This is very general comment, it asks about shiba and its future.

All I know, shiba is just meme coin. They might want to be useful coin. At least, it have use for something. No matter it does never buy it.

Resmi duyurularda ve tüm haber sitelerinde iade süresi 14 gün olarak belirtilmiş, bu süre uzarsa zaten şikayetler oluşacağı için o konuda bir sorun çıkacağını sanmıyorum.


Bulunduğum binada hızlı şarj istasyonu bulunuyor. En yüksek menzilliyi (+500 km) seçtiğim için gündelik olarak sorun yaşamam diye düşünüyorum. Sizin burada sorun olabileceğini düşündüğünüz farklı bir konu var mı? Bildiğim kadarıyla şehirler arası çoğu benzin istasyonunda da hızlı şarj noktaları kuruldu.  

Çevremde birçok kişi TOGG ön satış için başvurada bulundu ya da bulunmayı düşünüyor. Sizce şuan f/p olarak bu tarz bir başvuru yapmak mantıklı mı? Kendimce bir trade off çıkardım.

Avantajları:

- Elektrikli araç, özelliklerine göre fiyatı düşük sayılır,
- Türk malı olacağı için funları olacaktır ve piyasasını kısa sürede yükseltebilir,
- Yakıt maliyeti oldukça düşük olabilir,
- Bakım maliyeti ilk zamanlar düşük olabilir,
- Togg'a özel cazip kredi imkanları olabilir,
- Devrim'den sonra gelen ilk araç olması hasebiyle çok özenilmiş olabilir.

Dezavantajları:

- Güvenlik testleri henüz yapılmamış,
- Araç hakkında çok şikayet gelmesi durumunda sıkıntı olabilir,
- Aracın farklı kronik problemleri olabilir,
- Yaygın bir servis ağı yok, (Bosh ile anlaşmış olsalalar bile)
- Yaygın bir şarj istasyon desteği yok,
- Yedekparça desteği sorun olabilir,
- Global bilinirlik yok.

Çekilişin noter huzurunda online yayınlanacağı söyledikleri için çıkma ihtimali var. Başvuru için 60 bin tl gibi bir rakam istiyorlar. Dolar kurunun ne yapacağının belli olmadığı şu dönemde parayı direk bağlamak istemem ama kredi kartı ile alınabilir. Kredi kartı kesim tarihim 25 Mart, 26 Mart'da satın alıp, çıkmıyorsa 14 gün içinde iade edilirse maddi bir kaybım olmaz. Araç çıkarsa, bir süre kullanıp memnun kalırsam devam ederim yok memnun kalmazsam ve fiyatı 400-500 bin TL artarsa satarak kar almayı amaçlıyorum.

Bu biraz launchpad gibi kısa sürede güzel para da kazandırabilir. Her şeyin kötü gitmesi durumunda biraz para da kaybettirebilir ama kredi olursa ve araçta çok kötü çıkmazsa, bu enflasyon ortamında yatırılan paranın çok kaybetmemesini öngörüyorum.

Son olarak TOGG ile Akp'yi ayrı tutuyorum. Doğru, Akp destekli bir proje olduğu için göstermelik bir şeyler yapıp bizi zora düşürürler mi emin değilim ama Gürcan Karakaş en azından güvenilir bir isim olduğu için bu riski alıyorum. Siyaset bağımsız olarak TOGG'un başarılı olmasına ihtiyacımız var.

Peki siz ne düşünüyorsunuz?

Ben de aynı şekilde kriptodan çok uzaklaştım. Ancak çok büyük miktarlarda olmasa da, bildiğim coinlere yatırım yapmaya devam ediyorum. Hepsi top 100 içersinde yer alıyordur. Ancak hype olduğu için biraz AI coinlerine yönelip, evladiyelik de olsa almak istiyorum.

Yaklaşık 2 ay önce Turknet'e geçmiştim ama bu fiyat artışı biraz saçma oldu. Millenicom'a geçerken, neler yapmak gerekiyor? Sanırım yine yakınlarda bir Turknet bayi bulup onların modemlerini götürüp iade edicez kapatma süreci, sonra Millenicom gelip açacak, farklı herhangi bir ücret ödüyor muyuz?

Paribu'dan uzak durmak gerektiğini ben de acı şekilde deneyimledim. Yıllardır birçok borsa kullandım ama ilk defa denemek için Paribu'ya da para göndermiştim. Parayı çekmek istediğimde, destek ekibe ulaşın diye uyarı aldım. Destek ekibe ulaştığımda, bir sürü belge istediler. Hadi ilk sefer normal dedim ve hepsini gönderdim.

Çekme işlemini açtıklarına dair işte bir kaç saat sonra mail geldi ama o gün yapmadım. Aradan 3 gün geçtikten sonra, denediğimde yine belgeleri gönderin dediler. Yahu diyorum en son belgeyi gönderdikten sonra işlem yapmadım ki, niye tekrar belge gönderiyorum. Zaten bu soruya yanıt vermiyorlar, sürekli papağan gibi aynı cevabı veriyorlar. Call center aradım yok, şikayet ettim yok, çıkmaz döngü gibi. Sadece destek ekibine ulaşabiliyorsunuz onlar da illa belgeleri göndereceksin diyorlar.

Baktım buradan bir yere varamayacağım bu sefer çekip attım. Adamlar bana yazılar okunmuyor diye dönmüş ki okunuyordu. Yani artık iş müşteri ile zıtlaşmaya gidiyor. Tekrar çekip gönderdim. Bu sefer telefon ettiler, bir sürü detay soruyorlar. Yok işte kayıt olurken hangi il ilçe seçtiniz, hesabınızda yaptığınız işlem neydi vs. tüm bunları aynı telefon, aynı ip ve aynı mail kullanmama rağmen yapıyorlar.

Bu uygulamanın bir üst seviyesi, para çekmek için gelip imza atın, öyle bence daha güvenli olur. Kısaca eğer yatırdığınız parayı geri almak için 10 takla atmak istiyorsanız, paranızı yatırabilirsiniz. Tüm paramı çekip, hesabımı kapattırıyorum.

Sounds logical. However, it should not be forgotten that there is always a date in the crypto market where the market will start to rise. Some people say for this date next winter, some say the end of the year, some say next year or two years from now.

Nereye kadar düşeceğine bağlı olarak; avax, xrp, cake, flow, mana... fiyatların önceki hallerini bilince her şeyi almak insanın içinden geliyor. Ben de piyasanın nereye hareket edeceğini bilmediğim için şuan bekliyorum. Eğer yine bir sert düşüş yaşanırsa, o zamanki düşüşlerine göre ortaya karışık bir şeyler yapılır.

Özel bir nedenden dolayı bu düşüşler başlamadan çıkmıştım. Şimdi bakıyorum da, kalsam gerçekten çok kötü olacakmış. Yine de bunun bir ayı sezonuna dönüşeceğini sanmıyorum. Bu tarz sert düşüşlerin, toparlaması da aynı şekilde hızlı oluyor. Bu ay biraz gözlemek istiyorum. Piyasa hala çok riskli belki Haziran ile birlikte biraz daha toparlamaya başlayabilir.

Burn mekanizması güzel olmasına güzel, tron'u ben de sık sık kullanıyorum. Ancak tüm arkadaşların söylediği gibi buradaki tek sıkıntı Justin Sun, adama kimse güvenmiyor. Yarın bu burn mekanizmasını kapatıp, yanan kadar tekrar oluştursa kimse şaşırmaz. O yüzden biraz daha izlemek lazım ya da üzmeyecek bir miktar alınıp beklenmeli.

Umarım ufaklığı küstürmezler de, bir yerlere gelebilir. İyi ki önce ailesine göstermiş, bu şiiri arkadaşlarına gösterdiğini düşünsenize... Ufuk Beydemir kim bilmiyorum ama ufaklığa jest açısından güzel bir davranış, suriyeli videoları izlemektense bu tarz haberlere denk gelmek ümit verici.

Siyasetin artık her türlüsü midemi bulandırıyor. Bu fotoğrafta mesaj mı vermek istemişler yoksa gerçekten bu kişileri dahil mi etmişler belli değil. Ancak o Nagehan Alçı vs. yarın hükümet değiştiğinde, yeni gelenden olacak olması, bu kadar omurgasızlığa tanık olmak...

Bu elon'ın bu manipülasyonlar yüzünden bir gün başı derde girecek ama bakalım ne zaman... Artık iyice aleni olarak bu işi sürdürüyor. İyice apeleri yükselttikten sonra kesin yazar ki, bir maymun fotoğrafına bu kadar para vermekte ne bileyim. Al sana %40 düşüş, sonra yine alttan topla üstten sat. İnsanlarda göz göre göre buna inanıyor.

Arkadaşın yorumuna kesinlikle katılıyorum. İyi projelerin televizyon reklamlarına ilk etapta ihtiyacı olmuyor. İlk başlarda ellerindeki projeyi nasıl büyüteceklerini, neleri farklı yaptıklarını net şekilde ortaya koydukları için zaten bilinçli yatırımcı fazlasıyla yeterli oluyor. Çok büyüdükten sonra farklı mecralarda marketing yapabilirsiniz. Bu proje hakkında twitter'da okuduklarımdan sonra vur kaç yapma ihtimallerini çok yüksek görüyorum. Uzak durmakta büyük fayda var.

Her şeyi yaparım diyen coinden uzak durmak lazım. Çünkü uzmanlık ya da marketing böyle bir şey değil. Örnek olarak REEF'i vereyim. Onlar da defi projesi olarak çıktılar. Baktılar ki defi'deki hype gidiyor. Hemen nft piyasasına geçmeye çalıştılar o da gitmeyince Metaverse diyorlardı. Siz bir işte iyi olursunuz, marka olursunuz. İştirak olarak diğerlerini ayrı marka altında deneyebilirsiniz. Cake bir defi projesi ise bu alanda kullanımı nasıl artırırım diğer defi projelerinin yapmadığı neleri yapabilirimi araştırmalı.

Bu söylediğiniz doğru olsaydı. Bugün dışardan mülteci almamak için ülkeler ellerinden geleni yapmazlardı. Zaten bunla ilgili araştırmalara bakarsanız, eğitim seviyesi düşük milletlerin adaptasyonu 3-4 nesil sürebilir. Bu süre zarfında da birçok problem çıkabilir.

Bu tarz göçlerde, önce azınlık olarak ezildiklerini ve çoğunluğun onları dışladığı hikayesi altında bir dram başlatılır. Bu fikrin çevresinde; partiler, stklar kurulur. Doğum oranlarının Türkiye'de yaşayanların 5 katı olduğu düşünülürse, asıl çoğunluğa ulaşmaları çok zaman almayacaktır. Çoğunluk olunca da anlatılan saçma sapan hikayeler nedeniyle bu kişiler pek tabi Türklere düşman olabilirler.

Sessiz istila bir uyarı olarak bence iyi hazırlanmış bir video, hayatı akışına bırakırsak kendimizi geri dönülmez bir noktada bulabiliriz. Bizim savaştan kaçanları almamız garip değil ama onları kalıcı olarak almamız gerçekten mantıklı değil. Diğer ülkelerin yaptığı gibi bir mesleği olan, eğitimli ve sanatçılardan oluşan, ülke nüfusunun %0.5 geçmeyecek şekilde alım yapılabilir. Bunlarda direk alınmaz, adaptasyon için çeşitli eğitimler ve sınavlardan geçmeleri gerekir.

Burada yazılan hiçbir kuruma yardım yapmak içimden gelmiyor. Aklımda hep soru işareti kalacağına, yapmamayı tercih ediyorum. Bunlar yerine, birbirini tanıyan insanlardan oluşan 2 whatsapp grubuna dahilim. Genel olarak "gerçekten" fakir insanlara yerlerinde yardımı elden yapıyorlar. İçim rahat şekilde yardım yapabiliyorum. Hiç öyle gelişi güzel yardım da yapılmıyor. Örnek veriyorum; durumu kötü olan bir aileye direk para vermektense, yapabileceği bir iş varsa, o aletin 2. elini alıyorlar. (Dikiş makinesi vs.)

Bu gruplar max 50 kişiden oluşuyor. Bu sayı biraz artsa inanın burada da toplanacak meblağ büyüyeceği için kontrolsüzlük başlıyor. Bu şekilde imece usulü çok daha verimli oluyor. Bu tarz oluşumlardan binlerce var. İlla çevrenize sorun mutlaka birine ulaşırsınız, içiniz de rahat eder.

Dilenciye de asla para vermiyorum. Oraya vereceğim parayı; eve sipariş getiren, araba yıkayan bir şekilde zor şartlarda çalışan emekçi kardeşime vermek bana çok daha mantıklı geliyor.

Asıl ilginç olan şu olacak, 2023'e bir şey kalmadı. Ne diyecekler? Biz maddeleri yanlış anlamış mıyız? Ya da hiç kimse çaktırmayıp hayatına devam mı edecek? Belki yeni bir hedef gelir. Asıl Lozan 2053'de bitecekmiş. İşte o zaman siz şahlanmayı görün.

Çocukken evimizin önünde dik bir yokuş vardı. Tahtaların altına panjurların kayan kısımlarından çakardık. Bir tane de önüne ip bağlayarak yokuşun en tepesinden başlardık kaymaya, elimizde bir ip vardı doğru ama bu ipin durdurmak ya da yavaşlatmak gibi bir etkisi yoktu. O an kayarken artık sonunu çok da düşünmeden gidiyorduk. Yani durmak için demirlere de çarpabiliriz, yoldan dışarı da savrulabiliriz her şey olabilir. İşte ülke ekonomisi için de ben aynı şeyleri hissediyorum. Biz yokuşun başındayız ve son sürat aşağıya doğru kayıyoruz, artık ne olacağını çarpınca anlayacağız.

Yaklaşık 2 yıl boyunca günlük olarak, sarı siteyi takip etmişimdir. O dönem ki çıkışları her gün takip edince, 2 katına çıkan bir evin fiyatının şiştiğini düşünerek, satın almadım. İşte o 2 katına çıkan ev, tekrar 2x yaptı. Kira çarpanı, balon fiyatlar derken bir baktım ki, elimdeki para ülkedeki garip hareketler nedeniyle erirken, ev fiyatları dikine doğru artıyor. Direk kredi çekerek artık iyi kötü demeden bir ev satın aldım. İyi mi yaptım bilmiyorum ama şu ev fena değilmiş dediğim evlerin 200 bin bazen 500 bin bir anda artması artık iyice sinirlerimi bozmuştu.

Burada asıl merak ettiğim bu çıkışın daha ne kadar devam edeceği, şuan ki fiyatlar bile Türkiye'de para kazanan insan için garip noktalara geldi. Ortalama bir ev 2 milyon deniyor, bu maaşla alınacak bir rakam değil. Diğer taraftan tuik verilerini ben de her ay inceliyordum ama artık bana mantıklı gelmemeye başladı. Çünkü bu paralara yabancılar hariç ev almak çok kolay değil. Büyük ihtimal oradaki rakamlar da, tepki çekmemesi için biraz azaltılıyor.

İç piyasada sadece şu tip al satçılar kaldı. Örneğin evi 2 milyon ediyor. Üstüne 500k kredi çekip yeni bir ev alıyor. Bu kesimin de artık sona geldiğini düşünürsek, geriye sadece yabancılar kalıyor.