaya bırakırdım. :d devletin işi araba yapmak olamaz aw. :d).

beşiktaş bu akşam rize karşısında kötü değildi, teknik direktör değişikliği ve teknik direktörün isminin ağırlığı takım üzerinde iyi bir hava oluşturmuş şimdiden...

semih de bu maçta çok iyidi, sezon başında daha bencil bir görüntüsü vardı ama bu akşam attığı iki golün yanına bir de asist ekledi ve takım oyunu oynayabileceğini gösterdi. olgunlaşmaya başlamış olması çok güzel bir gelişme, umarım performansı kalıcı olur ve uzun süre beşiktaş formasına hizmet eder.

ayrıca, demir ege de çok iyiydi bu akşam, altyapılarda 10 numaraya yakın 8 veya 10 arası bir şey oynadığını hatırlıyorum, daha sert bir 6 numara ile (josef benzeri bir şey olabilir) birlikte çift 6 oynatarak ona kadroda daha fazla alan açabiliriz.