https://www.haberturk.com/sahte-koronavirus-sonucu-satan-ceteye-ikinci-operasyon-3193200

Son zamanlarda aşı ve PCR testi sonuç sahteciliği yapan insanların sayısı artmaya başladı gibi görünüyor. İstanbul'da sahte PCR negatif sonucu satan bir çeteye ikinci kez operasyon düzenlenmiş. Operasyonda fazla sayıda sahte negatif belgesi, sürüntü çubuğu ve PCR testi ele geçirilmiş. İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, sahte negatif belgesi üretip 150-300 dolar aralığından satan bir şebeke tespitinde bulunmuş. Yakalanan 3 zanlı, gözaltına alınmış ve mahkemeye çıkarılmış. Fakat mahkeme bu kişileri serbest bırakmış.

Serbest bırakma ile bir yere varılamaz. Huylu huyundan vazgeçmeyecektir. Hatta nasıl olsa serbest kalıyorum diye düşünüp rahat rahat işini yapmaya devam edecektir. Böyle olayların önüne ne kadar etkili bir şekilde geçebilirsek o kadar iyidir.

Netflix'te Lucifer'ın son sezonu olan 6. sezon 10 bölümden oluşuyor ve geçtiğimiz günlerde tüm bölümleri eklendi. Son sezonun ilk bölümünü izledim ve fena başlamadı diyebilirim. Boş bir vaktimde geri kalanını da izleyip değerlendireceğim. Sözde bu dizi çizgi romandan uyarlama ama şu an çizgi romana göre gittiğini hiç sanmıyorum.    Bu kadar sezon çekmelerine gerek de var mıydı onu da bilmiyorum. Öncelikle çizgi romanının uzunluğuna bakmak lazım.

Ayrıca bugün Schumacher belgeseli de nihayet Netflix'te yerini aldı. Adeta bir sinema filmi tadında, 1 saat 52 dakikalık bir belgesel karşılıyor bizi. Uzun zamandır beklediğim bir belgeseldi ve bir an önce izlemek için can atıyorum. Formula 1'e ilgisi olan-olmayan çoğu kişi izleyecektir diye düşünüyorum.

Daha gencecik yaşında saçma sapan bir hata yüzünden hayatını kaybetmiş. Yakınlarının başı sağolsun ve ailesine de sabırlar diliyorum. Tam da işlerini büyütmeye başlamışken bu kadar üzücü bir şekilde aramızdan ayrılması çok ani olmuş. Ölünün arkasından konuşmak gibi olmasın ama keşke daha dikkatli sürseymiş. Giden malın yeri doldurulur da giden canın yerini bir daha asla doldurulamaz. O yüzden trafikte her zaman dikkatli hareket etmekte büyük fayda var.

Benim de Twitter üzerinde bir haber platformu sayesinde bu şampiyonadan haberim oldu. Hem Gürcistan'ı hem de İtalya'yı çok rahat bir şekilde geçmişiz. Darısı finale kadar ilerlemeye ve kupaya olacak umarım. Görünüşe bakılırsa milli takımımız bu kulvarda gerçekten çok güçlü.

Ayrıca engeli bulunan insanların da bu gibi turnuvalarda ülkesini temsil edebilme hakkına sahip olması, eminim ki bu sporcularımızı çok mutlu ediyordur. Nice başarılarını görmek dileğiyle.

Ne demek.    Ben de bi aralar bir bölüme kaydolsam da oradan belki örgün öğretime tamamlarım diye düşünüyordum ama bakalım. Bir yandan asıl mesleğimi icra ederken diğer yandan da onu götürebilirsem galiba okuyabilirim gibi duruyor, sağolun. Tabi keşke hiçbir şekilde harç ücreti falan alınmasa da ücretsiz olarak böyle bir eğitim hizmeti verse açıköğretim fakülteleri. Sonuçta aman aman bir eğitim vermiyorlar. Dönem başı 350-400 TL gibi paralar da az değil yani.

Öğretmenin kendi üstüne düşeni de yapması beklenir tabi ama asıl suçlu bence de öğretmen değil. Sonuçta böyle kapalı ortamlarda kontrolü elde tutmak, oralardan sorumlu kişilerin alacağı önlemlere bağlıdır. Mesela verdiğim örnekte Milli Eğitim Bakanı'nın çok daha önceden önlemleri alıp daha sonra sıkıntısız bir şekilde okulları açması beklenirdi. Ama bir türlü bir karara varamayıp iş son ana kalınca böyle durumlar yaşanmaya başlandı.

Küçük kuzenlerimden birisi liseye yeni başladı. Sağlam bir liseye girmiş olmasına rağmen orada bile covid-19 önlemleri görünüşe bakılırsa yeterince iyi değil. Geçen anlatıyordu da, bir derslerinin hocası koronavirüse yakalanmış fakat okulun açıldığı günden itibaren 5 gün boyunca okula gelmiş yine de. Kimse de ne engel olmuş ne bir şey. Ancak bu 5. günden sonra evde kendini karantinaya almış. İyi ki ne kuzenime ne de arkadaşlarına bulaştırmamış.

Yani demem o ki, okullar böyle olacaksa işimiz iş. Çok süre geçmeden yeniden online eğitim yolu gözükebilir. 12 yaş ve üzerine aşılama için çok yanlış bir zamanı seçtiler. Son ana bırakmak yerine birkaç hafta öncesinde yapılıp çocukların aşıları bitirilmiş olsaydı, şimdi tüm öğrenciler de rahat rahat okullarına devam edebilirlerdi.

Tabi işin bir de bu boyutu ayrı bir konu. iPhone 13'ün fiyatının 30 bin TL civarı olabileceği falan iddia ediliyordu bir ara. Duyunca şok uğradığımı belirtmeliyim. Neyse ki alakası bile olmayan bir fiyatla çıktı. Tabi bu fiyattan almak da akıl karı değil de işte rahat alabilen yine alacaktır şüphesiz. Rahat alamayan da bin tane taksit yaptırıp yine de alır kafaya koyduysa. Bizim millet 2-3 sene taksit ödese de umrunda olmaz alır yani. 

ATA-AÖF ve AÖF yoluyla ikinci üniversite seçeneği ile çeşitli bölümler okunabiliyor. 2 yıllık bölümlerin önemli bir kısmını ister örgün öğretimde ister açıköğretimde bağlantılı ve geçilebilen bir 4 yıllık bölüme tamamlayabiliyorsunuz. Tabi bunun için DGS sınavına girmeniz gerekiyor. Ayrıca aslında ikinci üniversite seçeneğinden faydalanabilmeniz için halihazırda örgün öğretimde okuyor olmanız da yeterli. İster okuyor olun ister mezun olun bu yolla ikinci üniversite okunabiliyor diye biliyorum.


Birtakım derslerin muafiyeti oluyor; Türk Dili, İnkılap Tarihi, Yabancı Dil gibi. Ama bölüm derslerinden olmuyor olabilir.

Fahiş fiyatlar ve bu yüzden asla almayı düşünmeyeceğim bir telefon. Tabi ilerleyen zamanlarda ucuzlarsa ki ne kadar ucuzlar bilemiyorum belki o zaman almayı düşünürüm. Ucuzlamış hali bile 5-6 bin TL'den aşağı olmaz herhalde. Özellikleri etkileyici olsa da ülke şartları işte yapacak bir şey yok. Telefonun fiyatının büyük çoğunluğu vergi zaten. En ucuz versiyonu bile 11 bin TL.    Dilerim bir gün biz de ekonomisine özendiğimiz ülkeler gibi oluruz.

Ülkemizde klasik bir işleyişe sahip olan işlemlerden birisi de bu ne yazık ki. Aslında e-devlet ile iptal seçeneği Türknet'te var ama e-imza gibi hizmetlerle doğrulama istiyor. E-imzayı şu anda kaç kişi kullanıyor bilmiyorum ama benim hiç uğraşmadığım bir nokta. Mail yoluyla iptali de destekliyor Türknet, e-faks olarak gidiyormuş attığımız iptal mailleri. Ben tatil için gittiğim bir yerde 2 haftalığına falan kullanmak için almıştım sonra iptal ettirirken mail yoluyla ettirmiştim hemen döndüler.

Tabi Millenicom hakkında bir bilgim yok. Hala sadece faks ile iptal desteği sağlayan da ne bileyim yani. Aboneliği açarken anında açıyorlar gerçekten de. Çünkü para alacaklar sonuçta. Ama iş iptal etmeye gelince işi yokuşa sürüyorlar. Bir keresinde Türknet'i gittiğim bir yerde kullandıktan sonra iptal ettirirken baya kavga etmiştim. 1 ay deneme hizmetinden faydalanmıştım ama iptal ettirirken beni 2 hafta beklettiler ve kendi hataları olmasına rağmen 1 ayı geçti diye para istediler. Uzun uğraşlar sonucu baya bir az paraya indirebildim ve kurtuldum.  

Şampiyonlar Ligi günü geldi çattı. İlk maçlar ile yeni sezon heyecanına başlıyoruz. Günün maçı bana göre Barcelona - Bayern Münih.

Barcelona hem Messi'yi hem de Griezmann'ı gönderdikten sonra büyük bir güç kaybı yaşadı. Ayrıca geride bıraktığımız haftada lig maçları ertelendiği için maç oynayamadılar. Bu da maç kondisyonlarının düşmesine yol açtı. Bayern Münih ise Leipzig'i deplasmanda 4-1 dağıtarak büyük bir moral buldu. Karşılarında hem daha güçsüz hem de daha az maç kondisyonu olan bir Barcelona olacak. Maç Camp Nou'da olsa da, Bayern Münih'in bu maçı en az 2 fark ile kazanmasını bekliyorum.

https://www.trthaber.com/haber/gundem/onlarca-doz-covid-19-asisini-yapilmis-gibi-gosterip-satmislar-608335.html

Son zamanlarda bir de böyle olaylar türemeye başladı. İstanbul'da özel hastanede çalışan bazı hemşirelerin, onlarca doz koronavirüs aşısını yapıldı gösterip sattığı tespit edilmiş. 3 hemşire, randevulu kişilere aşı yapılmış gibi gösterip iletişim kurdukları birtakım kişilere bu aşıları satmışlar ve sahte aşı kartı oluşturmuşlar. Hem bu hemşireler hem de iletişim kurdukları kişiler yakalanıp gözaltına alınmışlar. Hemşireler hakkında da tutuklama kararı çıkmış. Nitelikli dolandırıcılık, kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılanmaları bekleniyor.

Böyle kişilerin kısa sürede kıskıvrak yakalandığını duymak sevindirici. Diğer insanları aptal yerine koymaktan başka bir şey yapmıyor bu uyanıklar. Umarım alabilecekleri en ağır cezayı alırlar. Hukukun bu noktada güzel işlediğini gördüğüme sevindim.

Zam haberleri biter mi hiç, tabi ki de bitmiyor.    Üniversiteliler yüzyüze eğitime hazırlanırken inanılmaz derecede uçuk kiralarla karşı karşıya kaldılar. Örneğin burada Akdeniz Üniversitesi öğrencileri ele alınmış. Yüzyüze eğitime hazırlanan Akdeniz Üniversitesi öğrencileri, eski haline kıyasla fiyatı 2 kat artan ev kiralarıyla karşı karşıya kaldılar. Antalya'da bu aralar ev sahiplerinin, kirada oturan öğrencilerini evden çıkarmak için kiraya aşırı derecede zamlar yaptıkları söyleniyor. Yüksek depozito ve komisyon ile de bu insanları iyice zor durumda bırakıyorlar.

https://www.hurriyet.com.tr/yerel-haberler/antalya/universiteli-kira-saskini-41893020

Tabi bu durum sadece Antalya'ya özel değil ne yazık ki. Bu saçma oranlarda zammın önünü bir şekilde kesmek zorundalar. Nasıl olsa ev benim istediğimi yaparım mantığıyla iş yürümez. Ne bu insanlar ev bulabilir ne de o ev sahipleri kendi aradıkları kriterlerde kiracı bulabilir.

Sırbistan'a karşı olan son 16 maçımız oldukça çekişmeli geçti, millilerimizi büyük çabasından dolayı kutlarım. Sırbistan önce 25-18'lik setle 1-0 öne geçse de, arka arkaya 2 tane 25-22'lik setlerle maçı çevirip 2-1 öne geçtik. Acaba kadınlar milli takımımızda bize yaptıklarını biz mi onlara yapıyoruz derken Sırbistan 4. seti 25-23 kazanarak durumu 2-2'ye getirdi. Son sette heyecan doruktaydı. Son setin çok yakın geçmesine rağmen malesef kazanan taraf 15-12 ile Sırbistan olunca 3-2'lik skorla turnuvadan elendik. Bu sefer onlara karşı kazanmaya daha çok yaklaştık ama malesef olmadı.

Napoli, Juventus'a karşı özellikle ikinci yarıdaki çok üstün oyunuyla 2-1 galip gelmeyi başardı. Bence Allegri 1-0'ın üstüne yatmaya oynamayıp ikinci golü de aramalıydı. Bu sayede belki de sonuç bunun tam tersi olabilirdi. Napoli hücum yönü güçlü bir takım olduğu için böyle fırsatlar verildiğinde affetmeyen bir takım. 3'te 3 yaparak lig lideriler şu an.

Dünki Leverkusen - Dortmund ve Leipzig - Bayern Münih maçlarının her ikisi de harika geçti. Dortmund harika bir çekişmenin sonucunda 4-3 kazanmayı bildi. Haaland 2 gol atarak çok iyi bir performansa imza attı.
Bayern Münih ise Leipzig'i deplasmanda 4-1'lik bir skor ile darmadağın etti. Lewandowski 1 gol atarak bu maçı da boş geçmedi. Açıkçası Leipzig'in daha dirençli olmasını beklerdim ama geçen sezondan uzak bir performans sergiliyorlar. Tabi teknik direktörleri olan Nagelsmann'ı Bayern Münih'e kaptırmanın da büyük etkisi var.

Yarın günün maçları, Espanyol - Atletico Madrid ve Real Madrid - Celta Vigo olacak.

Atletico Madrid kadrosuna Antoine Griezmann'ı da katmasıyla birlikte çok güçlü bir takım oluşturdu. Joao Felix hala sakat olduğu ve ne zaman geri döneceği belli olmadığı için aslında bir kanat oyuncusu olan Angel Correa ilk 11'de Suarez'in yanında ikinci forvet olarak görev yapıyordu. Hakkını vermeliyim ki birçok gol atarak da çok iyi iş çıkardı şimdiye kadar. Ancak şimdi ana mevkisi ikinci forvet olan Antoine Griezmann transfer edildi. Tahmin ediyorum ki, Simeone eski Atletico Madridli oyuncuyu ilk 11'de Suarez'in yanına entegre edecek. Harika bir ikili izleyeceğiz bence. Atletico Madrid'in Espanyol'u rahat geçmesini bekliyorum.

Diğer maçın favorisi açık ara bir şekilde Real Madrid tabi ki. Zayıf rakibi Celta Vigo'nun bu maçta bence bir şansı yok. İstediği transferleri henüz gerçekleştirememiş olsa da, Real Madrid bu haliyle de rakibini en az 2 farklı galibiyetle geçecektir bence.

Bugün dört gözle beklenen maçlardan birisi de Manchester United - Newcastle idi. Çünkü Ronaldo direkt olarak ilk 11'den başlayacaktı. Manchester United zaten ağır favori olsa da asıl merak konusu olan Ronaldo'nun taraftarla nasıl bir performans göstererek yeniden buluşacak olmasıydı. Ve itiraf etmeliyim ki, Ronaldo sezona mükemmel bir başlangıç yaptı. 2 gole imza atarak daha şimdiden taraftarları zevkten dört köşe etti bile. İlk gol her ne kadar basit gibi gözükse de takipçiliğini konuşturdu. İkinci golde de rakip kalecinin bacakları arasından şık bir gol attı. 4-1'lik galibiyette bence en iyilerden birisiydi çünkü çok iyi birileri daha vardı.    Bruno Fernandes jeneriklik bir gol attı. Pogba da 2 asist yaparak büyük bir katkı sağladı.

3 Ocak'tan sonra açık kalacak kanalların durumuna göre Digiturk için de kararınızı verirsiniz. Şu an tüm kanallar açık derken Süper Lig maçlarının olduğu kanal ya da kanallar da dahildir diye varsayıyorum. Dahil olmasa bile çok cazip bir kampanya bence. Çünkü normalde sadece Türk Telekom'dan 50 mbps sınırsız fiber hizmeti almaya kalksanız inanılmaz fiyatlarla karşılaşıyorsunuz, bizzat sitesinden girip baktım.    Dediğiniz gibi sonradan ekstra masraflar çıkarmazlarsa ya da habersizce faturanızı artırmazlarsa bence devam edin derim. Tabi 50 mbps interneti sıkıntısız bir şekilde kullanabilirseniz bir anlamı olacak. Yoksa onun yerine Türknet'e geçmenizi tavsiye ederim.