Her sene ilk mesajları ben atardım ve kişiye özel yazdığım mesajlar olurdu bu.En sevmediğim şey copy/paste mesajlardır ve böyle mesaj yazanlara karşılık vermem ayrıca belirtirim toplu mesajlara cevap vermediğimi
Her neyse bu sene bir değişiklik yapıp mesaj atmamaya karar verdim ve ilk mesaj saat 15.00 gibi geldi.Sevdiklerimi aramıştım öncesinde ama gördüm ki insanlar hep karşıdan bekliyorlar.
Fazla yaptığınız bir adım bir süre sonra göreviniz gibi üstünüze yapışıyor.
Herkese iyi bayramlar
Hayırlı bayramlar diye başlayayım. Sizin durumunuz tam da söylediğiniz gibi size yapışan ast üst statüsündeki arayan taraf durumu. Siz kimseyi aramayın onlarda sizi aramaz birde üstüne üstlük gönül koyarlar. Aynısını bana yapanlara diyorum ki. Dün erinmedim mesafeyi her iki yönden de ölçtüm ikisi de aynı çıktı diyorum. KArşı taraf siyorki anlamadım nasıl yani. Yani senin bana mesafen 10 kilometre benim sana olan mesafem 10 kilometre. Sende beni arayabilirsin ben sana kızmam diyorum. Ayrıca da arama listesini iyice daraltım. Sadece hala teyze amca dayı. Bitti. |
|
|
|
|
Bu 3d yazıcılar yıllar önce olmuş olsaydı daha popüler olabilirdi. Eski radyo teyp pikap gibi oynar parçası çok olan ve ha bire bozulan dişilileri tamir etmek için epeyce kullanıla bilirdi.
Silah yapımıyla ilgili olarak gerçekten ilgi çekici bir şey olmuş. Bu cihazı kullanıp ateşli bir silah üretebilmek gerçekten ilginç olurdu.
|
|
|
|
|
İç baskılar gerçekten ses getirdi. Yapılan ticareti bakanlık durudurduğunu açıkladı. Yani yapmamış oldukları doğru duruşu zorlana zorlana yapmak zorunda kaldılar. Ama halen yandaş gazeteler bu yapılan açıklamayı görmeden yola devam ediyorlar. Gerçek yandaşın canını yakacak ibi duruyor. Çünkü muhalefete sve söve bu yapılan açıklamanın olmadığına inanıyorlardı. Şimdi kime inanacaklar. Doğru bunlarda çok fazla var. Ama içinde doğru yok.
|
|
|
|
Doğadaki küçük bir böcekten biz Homo Sapienslere kadar hepimiz yaşama sevincine sahibiz çünkü hepimiz yaşama arzusuna sahibiz. Yaşadığımız hayattan ne kadar şikayetçi olursak olalım bu arzuya sahibiz. Maddeyi aşkın bir şey ama madde ile ilişkili bir şey. Bazıları yaşama sevinci der, bazıları başka bir şey der. Ben ona yaşama arzusu diyorum. Yaşama sevincimi zedeleyen kim varsa uzaklaşıyorum. Belki böyle yapınca kendi küçük dünyamda yaşıyorum ama mutlu yaşıyorum. Sizi dış görünüşünüz nedeniyle yargılayanlardan siz de uzak durun.
Hocam gerçekten insanın ruhunu sıkan etrafında gereksiz insanlar çoğaldı. İş yerinde özellikle tavırları ile insanın canını sıkan arkadaşları çok oluyor. Siz başka şekilde yaklaşım sergileyip yardımcı olmaya çalışıyorsunuz. Onlar sizin hayatınızı karartıp sanki iyi bir iş yapıyorlarmış edasıyla ortada dolaşıyorlar. Son dönemlerde ben bu tür adamları hayatımdan çıkartmak için gerekli siktiri çalıyorum bu itlere. Gitsinler başkasının canını sıksınlar. Ben artık buları gerçekten taşımak istemiyorum. Senin söylediğin yalnızlığı güzellik ve hafifliğini yaşıyorum. |
|
|
|
|
Geçmiş olsun hocam. Gerçekten can sıkıcı bir rahatsızlık bu. Yaşlılarımızın gözümüzün önünde içine girdikleri halleri kabullenmekte çok zor oluyor.
Benim annem de babam rahmetli olduktan sonra geceleri babamın çağrılarını duyduğunu söylemey başlamıştı. Ayrıca kısa bir sğre sonra yön şaşırma ve bulunduğu ortamı tanımama eklenmişti. Bir kaç tane ilaç verdiler bu durumları gerçekten yok etti gibi. Ama ilacın birini alan hastanın artık bir vasiye ihtiyacı oluyormuş onuda yeni öğrendim. Allah herkesin yardımıcısı olsun herkese acil şifalar dilerim.
|
|
|
|
|
Ya bobita hocam yapay zeka başlamadan biter sen yapay zekayı bu adamları düzeltsin diye işe koyul yapay zeka orayı terk eder. Bu adamların şeytanlıktan başka bir zeka gereksinimleri yok. Senin söylediğin ile hiç bir şekilde ilgilenmiyorlar. Senin sıkıntın ne bir kere bile kafa yormazlar. Huriler nuriler tüm dünyaları o da burada değil zaten. Onun için yapay yada gerçek zekanın işi yok buralarda.
|
|
|
|
|
Bu gün atm den 1000tl çektim tamamını 200tl olarak verdi. Bende bu 200tl leri direk aldığım gibi 200tl olarak harcadım. Gerçekten paranın hiç alım gücü yok. Ne yaparsan yap elindeki para bir bozuldumu darma duman oluyor. Şimdi 5 tl demir çıkmış ne işe yarayacak ki. 200tl bozuk durumdayken direk 200tl nin demirini yapsınlar boşa masraftan öte ditmez 5tl demir para.
|
|
|
|
|
Öncelikli olarak konuyu açan sayın wolwoo hocamın bayramını kutlarım.
Ayretten diğer forumdaş arkadaşların şeker bayramlarını kutlarım. Çoluk çocuk mutlu huzurlu bir bayram geçirmeleri dileklerimle. Hayırlı bayramlar.
|
|
|
|
|
Benim memurum işini bilir.
Gemizini yürüten kaptan.
Devlet malı deniz yemeyen keriz.
Ve bunlar gibi pek çok söz var kullandığımız. Yurdumda işini bilen yani şerefsizliği ön plana çıkartan pek çok memurumuz var allaha şükür ondan dolayı bu algı yukardadır. Adamların kriterleri belki bize uymuyor gibi olsada adamlar gerçekçi. Çalışma hayatının her alanında her mertebesinde yolsuzlukla karşılaşmak mümkün.
|
|
|
|
Yolsuzluk ve talanın geçer akçe olduğu ülkelerde zengin ve yoksul arasındaki makas ve uçurum çok hızlı bir şekilde artar, bu durum dünyanın her yerinde geçerli. Türkiye de
Hocam seçmen mevcut iktidarı yönetime getirirken, eski adayların hepsinin denenmiş ve düzenin bir parçası olmusluguna kanaat getirerek, yeni bır kan lazım memlekete diyerek hareket etmişti. İlk başlarda bu değişim ise yaramış, edilgen taraf biraz nefes almıştı ama sonraki süreçte ister güç zehirlenmesi deyin, ister makam sarhoşluğu, yine aynı duruma geldi insanlar. Son seçim ile belki biraz düzelir diye umut edenler varsa o da zor, çünkü düzeltecek kaynaklar artık yok denecek kadar az.
Bizim yönetime gelenlerin eline verdiğimiz gücü kullanması değil de bizim yönetime getirdiğimiz kişilerin ellerine verdiğimiz ilahi güçleri kullanmalarına engel olamıyoruz. Bir yere seçilen kişi o makama geldiği zaman kendisinden da büyük kimse yok sanıyor. Hemde bunu seçim biter bitmez yapıyor. Bu gücü verenler de verdikleri güç karşısında tırsıp kalıyorlar. Yıllar içinde kontrol mekanizmalarının yok edilmesine halk çanak tuttu. Şimdi de bu kontölsüz güç her kesimi ekonomi de dahil mahvediyor. |
|
|
|
Aslnda bu sonuçlar normal değilmi. Eskiyen şeyi parlat kullan nereye kadar. Parlata parlata bir bakmışsın ki parlayacak şey kalmamış. Dün yine karadeniz gazı diye bir haber gözüme çarptı. Valla gerisini dinlemedim kanalı değiştirdim. Seçim zamanı yer katmanları yerinde durmuyor. Aynı şey diğer mecralarda da vücut buluyor.Şimdi istnbulu hırsızlardan kurataracağız demişler. Emniyeti ortada göremedim. Hırsız nerede neyi çalmış bunlar kim ve bunların neye gücü yetmiyor. Çalına çalına nöron da kalmadı.
Hocam malum seçim zamanı geldi geçti, gördük ki korkuları bir tek makamları kaybetmek değilmiş bazılarının, bunun yanında üzeri örtülmüş enkazlarin da ortaya çıkmasından korkuyorlarmis. Kaş belediye başkanı ilk meclis toplantısında 400 milyon borç var, kasada bir kuruş yok diye açıklama yapmış ki bir önceki meclisten göreve devam eden üyelere de gerekeni söylemiş, Sancaktepe olayı da sıcaklığını koruyor, bu ve bunu gibi eminim daha birçok örneği göreceğiz, yani kişi kendinden bilirmiş işi mantığıyla, karşısındakilere hırsız diyenler aslında hırsızın ta kendisidir belki de. Tam da itibardan tasarruf olmaz durumu. Olmamışta. Tasarrufu yapan belediye başkanı ve meclisi orada olmamış. Sadece harcamışlar. Şimdi halka belediye gelirinin nereden olduğunu sorsan diyecektir ki başkan kendi parasını harcıyor. Adamlar kimin parasını kimin malını çarçur ettiklerini bazı kesime anlatamıyorsun. Bir yardım paketine herşeylerini teslim eden bir kesim var ki bunlar durumu kesinlikle anlamıyor. Sadece çıkar peşindeolduklarından durum buraya gelmiş ne gam umursamıyorlar bile. Her ay gelecek olan koliyi düşünmek daha güzel. |
|
|
|
Seçimlerden sonra sakatatçılarda yok satan ürün artık yürek. Bakın merkez bankası başkanının yazdığı mektup. Adam diyor ki bakın siz bu işi beceremiyorsunuz yeni şeyleri kurcalamayı bırakın da piyasa kendine gelsin dedi. Tamam ya tam olarak bunu demediyse de dediki artık piyasa işlerini kurcalamayın çekin elinizi. Şimdi Mehmet Şimşek bunu nasıl anlayacak acaba. Bir bakarsınız tersten olur ve yine zam yapar.
Hocam adamlar rahat, çünkü artık gerçekler acitmaya başladı ve gerçekleri yüzüne vuranlari değiştirseniz de gerçekler değişmiyor. Helal olsun başkana valla, ben ekonomistim kardeşim diyene bile hayır kardeşim siz ekonomist falan değilsiniz, bu işler o kadar kolay değil demeye getirmiş işi. İlla bir değişim lazımsa ki bunun ilk adimlari yerel seçimlerde atıldı, gereğini sandıkta halk yapmaya başladı, bundan sonra kafana göre kimi değiştirirsen değiştir, işler düzelmezse sen de gidersin dedi millet. Bu aydınlanma ve algılanma durumu bu kadar çok geçikmemeliydi. Yarın bu adamlar gittiği zaman ortada kalan enkazın büyüklüğü bu destekçileri de çok aşırı şekilde etkileyecek. Onlarında torunları çocukları var. Bunlarda bu bozulmadan nasiplerine düşeni almaya başladıkları zaman diğer ezilenlerin ne çektiklerini yaşamaya başladıkları zaman eskiden bir şey çekmedikleri sadece kandırıldıklarının utancını yaşamaya başladıklarında anlayacaklar. |
|
|
|
Bu adam an itibarıyla Türk siyasetinin geçmişten de gelen laçkalığının nasıl tavan yaptığının canlı kanıtı. Türkiye'de bu işler hiçbir zaman düzgün olmadı, her devirde birtakım şeyler yaşandı, yani akepe ile başlamış değil ama bunlar gerçekten level atlattılar. Silah zoruyla gelip yıllarca kanun benim diyerek devletin ve halkın üzerine çöken baş orospu çocuklarından kenan evren bile bu kadar rahat davranmadı.
Şerefsizlik ve adilik kupası verilse dediğiniz gibi kupayı kaldıran kişi evren olurdu. Eskiden bir kari katür hatırlarım. Evren ve pakistan devlet başkanı o zaman da kardeşim diyerek birbirlerini överlerdi ama mizahçılarda güzel korlardı konuyu ortaya. Pakistan devlet başkanını yani ziyaülhakı zebani evreni de onu öven melek olarak çizerlerdi. Halkımızda bu zebaniyi melek gibi algıladı. Devamı da öyle geldi. Şimdi bunlar şaşaa içindeki güzel görüntüleri ziyaülhakın yanında daha da çirkin bir durumda. |
|
|
|
Hepiniz hatırlarsınız, birkaç ay önce hem de cumhuriyetin 100. Yılı gibi çok özel bir yılda ülkenin Samsunu Ankaralı Şanlıurfasi Gaziantepi İzmir'i vs dururken teeeee ebesinin Ortadoğusuna pazarlanan, sonrasında ise bizzat federasyonca rezil rüsva edilen zupper kupamiz, son kararla Şanlıurfa da sahibini bulacak. Fenerbahçe maça U19 ile çıkacakmış, Ali Koç yine birşeyler denemeye çalışıyor aklınca, Galatasaray ise son dönemde atak yapan değil, karşı tarafa göre refleks gösteren yapıda. Zaten bı boka yaramayan ligimizi de hesaba katarsanız ilerleyen süreçte neler göreceğiz çok merak ediyorum.
Maç konusunu pek bilmem anlamam. Am gelişmeler ışıgında arada bir bakıyorum. Buralarda ne oluyor diye. Gördüğüm Fenerbahçe kendini riske atıp gidişatı durdurabilecek bir yol açmaya çalışıyor. Güzel de yapıyor. Ama karşıdaki adamlar ve anlayışı gördüğüm şöyle. Hani bir söz derki Arsızın götüne kazık çakmışlar. Bu takırtı nerden geliyor diye sormuş. Şimdi Tff aha da bunu yapıyor. Diger takımların da buna uyması gerekirdi. Hemde hepsi. Eğer bu adamların gitmesi isteniyor ise her maç kuralına uyup terk edilmeliydi. |
|
|
|
Tartışmaları, haber gördüğümde dedim olur mu öyle iş jakuzinin ne işi olur dedim sonra biraz bakıp bulmaya çalıştım Jakuzi varsa video, resim bir şeyler illaki olmalı. Madem böyle bir haber yayacaksınız neden ispatıyla beraber koymazsın çok acemice belki de vardır o mevzuya girmiyorum. Bu muhabbet kulaktan kulağa makam odasının tuvaleti çok büyük bir başkası da Jakuziye kadar abartmış böyle bir olaya benziyor.
Hocam velev ki öyle, yahu Sancaktepe neresi ki böyle bir belediye konağına ihtiyaç olsun, emin olun Avrupa'da birçok ülkenin devlet başkanlarından daha lüks bir yapiymis resimden gördüğüm kadarıyla, makam odası fantezisi zaten var bizimkilerde ama başkanlık katı nedir ya, göreve gelip 4 sene kalacaksın sonra devam edip etmeyeceğin meçhul, madem böyle bir kaynak var elinde, sosyal projelere harca, millet uyanıyor artık, zaten kendisine ait olanı talep etmeye başladı insanlar. İnsan faktörü hocam görüyoruz işte bir yanda 6 milyon liralık Mercedes'e biniyor diye ağlayan bir siyasetçi var, diğerleri makam odalarında keyif yapma peşinde, hizmete gelince de en iyi hizmeti de verirler ama sözde oy istedikleri zamanlarda. Dediğiniz gibi halkın gözü açıldı artık yani bir kısmının en azından kendi olanı vermek istemiyorlar. Harcanan harcamalar halka değil kendilerine, lüzumsuz halka bir faydası olmayan yüzlerce böyle tiplerden var. Hocam bize lazım olan yönetici kafası, Merkel kafası olmalı en yakın örnekle. Kadın kaç sene koca Almanya'yı yönetti, neredeyse aynı elbise ile geldi gitti yahu. Ya da hazreti Ömer desem veya rahmetli Ecevit desem rol model olarak. Şu belediye başkanının son model bilmem nesi olmuş, benim neyim eksik diyen yöneticiler gördü bu ülke. Hizmetkâr olmaya geldim deyip de bir tek hizmeti olmayanlardan kurtulmak zorundayız ez cümle. @totti67 hocam adam yada kadın şu kısa ömrü içinde eline geçen şatafat imkanını biraz kullanmış adam mı öldürmüş sanki neden bu kadar itin götüne sokup çıkarıyorsunuz. Ne yapmış ki. Halkın parasını çar çur etmiş azıcık. Yapmayanı göster. Ne demişler itibardan tasarruf olmaz. Olmuşmu olmamış. Sen şimdi bir daha görmeyeceği bir harcama ortamını çek elinden al ve eleştir. |
|
|
|
Yayla gezmeyi seven biriyim yaylalarımızda uzun zamandır hayvancılığın bitirlmesi için özel bir çalışma içerisinde olduklarını görüyordum bakın hayvan için arazi lazım onun en güzel yeride yaylalardır son yıllarda yaylalarda barınak yapmak yasak hayvanın kışın yiyeceği ot için alan çevirmek yasak sadece hayvanın gece kalabileceği yeri çevirebiliyorsunuz onun haricinde kalan kendinize ufak bir klübe yapabilirsiniz onundan fazlası yasak.
Şimdi bu küçük başın kapalı alana ihtiyacı var sonuçta ilaçlama gibi kesi hayvanın genel bakımı için yerler lazım yıkıyorlar yapamıyorsunuz eskiden hukumet bu arazilere eski tip tapu vermiş bu arkadaşlar haricinde gidip çivi bile çakamıyorsunuz.
Ülkede tohum taşını yasak karadenizde bir dönem patates dikmek bile yasaktı bunların yanına yakıt işçilik vs eklendiğinde ciddi bir rakam yapıyor.
Bunlar kesinlikle organize hareketler.. Akepe cenahı kendi pisliğini örtmek için hep aynı masalı anlatır ve saf kitlesini inandırır ya hani, şu dış güçler, lobi hikayesi... Hah, işte bu tarım ve hayvancılık meselesinde kontrol gerçekten dış güçlerde ve içeridekiler de ceplerinin doldurulması karşılığında ülkeyi global gıda devlerine teslim ediyorlar. En bizden bildiğiniz, zannettiğiniz asırlık türk markaları bile uzun zamandır yabancılara ait. Mesela çocukluğumdan bildiğim, aslında çok daha gerilere giden Tikveşli aslında Danone, Erikli aslında Nestle, Filiz makarna aslında Barilla, Komili aslında Koninklijke Bunge B.V. Saka, Çamlıca, Cola Turka aslında Dydo DRINCO..gibi Bakın yazdıklarınıza bakınca almanyanın bizi neden kıskandığını anlamaya başladım. ORada bile bu kadar yabancı marka yoktur. Tamamı ithal yaşıyoruz. Hatta ithal yaşamlar bile var burada yaln mı. Hrmde yürüyerek geliyorlar ithal ithal. Yerli markaları alıyoruz diye yabancı markaları protesto ediyoruz diye boşa uğraşıyoruz. Hangisi yerli hangisi değil. Biz burada yabancı kalmaya başladık yurda. |
|
|
|
O çarpışmanın yapılmasına yakın dönemde ben de önce "ulan.." diye bir endişelendim ama sonra zaten bunun medya zırvası olduğunu öğrendim ama bu arada enteresan bir ruh hali oluştu bende. O korkulan karanlık madde oluşması, kara delik riski falan beni hiç korkutmadı, çünkü çok tuhaf bir bencillikle belki tüm güneş sisteminin yok olacağı, sadece ben ve benimle beraber x kişinin ölmesi gibi bir şey olmadığı düşüncesi bir "amaaan, boşver, ne olacaksa olur" kafasına neden oldu.
Desene hocam dünya neki evren yok olmuş gamı bana mı düşmüş. Koy götüne rahvan gitsin durumu peydahlandı. Bir aydınlanma geldi ve evreka yok lan ne oluyoki benide yok edecek. Olmaz öyle bir durum. Olmadı da. Ama bu hadron çarpıştırıcı bilim için uç noktalardan. Eski siyah beyaz tv leri bilirsiniz. Bundaki resmi oluşturmak için bir elektron tabancasının yaydığı elektronları manyetik olarak hangi noktaya düşmesi gerektiği hesaplanır ve o noktaya bir adet elektron ateşlenir. O nokta parlar noktalar toplamı resmi oluşturur. Burada kilometrelerce uzunluğunda bir tünel ve acaip bir manyetik alan ortada deli gibi dolanan elektronlar. Bunşlardan iki tanesi burada hızlandırılıp normal doğası dışındaki bir hıza eriştirilip karşı taraftan gelen elektron ile istnene bir noktada ve anda çarpıştırıp ortaya çıkan madde ve enerji inceleniyor. Adamlar epey bir nöron harcıyorlar. |
|
|
|
|
Bu adam ve buna benzeyen ellerinde pek çok plaka bulunduran plaka ağası var istanbulda. Bunlar yönetimin yalakası olmuşlar ki yeni plaka sisteme sokup ellerindeki plakaların piyasası düşmesin. İstanbul anasının dinine dayanmış ama plaka ve taksi sayısı aynı. Herkes birlerine sövüp tanvay otobüs metro ve diğer ulaşım araçlarının azlığından yetersizliğinden küfrederken bu plaka azlığı ile siyasi olarak cephe alarak yıllardan beri sanki halkı savunuyorlarmış da ibb bunlara saldırıyormuş gibi bir olguyu yaratıp savunmaya çalıştılar. şimdiki duruşları da bu. Tek sıkıntıları para kaybetmek.
|
|
|
|
Karanlık maddeyi bulmayı umarken bizi karanlığa göndermesin adamlar da  Gerçi böyle bir şeyi fiziksel imkanlarla bulmazlar muhtemelen ona benzer bir form oluşup oluşmayacak mı onu deneyecekler. Barış Özcandan bu konuda bir video bekliyorum. Eğer videoyu hazırlarsa zevkle izlerim. CERN deneyleri önemli bence. Bilimin sınırları için bazı sonuçları hayati etkide olabilir. Valla hocam ben de tam olarak sizin giriş cumlenizdeki gibi düşündüm ilk anda. Durup dururken başımıza iş acmasinlar karanlık madde falan uğruna ne olduğunu anlamadan boyutlar arası geçiş yapmış oluruz Allah muhafaza 😅 Bu CERN ile ilgili pek bilgim yok aslında, dan Brown un bir kitabında denk gelmiştim sadece, Barış Özcan ile ilgili de buradaki arkadaşların asinaligi olması güzel çünkü tırı viri içerik üretmeyen donanımlı biri kendisi. @totti67 hocam adamlar big bang denilen ve evrenin ilk oluştuğu zamanı anlatmaya çalışyıkları an meydana gelen patlama ve bu patlama sonucunda ortaya çıkıp sonra yok olan hayat dahil pek çok şeyin oluşmasına yarayan bir parçacık peşindeler. Benzer bir çarpışma yaparak atom seviyesinde bu madde ve benzeri ortamı yeniden dünyada kontrollu olarak yaratarak uzayı zamanı ve uzayı kaplayan karanlık maddeyi anlamaya çalışıyorlar. |
|
|
|
oy vermezsen, oy vermezlerse siktir olur giderler zaten. tayyip emekli maaşına zam yapsın ,asgariye zam yapsın 2 ay sonra da seçime gitsin yine kazanır. ona buna sövmeden önce iğneyi kendine batıracak toplum.
ucuz krediyle araba alıyoruz ev alıyoruz diye yıllarca oy verip durdular,ülkenin hem ekonomik hem demgrafik anasını siktiler. hadi ekonomi düzelir de içimizde sayısı bile belli olmayan türlü türlü yamyam yaşıyor. senin çocuğun götünü yırtıyor/yırtacak üniversiteye girmek için bayırın arabı geliyor en güzel üniversitede ful bursla istediği bölüde takılıyor. yani etten ottan önce çok daha derin sorunlarımız var ama milet 1-üstüne gydiğine 2-boğazına soktuğuna takılıyor.
Hocam senin 50 promil kafayla düşündüğünü ayık kafayla dusunemeyenler yüzünden zaten bu günleri yaşıyoruz ulkece. Sümerlerin nasil yıkıldığıni okutmak lazım ortaokullarda liselerde artık bence, belki çağrışım yapar tam ergenlik aşamasındaki genç dimaglara, bir farkındalık oluşur mis gibi, savaş mağduru diye alıp da nargile kafelerde sahillerde kari kız kovalayan kendi ülkesine faydası olmamış tipleri ülkeye sokmazlar belki onlar. Geçen bir yazı görmüştüm. Diyorduki verdiniz zammı verdiniz zammı sonunda kimse rakı alamadı bak halk ayıldı diye. Şimdi 50promil hocamın dedikleri doğru. Biz kendimizi biliyoruzda bir türlü ayılmak istemeyenler artık açlık canlarına tak edercesine kendilerini zorlamaya başlayınca biraz ayılmaya başladılar. Kim savundu kim malı götürdü kim destek oldu. Neyi yaşıyoruz biz. Yurt dışından gelenler çok aşırı rahat. Bedava bulunmuş bir ülke. |
|
|
|
|
Show Posts
