Aslında olayın detayı linkteki haberde gizli.


Türkiye, Cumhuriyet'in kurulduğu yıllarda kurtulduğu ve laiklik anlayışı ile modern yaşam-dini yaşam arasında düşüncelerin özgürleştiği dönemi, 90'lı yıllardan sonra birden tekrar muhafazakar kesime kayışla kaybetti. 60-80'li yıllar arası şehirlerdeki modernleşme, şehirlerin aldığı yoğun göçler ile tekrar bozulup asimilasyon başlayınca işler değişti. Bahsettiğim insanların porno içerikli sinema deneyimleri değil. Etek giyip yolda yürüyen kadına gözle veya direk sesle tacize varan zamana geldik. Anadolu'nun bazı bölgelerinde 2 üniversite öğrencisinin elele tutuşması mesela kötü görülür oldu. Gencecik kızların akşam işten eve dönüşlerinde paranoyak hale geldiği döneme geldik. Neden mahallenin kızı kavramını terk edip, kızlar hakkında kötü konuşur olduysak Zeki Triko gibi markalara da o şekilde baskı başladı.

Tabi ki bu kapanma mevzusunun arkasında bir de ekonomik etkenler var. O dönem ekonominin dışa kapalı yapısında Türkiye üzerinden ithal mayo getirmek zor iken, şimdi artık 50 farklı mayo firmasıyla ağır rekabet lazım.

Bir de artık dönem pahalı, elit firma dönemi değil, aksine ucuz ve sürümden kazanılan dönemde. Yüzlerce yiyecek mekanı varken, köfteci Yusuf'un; onlarca market varken Bim'in;bir sürü tekstil firması varken LCWaikiki'nin tercih edilir olması bir akımın eseri. Zeki Triko için üzüldüm elbette. Umarım bir çıkar yolu bulunur. Ama bu pandemi dönemi sonrası daha çok buna benzer haber görebiliriz diye tahmin ediyorum. Rekabet eskisinden güçlü ve global.

Ödüller çok büyük değil ama anlamı büyük bence de. TR'de fotoğraf çekilebilecek o kadar çok yer var ki...
Mesela köprünün ayağının altından çekilen bir fotoğraf çok güzel olabilir. Veya Baksı müzesi... Veya Doğu ekspresi yolunda güzel bir kare...
Aklımıza yüzlerce geliyor ki eminim bilmediğimizde binlerce bulunur.
Pro foto çekenlere gider ödül bizim gibi 10mp tel kamerası ile olacak iş değil.

Bu kredi adı altında gelen yardımlar benim bildiğim çok düşük faizle veriliyor. Krediden daha çok bir yardım gibi bir şey ve bundan bütün ülkeler faydalanabiliyor.
Zaten 400 milyon $ bizler için büyük rakamlar olsa da devletler açısından ufak bir rakam. Şöyle örnek vereyim bir yılda bundan daha fazla rakamı futbol takımları transfer harcaması olarak yapıyor.

Pardon ama ben yazdıklarınızın konuyla alakasını anlayamadım. Olay çay ocakları-kahvehanelerdeki konuşmalarla ilgili çünkü.

Standart Tron projesi. Boğanın durumu belirsizken bunu satın almam. Çünkü işler kötüye gitmeye başlarsa mağmaya doğru yol alır.
2 yıl süren airdrop mu olur allah aşkına verirsin 1 kere tamam da bu yöntemi sevemedim bir türlü.

Flow satışında kilitsiz seçenek hiç yoktu bunda var. Kilitli seçenek aynısı dediğiniz gibi.
Bu haliyle HMT token initial market cap çok yüksek. Arkadaşların dediği gibi tokenler geldiğinde ayı bizi karşılarsa kötü olur.

Olacak...
Yani olmamış! Olunca tabi ki bir hakkı varsa arayacak. Dünyanın hiç bir yerinde bir kızın mektupta o yazdıklarını yazdıktan sonra delil yetersizliği veya benzeri sebeplerle kişi tutuksuz yargılanmaz veya delil yetersiz diye salınmaz.
Kızın el yazısı ile yazılmış mektubu var ortada. Buna da toplumun tepki vermesi gayet normal. İnsan hayatı bizim ülkemizde bu kadar ucuz olmasaydı emin ol salınmaz ve tutuklu yargılanırdı bu adam.

Bölgeden ziyade bu daha lokal bir şey aslında. Yani örneğin Ankara belli bölgelerinde yoktur, belli bölgelerinde çoktur.
Ama genel sorun kahvelerin çok olması değil. Gerçekten bence aile yapısını bozan bir yapısı var. Güzel ahlak söylemi dilimizde çok olsa da başkasının karısını, kızını izlemek için kahveye gidenler var. (tabiri maruz görün.)

Diziye göre dokunabiliyorsun aslında biraz teknik ile
Hatta sex için özel bir kıyafet tasarımı ile o bile mümkün

Bu ülkede düzeltilmesi gereken en büyük problemlerden birisi bu çay ocakları ve kahveler.
Günümüz küheylanları bu çay ocaklarında, kahvelerde bir araya gelerek asıyorlar, kesiyorlar, her şeyi en iyi onlar biliyorlar.

Gece geç saat bakıyorum kahvede toplanmışlar, sabah erkenden kalkıyorum kahvede insanlar var. Bu adamların ailesi yok mu dedirtiyor. Çevremden de biliyorum, kendi çocuğunu görmüyor, kahvedeki arkadaşlarını gördüğü kadar. Akşam işten çıkar kahvede, sabah işe gitmeden önce kahvede... Her şeyi biliyorlar her şeyi... Ekonomi, moda onlarda, memleket yönetimi zaten onlarda. Ellerinde sigaraları akşam sabah kahvede...

Çalışmaz, üretmez, görmez, duymaz, okumaz ama her şeyi bilir.
Tabi bir de ahlaksızlığı olanlar var. Akşama kadar kahvenin önünde gelene geçene bakar, elindeki poşete bakar, kadını kızı süzer... Bu konuda çok konuşurumda neyse. Olay cami de dönünce belki mezhep biraz daha daralıyordur o kadar. Yoksa kafa aynı kafa.

Çok normal hocam USD 9 /Euro 10'a yaklaştı. TL değerinden transfer yapılmadığı için kazancı genel itibariyle TL olan ülkenin €/$ ile transfer yapması zor gerçekten.
Bence asıl transferler için bütün ülkeler Euro2020'nin sonuçlanmasını bekleyecektir. Orada oynayacak oyuncularda parlamak isteyen yıldız olarak oralarda...

Yorumlar gayet güzel olmuş, umarım izleyenler beğenir. Klasik konulu dizilerden farklı bir yapım ve ilerledikçe dizinin boyutu değişmeye başlıyor. İlk başta Upload mantığını biraz komik öğelerle anlatsa da sonradan ana karakterin ölümü ile farklı şeyler ortaya çıkmaya başlıyor.


Dizi bu kadar kompleks gitmiyor tabi ki daha yüzeysel dokumuşlar. Bazı, benim aklıma gelmeyen detaylar anlatılsa da genel itibariyle dizide işlenen konuda kişi olduğu haliyle direk ölüp aramızdan ayrılmıyor, anılarıyla, kişiliğiyle Lakeview adı verilen sanal ortama aktarılıyor. Burada da kapitalist düzenin etkileri işlenmiş. Herkes parasına göre manzarası, odası, villası vs. var. Yemek içme olayları, giyim uygulama içi satın alma benzeri bir yöntemle paraya tabi falan filan.

Dizinin önemli öğelerinden birisi mesela dış dünyayla bağ kurabilmesi. Örneğin ana karakterimiz bir video bağlantı ile kendi cenaze törenine katılabiliyor. Ve hatta belirli teknolojik cihazlarla dokunma (cinsel mevzular ) gibi konular bile aşılabiliyor. Bir de upload dünyasından geri dönüş içinde çalışmaların devamı anlatılıyor. Upload sırasında insan bedeni saklandığı için, bedeni sağlıklı hale getirip tekrar geriye dönme gibi bir konuda işleniyor mesela. Bir nevi Tanrıyı oynama gibi ama olay örgüsü farklı ilerliyor. Tamamını izleyince tekrar değerlendirirm.

Resmi transfer sezonu bugün itibariyle açıldı.
Bakalım heyecanlı bir dönem bizleri bekliyor mu? Hangi bitik futbolculara milyoncuklar verilecek görelim bakalım.

2019 yılının bitimiyle birlikte hayatımız kökten değişmeye başladı.
Salgınlar, depremler, felaketler, kötülükler ve şimdi de musilaj. Ülkemizin her yanında denizler var, nazar boncuğu gibi mavi denizlerimizin gelmeye başladığı nokta ürkütücü. Henüz benim yaşadığım şehirde yok böyle bir sıkıntı ama olmayacağını kimse garanti edemez herhalde.

Denizlerimize, doğamıza, ağaçlarımıza ve tüm diğer canlılara sahip çıkmalıyız. Görüntüler çok üzücü, resmen o vapura binip o manzarayı görmek kahrederdi beni.

Adetten...
Binance'ın list/delist haberleri her zaman haber değeri taşıyor da tabi ki tek başlıkta değerlendirilebilir.

Bununla ilgili geniş bir başlıkta detaylı konuşalım.
Sanırım Ekonomi bölümü bunun için en doğru yer olacaktır.

Ama kısaca şunu söyliyim. Altın arzının arz "artışının" sınırlı olduğunu söyleyebiliriz. Ama arzı genel anlamda sınırsızdır.

Amazon prime için üye olduktan sonra bir Prime Video'da dizilere göz gezdirirken Upload'a denk geldim geçenlerde. İzlerken bu kadar keyif alacağımı da hiç düşünmemiştim.



Gelecekte bir firma insanların ölmeden kısa bir süre önce bilincini sisteme "upload" ederek hayatına sanal ortamda devam etmesine olanak sağlıyor. Gerçek yaşam ile bu sanal alem arasında kısıtlı şekillerde bağlantı kurma imkanı da var üstelik. Yani bir yakınınız vefat etmeden önce bilincini yükleyerek sanal ortamda belirli kısıtlarla yaşamaya devam ediyor. Tabi dizide bu olaylar biraz komedi tadında da anlatılırken aslında oluşabilecek bazı sorunlara drama olarak da yaklaşıyorlar.

Öncelikle izlemenizi tavsiye ederim ve eğer ilginizi çeken bir türse zevk alacağınızı düşünüyorum.

Soru: Gelecekte böyle bir şey olsa siz upload hizmetini kullanırmıydınız?

Piller ve enerji kaynakları konusunda geleceği bende merak ediyorum. Bence gelecek enerji anlamında güzel şeyler vaat ediyor. Çünkü kirli enerji kaynakları dünya için sürdürülebilir değil. Bunların kullanımı geç olacak belki ama mutlaka bir gün bunların kullanımı kısıtlanacaktır. Bu süreçte daha verimli ve temiz enerjinin ortaya çıkması hayrımıza olur.

ABD ve Google'ın resmen saçmalık sebeplerle Huawei'ye attığı kazık sonrası adamlar kendi çıkış yollarını buldular. Üstelik bunu blockchain destekli telefon ile yapacaklar. Huawei uğradığı saçma muamele sonrası umarım başarılı olurlar.

Peki bu dediğinizi ne zamandır yapıyorlar?
İhracat falan gibi mevzular konusunda hiç bir itirazım yok elbette. Ama bu adamlar daha önce kurumlar vergisinde bir artış düşünülünce iktidarı ülkeyi terk etmekle tehdit edenler arasında.
Dünkü firma değiller, yılların büyük şirketlerinden birisi ve ihracatlarının daha çok olması bizim açımızdan faydalı ama işte bir sorun olduğunda parayı dışarı çıkarmakla tehdit ettikleri zaman bir anlamı kalmıyor.