Bitcoin Forum
May 24, 2024, 04:55:56 PM *
News: Latest Bitcoin Core release: 27.0 [Torrent]
 
  Home Help Search Login Register More  
  Show Posts
Pages: « 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 [21] 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 ... 296 »
401  Local / Konu Dışı / X tehdite pabuç bırakmamış, hukuk mücadelesi vermiş on: March 05, 2024, 12:11:28 AM
Adamlar tabii ki böyle bir telefonla içerik kaldırma işlerine pek alışık değiller (pek diyorum çünkü Amerikada da sıfır olduğunu zannetmiyorum ama istisnaidir), önüne gelen "onu kaldır bunu indir" diye yüklenince karşı davalar açmışlar, böyle restleşmelerin zararı kime çıkacak? Tabii ki bize.





402  Local / Konu Dışı / Re: Alman generallerin Kırım Köprüsü'ne saldırı planı on: March 04, 2024, 11:16:35 PM
DW bunu haberleştirdi, bugün izledim. Tabii Almanya bizim buralar gibi olmadığı için ortalık epey karışacak, bu dinleme ile ilgili karşı hamleler yapacaklardır.
Ha, şunu ekleyeyim, elalemin generallerinin laflarına bu kadar takılmayın, ihtiyacınız yok, %100 yerli ve milli versiyonu var:
"Savaş için illa gerekçe lazımsa, Süleyman Şah Türbesine biz kendimiz önden saldırı düzenleriz, Suriyeliler yapmış gibi gösteririz."
403  Local / Konu Dışı / Re: Akıllı Saatler on: March 04, 2024, 11:08:51 PM
Baba onu bunu bilmem, saat deyince beni direkt çocukluğuma götüren tek şey var, o da efsane Casio F-91W, yahu bu kadar basit, sade olup da sevilen bir saat daha var mıdır emin değilim. Bizim küçücük mahallede en az 5-6 çocukta vardı bu saatten. Lise yıllarımda Citizen de kullandım ara ara ama Casio başkaydı usta, ucuz da olduğu için kaybolsa veya başına bir şey gelse çok da önemsemezdik. Bir de küçüklüğümden akılda kalan, babamın Seiko5 serisi saatleri. çok baba saatlerdi, şimdilerde kullanım sıklığı ne durumda bilmiyorum ama sade ve şık saatlerdi Seiko 5 ler.




Hocam bu ne ki, hatırla "Amerikan kovboylarıı" müziğinden alarmı olan, deve kadar olmasına rağmen çocuk parmaklarımızla bile tuşlarına doğru dürüst basamadığımız hesap makineli Casiolar vardı, takar okulda hava atardık.
Bu arada, bana göre Casio ve benzerleri akıllı saat olayına mesafeli durarak, gereken hamleleri yapmayarak Nokia'nın akıbetinden hiç ders almadıklarını ortaya koyuyorlar.
404  Local / Konu Dışı / Re: Ekonomi Kötü diyenler utanırmı? on: March 04, 2024, 11:04:15 PM
Bu işlerin yakın geçmişteki miladı (çok daha öncesi var ama asıp kahraman yaptılar) "benim memurum işini bilir" diyen Turguttu, ne kaa ekmek o kaa köfte prensibiyle devlete bu zihniyete uygun kitleleri yerleştirmeye başladı, ömrü yetmediği için çok mesafe katedemedi. ama (aradakileri geçtim) Galaksi İmparatoru bu işin kitabını yazdı.
Ve şimdi kemik kitlesi az ya da çok, bir şekilde hak etmeden nemalananlardan oluşuyor, onların söyleyebilecek başka bir şeyleri yok, tabii ki ökönömi çoğiyi diyecekler, aslında neyin ne olduğunu büyük çoğunluk biliyor ama ses çıkartmak işlerine gelmiyor.
405  Local / Konu Dışı / Re: 4 Mart dünya Obezite farkındalığı günü on: March 04, 2024, 10:55:30 PM
İnsanlığın sonunu yapay zeka+robotlardan önce getirme potansiyeline sahip en öne çıkan kavram beslenme bozukluğu ve obezite. Bu öyle bir şey ki, mesela bir cümle önce gömdüğüm yapay zeka ile muhtemelen kanser sıradan ve iyileştirilebilir bir hastalık haline gelecek ama obezite zor. Sen 3 kaloriye ihtiyacın varken sürekli 10 kalori alırsan evrenin temel kanunu matematik de gerekeni yapar. Şu an sihirli bir el gıda endüstrisini yola getirse bile durumun çok değişeceğini zannetmiyorum.
406  Local / Konu Dışı / Re: Bilgisayar oyunlarının akademik hayata etkisi on: March 04, 2024, 10:46:09 PM
Ya zaten bilgisayar oyunlarını (daha doğrusu hepsini birden) boş işler olarak gören "telefonunu çıhar, herkeşin altında araba var, ökönömi çoğiyi" dayılardan başka kimse kaldı mı? Parantez içine aldığım mevzu da önemli, boş beleş çok sayıda oyun da var tabii ama genel anlamda oyunlar insanda bir çok şeyi geliştiriyor, mesela ilk aklıma gelen hızlı karar vermeyi, el göz koordinasyonunu.
O yüzden bu çalışma beni hiç şaşırtmadı açıkçası.
407  Local / Servisler / Re: Binance hesap incelemesi on: March 04, 2024, 10:41:18 PM
Gönderdiğin/çekim yaptığın bir adres sıkıntılı durumlarda kullanılan kara veya gri listedeki başka adreslerle ilişkilendirilmiş olabilir, bunu söylerken karşılıklı transferden bahsetmiyorum, tesadüfen o adreslerle birden fazla kez aynı blokta transfer yapılmış olsa bile yapay zeka kırmızı ışığı yakmıştır.
Zaten hala sonuçlanmamış olması bir şey çıkmadığını ama yasal sıkıntı yaşamamak için iyice didiklediklerini gösteriyor. Yakın zamanda açılır diye düşünüyorum.

Hâlâ tık yok, bunların ben ecdatlarını sikeyim. Hayatımı mı inceliyor bu piçler? Yok yok bu işte başka bir şey var hesabımı da kapatmıyorlar.
Avukatımla görüşmeden önce bu globalin merkezi neresidir hangi ülkeye bağlıdır net bilgi sahibi olan var mı?

Adına üzüldüm gerçekten, tam da yükselişler başlamışken sıkıntılı bir durum bu.
Binance Global merkezine falan pek umut bağlama, değiştiyse bilmiyorum ama en son Cayman Adalarına kayıtlıydı, yani regülasyonların en gevşek olduğu ülkelerden(!) birisinde görünüyor. Sinir bozucu bir durum ama gerçekten beklemekten başka yapabilecek bir şey yok. Şöyle iyi yönden bakalım, koca Binance paranın üzerine yatacak değil, bir de olumsuz gelişme olsa veya ek bilgi isteseler seninle temasa geçerlerdi.
408  Local / Alternatif Kripto-Paralar / Re: Yoksa projeler hikayemi? on: March 04, 2024, 09:57:45 PM
meme coinlere bakıyorsunuz listelendikleri dönemlerdeki attığı saçma salak iğneleri bile geçmiş durumdalar bazen o kadar çok şeyi araştırıp projelere paralar yatırıp bekliyoruz veya satın alıyoruz her neyse arkadaş bunun yerine boktan memelerden toplasak zaten 7-8x yapıyorsunuz anlam veremiyorum arkadaş nasıl olur da o kadar büyük market değerine ulaşırlar Hayretle izliyorum kendimede bazen kızmıyor değilim sanırım bu konuda pek başarılı değilim bilmiyorum belki bir süre ara vermek gerekli.

Çünkü memeler dürüst, diğer kripto projeleri(!) gibi bir şey yapacaklarını vaadetmiyorlar, sadece isimler ve saçma sapan hayvan sembolleriyle varlıklarını sürdürüyorlar. Valla ne yalan söyleyeyim, white paparinin %90'ı yalan dolan bir defi tokenindense "ahan da ben çıktım, mevcudiyetimin yegane temeli budur, bu temel benim en kıymetli ve tek hazinemdir" diyen bir memeyi tercih ederim.
Ağa babaları Doge bile hiçbir zaman bir fonksiyon deklare etmedi.
409  Local / Konu Dışı / Re: Türkiye'de yakıt türüne göre otomobil sayısı on: March 03, 2024, 12:23:08 AM
Dizel ticari araçlarda henüz bitmez çünkü o kapasitede ekonomik çalışacak alternatif motor türü yok, bir iki firmanın konsept araçları var ama hiçbirisi görünür gelecekte dizeli bitiremez. Benzinli, lpgli aynı maliyetle aynı gücü üretemiyor, elektrikli de kullanılabilir değil. Adam bilmem nereden filanca yere mal teslim edecek ve zaman sınırı var, durup 1 saat kamyoneti, tırı vb şarj etmekle mi zaman kaybedecek?
Yine yazayım, bu dediklerimin hepsi mevcut pil teknolojisi için geçerli.
Elektrikli olayı onlarda şöyle olursa olur. Mesela özel bir istasyon sistemi kurarlar ve alt taraftan batarya değişikliği yapar. %100 dolu bataryayı takar, boş bataryayı alır. Depozitolu damacana sistemi gibi düşünün. Böyle olursa ancak iş yapar yoksa böyle işler için 1 dakika bile çok önemli.

Bu arada dizel araçlardaki artış muhtemelen dolmuş, tır gibi araçların çoğalması ile alakalı.

Bununla ilgili şimdi hatırlamadığım bir Avrupa ülkesinde çalışma yapılıyor, bir haber sitesinde görmüştüm ama ayrıntıları hatırlamıyorum. Resminden gördüğüm kadarıyla bir lift sistemi ile aracı kaldırıp alttan eski teyplerden kaset çıkartır gibi bataryayı çıkartıp dolusunu takma ana fikriyle çalışacak. Oturtabilirler mi yoksa tutmaz mı bilemem tabii.
410  Local / Konu Dışı / Re: Akıllı Saatler on: March 02, 2024, 05:00:38 PM
Bu akıllı saatlerin toplanan verilerine pek güvenmiyorum öncelikli olarak. Yıllardan beri koldan tansiyon ölçen pek çok alet denedim gerçekten iyi olanları dışında tansiyonumu pek çlçen çıkmadı. Yani azıcık sizde bir sıradışılık var ise bu tür cihazlar pek işe yaramıyor. Dalış için düşünüyorsanız dalışa uygun olan saatlere bakın derim. Mesela decatlon da dalış için uygun olan saatler var bu kadar pahalı da değil. Aynı durumda dağcılar için olan alti metreli olan saatler gibi. Hepsini bir arada barındıran cihazlarda biraz sorun fazla oluyor.

Biraz konu dışına çıkacağım ama Decatlon'da bazı ürün grupları gerçekten fiyatına göre çok başarılı, bu yazdığından anladığım kadarıyla dalış saatleri de aynı grupta. Ben başka bir örnek vereyim, ikisini de kullandığım için rahat yazıyorum, Decatlon'un termosları Stanley'lere çok yakın, neredeyse yakalayacak kadar arkasından geliyorlar ama fiyatları yarısı hatta bazen daha da düşük. Kaliteli termos ihtiyacınız varsa mutlaka Decatlondakileri de değerlendirmeye alın.
411  Local / Konu Dışı / Re: Hybrid Araçlar on: March 02, 2024, 04:55:39 PM
Bence Çin bu konuda çok planlı ve akıllı bir yaklaşımla uzun vadeli bir politika uyguluyor (ki, kendilerinden fazla hazzetmesem de şu anda dünya üzerinde "zekice" yönetilen çok az sayıdaki ülkeden biri olduklarını düşünüyorum), farkındaysanız eski nesil atmosferik otomobiller de üretmelerine rağmen oradaki kemikleşmiş markalar tarafından paylaşılan pastadan büyük lokma kapmak için agresif savaş vermiyorlar, kaynak israf etmiyorlar. Ama elektrikli araç yeni, pazarı daha boş ve popüler bir alan ve o teknolojiyi sonradan yakalamaya çalışmamış oldukları için güçlüler.
Şu an bir çok yerde Çin araçlarına fazladan vergi, zorluk vb kısıtlamalar var ama hiç mızıkçılık etmeden, gerginlik yaratmadan "olduğu kadar" piyasalara yine de giriyorlar, özellik değiştiriyor, fiyatı uyumlandırıyor, onu yapıp, bunu yapıp yine de giriyorlar.

Ben kendi fikrimi söyleyeyim, bunun tek bir nedeni var, verimli ve güvenli bir hidrojen sistemi geliştirilemezse tek tabanca olacak elektrikli araçlarda dünyanın hakim ülkesi olmak. Şimdilik temel silahları maliyet ama esas darbeyi pilden vuracaklar, şu an batarya kaynaklı kısıtlamalarından dolayı son derece kullanışsız olmalarına rağmen büyük talep gören elektrikli araçların 10-15 dakikada dolup 1000 üzeri menzil sunacak modellerini düşünün.
Niye düşünün? Çünkü Çin bunu sağlayabilecek pili geliştirebilmek için yılda on milyarlarca dolar ar-ge harcaması yapıyor ve pillerde kullanılan, kullanılabilecek madenlerin olduğu ülkeleri adeta ele geçirdi (Şili'den Kongo'ya kadar). Ve küresel batarya üretimindeki payını %60'a çıkartmış durumda.

Şunu da gözlemliyorum, mobil piyasasında tepeyi Samsung ama özellikle Apple'a kaptırmaları ve bunu çevirememelerinden aldıkları dersle Elon Musk'a devasa imtiyazlar tanıyarak Çin'de mega Tesla fabrikasının kurulmasını sağladılar, ağır rekabeti yarı partnerliğe çevirerek ellerini güçlendirdiler.
Onun dışında, sadece hesaplı değil, artık premium(umsu) araçlar da üretebiliyorlar, yani hedef kitlelerini de genişletmeye başladılar.

Özetle, sanırım yakın gelecekte yollardaki her iki elektrikli araçtan biri Çinli olacak.

@bobita hocam çin 1990 yılarında başlayan sosyalis piyasa ekonomisi diye bir sistemi uygulamaya koymuştu. İç işlerinde sosyalizm dış işlerinde kapitalizm. Başarı var  mı bilmem.
Gördüğümüz durum adamlar diyor ki kazanç var ise herkese. Bilgi saklamak yok. Gelişme her firma için. Genel kazanç çin halkına. Pil konusunda adamlar nerdeyse tekel. İyi arabaların tamamı nerdeyse çinde. Yakında alman devleri bu konuda nerey kadar geleceklerini piyasadaki akaryakıtlı araçlar çekilince daha net göreceğiz.

Avrupa şu an hemen her konuda sermayeden yiyor, eski imajının yardımıyla devam ediyor, aslında kazanda yavaş yavaş kaynıyorlar ama farkında değiller, hatta şöyle söyleyeyim Avrupa treninin hala bir şekilde ilerliyor olmasının tek nedeni lokomotifinde Almanya motorunun olması, yoksa şu an çok daha kötü durumda olurlardı. Ve otomotivde de geçmişten gelen pozisyonlarına çok fazla güveniyorlar, bence değişime yeterli hızda ayak uyduramıyorlar. Özellikle de Almanlar "en iyiyiz" gibi bir hava içinde ama mevcut duruma fazla güvenmeseler iyi olacak.
Bir taraftan da anlıyorum, nüfus yaşlandı, üretim kapasitesi düştü haliyle.

Son dönemlerde ab ülkeleri içindeki pek çok ülke içinde üretim yapan araç firması bileşme yada satılma yolu ile bir marka altında toplanmaya gidiyor. Avrupa birliğinin tam olarak yapamadığı bu birlikteliği araç firmaları kendileri yaptıkları birleşme ile epeyce ileri taşıdılar.
Ab içindeki ülkelerin halen hepsi tam olarak aynı değil. Ab içinde euro sepetinden en çok paya sahip olan almanya illaki paranın çoğu benden söz de benden olsun diyor.

Ama ben olsam ben de derim, şu an Avrupanın en büyük ve ayakta tutan gücü Almanya, pandemide birlik dağılmadıysa, küçük AB ülkeleri temelli sıçmadıysa bunu Almanya'nın birliği ayakta tutmak için yaptığı finans desteklerine borçlular.
Otomotiv firmalarının birleşebilmeleri ya da büyük partnerliklere imza atabilmeleri onlar açısından sevindirici bir durum bence, çünkü gidişata ayak uydurma kapasitelerinin hala olduğunu gösteriyor.
412  Local / Konu Dışı / Re: Türkiye'de yakıt türüne göre otomobil sayısı on: March 02, 2024, 04:51:15 PM
Eskiden benzinli araçlar daha çok kullanılıyordu, ekonomik şartlar ağırlaştıkça dizel araçlar daha az yaktığı için tercih edilmeye başlanmıştı. Daha sonra ise benzinli için LPG hayatımıza girmiş oldu, LPG ilk yıllarda oldukça ucuzdu bu nedenle çok tercih ediliyordu sürekli gelen zamlarla bu halini aldı.
Son yıllarda dizel araçların yavaş yavaş üretimden kaldırılması yerine benzinli ve hibrit araçların almasına sebep oldu, yıllar geçtikçe dizel araç sayısı azalacak elektrikli ve hibridğ araçların sayısı artacağını düşünüyorum.

Dizelden kaçışın nedeni (bizdeki nedeni) üretimden kaldırılması falan değil, dizel her zaman tercih edilebilecek bir motor, eskiden daha çok rağbet vardı çünkü dizel motor aynı güç üretiminde benzinliye oranla biraz daha az miktarda yakıt kullanıyordu ve motorin benzinden ucuzdu. Şimdi kullanım miktarının bildiğim kadarıyla pek farkı kalmadı (yanlış biliyor olabilirim) ve esas önemlisi motorin benzinden pahalı.
Benim aracım da dizel ve motorin almaya altın künyemi takıp kürklü montumu giyerek gidiyorum, boru değil, en pahalı yakıtı koyduruyoruz, biraz havamız olsun!!

Dizel motor güçlü bir yapıya sahip. Çalışma şeklinden dolayı imalatı yapılırken epeyce güçlü yapılmak zorunda.
Benzinili motor dizele göre daha narin yapıda ve dah küçük ama dizelden güçsüz değil.
Eger bir benzinli motoru siz dizelin boyutlarında yaparsanız bu üretilen benzinli motor dizelden çok çok güçlü olacaktır. Güç konusunda benzinli dah öndedir. Ama bizim için taşına bilir boyuttaki dizel motor daha az tüketime sahip olduğu için tercih ediyoruz. Bwnzinli motorun bakımı ve tamiri daha kolaydır. Benzinli motor dizele göre daha dayanıklıdır.
Siz dizele bir benzin koyun motor biter.
Benzinli motora dizel koyarsanız zor çalışır temizlersiniz benzini koyar devam edersiniz.

Burada türü ihtiyaç belirliyor, dolayısıyla hem haklısın, hem de yanılıyorsun. Bir morun gücünü iki şey belirler, beygir gücü (hız için daha önemlidir) ve tork (saf güç diyelim), binek araçlarda ağırlık ortalaması belli olduğu için harekete geçmeleri ve hem seri, hem de süregelen hızlanmalar için büyük torklara ihtiyaçları yoktur, dolayısıyla torku daha düşük ama deviri yüksek benzinli motor daha iyi bir tercih olacaktır. Ancak ticari araçlarda tork önemlidir ve bunu sağlayabilen de dizel motordur, bu yeteneğinden dolayı kendi ağırlığı, bakım ihtiyacı ve benzinliyle benzer metalurjide olduğunda daha kısa ömürlü olması gözardı edilir. O yüzden mesela uçak motorları dizel değildir çünkü o torka ihtiyacı yoktur ve motorun ağırlığı büyük dezavantajdır (benzinli de değiller ama, kerosen temelli bir yakıt kullanırlar) ama trenlerde o ağırlığı hareket ettirebilecek motor dizeldir (ya da güçlü elektrik).
Şu da var tabii, eşdeğer kalitede üretilen benzinli motor dizelden daha uzun ömürlüdür, bu nedenle bineklere konan dizel motor ile ticarilerdeki dizel motor arasında dünya kadar fark vardır, bir de dizel motor yapısı gereği çalıştığı sürece sağlığını koruyabildiği, az kullanım ve yatmaya çok uygun olmadığı için otobüslerde, kamyonlarda, tırlarda vb rahatlıkla milyonlarca kilometre yapabilirler. Benzinlinin böyle bir kaprisi yok, nasıl kullanırsan kullan, rodajı düzgün yapıldıysa ve bakımı ihmal edilmiyorsa kullanım şeklinden etkilenmez.
413  Local / Konu Dışı / Re: Türkiye'de yakıt türüne göre otomobil sayısı on: March 02, 2024, 04:12:41 PM
Dizel ticari araçlarda henüz bitmez çünkü o kapasitede ekonomik çalışacak alternatif motor türü yok, bir iki firmanın konsept araçları var ama hiçbirisi görünür gelecekte dizeli bitiremez. Benzinli, lpgli aynı maliyetle aynı gücü üretemiyor, elektrikli de kullanılabilir değil. Adam bilmem nereden filanca yere mal teslim edecek ve zaman sınırı var, durup 1 saat kamyoneti, tırı vb şarj etmekle mi zaman kaybedecek?
Yine yazayım, bu dediklerimin hepsi mevcut pil teknolojisi için geçerli.
414  Local / Konu Dışı / Re: Hybrid Araçlar on: March 02, 2024, 04:07:38 PM
Bence Çin bu konuda çok planlı ve akıllı bir yaklaşımla uzun vadeli bir politika uyguluyor (ki, kendilerinden fazla hazzetmesem de şu anda dünya üzerinde "zekice" yönetilen çok az sayıdaki ülkeden biri olduklarını düşünüyorum), farkındaysanız eski nesil atmosferik otomobiller de üretmelerine rağmen oradaki kemikleşmiş markalar tarafından paylaşılan pastadan büyük lokma kapmak için agresif savaş vermiyorlar, kaynak israf etmiyorlar. Ama elektrikli araç yeni, pazarı daha boş ve popüler bir alan ve o teknolojiyi sonradan yakalamaya çalışmamış oldukları için güçlüler.
Şu an bir çok yerde Çin araçlarına fazladan vergi, zorluk vb kısıtlamalar var ama hiç mızıkçılık etmeden, gerginlik yaratmadan "olduğu kadar" piyasalara yine de giriyorlar, özellik değiştiriyor, fiyatı uyumlandırıyor, onu yapıp, bunu yapıp yine de giriyorlar.

Ben kendi fikrimi söyleyeyim, bunun tek bir nedeni var, verimli ve güvenli bir hidrojen sistemi geliştirilemezse tek tabanca olacak elektrikli araçlarda dünyanın hakim ülkesi olmak. Şimdilik temel silahları maliyet ama esas darbeyi pilden vuracaklar, şu an batarya kaynaklı kısıtlamalarından dolayı son derece kullanışsız olmalarına rağmen büyük talep gören elektrikli araçların 10-15 dakikada dolup 1000 üzeri menzil sunacak modellerini düşünün.
Niye düşünün? Çünkü Çin bunu sağlayabilecek pili geliştirebilmek için yılda on milyarlarca dolar ar-ge harcaması yapıyor ve pillerde kullanılan, kullanılabilecek madenlerin olduğu ülkeleri adeta ele geçirdi (Şili'den Kongo'ya kadar). Ve küresel batarya üretimindeki payını %60'a çıkartmış durumda.

Şunu da gözlemliyorum, mobil piyasasında tepeyi Samsung ama özellikle Apple'a kaptırmaları ve bunu çevirememelerinden aldıkları dersle Elon Musk'a devasa imtiyazlar tanıyarak Çin'de mega Tesla fabrikasının kurulmasını sağladılar, ağır rekabeti yarı partnerliğe çevirerek ellerini güçlendirdiler.
Onun dışında, sadece hesaplı değil, artık premium(umsu) araçlar da üretebiliyorlar, yani hedef kitlelerini de genişletmeye başladılar.

Özetle, sanırım yakın gelecekte yollardaki her iki elektrikli araçtan biri Çinli olacak.

@bobita hocam çin 1990 yılarında başlayan sosyalis piyasa ekonomisi diye bir sistemi uygulamaya koymuştu. İç işlerinde sosyalizm dış işlerinde kapitalizm. Başarı var  mı bilmem.
Gördüğümüz durum adamlar diyor ki kazanç var ise herkese. Bilgi saklamak yok. Gelişme her firma için. Genel kazanç çin halkına. Pil konusunda adamlar nerdeyse tekel. İyi arabaların tamamı nerdeyse çinde. Yakında alman devleri bu konuda nerey kadar geleceklerini piyasadaki akaryakıtlı araçlar çekilince daha net göreceğiz.

Avrupa şu an hemen her konuda sermayeden yiyor, eski imajının yardımıyla devam ediyor, aslında kazanda yavaş yavaş kaynıyorlar ama farkında değiller, hatta şöyle söyleyeyim Avrupa treninin hala bir şekilde ilerliyor olmasının tek nedeni lokomotifinde Almanya motorunun olması, yoksa şu an çok daha kötü durumda olurlardı. Ve otomotivde de geçmişten gelen pozisyonlarına çok fazla güveniyorlar, bence değişime yeterli hızda ayak uyduramıyorlar. Özellikle de Almanlar "en iyiyiz" gibi bir hava içinde ama mevcut duruma fazla güvenmeseler iyi olacak.
Bir taraftan da anlıyorum, nüfus yaşlandı, üretim kapasitesi düştü haliyle.
415  Local / Konu Dışı / Re: Gıda atıklarının geri dönüştürülmesi on: March 02, 2024, 03:59:25 PM
Avrupa'da mesela çöpler ayrıştırılıp ayrı ayrı çöp kutularına atılıyor sadece bunu bile yapabilmiş olsak bir çok şeyi çözebiliriz ve belediyeler gıda atıkların gübre elde edip sonra bunu satarak belediyeye ülkeye katma değer yaratabilirler ama kim uğraşacak değil mi? Eskiden bizim büyük baş hayvanlarımız vardı ve gıda atıkları hayvan yiyeceği olarak kullanılırdı asla çöp olmazdı fakat günümüzde hayvancılık köylerde bile yok denecek kadar azaldı.

Belediye kendi eğer isterse bir sistemle kendi de ayırt edebilir.İlla ki herkesin farklı farklı ayırt etmesine bile gerek yok ama çoğu belediye için belediye makamı sadece para kazanabilecek özgür bir kasa olduğu için halka hizmet konusunda pek dertleri yok.Belediyelerin hepsi kendini düşünen ve vatandaştan para kazanmak için yırtınan kişilerden oluşan bir kaç kurum.Çöp ayırma, çöp imha etme alanları bile bazı şehirlerde yerleşim yerinde.İnsanlar çöp kokuları içinde yaşamaya çalışıyor.Bunu yapmak için çabalayacaklarını zannetmiyorum.
Bu o kadar kolay bir durum değil yani düşündüğünüz kadar basit değil bunun nedeni yine bizim toplumumuz çünkü çok çeşitli çöp üretebiliyoruz bu nedenle bütün çöpleri bir kamyonda toplayıp sonra bunları ayrıştırmak oldukça zor bir durum ama evlerde iş yerlerinde gıda atıkları için farklı diğerleri için farklı çöp kutusu poşetleri yapılarak bile bu iş çözülebilir ama bunun için neredeyse hiç bir belediye uğraşmaz gibi geliyor. En basitinden bir çok kurumda kağıt şişe plastik atıkları için belediyelerin renkli kutuları var ama ben dahaca bir kere bu kutuları boşaltmaya geldiklerini görmedim.

Çalıştığım kurumda her katta 5 ayrı çöp kovası var. Her türlü çöpü atarken ayrı ayrı paketler halinde atmaya arkadaşlar da bende öze gösteriyoruz. Buraya kadar sorun yok. Çöp toplama merkezinden de yine çöpler ayrı ayrı konacak şekilde bir atık depomuz mevcut. Bak  bu da güzel.
Yalnız bu çöpleri toplamaya gelen personel bir çöp foşeti çıkartıp bu 5 ayrı çöp kovasını aynı çöp poşetine boşaltınca işler biraz karışıyor. Sonra bu poşetler ayrı ayrı çöp olan toplanma yerine gidiyor. orada da yine karışık. En son nerede ayrışacak yada imha edilecek se oraya gidince belki orada ayrışıyordu. Bizdeki yolculuğu aynı poşette başlıyorlar sonuçta.

O durum klasik. Hani Cem Yılmaz diyor ya, sen De la falan filan yemeği söylüyorsun ama arka planda Sivaslı usta var... Yazdığına benzer o kadar çok örnek biliyorum ki, artık ayrıştırma elemanları koymanın esas israf olduğuna inanıyorum.
Sen oraya bir sürü kutu, kova her neyse koymuşsun, şu şuraya, bu buraya vb yazmışsın ama son tahlilde hepsi aynı kamyonla aynı yığına gidecek büyük ihtimalle.

Eskiden odalarda çöp kovaları vardı. Akşamları bunlar görevliler toplardı. Hep aynı poşete konurdu. O zaman için yaklaşık 5 yıl önce söylenen 86k liraya her kata 5 li kova seti kondu. Sonra odalardaki çöp kovaları toplanıp imha edildi yani çöp oldu. Biz kurala uyduk. Kural koyanlar yine eski sisteme döndüler. Biz istiyorlarsa eski sisteme yeniden döneriz ama onlar bizim gibi uyar oğlu değillerki.

Sen ben gibiler maalesef bu ülkenin marjinalleriyiz verbakalim. Bizim sokağın köşesinde cam kumbarası var (neyse ki onu ayrı bir kamyon gelip topluyor,) ve şişeleri, kavanozları vb hep oraya atarım, ben poşetten oraya aktarırken bön bön bakıyorlar, çöpünü ayrıştırırsın gülerler, karşıya geçmek için trafik ışığını beklersin arkandaki homurdanır, araç kullanırken birkaç yaya görür, geçsinler diye durursun (tabii ki sokak arası, otoban değil) arkadaki zaart kornaya asılır, şeridinde sakin ve akışa uygun hızda gidersin, arkadaki selektörle (en sol şerit değil) taciz eder vb.
Valla artık eskisi gibi "olsun, belki onun da..." diye empatik düşünceler beslemiyorum, artık farkındayım, ben evrim sınavını geçtim ama birçok kişi daha maymundan gelememiş, hatta yola bile çıkmamış.
416  Local / Konu Dışı / Re: Akıllı Saatler on: March 02, 2024, 03:51:14 PM
Ben eskiden saatsiz evden adım atmazken 4-5 yıldır bir kere bile takmadım, gereksiz ve yük geliyor artık. Hal böyle olunca bu akıllı saatler ilgimi çekse de "sıkılır, bunu da takmam" diye hiç yanaşmıyorum. Bir de her bokumuzu her taktığımız zıvırın biliyor ve birilerinin bu verileri kullanıyor olması çok can sıkıcı hale geldi. Haydi cep telefonlarından kaçış yok tamam da, en azından şimdilik daha fazlasına gerek yok diye düşünüyorum (ukalalık olmasın, sadece kendi tercihim anlamında).
Teknolojilerinin izin verdiği miktarda ölçülebilir tüm sağlık verilerini bile topluyor bunlar.
Huaweinin gerçek anlamda şişerek tansiyon ölçebileni bile var.
417  Local / Konu Dışı / Re: Gıda atıklarının geri dönüştürülmesi on: March 01, 2024, 11:20:16 PM
Avrupa'da mesela çöpler ayrıştırılıp ayrı ayrı çöp kutularına atılıyor sadece bunu bile yapabilmiş olsak bir çok şeyi çözebiliriz ve belediyeler gıda atıkların gübre elde edip sonra bunu satarak belediyeye ülkeye katma değer yaratabilirler ama kim uğraşacak değil mi? Eskiden bizim büyük baş hayvanlarımız vardı ve gıda atıkları hayvan yiyeceği olarak kullanılırdı asla çöp olmazdı fakat günümüzde hayvancılık köylerde bile yok denecek kadar azaldı.

Belediye kendi eğer isterse bir sistemle kendi de ayırt edebilir.İlla ki herkesin farklı farklı ayırt etmesine bile gerek yok ama çoğu belediye için belediye makamı sadece para kazanabilecek özgür bir kasa olduğu için halka hizmet konusunda pek dertleri yok.Belediyelerin hepsi kendini düşünen ve vatandaştan para kazanmak için yırtınan kişilerden oluşan bir kaç kurum.Çöp ayırma, çöp imha etme alanları bile bazı şehirlerde yerleşim yerinde.İnsanlar çöp kokuları içinde yaşamaya çalışıyor.Bunu yapmak için çabalayacaklarını zannetmiyorum.
Bu o kadar kolay bir durum değil yani düşündüğünüz kadar basit değil bunun nedeni yine bizim toplumumuz çünkü çok çeşitli çöp üretebiliyoruz bu nedenle bütün çöpleri bir kamyonda toplayıp sonra bunları ayrıştırmak oldukça zor bir durum ama evlerde iş yerlerinde gıda atıkları için farklı diğerleri için farklı çöp kutusu poşetleri yapılarak bile bu iş çözülebilir ama bunun için neredeyse hiç bir belediye uğraşmaz gibi geliyor. En basitinden bir çok kurumda kağıt şişe plastik atıkları için belediyelerin renkli kutuları var ama ben dahaca bir kere bu kutuları boşaltmaya geldiklerini görmedim.

Çalıştığım kurumda her katta 5 ayrı çöp kovası var. Her türlü çöpü atarken ayrı ayrı paketler halinde atmaya arkadaşlar da bende öze gösteriyoruz. Buraya kadar sorun yok. Çöp toplama merkezinden de yine çöpler ayrı ayrı konacak şekilde bir atık depomuz mevcut. Bak  bu da güzel.
Yalnız bu çöpleri toplamaya gelen personel bir çöp foşeti çıkartıp bu 5 ayrı çöp kovasını aynı çöp poşetine boşaltınca işler biraz karışıyor. Sonra bu poşetler ayrı ayrı çöp olan toplanma yerine gidiyor. orada da yine karışık. En son nerede ayrışacak yada imha edilecek se oraya gidince belki orada ayrışıyordu. Bizdeki yolculuğu aynı poşette başlıyorlar sonuçta.

O durum klasik. Hani Cem Yılmaz diyor ya, sen De la falan filan yemeği söylüyorsun ama arka planda Sivaslı usta var... Yazdığına benzer o kadar çok örnek biliyorum ki, artık ayrıştırma elemanları koymanın esas israf olduğuna inanıyorum.
Sen oraya bir sürü kutu, kova her neyse koymuşsun, şu şuraya, bu buraya vb yazmışsın ama son tahlilde hepsi aynı kamyonla aynı yığına gidecek büyük ihtimalle.
418  Local / Konu Dışı / Re: Hybrid Araçlar on: March 01, 2024, 11:13:02 PM
Bence Çin bu konuda çok planlı ve akıllı bir yaklaşımla uzun vadeli bir politika uyguluyor (ki, kendilerinden fazla hazzetmesem de şu anda dünya üzerinde "zekice" yönetilen çok az sayıdaki ülkeden biri olduklarını düşünüyorum), farkındaysanız eski nesil atmosferik otomobiller de üretmelerine rağmen oradaki kemikleşmiş markalar tarafından paylaşılan pastadan büyük lokma kapmak için agresif savaş vermiyorlar, kaynak israf etmiyorlar. Ama elektrikli araç yeni, pazarı daha boş ve popüler bir alan ve o teknolojiyi sonradan yakalamaya çalışmamış oldukları için güçlüler.
Şu an bir çok yerde Çin araçlarına fazladan vergi, zorluk vb kısıtlamalar var ama hiç mızıkçılık etmeden, gerginlik yaratmadan "olduğu kadar" piyasalara yine de giriyorlar, özellik değiştiriyor, fiyatı uyumlandırıyor, onu yapıp, bunu yapıp yine de giriyorlar.

Ben kendi fikrimi söyleyeyim, bunun tek bir nedeni var, verimli ve güvenli bir hidrojen sistemi geliştirilemezse tek tabanca olacak elektrikli araçlarda dünyanın hakim ülkesi olmak. Şimdilik temel silahları maliyet ama esas darbeyi pilden vuracaklar, şu an batarya kaynaklı kısıtlamalarından dolayı son derece kullanışsız olmalarına rağmen büyük talep gören elektrikli araçların 10-15 dakikada dolup 1000 üzeri menzil sunacak modellerini düşünün.
Niye düşünün? Çünkü Çin bunu sağlayabilecek pili geliştirebilmek için yılda on milyarlarca dolar ar-ge harcaması yapıyor ve pillerde kullanılan, kullanılabilecek madenlerin olduğu ülkeleri adeta ele geçirdi (Şili'den Kongo'ya kadar). Ve küresel batarya üretimindeki payını %60'a çıkartmış durumda.

Şunu da gözlemliyorum, mobil piyasasında tepeyi Samsung ama özellikle Apple'a kaptırmaları ve bunu çevirememelerinden aldıkları dersle Elon Musk'a devasa imtiyazlar tanıyarak Çin'de mega Tesla fabrikasının kurulmasını sağladılar, ağır rekabeti yarı partnerliğe çevirerek ellerini güçlendirdiler.
Onun dışında, sadece hesaplı değil, artık premium(umsu) araçlar da üretebiliyorlar, yani hedef kitlelerini de genişletmeye başladılar.

Özetle, sanırım yakın gelecekte yollardaki her iki elektrikli araçtan biri Çinli olacak.
419  Local / Konu Dışı / Re: Ekonomi Kötü diyenler utanırmı? on: March 01, 2024, 10:40:07 PM
Abi bizim bu ekonomi neden kötü olsun ki ben anlamıyorum. Bakın dünyaca ünlü ekonomistlerin alayı bizde. Taburu da bizde bölüğü o da bizde. Şimdi bu kadar ekonomiden anlayan olunca sonuç olarak kötü bir ekonomi ortaya çıkamaz. Bu çıktı diyenler abesle iştigal edenlerdir. Bakın etrafınızda ne kadar güzel yapılar var. Onlarda güzel kapılar var. Bu kapılar bankalara açılıyor. Gidin isteyin size up ucuz krediler versin rahat ça yaşayın gidin. Kötülemek iyi bişey değil ya. Yapmayın. Fazil kötü sadece.

Kinaye yaptığını biliyorum ama yine de sanki ciddi yazmışsın gibi bir örnekle cevap vermek istiyorum.
Aslında yazdıklarında gerçekten doğru kısımlar da var, iyi ekonomistler var, bankacılık sistemi güçlü vb, ayrıca turizm gibi bir dumansız fabrikamız var. Ama, aslında para içinde yüzmesi gereken bir ülkenin kötü niyetli, beceriksiz ve hırsız yöneticilerin elinde nasıl açlıktan kırılabileceğinin çok vurucu bir örneğini vereyim: Ayağınla toprağı eşelesen petrol çıkan Venezuela...
Uzun uzun yazmayayım, merak eden Venezuela niye ve nasıl perişan hale geldi diye araştırsın.
420  Local / Konu Dışı / Re: Türkiye'de yakıt türüne göre otomobil sayısı on: March 01, 2024, 10:31:09 PM
Eskiden benzinli araçlar daha çok kullanılıyordu, ekonomik şartlar ağırlaştıkça dizel araçlar daha az yaktığı için tercih edilmeye başlanmıştı. Daha sonra ise benzinli için LPG hayatımıza girmiş oldu, LPG ilk yıllarda oldukça ucuzdu bu nedenle çok tercih ediliyordu sürekli gelen zamlarla bu halini aldı.
Son yıllarda dizel araçların yavaş yavaş üretimden kaldırılması yerine benzinli ve hibrit araçların almasına sebep oldu, yıllar geçtikçe dizel araç sayısı azalacak elektrikli ve hibridğ araçların sayısı artacağını düşünüyorum.

Dizelden kaçışın nedeni (bizdeki nedeni) üretimden kaldırılması falan değil, dizel her zaman tercih edilebilecek bir motor, eskiden daha çok rağbet vardı çünkü dizel motor aynı güç üretiminde benzinliye oranla biraz daha az miktarda yakıt kullanıyordu ve motorin benzinden ucuzdu. Şimdi kullanım miktarının bildiğim kadarıyla pek farkı kalmadı (yanlış biliyor olabilirim) ve esas önemlisi motorin benzinden pahalı.
Benim aracım da dizel ve motorin almaya altın künyemi takıp kürklü montumu giyerek gidiyorum, boru değil, en pahalı yakıtı koyduruyoruz, biraz havamız olsun!!
Pages: « 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 [21] 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 ... 296 »
Powered by MySQL Powered by PHP Powered by SMF 1.1.19 | SMF © 2006-2009, Simple Machines Valid XHTML 1.0! Valid CSS!