seçim sonrası gelecek olan tufanı milletcek karşılamak için elimizden ne geliyor ise onu yapmaya çalışıyoruz. Bu güne kadar devlet kademseinde yükseklerde olanların dediğini dinleyen halk hep aldatıldı. Şimdi ise halk ne söylense de duymak istemiyor. Herkes el birliği yapmış gibi aynı şeyi yapıyor. Altın almaya çalışıyorlar. Dolar bile bunu engelleyemiyor.

Ruh hali bu duruma gelen birini bir gün bile hayatta tutmayacaksın hemen itlaf edeceksin. Yarın bunu yargılar bir de suç indirimi yaparlar. Geride kalanları iyice rencide ederler. Bu duruma maruz kalan çocukların tedavisi bilmeme mümkün olabilirmi ama bu çocuklara gerçekten devletin çok ivedilikle yardım yapması lazım. Ama devlet katındaki yakşalım nasıl olur bilmem.

@totti67 hocam bu forumda bir kaçtane kanı bozuktan birisi bu diğreleri epeyce zamandır birileri tarafından itlaf edildi onların sesi çıkmıyor artık. Ben de bu foseptik çukurunu görmez alana çektim o sadece sıçramaya çalışıyor. Eğer bu tür kişilerle yazışacaksanız her yazdığını alıntı yapın. Bu tabansız sen okuduktan sonra hemen yazısını değiştirir. Sen söyledin diye yazıyorum. Yoksa benim için kayda değer biri değil olmadıda. Ben bunu devletin vidanjörüne havale ediyorum. Ancak bu bok çukurunu onlar temizler.

Pekçok uygarlık için pek çok ülke için ve Türkler içinde özel olan günlerden birisi.
Nevruz gününüz kutlu olsun.
Bu gün pekçok yerde yanan ateşler üstünden atlayarak yapılan kutlamalar vardır. Ama ben epeyce bir zamandır bu kutlamalara denk gelmiyorum. En son 2017 yılında hacettepe üniversitesi kampüsünde olan nevruz kutlamalarına gitmiştim. Orada türki cumhuriyetlerinden gelen bazı kişiler ile kopuz çalmıştım.

Farklı bir kaç yerde de yazdığımı hatırlıyorum ama olsun bir daha yazayım. Eskiden bu sisyasi parti hazine yardımı yoktu. Kim hangi parti için çalışıyorsa o üstlensin deniyordu. Bağışların belli bir şekl,i vardı. Ama bizim zeki siyasilerimiz bunu keşfettiler. 1984 anayasasında bu madde eklendi ve tombala. Bütün partilere büyük ikramiye çıktı. Bu işin mucidi anavatan partisi kurucusu turgut özaldı. Tabi onun memuru işini bilirde sisyasisi işini bilmezmi. Bakın ne günlere geldik.

@nabdown hocam okuyunca şu sözler aklıma geldi senşnle de paylaşayım dedim.

Beri Gel Beri de Gözümün Nuru
Bu kadar parayı sana kim verdi
Bazı fukaraya bulma kusuru
Mesti kundurayı sana kim verdi

Anandan doğanda kürkün var mıydı
Üryan gelmedin mi börkün var mıydı
Torba torba mecidiyen var mıydı
Tükenmez parayı sana kim verdi

Kuş tüyü döşekte yattın uzandın
Günde yüz bin türlü giydin özendin
Aferin aklına, sen mi kazandın
Bütün bu tarlayı sana kim verdi

Dinle ruhsati'yi ne diyem sana
Sana bir öğüttür sanma ki çene
Çalışmayla verse verirdi bana
Bu köşkü sarayı sana kim verdi

https://sarkisozleri.sitesi.web.tr/abdurrahman-tarikci/beri-gel-beri-de-gozumun-nuru.html

Bak bu sözleri şimdi hangi siyasiye uygularsan uygula onda olanı açığa çıkaracak bir şiir.

Bzimi evde sadece bende kredi kartı var. Ne hanımda ne çocuklarda kredi kartı var. Kullanmayı alışkanlık edinmediler. Direk nakit harcama yapıyorlar. Bende bunu destekliyorum. Benim kredi kartı kullanmam ise yaprığım rutin işleri kredi kartı ile yapıp tek ödeme ile bunlardan kurtuluyorum. Yakın gelecekte emekli olursam bu kullanımda olan kredi kartlarımdan da kurtulacagım. Bundan 20 yıl kadar önce cebimdeki bir kredi kartı ile tek çekim 0 kilometre bir araba satın almıştım. Kredi kartı gerçekten tehlikeli. Şimdi bunu yazıyorum. O zamanki puanlama sistemi ile karta yatan para ile iki depo mazot almıştım. Hani hepte kötü değildi. Ama kullanabileceğin miktarı karşılayabileceksen kullanm yoksa adamı uçuruma sürükler.

@ZekiBeyy hocam senin de doğru tesbitlerinden yola çıkarak yeni basılması gereken para birimi 2009 yılındaki alım gücü mertebesinde olmalı ki yeniden erime başlar yada devam ederse yapılan harcamalar boşa gitmesin. Yada paradan değil de kullanımdaki kayıtlardan iki sıfır atarak doları yeniden lira seviyesine çekebilirler. Yeniden kuruşlar ile uğraşabiliriz. Tabi bunun sonuçları değerlendirilmeli. Balki de para basmaktan daha iyi sonuç verir.

Dışarda yemek yediğinizde bu kızartılmış ürünleri sizin evlerinizde kullandığınız geleneksel ayçiçek yağında falan yapmıyorlar. Yanma derecesi daha yüksek olan fıstık yağı yada buna benzeyen farklı ürünler kullanıyorlar. Yanma derecesi yüksek olan bu yağlar daha geç kararıp daha geç yanıyorlar. Ama midemiz alışık olmadığı için yanma yada buna benzeyen farklı etkiler yapabiliyor.

@ZekiBeyy hocam tam da söylediğin gibi kurultay seçimin sonucu belli ama parti tüzüklerinde yazdığı için yapılmak zorunda. Tabi bu yapılırken biraz ihtişam göstermek te bu fikri taşıyan kişilerin hoşuna gidiyor. Hani bizim halkın durumu aslında şu bu kurultay kapsamında.

Ayranı yok içmeye tahterevanla gider kurultya.

Gidip kendini yöneteni bir daha seçecek. Güzel oldu be Birdaha seçecek. Sonra diyecekler ki Repeat a gain onlarda bir da Repeat a gain yapacaklar.

@totti67 hocam daha önce de yazdım sanırım. Çalıştığım iş yerinde sadece işe gelip giden ayrıca emekli olunca işe gelip gitmeye devam eden arkadaşlar var. Soruyorsun hayırdır ne için geldin diye. Ya bir arkadaş yardım istedi benden diyor. Şimdi oturup düşünüyorum. Sen çalışırken senden yardım isteyen yoktu sen emekli olunca mı kıymete bindin. Yada diğer arkadaşlar senin kıymetini anladılar. Kısacası mutlu olmak pek çok sektör ve çalışma merkezinde de kayıp durumda.Çalışırken hayat şefki olmayan emekli olunca başka bir iş yapamayan mutsuz emekliler oluşturuyor. Son iki yada üç yılı kalmış olan arkadaşlar kendinize bir hobi edinin hayat devam ediyor diyorum. Adamlar çay kahve için işe gidip geliyorlar. Hayat devam ediyor ama bunlara emeklilikte mutluluk pek getirmiyor.

Abd belgesellerinden birini seyrediyordum. Mahkumlardan birinin anlattığı bir olayı hapisten çıkan kişi bir barda anlatıyor. Anlatılanları dinleyen kişilerden birisi bir polis yakınına anlatıyor. Bu anlatılan olayı karıştıran dedektif 75 yıl önce işlenmiş bir cinayeti çözüp suçlu olan kişiyi buluyor. Yerine suçu olmadan yatanı buluyor. Fakat süre çok uzun olduğu için bu soruşturma sonucunda bulunan sanıklar tanıklar hep ölü. Sadece suçu olmadan hapiste yatan sonra ölen kişinin iadei itibarı geri veriliyor. Esas katilin de daha fazla cinayeti ortaya çıkıyor.
Burada zaman aşaması falan yok. Sadece dosya çözülemiyor yada farklı biri bulunup onun suçu çekmesi ile kapanıyor. Bizde neden gün ay ayıl saat var. Olmamalı.

@bobita hocam. Eğer bu arkadaşlar  bu binayı yapılmaması gereken bir yere yapmış ise. Ve yönetim ellerinde olmasına rağmen buraları imara açık duruma getirmemişler ise sizin dediğiniz gibi buralar kargir olur.
Rahmetli Demirelin bir sözüne atfen.
İmar vsrdıda bu arkadaşlar mı yapmadılar.
Gerçi halk ile barıştılar ya imar yönünden. Blki bu vatandaş o zaman orada değildir. Hani ondan dolayı haberi olmaya bilir.
Yersen.

Geçen gün teleframdan bir mesaj geldi. Bozuk bir türkçe ile bir site adı veriyorlar. ORadaki bir user ve passwordü veriliyor. Burayı ziyaret edin ama bu user ve passwordü başka kimse ile paylaşmayın 2,5m dolar seni bekliyor. Ya oturup ağlamak istedim benim buradaki forum arkadaşlarım paraya sıkışık olduğumu bilmiyor elin malezyalısı durumu oradan sezmiş ve bana yardımda bulunmak istiyor. Bilgileri bende tabiki sizlerle paylaşmadım. hepsi benim.

Aslında siteye bir girip bakayım dedim. Sonra boşver başka şekilde bu sefer musallat olurlar diye giriş yapmadım. Dünya ülkeleri bizim tc dahil her şeyimizi biliyorlar. Acaba oradan yola çıkarak benim niki de bulabilirlermi ki.

Türkiye içindeki telefon dolandırıcılığını bir türlü önleyemiyorlar. Bunlara musallat ta olunmuyor. Dün bir arkadaşımı telefon ile kandırıp hesabın yasa dışı kumar sitelerinde kullanılıyor masaak devre de falan diye korkutup tmaa 500 bin tl emekli parasını almışlar. Beş ayrı seferde 100k olmak üzere yollamış. Halk bankasından yapı kredi bankasından bir ibana. Halk bankası telefonla arkadaşıma ulaşmaya çalışmış ama malum telefondakiler nasıl korkuttularsa orasını daha tam anlatmadı işlem bitene kadar telefon açık. Banka teyit almadan bu 5 para transferini onaylamış. Şimdi olay savcılıkta ama karşıdakileri bulmanın pek mümkün olacağını sanmıyorum.

Hocam bu anlatıkların hiç aklıma gelmemişti. Daha doğrusu daha önceden ileri tarihli olan böyle bir uçak bileti alıp uğraşmadım hiç. Şimdi bu biletlerin geçerli olması için birde istediğin tarihte kontenjan açılması lazım yani. Kontenjan yok o zaman ölü yatırım. Yada bilet ölmesin diye senin dediğin gibi açık olan koltuk nerede var ise gidip o memleketi bir görüp gelmeli.

İnterneti kapatmadan bu tür sitelerin yerlerini bulup kapatmak mümkün değil. İsterlerse yurt dışı bant genişliğini daraltıp film sektörünü bitirebilirler. Amaç bu değil. Sadece  yerli olan exxen, blutv ve benzeri şirketlerin gelirlerini artırmak için yapılan bir hamle gibi geliyor bana. Yoksa yurt dışı kaynaklı olan firmaların ana merkezleri dışındaki ülkelerde seyretmek pek bir sorun  teşkil etmiyor diye biliyorum.

Eskiden siyah beyaz tv deyken futbol maçlarını biraz seyrederdim ama fazla sevmezdim. Boks maçları özellikle önemli olanları saat farkından dolayı hep gece yarısı yada sabaha karşı olurdu. O zamanlar mahallede herkeste tv olmadığı için sabahın köründe kimi gidip uyandıracaksın. Kalkıp dışarıya evlerdeki ışıklara bakıp eğer tv seyreden var ise pijama ile ona misafir olup bir kaç raund seyrederdik.

Ama benim en çok sevdiğim spor senin listende yer bulmayan Artistik Buz Pateni.
Ben bu sporu seyrederken sporcuları seyretmeye doyamıyordum. Buz üstündeki hareketleri. Çiftlerdeki yapılan hareketler muhteşemdi.
O zamanlar kar çok yağardı. Şimdiki gibi değil di. Yaın seyrettiğimiz buz pateni hareketlerini kışın mahalle arasında rampa aşağı kayarken denemeye çalışmak çok manyakça oluyordu. Halen eskiden yaptığım gibi ayak üstü kaymayı çok arzuluyorum. Müthiş bir zevk bu.

Hani yeni netişen nesil eskiden öğretmenlerin eseri oluyordu ya. Şimdi yeni yetişen nesil ise kindar oluyor. Kini nereye kusacaklar. Aha bu şekilde bir sürü olaya imza atabilirsin. Düzeni kendi bildikleri gibi sağlamay yani hakları olmayanı lma konusunda özel bir düşünce yapısına sahipler. Acaip şeyler söyleyip insanı şaşırtabiliyorlar. Hani şöyle boş bir sayfa devlet malı günah iken. Bir kurumu yok etmek günah değil.

Geçmişte kömür yardımı yapılan bir merkeze gitmem gerekmişti. Kapıda bekleyenler vardı. İçerde bekleyenler vardı. Binaya girip çıkanlar vardı. Ben yanına gittiğim kişiyi beklerken biraz ortamı gözlemledim. Özel araba ile gelip işini görüp yardımını alıp giden pek çok kişi oldu. Dışarda bekleyenler içinde gerçekten iht,yacı olanlar kabak gibi belliydi. Ama adamların yardıma ulaşabilecekleri bir yakınları olmadığı için dertelerini anlatıp sorunlarını çözemiyorlardı. Halen aynı durum geçerli. Bir sorununuz olmasa da adamınız var ise size ne lazım. Lazım olmzasa da size ne lazım onu isteyin gelsin.